Google Earth'in Içinden Geçemedigi Tek Nesnenin Basörtüsü Oldugunu Biliyor Muydunuz?

4 views
Skip to first unread message

fatma durgu

unread,
May 19, 2009, 11:25:36 AM5/19/09
to
Uzun zamandir,yaklasIk 11 yil gibi bir süredir.Kah kitap haline
getirilmis anilarda,kah gazetelerin köse yazilarinda,kah internet
sitelerinde 'basörtülü kizlarin' hikayelerini,anilarini,yasadiklarini
okuyorum.Olayi yasayan,yasamayan kim varsa hepsinin agzindan konuyu
anlatan hikayeler dinliyorum.Sekli farkli içerigi ayni bu
paylasimlarin ortak bir özelligi var hepsinin sonu 'gözyasi' ile
bitiyor.Hep bir acitasyona baglaniyor.Nedendir bilinmez bizim kizlarin
öyküsü hep mazlum edebiyati üzerinden ilerliyor,dokunakli oluyor,bizim
kizlar hep basrolde ve bu esas kizlar hep ezigi oynuyor.Ben sinir
oluyorum.Nedir ya Hu diyorum.Biktik artik bu zavalli imajdan.Basörtülü
kizlarin resimlerine bakiyorum,tebessüm eden pembe pembe kizlar
bulamiyorum.Birinin eli yüzünde ötekinin gözünde ayni ifade,hep
agliyorlar.Öflüyorum pöflüyorum.Kararliyim bizim kizlari
aglamadan,aglatmadan yazacagim gerekirse çizecegim baktim olmuyor
yoldan geçen polise memur bey iki dakika bana poz verir
misiniz,diyecegim,söyle iki polisi elleri arkalarindan baglayip
dikecegim önüme,oturacagim yere aralarindan görünen yüzüme kocaman bir
gülümseme yerlestirecegim,arka taraftan olayi ölümsüzlestirmesi için
görevlendirdigim arkadasa isareti verecegim,basacak
deklanjöre.Polisler ne oldugunu anlamadan makineyi alip
kaçacagim.Fotografi bilgisayara aktarir aktarmaz tüm internet
sitelerine yollayacagim.Ama öncesinde ister iyi olsun ister kötü
'basörtülü' kizlarin anilarini yazacagim
aglamadan,aglatmadan.Kararliyim.Bu aci hikayelere bir tebessüm
isleyecegim,ister iyi olsun ister kötü.Kararliyim.


Okulu biraktigim ilk zamanlarla basliyorum.Zihnimde o günleri
hatirlamaya çalisiyorum.Zorlaniyorum,daha ilk dakikadan su koy vermeye
baslayacagim sanirim.Yok,kararliyim ne aglayacagim,ne
aglatacagim.Birden ilk günlere gidiyorum,üniversite ögrencisi bir kaç
arkadas toplaniyoruz.Agzimizi biçak açmiyor.Ben dayanamiyorum bir
cesarettir o korktugumuz soruyu soruyorum.Kizlar karariniz ne,ne
yapacagiz?Neseli bir arkadasim S. fittirma noktasina gelmis belli
açiyor agzini.Asiri kilolu ve saçlari hafif dökülmüs olan arkadasim S.
bastira bastira 'ben basimi açacagim,sadece onunla
kalmayacagim,açabildigim kadar açacagim,ört ört diye yalvaracaklar'
diyor.Biz bir gülmedir tutturuyoruz.Ben bunlari yazarken hala
gülüyorum ve S'nin bu yaziyi okumamasi için dua ediyorum.Birden
arkadasim A.'nin anlattigi hikayeyi hatirliyorum.Yasagin basladigi ilk
zamanlarda kendini devlet,devletin koruyucusu sanan hafif gençten su
kapi bekçilerini hatirliyorum.Öyle ya haklilar,biz bölücüysek,devleti
korumak bu cengaver delikanlilara düsüyor.Benim garip bir huyum var
biri bana bir olay anlatinca o olayi zihnimde canlandiriyorum,hayal
gücüm kuvvetliymis,neye lazimsa hayal gücü?Neyse hikayeden
kopmuyorum,A. anlatiyor ben dinliyorum,huyumda tutmus olay gözümde
canlaniyor,normalde kosmayan gayet sakin biri olan bu arkadasim,okula
girmek konusunda o kadar kararli ki iki güvenlik görevlisinin
arasindan kosarak okula girebilecegine inaniyor.A. hizli yürüme
teknigiyle isinarak,zamanla hizlanarak kosmaya basliyor,hedef okul
kapisi,rotayi bozmadan son hiz kosuyor.Hoop iki güvenlik görevlisinin
arasindan siyriliyor,bizim kiz önde iki güvenlik görevlisi arkadan
kosmaya basliyor.A. bu olayi,tonlaya vurgulaya anlatiyor.Üstünden bir
hayli zaman geçiyor,o günü hatirliyorum.Ben bir cümle savuruyorum.'siz
basörtünüzü çikartmazsaniz,biz içinizden bir Süreyya Ayhan
çikaririz''.


Aradan yillar geçiyor,ayni kaderi paylastigim arkadaslarimla hayati
da paylasiyorum.Bir süre mirildanan bu hikayeler tükenmeden her gün
bir yenisi ekleniyor...


Rutin oldugu üzere,her pazartesi oldugu gibi o pazartesi günü de
mevcut mekana gidiyorum.Kapi çaliyor,açiyorum.Arkadasim E.
geliyor,yüzü asIk morali bozuk,hayirdir insallah diyorum.Her derde
deva bergamutlu bir fincan çayi önüne koyuyorum,basliyorum,ne
oldu,neyin var?Basliyor anlatmaya,siradan evlilik öncesi
görüsmelerinden birine gitmis.Görüstügü bey ile bir saate yakin gayet
olumlu ilerleyen bir sohbetleri olmus,taa ki beyin E.'ye nerede
çalistigi sormasina kadar,E. cevaplamis hafif mahcup,ben
çalismiyorum.Beyefendinin yüzünün tonu degismis,ben sizi
çalisiyorsunuz saniyordum,demis.O dakikadan sonra tane tane ilerlemis
sohbeti biçak gibi kesmis,yarim yamalak bir veda ile ayrilmis.Bizim
kiz alinmis,kirilmis,üzülmüs,baya dokunmus belli.O sahsida begenmis
gibi konusmalarindan bu sonuca variyorum.Bir siçriyorum.Teli var mi
sen de diyorum,arayip söyle bir methiye düzeyim.Yok,birak diyor
sessizce.Aglayacak gibi oluyor,aglayacak gibi oluyorum.(bosuna
beklemeyin kararliyim,aglanacak bir hikaye olmayacak bu)Ani bir
kivirmayla vah gidi E. diyorum hiç aklina gelir miydi,televizyonlardan
duydugumuz,hiç zamlanmayan o meshur 'asgari ücret'in gün gelip senin
kismetini engelleyecegi,üzülme E.'cigim sana rastlayan hiç degilse
çalismaman noktasinda olayi kesmis bizim bir arkadas evlenmek için
çalisan hanim arayan bir beyin ögretmen bir hanim için 'ek ders aliyor
mu?' sorusu sormus,beterin beteri var?Beyin kim oldugunu
soruyorum,azcik bahsedince hatirliyorum,uzaktan da olsa tanidigim biri
su X degil mi diyorum,evet diyor.Zaman degismis diyorum,dün bunlar
'I.H.L'ler arka bahçemizdir' diyen ekipten degil miydi,ne kadar
degismisler,simdilerde ön bahçenin kizlariyla takilir olmuslar,vah
vah. Ben sinir olup sisiyorum.Derken oradan çikiyorum,baska bir mekana
gidiyorum.arkadaslar geliyor kalabaliklasiyoruz.Konu son zamanlarda
modaya teslim olmus kizlari elestirmeye geliyor.Efendim makyajdan
giriliyor,mini etekten çikiliyor.Bunlara ek olarak asiri kinama
tonuyla kamuya açik alanda erkek arkadaslariyla fazlaca samimi olan ve
yine 'basörtülü kizlar' elestiriliyor.Bununla kalmiyor bir jeep
furyasinin içine giriliyor.Jeepli bayanlar elestiriliyor. Veryansin
ediyorlar bu tutarsizliklara.Elestiri,kinama diz boyu ama hep
'basörtülü bayanlar' üzerinden.Sabredemiyorum,herkesin duyabilecegi
kadar bir ses tonum olsun istiyorum,açayim agzimi yumayim
gözümü.Olmuyor,baska muhatap bulamayinca bizim kizlara döküyorum
içimi.Acaba diyorum,siz de çalisiyor olsaydiniz,her gün saçi basi
taranmis arkadaslarinizin yaninda arkadan lastikle toplanmis bir saç
modeli ile ne kadar idare edebilirdiniz?Oturdugunuz yerden cihad ilan
etmek kolay tabii.Gir olayin içine terle ondan sonra konus.Aradan çok
bilmis bir mirilti yükseliyor,'ama böyle olmaz,farzdan sünnetten dem
vuruyor' bedeninden büyük çantasindaki koskoca V. markasina
bakmadan,ya sabir dinime küfreden bari müslüman olsa.Sen önce kendine
bak diyorum.Bu kizlar hakli degil belki ama ama iste birak nasil
mutlularsa öyle yasasinlar.Kizlara hücuma devam,soruyorum acaba bizim
kizlarin kamuya açik alanda samimi oldugu beyler,Ortodoks Yahudi mi?
Katolik Hristiyan mi?Budist mi?Sanmiyorum,hepsi Müslüman erkekler,eee
o ayetler tek kadinlara mi indi?Bu olayin ikinci faili müslüman
erkeklere niye tepki yok?Olay buradan bizim kizlara olan tepkiden
çikip bizim beylere olan tepkiye geliyor.Açiyorum agzimi yumuyorum
gözümü?Jeepmis,sadece basörtlü kadinlar direksiyona oturunca
sorun,müslüman erkekler için israf degil
tabii.Söyleniyorum,söyleniyorum.Sinirden gülmeye basliyorum ki arkadan
bir ses yetisiyor hani su vakur olmakla soguk ve gicik olmak
arasindaki farki asla bilemeyen bu nedenle kendini hanim,vakar sahibi
zannederken gicik ve itici görünen tipler vardir ya.Esarplarinin önü
bozulmayan,pardesülerinin modeli,hiç degismeyen hani asla pijamali
hayal edemeyeceginiz,sürekli baskin bir resmiyetin ruhlarina hakim
oldugu tipler iste onlardan biri yetisiyor oradan 'fazla gülmek kalbi
öldürür'.SübhanAllah çekiyorum.Ayni gicik tonla soruyorum,sinirden
gülmekte kalbi öldürür mü?Öyle apisip kaliyor,iyi de oluyor.Apis kal
diye sordum zaten.Bu sohbetin sonunda durum öyle bir hal aliyor ki
'Seriatçi' yaftalanmasiyla basladigim hayatim,üç bes yil sonra
'islamci düsmani' yaftasiyla sekil degistiriyor.Laik olmama ramak
kalmis.Güya jeep kültürünü savunmusum,kapitalist oluyorum,Allah'a
siginiyorum. Bizim kizlara bozuluyorum,bizim beylere de
bozuluyorum.Afaroz edilmem,feminist ilan edilmem an meselesi.Sanirim
bu gidisle yalniz kalacagim diyorum,susuyorum.Dilim susuyor da,iç ses
aynen devam.


Yine günler geçip gidiyor,kaderi paylastigim arkadaslarimla,hayati
da paylasiyorum.Müslüman erkeklere homurdanarak geçirdigim bu günlerde
esi örtü yasagi nedeniyle görevden atilmis,esinin hakkinda sorusturma
açilmis bir agabey ile tanisiyorum.Öyle konusuyoruz, agabeyi
dinliyorum.Esinin derdini çok içten paylasmis belli.Öyle içten
anlatiyor ki sanki yasamis.Derin bir oh çekiyorum.Ben o agabey de
kizgin ve kirgin oldugum müslüman erkeklerin kötü hesaplarini
kapatiyorum.Içimdeki muzur kiz susuyor.O dönemlerde kadife kalpli bir
melek oluyorum.Pek hayra alamet degil ya neyse.


Yine günler,aylar geçip gidiyor,kaderi paylastigim arkadaslarimla
hayati da paylasiyorum.Uzun zamandir görmedigim bir ablaya
rastliyorum.Ayak üstü sohbet ediyoruz.Ne yaptin diyor?Hiç
diyorum,susuyorum.Sen neler yapiyorsun,diye soruyorum.Utaniyor,kisIk
sesle,gözlerini kaçirarak ben göreve geri döndüm falanca lisede
çalisiyorum diyor.Abla benden utaniyor,ben kendimden utaniyorum.Belli
bana ihanet etmis gibi hissediyor.Ne alakasi varsa.Hayirlisi olsun
diyorum,vedalasiyoruz.Ayni gün,mübarek sali,imtihan gibi gün.Uzun
zamandir görmedigim bir arkadasimi daha görüyorum.Imtihan basladi ya
bitmeyecek belli,suya kendimi birakiyorum.Onunla da konusuyoruz.Hanim
kiz,sirin sey,statü sahibi bana aciyarak bakiyor bir de tavsiyesi var
'keske sen de birakmasaydin' bak ben adam oldum demeye
getiriyor,masteri bitmis,doktora yapsam mi diye düsünüyormus.Iki
dakikada bana havasini da atiyor.Simdi diyorum surada Statü Endishesi
kitabindan bir pasaj girip kizi bozsam mi,üç bes fiyakali cümle ile
ben de havami atsam mi?Yapmiyorum tabii.Kitabin etkisi üzerimde,statü
endishem yok ki,sirin kizin attigi yemi yutmuyorum. Acaba diyorum
iyice sIktigi basörtüsünü az çözsem beynine oksijen gitmesini saglasam
mi?Ya da iyice sIkip rimelli gözlerini belirginlestirsem mi?Hem aninda
fotosunu çeker,facebook profiline eklerim.Sonra hafif bir sinire
teslim oldugumu,ondan böyle düsündügümü anliyorum.Tatli tatli sohbet
etmeye devam ediyorum,arkadasimin tüm tatsizliklarina ragmen.Sirin
kiza sempati duydugum için degil ilk cümlelerde kizdigim basörtülü
tiplerden olmamak için hos sohbetimizi iyi temennilerle
bitiriyorum,huzur dileyerek,yoluma devam ediyorum.Sirin kiz baska yöne
ben baska yöne gidiyorum.Yolda iç ses susmuyor.Cemile yine kibrine
teslim.Olgun davrandigimi düsünüyorum.Kalabalik olmasa
ziplayacagim,bakiyorum büyümüsüm,aninda duruma göre saçmalamadan
akilli tepkiler verebiliyorum.Kendimi seviyorum.Öyle kendi basima
yürürken eski günlere daliyorum.Okulu ilk biraktigim zamanlari
hatirliyorum.Ruh halimi falan,okula devam eden arkadaslarima
kizisimi,kendimi yiyisimi firsat bulup onlari yiyebilme istegimi.Garip
mücahideligimi hatirliyorum,kendi kendime gülüyorum bir de kendimden
utaniyorum.Nasildim ama?Iki meal okuyup,üniversiteyi biraktigim için
neredeyse kendimi Islam alimi ilan edecektim,sahabe olmama
ramak kalmisti.Ne de igreti duruyormusum.Beni o rezil düsüncelerimden
kurtaran Allah'a sükrediyorum.Mübarek Sali bitmiyor,imtihan
bitmiyor.Ucubeliklerimin daha fazlasini hatirlamamayi
dileyerek,yürüyüp gidiyorum.Mübarek Sali,lise yillarimdan tanidigim
pek hoslanmadigim bir arkadasa daha rastliyorum.Yaninda iki sevimli
kiz çocugu var,iki melek,pek hoslar.Annelerinden eser yok,öpüp
kokluyorum iki dakikada.Sira annelerine geliyor,acimasizca iki üç
cümle yapistiriyor bana 'sen daha evlenmedin mi?'Içimden seddeli bir
Ya Rabbi çekiyorum,ben o an Bülent Ersoy oluyorum,bir siddet,bir
azamet,Ya'nin uzatmasi dört elif miktarini oldukça geçiyor,tüm tecvit
kurallarini ihlal ediyorum.Bii'yi uzattikça daha bir Bülent abla
oluyorum.Yaaa Rabbiiii diyorum,bana surda bir Sahika Koçarslanli
çizgisi ver,atayim elimi belime,mübarek Sali sallansin.


Yine günler geçip gidiyor,kaderi paylastigim arkadaslarimla,hayati
da paylasiyorum.Malum yerde yine bulusuyoruz.Akli basinda üç bes kiz
oturup sohbet ediyoruz.Nerden geliyorsa konu google earth'a
geliyor.Zeki bir arkadasim espiri yaptigini sanarak bir o kadar inanip
telaslanarak,'eyvah bu sistem evlerin içine girerse yandik,evde de mi
basörtülü gezecegiz?' diyor.Akli uydu yoluyla,atmosferi delip,uzun
yoldan hiç kesilmeden gelen sistemin,evinin çatisini delip geçtikten
sonra girdigi odada kendi basörtüsünü delip geçecegini kesmiyor.Ben
gülmekten konusamiyorum,diger arkadaslar yerlerde.Sonra kendi de
durumu fark ediyor.Topluca gülme seanslari yasiyoruz.Arkadasim
hakli,basörtüsüne öyle anlamlar yükleyip,öyle güçlendirdik ki,bu güçlü
varligi google earth'in devre disi birakacagina hiç birimiz ihtimal
vermiyoruz.Bir de baska tesettür düsünmüyoruz,varsa yoksa saçlar,varsa
yoksa basörtümüz.Google earth sistemini,üç basörtülü kiz oturup eni
konu basörtümüze sehid ediyoruz.


Yine günler geçip gidiyor,bu bölümde yukarda tekrar ettigim
cümleleri etmeyecegim.Sayin okuyucu,tabii bu yaziyi okuyan birileri
varsa,bastan uyariyorum,ulusalci kissalari bölümüne giriyorum,oldukça
tiksindirici bu kismi atlayip alt paragraflara geçebilirsiniz yok
vazgeçmiyorsaniz,basliyorum sizi temin ederim fazla sürmeyecek.Ehhu
ehhuu,efendim benim gibi çok büyük olmayan bir sehirde yasiyorsaniz
öyle 'azgin azinliktan' çikma ulusalci tiplere pek rastlamazsiniz.Ama
eger benim gibi talihsiz bir tipseniz,sansiniz yok.Ben yazdim siz
okudunuz,koca bir kis geçti bahar geldi.Kistan sonra açan ilk günesin
verdigi enerjiyle sIk sIk kendimi vurdugum deniz kiyisinda aliyorum
solugu.Öyle iskelede yürüyoruz.Keyifler yerinde,karsidan orta yas üstü
bir bayan yaklasiyor,tiz ve igrenç bir sesle 'örtün baslarinizi örtün'
diyor.Sasirip kaliyorum,dün aç diyordunuz,bugün ört,anliyorum pis bir
'ört' deme.Su kadini diyorum suradan denize döksem,Çanakkale gazisi
olur muyum?Kimseyi bir yere dökmüyorum,öyle yürüyüp gidiyorum.Sinirden
ellerim titriyor ama.Daha o olayin olumsuz etkisi geçmeden,ayni gün
oto parkta kardesimle arabadan iner inmez orta yas üstü üç bayan bizim
arabaya bakip 'bak bunlar var ya hep milletin parasiyla
aliniyor,tarikat parasiyla anliyor,sonra gelip hava atiyorlar'.Ne
Bülent abla da ne Sahika bu kez beni kimse temsil edemez,iki dakikada
hem hirsiz oluyoruz,hem görgüsüz bir de tarikatçi.Arabalarina
bakiyorum,bizim arabadan düsük bir model,söyle diyorum,avam bir agizla
'kiiizz yazik size caniniz mi kaldi?Vereyim iki tur at.Hevesini
al,nasilsa biz de tarikat da çok çalinacak para da' desem mi?Olmuyor
yapamiyorum.Ayse Arman'i hatirliyorum.Babasinin vefat ettigi
dönemlerde o duygu yogunlu ile esine 'ben artik iyi bir kadin
olacagim' demis.Esi de 'basini mi örteceksin,örtersen seni
bosarim'demis.Bosanma kismina girmeden olayi irdeliyorum.Diyorum demek
ki her seye ragmen basörtülü kadinlar 'iyi' kadinlar olarak
algilaniyor öyle ise sus örnek ol,'iyi' ol,edepli ol,susuyorum yine
yoluma dönüp yürüyorum.Nereden geliyorsa aklima geçen yaz
geliyor.Bengisu olmadan bu kisma degineyim diyorum.Hani olur da yaziyi
denize hasemalari ile girmeye niyetli kizlar okur,onlara bir hasema
kullanim kilavuzu olsun.Eyy basörtülü genç kizlar,hanimlar...Hasema
giymeyi düsünüyorsaniz,birinci vazifeniz alli morlu renklerden uzak
durmak olsun.Ikinci vazifeniz giydiginiz o uzayli tipli astronot
giysisi ile sizinle dalga geçecekleri önlemek istiyorsaniz önce siz
kendinizle dalga geçmek olsun.Üçüncü vazife olarak,plaja inin,sanki
yer çekimi yokmus gibi,televizyonlarda gördügünüz astronotlar gibi
agir agir hareket edin tam insanlar size bakip ne oluyor dedigi zaman
cebinizdeki üzerinde 'aya inen ilk türbanli' afisini çikarip sallayin
sonra hoop kendinizi suya atin.Farki fark edeceksiniz.


Yine günler geçip gidiyor,kaderi paylastigim arkadaslarimla,hayati da
paylasiyorum.Tr,Etö davasiyla ikiye bölünüyor.Her yerde bu konu
konusuluyor.Ben yine duramiyorum.Kürtlerin,Ermenilerin,Alevilerin ve
basörtülülerin ayni muameleye maruz kaldigini,azinlik
oldugumuzu,birlikte haklarimizi aramamiz gerektigini konunun geçtigi
her yer de anlatip duruyorum.Bu konuya fazlaca önem veren malum
gazeteyi takip ediyorum,destek veriyorum.Yine bana olan oluyor.Dindar
arkadaslarimdan bazilari,dindar olmayan arkadaslarimin tümü,beni bu
düsüncelerim için vatan haini ilan ederken akli evvelin biri de gazete
için dünyanin hakaretini ettikten sonra beni kafirleri dost edinmekle
suçluyor.Seriatçilik ithamiyla baslayip,laiklige giden çizgide azcik
feminist dekor edinip birden libos oluyorum,vatan haini oluyorum.Ben
de anlamiyorum.Sok,sok,sok.Daha tuhafi yok.


Yine günler geçip gidiyor,kaderi paylastigim arkadaslarimla,hayati
da paylasiyorum.Bir konuyu merak edip arastiriyorum.Konu basligi
'mürted'.Islami bir siteye giriyorum.Bir bakiyorum,muhterem zat
buyurmus 'mürtedin hükmü öldürülmekmis,mürted olmak için illa dinden
çikmak gerekmiyormus,demokrasi vs. gibi düzenleri benimsemek de mürted
olmak için yeterliymis'.Seriatçi,laik,liberal,kapitalist,vatan haini
çizgimden birden kayarak katli vacip bir kafir
oluyorum.Estagfirullah,çekiyorum,dilim durmuyor,çekiyorum da
çekiyorum.Allah merhamet ediyor,baska bir site de saglam kaynaktan
'mürted' neymis ögreniyorum da,kellemi kurtariyorum.


Allah ömür verirse,yine günler gelip geçecek,ben yine kaderi
paylastigim arkadaslarimla hayati da paylasacagim.Bu yaziyi
aglamaktan,aglatmaktan sIkilmis,ezik rolünden rahatsiz her basörtülü
arkadasima bir gönül borcu olarak armagan edecegim.Kimisi
begenecek,kimisi yine bir kulp takacak,belki ben yine hiç var
olmadigim bir sey olacagim.Öyle yurdum insani gibi bir cümle
savuracagim;Iste böyle,neydik?Ne olduk?

cemile bayraktar...

www.TurkceKarakter.com
Bozuk görünen Türkçe harfleri düzelten site.


--
*yerleri ve gökleri, seni ve beni, önceyi ve sonrayı içine alan o büyük şarkıyı duymadınsa, ne söylesem boş!*
Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages