Bir dönemin kaba et(!) kıllarıyla nereye
böyle?
Salgın bir hastalık olan liberallik
arsızlık olarak ilkin kendini hissettirir. Her konuda bir fikri vardır liberal
kişinin ve mutlaka yanlıştır. Asla kendi başına bir tutum takınma cesareti
yoktur, hep birine akıl vererek, arkasına gizlenerek iktidarın paçasına tutunmak
ister. Önüne konulan sus payı karşılığında, sayıca az olmasına karşın çok
bağırarak suyu bulandırmak en önemli görevidir liberalin. Tehlikeli olan
tarafıysa solcumsu izlemini uyandırmasıdır.
Eğer herhangi bir siyasal yapının giriş sözcüğü
“özgürlükçü” diye başlıyorsa, bilin ki, orada liberal sahtekârlık vardır. Mesela
“Özgürlükçü Sol” gibi ahmakça bir kavram kullanır liberal. Sözgelişi “laiklik”
diyemez. “Sekülerizm” diye geveler. Oysa biz “g.te g.t” diyen Can Yücel’in
evlatlarıyız!
Elinde pankartla siyasal İslamcı partinin
örgütlediği mitinge katılır ve haykırır “Yetmez Ama Evet” diye. Sormak aklına
gelmez: “Bu değirmenin suyu nereden geliyor?” diye referandum denen uygulamanın
demokrasi gereği olduğunu zanneder, liberal ya! Oysa tüm diktatörlükler bu
siyah/beyaz oylamalarıyla kurulur. Esasen neyin ne olduğunu bilir de, piyasa
ekonomisi gereği yalanları karşılığında cukkayı almıştır, çarpıtır. Utanmaz
bundan!
Haklarını yemeyelim, kullanışlı ve aptal
olduklarını kendileri söyler. AB kuyrukçusu, ABD mandacısı, tersten oryantalist
olmaları ortak özellikleridir. Cemaatleri sivil toplum diye kakalamak ilk
işleridir. Soros türü vakıflardan aldıkları mamalarla semirirler. Kurucu
lidere(Mustafa Kemal) küfür etmekte beis görmez, Abant Toplantısı’nda demokrasi
dersi verirler. Üstelik kankaları darbeci çıkınca, en önce onlar satar.
Liberallik derin bir kıvraklık ister. Sormazlar mı insana: “Birader cemaat
kanalları kapanırken en önce sen koştun/zırlamadın mı, elinde Taraf gazetesi
insanların haksız yere mahpus olmasında senin rolün yok mu?” diye.
Bu liberal hastaların en çok kullandığı sözcük
“kandırıldım”dır. O kadar sık ve kolay kanarlar ki, bir zaman sonra hangi
konuda, nasıl kandırıldığı unutulur. Bir tarihi yoktur liberalin. “Dün dündür,
bugün de bugündür” düsturu üzerinden tüm geçmişi her an temize çekilir. Hesap
sorma olanağınız kalmaz. Herhangi bir yasayla bağlı değillerdir. Ne etik, ne
hukuki sorunları yoktur. “kandırıldık” sözcüğü liberalin dilinde “zamazingo”nun
muadilidir. En önem verdikleri eşyaları gardıroplarıdır. Türban, fes, ucu aşağı
doğru bıyık, takke, teşbih, çarşaf, çiçekli kravat, kokulu don, pötikare ceket
başlıca giysileridir.
Geçen hafta sonu adında “demokrasi” olan bir
toplantı yapıldı. Bir grup insan yeni birlik arayışına girişmiş. “Ne kadar
kalabalık olursak sözümüz o denli haklıdır” türünden bir algı yaratmak isteyen
bir kalabalıktan söz ediyorum. İçinde yılların cefakeş devrimcileri,
sendikacıları, örgütleri de var. Lâkin alabildiğine sabıkalı ve yukarıda
tarifini yaptığım liberaller hepsini esir almış. Hayret ettim doğrusu; bunca
siyasal deneyim sahibi kimsenin, hâlâ bu liberal kenelerle iş
görmesine!
Daha düne dek RTE’nin koalisyon ortağı olan bu
insanlarla ne gibi bir cephe oluşturacaklar çok merak ediyorum
doğrusu!
İçinden geçtiğimiz günler keskin düşünsel
ayrılıkların açığa çıktığı, toplumsal ayrışmaların derinleştiği ve sözün,
örgütlü olmanın çok daha önemli olduğu zamanlardır. Her dönem iktidar yanaşması
olup, şimdi sızlanarak “biz ettik siz etmeyin” diyen bu liberallerle işiniz ne?
Ayrıca yıllarca liberaller yüzünden mahpus yatan, intihara giden insanlara
sormadan, bu kişileri affetme/helalleşme/temize çıkarma yetkisini nereden bulur
bu örgütler? Büyük, çok ciddi bir yanlıştır bu. Cehenneme giden yol iyi niyet
taşlarıyla döşelidir.
“Birleşik Haziran Hareketi”, “Aydınlanma Hareketi”
gibi örgütlenmeler ciddi çabayla, ortak bir yol giderken, neden liberallere
gereksinim duyuldu acaba? Laik, cumhuriyetçi, sınıf bilinci olan ve Gezi
ilkelerine bağlı bir güç asla YAEci/Liberallerle sulandırılamaz. O(HAL)de iyi
karar vermek lazım. Adorno ne diyor “Yanlış hayat, doğru yaşanmaz!”
ENVER AYSEVER
-----------
BİNLERCE KİŞİ AYNI SLOGANI
ATIYOR, VARIZ…- ORTAK EYLEM BİRLİĞİ
Atatürk İlke ve Devrimlerinin,
laik, demokratik rejimin bekçisiyiz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve
milleti ile bölünmez birlik ve bütünlüğünün teminatıyız.
Türkiye Cumhuriyeti;
gerici ve bölücülerin oyuncağı olmayacaktır.
Her zamankinden daha çok sayıda
ve daha güçlüyüz.
BİZ VARIZ