Ramazan-ı Şerifteki oruç, nefsin terbiyesine baktığı cihetindeki çok hikmetlerinden bir hikmeti şudur ki: Nefis, kendini hür ve serbest ister ve öyle telakki eder. Hatta mevhum bir rububiyet ve keyfemayeşa hareketi, fıtri olarak arzu eder. Hadsiz nimetlerle terbiye olunduğunu düşünmek istemiyor. Hususan dünyada servet ve iktidarı da varsa, gaflet dahi yardım etmiş ise; bütün bütün gasıbane, hırsızcasına nimet-i İlahiyeyi hayvan gibi yutar.
İşte Ramazan-ı Şerifte en zenginden en fakire kadar herkesin nefsi anlar ki: Kendisi malik değil, memluktür; hür değil, abddir. Emir olunmazsa en adi ve en rahat şeyi de yapamaz, elini suya uzatamaz diye mevhum rububiyeti kırılır, ubudiyeti takınır, hakiki vazifesi olan şükre girer.
(Bediüzzaman Said Nursi - 29. Mektub’dan)
Lügatler
Abd: kul Âdi :basit, kıymetsiz, sıradan Cihet :yön, taraf Emir :iş, husus, şey, hadise, madde, buyruk, talimat, kural Fakir :ihtiyaç sahibi, muhtaç, yoksul Fıtrî :yaratılıştan gelen, yapıyla alakalı, doğal Gaflet :dikkatsizlik, vurdumduymazlık, en mühim vazifeyi düşünmeyip kıymetsiz işlerle uğraşmak, sorumsuzluk, âhiretten ve Allah’ın emir ve yasaklarından habersiz davranma Gasıbane :hakkı olmadığı şeyi alarak, gasbederek Hadsiz : sayısız, sınırsız Hakiki: gerçek, doğru, asıl Hikmet :Herkesin bilmediği gizli sebeb, gizli sır, sebeb, fayda, gaye, her şeyin belirli gayelere yönelik olarak, manalı, faydalı ve tam yerli yerinde olması ve yaratılması Hususan :bilhassa, özellikle Hür :bağımsız, serbest İktidar :güç, takat, kudret, idare Keyfemayeşa : kendi keyfince, keyfi nasıl isterse, başıboş Mâlik: sahip
|
Memlûk :kul, köle Mevhum :aslı olmayıp evham mahsulü olan, vehmedilen Nefis :bir kimsenin kendisi; insanı daima kötülüğe, maddî zevk ve isteklere sevk eden duygu Nimet :iyilik, lütuf, ihsan, yiyecek içecek faydalı şeyler Nimet-i ilâhiye :Allah’ın nimeti Ramazan-ı Şerif :şerefli Ramazan ayı Rububiyet : Rablık; Cenâb-ı Hakkın her bir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması Servet :mal, mülk, zenginlik Şükür :Allah’a teşekkür, Allah’a karşı minnet duymak Telakki :kabul etmek, karşılamak, öyle görmek ve anlamak, algılamak Terbiye : belli bir amaca erişecek şekilde geliştirme, olgunlaştırma Ubudiyet: Allah’a kulluk Vazife :bir kimsenin yapmaya mecbur olduğu iş, görev
|
![]() |
Virüs bulunmuyor. www.avast.com |