super-ingilizce
unread,Dec 8, 2009, 12:36:37 PM12/8/09Sign in to reply to author
Sign in to forward
You do not have permission to delete messages in this group
Either email addresses are anonymous for this group or you need the view member email addresses permission to view the original message
to Arif Nihat Asya İlkogretim Okulu ingilizce grubu
Sevgili öğrenciler,
Gönderilen bu maillerden derste gramer konusu işlendiğinde
paylaşırsanız sizin açınızdan çok faydalı olur.
SIMPLE PAST TENSE
GEÇMİŞ ZAMAN
Şimdi "Simple Past Tense" geçmişte belirli bir zamanda yapılan işleri
anlatır.
Ben dün okula gittim. O geçen pazar bana çiçek verdi. Sen geçen sene
İzmir'e gittin. Biz 1960'da evlendik. Onlar altı saat önce geldiler,
gibi.
"Simple Past Tense"I öğrenmeye başlamadan önce İngilizce'deki fiiller
ve zaman zarfları hakkında çok önemli bazı bilgiler öğrenmemiz
gerekiyor.
İngilizce'de fiiller üç şekilde bulunur. Bunların birinci şekli
"Simple Present Tense" (geniş zaman) cümlelerinde
kullandıklarımızdır.
"go", "write", "see", "eat", "drink", "come", "live", "take" gibi.
Fiillerin 2. şekilleri, şimdi öğrenecek olduğumuz "Simple Past Tense"
cümlelerde kullanılır. 3. şekillerini ise ilerde öğrenecek olduğumuz
"tense"lerde kullanacağız.
Bu nedenle şimdi İngilizce'deki tüm fiillerin 3 şekline bir göz
atalım.
İngilizce'deki bütün fiiller iki grupta toplanır.
1. Regular Verbs (Düzenli fiiller)
2. Irregular Verbs (Düzensiz fiiller)
Regular verbs
(Düzenli fiiller)
Bunlar sonuna sadece "ed" alarak 2. ve 3. şekillerine geçerler.
Sonlarına "ed" koyarak kolayca 2. ve 3. şekle çevirebiliriz.
1. şekil 2. şekil 3. şekil Türkçesi
live lived lived yaşamak
walk walked walked yürümek
look looked looked bakmak
like liked liked hoşlanmak
want wanted wanted istemek
work worked worked çalışmak
discover discovered discovered keşfetmek
Irregular verbs
(Düzensiz fiiller)
"Irregular verb"leri ikinci şekle biz çeviremeyiz, bunları teker
teker
tanıyarak öğreneceğiz. Bunların hepsi 130 kadardır. Bunların dışında
kalan bütün fiiller düzenli olarak, yani sonuna "ed" getirmek
suretiyle 2. ve 3. şekle çevrilir.
1. şekil 2. şekil 3. şekil Türkçesi
gowent gone gitmek
sleep slept slept uyumak
write wrote written yazmak
drink drank drunk içmek
see saw seen görmek
take took taken) almak
eat ate eate yemek
speak spoke spoken konuşmak
begin began begun başlamak
bring brought brought getirmek
come came come gelmek
Şimdi de zaman zarflarına değinelim.
"Simple Present Tense" (Geniş zaman) cümlelerinde cümlenin başında
veya sonunda
every day every time always every night every year
hergün her zaman, daima her gece her sene
gibi bir işin her zaman yapıldığını bildiren bir zaman adı vardı.
"Simple Past Tense" cümlelerde ise, bunların yerine genellikle
geçmişte bir "Definite time", yani geçmişte belirli bir zaman adı
bulunur.
NOT: "Definite time" belirli bir zaman demektir.
İngilizcede geçmişte belirli bir zamanda yapılan bir işi anlatmak
için
kullanılmakta olan "definite time" yani belirli zaman kelimeleri
genellikle şunlardır.
1. "geçen", "en son" anlamına gelen "last" kelimesiyle birlikte
kullanılan yani "last"dan sonra kullanılan tüm zaman adları geçmişte
"definite time" bildirirler. Örnek,
last night last week last year last summer
geçen gece geçen hafta geçen yıl geçen yaz
last winter last holiday last examination
geçen kış geçen tatil geçen sınav
last lesson last election
geçen ders geçen seçim
2. "önce" anlamına gelen "ago" kelimesinden önce kullanılan tüm
zaman
ölçüleri.
One minute ago two hours ago ten years ago
Bir dakika önce iki saat önce on sene önce
3. İçinde bulunduğumuz yıldan önceki yılların ifadesinde "in"
ile
birlikte.
In 1976 in 1960 in 1820 in 1071
1976'da 1960'da 1820'de 1071'de
Şimdi bu gerekli bilgileri öğrendikten sonra artık "Simple Past
Tense"
cümlelerin kuruluşunu öğrenebiliriz.
Her çeşit cümlede olduğu gibi, ilk önce geniş zaman cümlesini yazar,
sonra cümlemizdeki fiilin 1. şekli yerine 2. şeklini yazarız,
cümlemizin zaman zarfı da geçmişte belirli bir zaman adı olacaktır.
Örneğin,
I see Ayşe everyday. (Simple Present Tense)
Ben Ayşe'yi hergün görürüm. (Geniş Zaman)
I saw Ayşe yesterday. (Simple Past Tense)
Ben Ayşe'yi dün gördüm. (Geçmiş Zaman)
Şimdi "Simple Past Tense"I bir tablo halinde yazalım.
Özne fiilin 2. şekli nesne zaman zarfı
I saw Ayşe yesterday.
Ben Ayşe'yi dün gördüm.
Şimdi "Simple Past Tense" ile çeşitli cümleler kuralım.
I lost my shoes last week.
Ben geçen hafta ayakkabılarımı kaybettim.
I saw a beautiful girl two days ago.
Ben iki gün önce güzel bir kız gördüm.
You wrote a letter last week.
Sen geçen hafta bir mektup yazdın.
He lived in İstanbul in 1960
O, 1960'da İstanbul'da yaşadı.
Şimdi size, hem Türkçemizde, hem İngilizce'de aynı şekilde kullanılan
bir ayrıcalıklı durumu hatırlatalım. "this morning" (bu sabah)
kelimesi öğleden sonra konuşulurken geçmişte belirli bir zaman adı
olarak kullanılır. Örneğin,
I drank a cup of tea this morning.
Bu sabah bir fincan çay içtim.
Yine aynı şekilde "today" (bugün) kelimesi günün sonunda, aynen
geçmişteki bir günden bahseder gibi geçmişte belirli zaman adı olarak
düşünülür ve cümle "Simple Past Tense" ile kurulabilir. Örneğin,
I worked hard today.
Ben bugün çok sıkı çalıştım.
SIMPLE PAST TENSE'İN
OLUMSUZ VE SORU ŞEKLİ
Şimdi olumsuz (negative) ve soru (question) şekillerini göreceğiz.
Önce olumsuz şekli görelim.
Daha önce öğrendiğimiz geniş zaman (Simple Present Tense)
cümlelerinin
olumsuz şeklini hatırlayalım. Özne ve fiilin arasına "do not"
yardımcı
fiilini getiriyorduk. "Simple Past Tense" de ise "do not" yerine onun
geçmişI olan "did not" yardımcı fiilini getireceğiz ve cümle
"negative" (olumsuz) hale gelecek. Bu yardımcı fiil geçmiş zaman
olunca, asıl fiilin geçmiş zaman olmasına gerek kalmaz. Yani fiilin
2.
şeklini değil 1. şeklini kullanırız. Yardımcı fiil geçmiş zaman
olduğu
için cümlemiz geçmiş zaman yani "Simple Past Tense" olur.
Örneğin,
I went to school.
Ben okula gittim. (olumlu)
I did not go to school.
Ben okula gitmedim. (olumsuz)
I wrote a letter.
Ben bir mektup yazdım.
I did not write a letter.
Ben bir mektup yazmadım.
You walked.
Sen yürüdün.
You did not walk.
Sen yürümedin.
He came here.
O, buraya geldi.
He didn't come here.
O, buraya gelmedi.
Not: "didn't", "did not"ın kısaltılmışıdır.
We didn't go there yesterday.
Biz dün oraya gitmedik.
He didn't have his lunch.
O, öğle yemeğini yemedi.
The director didn't sign the letters.
Müdür mektupları imzalamadı.
Şimdi "Simple Past Tense" (geçmiş zaman) soru cümlelerinin çatısını
öğrenelim.
Bunun için kuralımız şudur. Geniş zamanlı cümledeki "do" yardımcı
fiilinin geçmişi olan "did"i öznenin başına getiririz. Bu yardımcı
fiil geçmiş zaman olduğu için asıl fiilin geçmiş zaman olmasına gerek
kalmaz. Yani fiilin 2. şeklini değil, yine 1. şeklini kullanırız.
Fakat yardımcı fiil geçmiş zaman olduğu için cümlemiz geçmiş zaman
yani "Simple Past Tense" olur.
I went to school.
Ben okula gittim. (düz cümle)
Did l go to school?
Ben okula gittim mi? (soru cümlesi)
You wrote a letter.
Siz bir mektup yazdınız.
Did you write a letter?
Siz bir mektup yazdınız mı?
Did you walk home with her?
Siz onunla eve yürüdünüz mü?
Şimdi "Simple Past Tense" ile çeşitli soru cümleleri yapalım.
Did you call for the taxi?
Siz taksi çağırdınız mı?
Did you study hard for your examination?
Siz imtihanınız için çok çalıştınız mı?
Did you see her yesterday?
Dün onu gördünüz mü?
Did you drink orange juice?
Portakal suyu içtiniz mi?
SIMPLE PAST TENSE İLE SORU ZARFLI CÜMLELER
Şimdi soru zarfları ile "Simple Past Tense" (geçmiş zamanlı) soru
cümlelerini görelim. Bu cümlelerin çatıları aynen "Simple Present
Tense" (geniş zamanlı) ve "Present Continuous Tense" (şimdiki
zamanlı)
soru cümle çatılarıyla aynıdır.
Şimdi örnekler yapalım.
Where did you go? Nereye gittiniz?
What did you do? Ne yaptınız?
How did you go? Nasıl gittiniz?
When did you go? Ne zaman gittiniz?
Why did you go? Niçin gittiniz?
Fakat sadece öznesi belli olmayan ve "who" (kim) soru zamiri ile
yapılan soru cümlelerinde, "who"dan sonra asıl cümle soru olmuyor ve
olumlu olarak kalıyor.
Who went there? Oraya kim gitti?
Who broke the window? Camı kim kırdı?
Who wants bread? Kim ekmek ister?
Simple Past Tense (geçmiş zaman) cümlelerinin olumlu, olumsuz ve soru
şekilleri ile karışık çalışmalar yapacağız.
We worked in the garden yesterday.
Biz dün bahçede çalıştık.
Ayşe saw her mother and embraced her.
Ayşe annesini gördü ve onu kucakladı.
I received a letter from Mary last week.
Ben geçen hafta Mary'den bir mektup aldım.
The driver drove the car very fast.
Şoför arabayı çok hızlı sürdü.
Did you answer the questions?
Siz sorulara cevap verdiniz mi?
They changed the sentences to questions.
Onlar cümleleri soruya çevirdiler.
Did the lake freeze last winter?
Geçen kış göl dondu mu?
Bafa Lake near Milas did not freeze last winter.
Milas yakınındaki Bafa Gölü geçen kış donmadı.
But the rivers in the north of England froze last year.
Fakat İngiltere'nin kuzeyindeki nehirler geçen sene dondu.
Nermin was a young girl ten years ago.
On yıl önce Nermin genç bir kızdı.
She became a mother with two children now.
O, şimdi iki çocuklu bir anne oldu.
I didn't like the soup last night.
Dün akşam çorbayı beğenmedim.
Ayşe fed the chickens five minutes ago.
Ayşe beş dakika önce tavuklara yem verdi.
When did you begin to learn English?
Ne zaman İngilizce öğrenmeye başladınız?
I began to learn English four months ago.
Ben İngilizce öğrenmeye dört ay önce başladım.
Who broke the door?
Kapıyı kim kırdı?
I did not break the glass.
Bardağı ben kırmadım.
They waited almost two hours for the train.
Onlar hemen hemen iki saat treni beklediler.
My father brought a new bicycle from İstanbul.
Babam İstanbul'dan yeni bir bisiklet getirdi.
Ayşe bought a new dress yesterday.
Ayşe dün yeni bir elbise satın aldı.
I did not buy anything yesterday.
Ben dün hiç birşey satın almadım.
Did you paint your house green?
Evinizi yeşile boyadınız mı?
I painted my house green.
Ben evimi yeşile boyadım.
Did he tell you a funny story?
O, size gülünç bir hikaye anlattı mı?
Kolay gelsin, Hem Türkçe hemde ingilizce anlamları.
super-ingilizce