Abdullah İbnu'ş-Şihhir (ra) anlatıyor: Rasulullah (sav) Elhakümü't-tekasür suresini okurken yanına geldim. Bana: “İnsanoğlu 'malım malım' der. Halbuki âdemoğlunun yiyip tükettiği, giyip eskittiği ve sağlığında tasadduk edip gönderdiğinden başka, kendisinin olan neyi var? (Gerisini ölümle terk eder ve insanlara bırakır).” dedi. (Müslim, Zühd 3-4) |
Ey hâkimlerin hâkimi olan mutlak Hâkim, Ey adaleti bütün âdillerden sonsuz derece yüksek olan mutlak Âdil, Ey sözü en doğru olan, doğruların doğrusu mutlak Sâdık, Ey varlığı ve birliği ayan ve beyan olan her şeyden daha açık Mutlak Zahir, Ey temiz olanlarından sonsuz derece pak ve temiz olan mutlak Tâhir, Ey en üstün ve en güzel mertebe-i hilkatte yaratan Hâlık, Ey en sür’atli hesaba çeken, hiç bir hesap ona ağır gelmeyen mutlak Hâsib, Ey sesleri en iyi şekilde işiten, dertleri, ahları en güzel biçimde dinleyen mutlak Sami, Ey kerem ve bağışı en üstün, ikram ve atası en güzel olan mutlak Kerîm, Ey merhamet edenlerin en merhametlisi, şefkat edenlerin en yücesi olan Rahîm, Ey şefaatçilerin en yücesi, şefaat ve affı en bol olan mutlak Şâfi’, Sen aczden ve şerikten, kusurdan münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman el-aman! Bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar. |