“İnsanlar, hayvanlar gibi mevcudat, başıboş değiller belki vazifedar memurdurlar. Bir Hakîm-i Rahîm'in nazarındadırlar. Onların âlâm ve meşakkatlerini düşünüp ruhuna elem çektirme. Ve onların Hâlık-ı Rahîm'inin rahmetinden daha ileri şefkatini sürme.” (Sözler, Otuz İkinci Söz) |
Bismillâhirrahmânirrahîm ALLAH’IM, Yine İsimlerinle sana nida edip yalvarıyor, arz-ı niyaz ediyorum. Ey bin bir esma sahibi, mutlak’ ve gerçek mabud olan Allah Ey bol rahmet eden, fark gözetmeden herkesi rızıklandıran Rahman. Ey hususi rahmet gösteren, sevgili ibâdına mağfiret edip Cennet bahşeden Rahîm. Ey her şeyi bihakkın bilen, hiçbir şey ondan gizlenmeyen Alîm. Ey güzel muamele eden, fırsat tanıyan hemen cezalandırmayan Halîm. Ey sonsuz azamet ve nihayetsiz ihatalı esma sahibi olan Azîm. Ey her şeyi yerli yerine koyan hikmetle yapan, faydalı yaratan Hakîm. Ey mevcudiyetinin bidayeti ve sonu olmayan, bizatihi var olan hadis olmayan Kadîm. Ey hiç bir sebebe dayanmadan her şeyi ayakta tutan, fenaya uğramayan Mukîm. Ey bol kerem sahibi, umulmadık yerden ihsan eden Kerîm, Sen aczden ve şerikten, kusurdan münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman el-aman! Bizi azap ateşinden ve cehennemden kurtar. |