TILSIMLAR MECMUASI-127-YİRMİ DOKUZUNCU SÖZÜN İKİNCİ MAKSADI

0 views
Skip to first unread message

Erhan Patlak

unread,
Nov 29, 2025, 8:03:17 AM (8 days ago) Nov 29
to

                              TILSIMLAR MECMUASI

 

11.1.YİRMİ DOKUZUNCU SÖZÜN İKİNCİ MAKSADI

KIYAMET VE MEVT-İ HAYAT VE HAYAT-I ÂHİRET HAKKINDADIR

İKİNCİ MAKSAT

Kıyamet ve mevt-i dünya ve hayat-ı âhiret hakkındadır
Şu Maksadın dört esası ve bir mukaddime-i temsiliyesi vardır.
MUKADDİME
Nasıl ki, bir saray veya bir şehir hakkında biri dâvâ etse, “Şu saray veya şehir, tahrip edilip yeniden muhkem bir surette bina ve tamir edilecektir”; elbette, onun dâvâsına karşı altı sual terettüp eder.
Birincisi: Niçin tahrip edilecek? Sebep ve muktazi var mıdır? Eğer, “Evet, var” diye ispat etti.
İkincisi, şöyle bir sual gelir ki: “Bunu tahrip edip, tamir edecek usta muktedir midir? Yapabilir mi?” Eğer, “Evet, yapabilir” diye ispat etti.
Üçüncüsü, şöyle bir sual gelir ki: “Tahribi mümkün müdür? Hem, sonra tahrip edilecek midir?” Eğer “Evet” diye imkân-ı tahribi, hem vukuunu ispat etse; iki sual daha ona varid olur ki:
“Acaba şu acip saray veya şehrin yeniden tamiri mümkün müdür? Mümkün olsa, acaba tamir edilecek midir?” Eğer “Evet” diye bunları da ispat etse, o vakit bu meselenin hiçbir cihette, hiçbir köşesinde bir delik, bir menfez kalmaz ki, şek ve şüphe ve vesvese girebilsin.
İşte, şu temsil gibi; dünya sarayının, şu kâinat şehrinin tahrip ve tamiri için muktazi var. Fâil ve ustası muktedir; tahribi mümkün ve vaki olacak, tamiri mümkün ve vaki olacaktır. İşte şu meseleler Birinci Esastan sonra ispat edilecektir.

 

Lügatler :

abes : boşuna, faydasız
acip : hayret verici, şaşırtıcı
âlem-i berzah : kabir âlemi
bâki : devamlı, kalıcı
bekà-i ruh : ruhun ölümsüzlüğü, devamlılığı
beyan : açıklama
bina etme : yapma, üzerine kurma
cihet : yön, taraf
dâvâ : iddia
delâlet : delil olma, işaret etme
fâil : işi yapan, özne
hayat-ı âhiret : âhiret hayatı, öldükten sonraki hayat
imkân-ı tahrip : yıkma, yok etme imkânı
kâinat : evren, yaratılmış herşey
kat’î : kesin
katiyen : kesinlikle
kıyamet : dünyanın sonu, varlığın bozulup dağılması
maksat : kastedilen şey, gaye
melâike : melekler
menfez : delik
mevt-i dünya : dünyanın ölümü
muhkem : sağlam
mukaddime : başlangıç, giriş
mukaddime-i temsiliye : temsilden oluşan giriş
muktazi : gerekçe
muktedir : gücü yeten, iktidar sahibi
ruhanî : maddî yapısı olmayan ruh âlemine ait varlık
suret : şekil, biçim
şek : şüphe
tahrip : yıkma, harap etme
temsil : kıyaslama tarzında benzetme, analoji
terettüp : ortaya çıkma
vaki : olmuş, meydana gelmiş
varid olmak : gelmek, ulaşmak
vesvese : kuruntu, tereddüt
vuku : meydana gelme
vücut : varlık

 

Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages