Gel şimdi bir ağaca dikkatle bak! İşte bahar mevsiminde yaprakların muntazaman çıkması, çiçeklerin mevzunen açılması, meyvelerin hikmetle, rahmetle büyümesi ve dalların ellerinde, masum çocuklar gibi, nesimin esmesiyle oynaması içindeki latif ağzını gör. Nasıl bir dest-i kerem ile yeşillenen yaprakların dili ile ve bir neş'e-i lütuf ile tebessüm eden çiçeklerin lisanıyla ve bir cilve-i rahmet ile gülen meyvelerin kelimatı ile ifade edilen hikmetli nizam içindeki adilli mizan; ve adli gösteren mizan içinde bulunan dikkatli san'atlar, nakışlar ve meharetli nakışlar ve zinetler içinde rahmet ve ihsanı gösteren ayrı ayrı tatlı tatmaklar ve ayrı ayrı güzel kokular ve hoş tatmaklar içinde birer mu'cize-i kudret olan tohumlar ve çekirdekler, gayet zahir bir surette bir Sani'-i Hakim, Kerim, Rahim, Muhsin, Mün'im, Mücemmil, Mufaddıl'ın vücub-u vücudunu ve vahdetini ve cemal-i rahmetini ve kemal-i rububiyetini gösterir. İşte eğer bütün ruy-i zemindeki ağaçların lisan-ı hallerini birden dinleyebilsen, (“Göklerde ve yerde olan her şey Allah’ı tesbih eder.” Haşir Sûresi, 59:24.) hazinesinde ne kadar güzel cevherler bulunduğunu göreceksin, anlayacaksın.
(Bediüzzaman Said Nursi – 33. Sözden)
Lügatler
Adilli :adaletli Adl :hakkaniyet, adalet üzere olmak Cemal-i rahmet : Allah’ın rahmetinin güzelliği Cevher : Bir şeyin özü, maden, kıymetli taş Cilve-i rahmet :rahmetin görüntüsü Dest-i kerem :cömertlik eli Dikkat : İncelik, dakik oluş. Ehemmiyet ve kıymet verme Dil :lisan, konuşma Gayet :çok, pek çok Hazine :define, kıymetli şeyleri saklayacak sağlam yer Hikmet :Herkesin bilmediği gizli sebeb, gizli sır, sebeb, fayda, gaye, her şeyin belirli gayelere yönelik olarak, manalı, faydalı ve tam yerli yerinde olması ve yaratılması İfade: anlatma, izah İhsan :iyilik, lütuf, bağışlamak, vermek Kelimat :kelimeler, sözler Kemal-i rububiyet :rububiyetin terbiye edicilik ve rızık vericiliğin mükemmelliği Kerim :şerefli, izzetli, ihsan ve inayet sahibi, cömert, ikram sahibi Latif :mülayim, yumuşak, güzel, hoş, nazik Lisan :dil, lehçe Lisan-ı hal :hal dili, yaşayarak gösterilen hal Masum :suçu olmayan, suçsuz Maharet :ustalık, beceriklilik Mevzunen : ölçülü ve dengeli olarak Mizan :terazi, ölçü, tartı, denge Mu’cize-i kudret :Allah’ın kudret mucizesi olarak ortaya çıkan, yaratılan harika hadiseler |
Mufaddıl : dilediğine dilediği konuda üstünlük veren, lütufta bulunan Allah Muhsin : yarattıklarına bağış ve iyiliklerde bulunan Allah Muntazaman :düzenli olarak Mücemmil : herşeyi en güzel şekilde yaratan Allah Mün’im : yarattıklarına nimetler veren Allah Nakış :süsleme Nesim : hoş ve hafif rüzgâr Neşe-i lütuf : lütuf ve ikramdan kaynaklanan sevinç Nizam :düzen, kanun Rahîm :rahmet edici, merhamet eden, rahmeti herşeyi kuşatan sonsuz merhamet sahibi(Allah) Rahmet :merhamet, acımak, şefkat etmek, ihsan etmek, esirgemek Ruy-i zemin :yeryüzü Sanat :ustalık, hüner, marifet Sâni-i Hakîm:her şeyi sanatla ve hikmetle yaratan(Allah) Şey :madde, eşya, varlık Tebessüm: gülümseme, gülme Tesbih :Allah’ı her şeyden yüce tutmak, Allah’ı şanına layık ifadelerle anmak Vahdet: birlik, bir olmak Vücub-u vücud :Allah’ın varlığının zorunlu oluşu, var olmak için bir sebebe muhtaç olmaması Zâhir :aşikar, açık, görünen Zinet :süs, kıymetli eşya |