Acaba bu kadar şefkatli ve kudretli bir padişah, hiç mümkün müdür ki; en edna bir adamın en edna bir meramını ehemmiyetle yerine getirsin, en sevgili bir yaver-i ekreminin en güzel bir maksudunu yerine getirmesin? Hâlbuki o sevgilinin maksudu, umumun da maksududur. Hem padişahın marzisi, hem merhamet ve adaletinin muktezasıdır. Hem ona rahattır, ağır değil. Bu misafirhanelerdeki muvakkat nüzhetgahlar kadar ağır gelmez. Madem nümunelerini göstermek için beş-altı gün seyrangahlara bu kadar masraf ediyor, bu memleketi kurdu. Elbette hakiki hazinelerini, kemalatını, hünerlerini makarr-ı saltanatında öyle bir tarzda gösterecek, öyle seyrangahlar açacak ki, akılları hayrette bırakacak.
Demek bu meydan-ı imtihanda olanlar, başıboş değiller; saadet sarayları ve zindanlar onları bekliyorlar...
(Bediüzzaman Said Nursi – 10. Sözden)
Lügatler
Adalet :zulüm etmemek, hak sahibine hakkını vermek, haksızları terbiye etmek Akıl :düşünme ve anlama duyusu Edna :pek aşağı, en alçak Ehemmiyet: önem Elbette :kat’i, kesin, muhakkak Hakiki: gerçek, doğru, asıl Halbuki :gel gör ki, aslında, öyle ki Hayret :şaşkınlık, ne yapacağını bilememek Hazine :define, kıymetli şeyleri saklayacak sağlam yer Hüner :ustalık, kabiliyet, maharet Kemâlât :faziletler, iyilikler, mükemmellikler Kudret : güç, kuvvet, iktidar Makarr-ı saltanat : saltanatın merkezi, başkent Maksud :kasdedilen, istenilen, istek, arzu Marzi : razı olunan şey Masraf :sarf edilen, harcanan, gider Memleket :mülk edinilen vatan, ülke |
Meram : arzu, istek Merhamet :acımak, şefkat göstermek Meydan-ı imtihan :imtihan meydanı Misafirhane :misafir ağırlanan yer Mukteza :icab eden, lazım gelen Muvakkat : geçici, devamlı olmayan Mümkün :imkân dâhilinde olan, olabilir Nümune: örnek Nüzhergâh : seyir ve dinlenme yeri Padişah :büyük hükümdar, sultan Saadet : mutluluk, mes’ud oluş Seyrangâh :seyir ve gezinti yeri Şefkat :acıyarak sevmek, karşılıksız yardım ve sevgi Tarz :usul, şekil, metod, yol Umum : bütün,tüm, tamam, hepsi Yaver-i Ekrem :Cenâb-ı Hakkın emrinde çalışan en makbul yaver, en kerim elçi Zindan :hapis, mahpushane |