toplu iletiler 1

167 views
Skip to first unread message

Mehmet AYDINER

unread,
Mar 1, 2009, 4:31:18 AM3/1/09
to oybi...@googlegroups.com

Hocalı katliamı paneline davet

17. YILINDA HOCALI KATLİAMININ

GÜNÜMÜZDEKİ ANLAMI

KONUŞMACILAR:

Seyyad Adİloğlu SalahlI

Azerbaycan İstanbul Başkonsolosu

Dr. Cüneyt AkalIn

Talat Paşa Komitesi Sözcüsü

İP MERKEZ DİSİPLİN KURULU ÜYESİ

AKİL ALESKER

YENİ ÇAĞ (AZERBAYCAN) GAZETESİ GEN. YAYIN YÖN.

HOCALI KATLİAMI BELGESELİ

Tarih: 1 Mart 2009

Saat : 16:00

Yer : BAHARİYE SANAT MERKEZİ

Bahariye Caddesi No: 92 Kadıköy

DÜZENLEYEN:

DÜNYA AZERBAYCANLILAR KONGRESİ

TALAT PAŞA KOMİTESİ

Gnd: Ali Serdar Bolat

 

 

ARTIK ANKARALI OLDUM, OYUMU BURADA KULLANACAGIM...

---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Akkartal <akkar...@gmail.com>
Tarih: 27 Şubat 2009 Cuma 12:25
Konu: ARTIK ANKARALI OLDUM, OYUMU BURADA KULLANACAGIM...
Kime: Egemen Turkiye <egemen-...@googlegroups.com>


Değerli arkadaşlar,Onbir seneden beri burada yaşamaktayım lakin, oyumu doğum
yerim Gümüşhane/Şiranda
kullanmakta idim, çünkü nüfüs sayımı yapıldığında orada kayda geçmiştim. Ama
şimdi,
ikamet edilen yerde oy kullanılacağına ilişkin alınan ulusal karar dolayısı
ile, internet üzerinden
T.C kimlik numaram ile aratıp, baktım, burada ve nerede, hangi sandıkta,
sırada, oy kullanacağımı
gördüm...
Evet, şimdi sıra kime, hangi parti veya adaya Belediye seçimleri dolayısı
ile oy kullanacağıma geldi. Ayrıca, bizim evde üç seçmeniz... Kimse
küçümsemesin yani. Bu güne bu gün Hüsrev
Özel demek üç oy demek olup, bir adayı kazandıra da, kaybettire de biliriz
yani...:-))
Amma velakin, hayli kararsızım bu konuda. Melih Gökçek'e vermek niyetinde
hiç değilim ama Karayalçın'ı da geçmiş hükümetlerde ki, bilhassa da dış
işleri bakanlığı zamanında ki berbat
performansından dolayı hiç sevmiyor, oy vermek istemiyorum; velevki iyi bir
Belediye Başkanı
olacak olsa bile?
Bu durumda geriye Mansur Yavaş kalıyor. MHP'nin adayı...
Daha iyi bir aday çıkmazsa ona vereceğim gibi...:-))

--
En iddiasız IDDIACI: Hüsrev ÖZEL

 

Gnd: akkartal

 

Oyunuzu kime verirseniz Ankara Melih Gökçek’ten kurtulur onu da iyi değerlendirip kazanma şansı zayıf olan adaya oy vermemek gerekir diye düşünüyorum. M.A.

 

 

2B ARAZİLERİ YAĞMAYA HAYIR! SEN DE OY VER!

Göreyim sizi dostlar. *
> *Bu haftasonuna kadar bir milyonu geçmeli imzalar. *
> *Ülkenize sahip çıkın. *

> *KARACA: *
> *''verin bana bir milyon imza, sattırmam '' diyor.

> TEMA 2/B kapsamındaki orman arazilerinin satılmaması için imza
> kampanyası başlattı.
> Hayrettin Karaca:
> *''verin bana bir milyon imza, sattırmam''* diyor.

> Aşağıdaki siteden imza kampanyasına katılabilirsiniz.
> (30 sn zaman ayırın)

> http://www.tema.org.tr/2B/

> Z.Buket GÜRSES

 

Gnd: Ali Rıza Özkan

 

 

Anket: Mecliste Kürtçe Konuşulması için ne düşünüyorsunuz

*DTP lideri Meclis'te Kürtçe
konuştu.<http://anket.milletmeclisi.com/blog/anket-dtp-lideri-mecliste-kurtce-konustu-anketi/>
*

DTP lideri Ahmet Türk, Meclis grup toplantısında Kürtçe konuştu. TRT yayını
kesti...

*DTP lideri Ahmet Türk'ün Meclis'te Kürtçe konuşmasını nasıl
değerlendiriyorsunuz?*

*Anket ve yorumlar için :
http://anket.milletmeclisi.com/blog/anket-dtp-lideri-mecliste-kurtce-konustu-anketi/

Gnd: cavit.sereni

 

 

 

ABD, üs icin ısrar ediyor

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/haberdetay.php?hit=13842

Özbekİstan ve Kırgızistan'daki askeri üsleri kapatılan Amerika, Ankara'nın kapısını çaldı!

Obama'nın Orta Doğu Özel Temsilcisi George Mitchell, Başbakan Tayyip Erdoğan'la görüştü.

Türkiye, önemli müttefik
Başbakanlık Resmi Konutu'nda yapılan görüşmelerde, üs talebinin gündeme geldiği iddia edildi.

Mitchell, "Türkiye, ABD'nin iyi bir müttefiki ve Orta Doğu'daki barış için önemli bir güçtür" dedi.

Mitchell, Cumhurbaşkanı Gül ve Dışişleri Bakanı Babacan ile de görüştü.

Haber: Sümeyra YILMAZ


İsrail'le güçlü ilişkiye vurgu
Özel Temsilci Mitchell, dün sabah da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakanlık Konutu'nda bir görüşme yaptı.

ABD'nin Ankara Büyükelçisi James Jeffrey de bulunduğu 45 dakikalık görüşmenin ardından açıklama yapan Özel Temsilcisi Mitchell, "Türkiye, ABD'nin çok önemli bir müttefiki ve Orta Doğu'daki barış ve güvenlik için önemli bir güçtür" dedi.

Mitchell, Türkiye ile İsrail arasındaki "güçlü ilişkiler"e vurgu yaptı.



27/02/2009 00:13

Gnd: Ali Serdar Bolat

 

 

 

Re: (oybirligi) Re: TURK DEVLETI TASFIYE EDILMEYE CALISILIYOR ( Luzum uzerine tekrardir)

 

Asli Hanim'a tesekkurler

Gnd: adem baba

 

 

Türkiye'nin en büyük petrol rezervi bulundu!

Şimdi bu şirket Fransız şirketiymiş. Öyle diyorlar. Ama ilginç olaylar
oluyor. Mesela, "solforum.net" adlı bir site, Perenco ile ilgili bir söyleşi
yayınlamış, ama söyleşi ortada yok! Kaldırılmış. Perenco şirketinin
araştırılması gerekiyor.

---
Ana sayfa <http://www.solforum.net/dr5/>
TEKZİP 

- Röportaj <http://www.solforum.net/dr5/dosya/r%C3%B6portaj>
- perenco <http://www.solforum.net/dr5/cetiketler/perenco>

Salı, Ağustos 5, 2008 - 22:13

TEKZİP

Sitemizde “Bir Fransız Şirketi Diyarbakır’da Ne Yapar?” başlığıyla
yayınlanan röportajda teknik bir hata yaşanmış, röportaj yapılan kişi ismi
yayına yanlış girilmiştir. Bu durumdan dolayı başta, yanlışlıkla röportaj
yapılan kişi olarak yayınlayıp mağdur ettiğimiz Sayın Sedat Mutlu’dan ve tüm
okuyucularımızdan özür diliyoruz.

Solforum.net
----
PERENCO ŞİRKETİNİN NASIL KAN EMİCİ OLDUKLARI DA, EKVADOR'DAN ŞU HABER İLE
BİRAZ DAHA ANLAŞILABİLİR!
Monday, February 16, 2009 Ecuador to freeze Repsol, Perenco assets
over tax<http://ecuador-rising.blogspot.com/2009/02/ecuador-to-freeze-repsol-perenco-assets.html>

By Alonso Soto

QUITO, Feb 14 (Reuters) - Ecuadorean President Rafael Correa said on
Saturday his government will freeze the assets of Spanish oil company Repsol
(REP.MC <http://www.reuters.com/finance/stocks/overview?symbol=REP.MC>) and
France's Perenco over demands for taxes owed.

Correa, who often threatens foreign companies to pressure them into better
contract terms, said Repsol and Perenco owe hundreds of millions of dollars
stemming from a windfall tax imposed in 2007.

"Because they have not paid their taxes, I have ordered coercive measures
against Repsol and Perenco," Correa said in his weekly media address. "They
are trying to treat us like a colony."

Correa did not specify which assets his government could seize. The
government has said in the past that Repsol owes around $500 million in
taxes.

Oil Minister Derlis Palacios later told Reuters in an e-mail that both
companies will "either pay the debt or their stuff will be seized."

Under Ecuadorean law, the state has the right to temporarily seize assets
and freeze bank accounts to force a company to pay debts, said a senior
government official, who who asked not to be named.

He added that the companies will have time to settle their debts before the
OPEC nation takes action.

Correa, scrambling to finance his socialist government's plans after oil
prices crashed, has repeatedly threatened to expel oil companies to put
pressure on them to sign new deals that give the state a bigger share of
their revenues.

The Repsol spokesman in Quito, Federico Cruz, told Reuters his company has
not yet been notified of the measure.

"Negotiations are very advanced and we hope to sign a new contract soon," he
said, referring to temporary deals the government wants with companies to
gain more control over the key sector.

Local officials from Perenco were not immediately available to comment.

LAST RESORT

"An asset freeze will be the last resort in these cases," said a senior oil
ministry official, who asked not to be named. "Companies can offer a
repayment plan."

Repsol and Perenco own oil installations in Ecuador that include drilling
rigs, machinery and shares in a privately owned pipeline.

Repsol operates three oilfields in the Amazon jungle with a production
capacity of 65,000 barrels per day. Perenco produces nearly 30,000 bpd,
according to government data.

Correa, who faces reelection on April 26, often opts for a tough stance
against foreign interests to rally support among Ecuadoreans. Last week, he
expelled a U.S. diplomat for meddling with police affairs.

Repsol and other oil companies have sued Ecuador, saying the government
violated their contracts by taking nearly all of their revenues above a
benchmark price for each barrel extracted.
The companies say Correa's windfall tax has made their business in Ecuador
unprofitable.
Posted by Ecuador Rebelde at 6:27
PM<http://ecuador-rising.blogspot.com/2009/02/ecuador-to-freeze-repsol-perenco-assets.html>

28 Şubat 2009 Cumartesi 02:56 tarihinde Almina Türkcan <
almina...@gmail.com> yazdı:

>
>
> ''Yarısı TPAO nun yarısı Perenco nun'' diyor Mehmet Uysal...
>
> Adı Türk içeriği yabancıların çıkarını gözeten yasayla çıkarılan petrol
> için...
>
> Irakta savaşla Türkiye de kanunla petrolü çıkardılar..
>
> hayırlı olsun..
>
> Almina Türkcan
>
> HABER
>
> Türkiye'nin en büyük petrol rezervi bulundu!
> TPAO yaptığı sondaj çalışmalarında başarıya ulaştı. Bakın siyah altın hangi
> ilde çıktı
> Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Türkiye'nin en büyük petrol
> rezervini Diyarbakır'da buldu. TPAO yaptığı sondaj çalışmalarında, 26
> gravite kalitesinde 16 milyon varille Türkiye'nin en büyük rezerv sahasına
> Diyarbakır'da ulaştı.
>
> Diyarbakır'ın Taştan Köyü'nün 10 haneli Güzel mezrasında 1800 metrede
> bulunan 26 gravitelik ve tahmini 16 milyon varil ham petrolün Türkiye'nin en
> büyük rezervi olduğu belirlendi. Petrolün bulunduğu sahada incelemelerde
> bulunan TPAO Genel Müdürü Mehmet Uysal, Güney Kırtepe sahasında yaklaşık 16
> milyon varillik rezerv bulduklarını ifade etti.
>
> Uysal, "Diyarbakır'da 16 milyon varil petrolün yarısı Perenco yarısı Türk
> Petrolleri'nin olacak. Türkiye'nin yıllık 200 milyon varil petrol tüketimini
> düşünürsek, 16 milyon varil rezerv az gelebilir ancak, bu rezervler Türkiye
> standartlarında çok önemlidir. TPAO olarak bu alanlarda elde ettiğimiz
> gelirlerle farklı alanlardaki yatırımlarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu.
>
> Bölgede 20 kuyuda petrol üretimi yapmaya başladıklarını ifade eden TPAO
> Genel Müdürü Mehmet Uysal, 2009 yılı içerisinde Cudi dağının da aralarında
> bulunduğu 16 noktada sondaj çalışmalarının başlatılacağını kaydetti. Uysal,
> Türkiye'nin 2023'e kadar petrol ve gaz ihtiyacını karşılayabilmek için
> çalışmalara hız verdiklerini söyledi.
>
> Diyarbakır'da sondaj çalışmalarında Türkiye'nin en önemli petrol kuyusunu
> keşfettiklerini ifade eden TPAO Genel Müdürü Mehmet Uysal, "Yaptığımız
> testlerde iyi sonuçlar aldık. Günlük 2 bin 500 varillik pompa az olduğu için
> daha büyük bir pompa yerleştirme gereği duyduk. Güney Kırtepe sahası son
> yıllarda Türkiye'de keşfedilen en önemli kuyusudur. Batman ve Adıyaman'da
> faaliyetlerimizde son dönemlerde önemli neticeler elde etmeye başladık.
> Adıyaman Şanbayat kuyusunda önemli bir keşfimiz oldu. Diyarbakır'daki
> sahalarda da benzer sonuçlar almamız, bizi son derece mutlu etti." diye
> konuştu.
>
> Güney Kırtepe kuyusunda Perenco şirketi ile ortak arama - üretim faaliyeti
> sürdürdüklerini anlatan Uysal, şu ana kadar 3 kuyu açtıklarını, 4 ve 5'inci
> kuyuların hazırlığını tamamlandıklarını kaydetti. Petrol sahasının giderek
> büyüyeceğini düşündüklerini anlatan Uysal, "Bu bölge, Türkiye'nin önemli
> yeni petrol üretim sahasından biri olacaktır." dedi. TPAO, Güney Kırtepe-1
> kuyusundan 250 bin varil ham petrolü pompalarken, köyden 4 kişiyi güvenlik
> görevlisi olarak istihdam etti. Sondaj çalışmalarında 20 ayrı kuyuda bulunan
> petrol üretimine başlanırken, Cudi Dağı başta olmak üzere 16 noktada arama
> çalışmaları başlatılıyor.

Gnd: Ali Rıza Özkan

 

 

Turkcell'den Neredeyim servisi... (bilgi)

(Bende test ettim doğru!)


*Merhaba Değerli Arkadaşlar, *
* *
*Turkcell hattı kullanan personelimizin veya yakınlarınının bilmesinde fayda
olacak bir Turkcell hizmetini sizinle paylaşmak istiyorum. *
* **
Sanırım Uludağ'da kaybolan ve hayatını kaybeden çocuktan sonra böyle bir
servis geliştirmişler.

ACIL yada NEREDEYIM yazıp 7777 veya 2222 numarasına mesaj gönderilirse,
mesajı gönderen numaraya aşağıdaki mesaj gönderiliyor.
(Normalde 2 sms/4 kontör alınıyor. Fakat kontörü olmasada cevap mesajı
gönderiliyor.)***
*
Örneğin dün deneme amaçlı attığımda bana gelen mesaj :

NEREDEYIM? (13:30):*
*BULUNDUGUNUZ BOLGE Istanbul,Uskudar, Unalan,Camlica Caddesi COGRAFI
KONUMUNUZ (41derece 00dk 18sn Kuzey, 29derece 04dk 06sn Dogu) SIZE EN YAKIN
NOKTALAR Kisikli Polis Karakolu 2.1km, Ozel Unalan Poliklinigi 406m(
+902163172020),Sandiklar Unalan Camii 129m Polis Imdat 155, Alo Jandarma
156, Hizir Acil 112, Itfaiye 110

Saygılarımla, *

Gnd: ensoniqman ve Oruç Yıldırım (ayrı ayrı test ettiklerini ve doğru olduğunu bildirmişler)

 

 

Suyun mucizelerini keşfedin!

Amerika Doğa Tarihi Müzesi (American Museum of Natural History) tarafından
üretilen Su Sergisi, Coca-Cola ve UNDP ortak projesiyle Türkiye'ye
getiriliyor.

Dünya Su Forumu'nun resmi yan etkinliği olarak ilan edilen sergi, "Her Damla
Değer Katar" projesi çerçevesinde 4 Mart - 14 Haziran tarihleri arasında İTÜ
Maslak Doğa Tarihi ve Bilim Müzesi'nde ziyaret edilebilecek. Dünyanın en
kapsamlı su sergisi olarak tanınan etkinlik, interaktif uygulamaları ve
etkileyici kurguları ile 7'den 70'e herkesin suyun güzelliklerini ve
mucizelerini keşfetmesine yardımcı olacak.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Coca-Cola şirketi tarafından
yürütülen "Her Damla Değer Katar" projesi çerçevesinde Türkiye'ye getirilen
Su Sergisi, 4 Mart 2009 - 14 Haziran 2009 tarihleri arasında İTÜ Maslak
Kampüsü Doğa Tarihi ve Bilim Müzesi'nde sergilenecek. Daha önce, 3 Kasım
2007- 26 Mayıs 2008 tarihleri arasında New York'ta American Museum of
Natural History'de, ardından da Singapur'da sergilenen Su Sergisi bugüne
kadar on binlerce ziyaretçiye ev sahipliği yaparak büyük yankı uyandırdı.

5. Dünya Su Forumu'nun resmi yan etkinliği

İki bin dört yüz metrekarelik bir alanda, on farklı bölümden oluşacak Su
Sergisi, 16-22 Mart tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenecek olan 5.
Dünya Su Forumu'nun da resmi yan etkinliği olarak tanınıyor ve Kültür
Bakanlığı'nın manevi himayesi altında gerçekleştiriliyor.

Amaç Suyun Korunması İçin Farkındalık Yaratmak

Dünyaya hayat veren en önemli kaynak olan suyun korunması için farkındalık
yaratma amacı ile yola çıkan Su Sergisi'nde yer alan interaktif uygulamalar
ve kurgular, 7'den 70'e herkesin suyun özelliklerini ve mucizelerini
keşfetmesine yardımcı oluyor.

Tarih: 04 Mart 2009 - 14 Haziran 2009
Yer: İTÜ Maslak Kampüsü Doğa Tarihi ve Bilim Müzesi

* Websitesi 01 Mart 2009 itibariyle ziyarete açılacaktır.
* Biletler Mart ayından itibaren Biletix'den satışa sunulacaktır.

Gnd: promete2

 

 

Çağdaş Türk sanatı Londra'da görücüye çıkıyor

İngiltere'nin başkenti Londra'daki Sotheby's müzayede salonu, ilk kez bir
çağdaş Türk sanatı müzayedesi düzenlemeye hazırlanıyor

4 Mart'ta yapılacak olan müzayedede açık artırmaya çıkarılacak eserler
arasında Mubin Orhon, Erol Akyavaş ve Taner Ceylan'ın da eserleri bulunuyor.
Mubin Orhon'un isimsiz tablosunun 60 bin-80 bin sterlin arası bir fiyata
alıcı bulması, Erol Akyavaş'ın "Öpücük" isimli tablosunun 25 bin-35 bin
sterlin, Taner Ceylan'ın "Ruhani" adlı eserinin de 30 bin-40 bin sterline
satılması bekleniyor.
Müzayedede 53 değişik sanatçının resim, fotoğraf, heykel ve enstelasyon
alanındaki 73 eseri satılacak. Müzayededen toplam 1.2 milyon sterlin gelir
elde edilmesi bekleniyor. 12 Şubat tarihinde İstanbul'da sergilenen eserler,
bugün de Londra'daki Sotheby's müzayede evinde sergilenecek.

Gnd: promete2

 

 

Vatandaşı tehdit etmeye alıştılar

*Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in "Hükümetimizle kavga eden, zıtlaşan yerel
yönetimler projelerini Ankara'dan geçiremiyor" açıklamasının ardından bir
tehditte Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu'ndan geldi. *

- *[image: Vatandaşı tehdit etmeye alıştılar -] *

**

*Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu, Mehmet Ali Şahin'in 'iktidarla uyumlu
belediye başkanı seçin' sözlerine katkı yaptı. Başesgioğlu 'Başkanınız
Ankara'ya kadar uzanan hizmet kervanı varsa, yüzünüz güler' dedi*

*Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu, Adana'nın Karaisalı ilçesinde partisinin
seçim bürosu açılışında bir konuşma yaptı.*

*"Seçmeni vicdan muhasebesi yapmaya çağırıyorum" diyen Bakan Başesgioğlu
bakın ardından vatandaşa nasıl göz dağı verdi.*

*"Özellikle belediye başkanı seçerken ilçeye, beldeye en iyi hizmeti kim
yapabilir, kimde o birikim ve kadro var, sadece burada değil her yerde kimde
var ona bakmanız lazım. Buraya hizmeti kim getirecek, sizin belediye başkanı
ve milletvekili getirecek.*

*O güçlüyse, bir takım oyunu içinde oynuyorsa, Ankara'ya kadar uzanan bir
hizmet kervanı varsa, hizmetlerin buraya akışı da bu şekilde olacak. Bir
yarış var. Bu yarışta belediye başkanları güçlü olursa, hizmette yüzünüz
güler. Yoksa 5 yılı dolduramayacak, hizmet yapamayacak kadrolarla yerimizde
sayarız."*

*AKP Büyükşehir Belediye başkan adayı Mehmet Ali Bilici de, "İktidarların
adaylarıyız, size hizmeti daha kolay getiririz. İktidarın desteği olmadan
hizmetler biraz zor gerçekleşir" diye konuştu*

Gnd: x

 

 

OPERA-SYON ( Luzum uzerine tekrardir )

ANA PLAN'IN 1.AYAGI: 10 KASIM 1938-1944
ANA PLAN'IN 2. AYAGI: 1944-1960
ANA PLAN'IN 3. AYAGI: 1960-1980
ANA PLAN'IN 3. AYAGI: 1980-2002
ANA PLAN'IN 4. AYAGI: 2002- 2007. ANA PLAN'IN 2012'de tamamlanmasi ve 2014
yilinda son seklini almasi planlaniyor. Dikkat edin 2014 tarihi 1. Dunya
Savasinin 100. yilina denk gelmektedir.( Adi BOP olarak degistirilen plan
budur, asli: SARK MESELESI VEYA AVRASYA PROJESIDIR"

10 Kasim 1938'den itibaren sahneye konan bolumler

1. Perde: Ermeni tohumu, bolucu- kurtcu hareketin liderlerinden Abdullah
Ocalan PIC'i Kenya'da paketlenip Turkiye'ye postalandi ve Idam cezasi
kaldirildi.

2. Perde: 2002 yilinda Tombala torbasindan cikartilan hileli secim tasiyla
AKP Iktidara getirildi.

3. Perde: Kuzey Kibris Turk Cumhuriyeti Cumhurbaskani Rauf Denktas,hileli
bir secimle gorevinden alindi.

4. Perde: El-Tayyip Bin Laklaka ile Ebu Abdullah Bin Kasar, 2004 yilinda
Roma'da gizli bir anlasma yaptilar. Daha dogrusu Turkiye'nin Egemenlik
haklari 1939'da imzalanan anlasma ile Avrupa'ya kismen zaten devredilmisti.
2004 yilinda Roma'da yapilan ise bir tur " AKIT TAZELEMEDIR. "1939'dan sonra
ABD ile yapilan " IKILI ANLASMALAR" yoluyla da Avrupaya devredilenden arta
kalan Egemenlik ABD'ye devredilmis oldu.Boylece "SIYON" hem Avrupa hem ABD
uzerinden Turkiye Cumhuriyeti Turk Devleti uzerindeki hakimiyetini
garantilemis oldu kendine gore tabi )Yakin tarihlerde KKK'mizin Brovesinden
Mustafa Kamal'i cikarttirarak tum dunya'ya acik ilanini yapacagi sirada
devreye " DERIN TURK MILLETI" girerek, Syon'un piskin suratina okkali BIR
TURK TOKATI PATLATTI ! .

5. Perde: MGK sekreterligi sivillestirildi, Irak politikalarimizdaki kirmizi
cizgilerimiz silinip atildi.

6. Perde: 2007'de bir hileli secim daha yapilip AKP Iktidarda birakildi ve
Ebu Abdullah Bin Kasar Cankaya'ya oturtuldu, Irak'in sozde Devlet Baskani
P.. Talabani ANITKABIRE cikartilip Cankaya'da agirlandi .

7. ve 8. Perdeler henuz oynanmadi. Bu Perdelerde Heybeli Ada Ruhban
Okulu'nun acilmasi, Ayasofya'ya yeniden Bizans ruhu uflenmesi, Kuzey
Kibristan TSK'nin cikartilmasi, TSK'nin mahiyet degistirmesi ve Turkiye
Haritasinin degistirilmesi sahneleri yer aliyor .

Yaaaaaaaaaa ....... Gordunuz mu, OPERA-SYON nasil yapiliyor sevgili
okurlar ? Ama nasil olsa Turk Milleti hic beklenilmeyen zamanlarda kullanir
o cok unlu TURK TOKATINI !

Onlar varsin OPERA-SYONLARINA devem etsinler gule-oynaya.
Tokat suratlarinda patladigi an 1919'a geri donecekler !!!!!!!!!


ASLITURKDEN AYBUKEN

Not: Bu yazi 1 Temmuz 2008 tarihinde Asliturkden tarafindan yazilmistir.

Gnd: AYBUKEN

 

 

öpülecek eli cebinde

*Vehbi Koç Ödülü'ne layık görülen Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD)
Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, 100 bin dolarlık para ödülünü yine eğitim
için harcayacak. Saylan Radikal'in parayı nasıl kullanılacağı sorusu üzerine
"Para kızlara gidecek, elimize geçen bir kuruşu bile oraya koyuyoruz. Burs
olarak kullanılacak. 36 bin kıza ulaştık 100 bine ulaşmak istiyoruz.
Kimsenin pamuk eli cebine gitmediği için bari benim elim cebime gitsin"
dedi.
Vehbi Koç Vakfı'nca bu yıl sekizincisi verilen Vehbi Koç Ödülü, eğitim
alanına gitti. Ödül birçok köyün okula kavuşmasını, binlerce kızın eğitimle
buluşmasını sağlayan ÇYDD?Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'ın oldu. 20 yıl
önce kurulan ÇYDD, sağladığı burslarla 36 bin kız çocuğunun hayatını
değiştirdi. Hedef, 100 bin kız çocuğuna ulaşmak. Saylan kazandığı 100 bin
dolar para ödülünü de bu uğurda harcayacak, para kız çocuklarına burs olarak
geri dönecek:
"Para kızlara gidecek, elimize geçen bir kuruşu bile oraya koyuyoruz. Onlar
için iyi şeyler olacak. Burs olarak kullanılacak. Kimsenin pamuk eli cebine
gitmediği için bari benim elim cebime gitsin. Böyle bir başlangıç yapalım
başkaları bakalım ne yapacak. İnşallah kampanya gibi devam edebilir" diye
konuştu.
Türkiye'de eğitimsizliğin derinleştiğini söyleyen Prof. Dr. Saylan,
eksiklikleri ise şöyle anlattı:
"Bir kıza ulaşıyorsunuz ama arkada beş kardeşi daha var. Okulsuz köy
kalmaması lazım. Köy okulunda öğretmenin kalabilmesi için lojman lazım. 5
bin köyümüzde lojman yok. Her biri 30-40 milyara çıksa, prefabrik iki odalı
lojmanlar yapılabilir. Öğretmen köyde kalınca köyün kalkınmasını sağlıyor.
Yatılı Bölge İlköğretim Okullarımızı adam etmemiz lazım. Hâlâ bu kızları
tarikatlara cemaatlere nasıl çekeriz diye düşünüyorlar."

Gnd: x

 

 

hükümeti çok sert eleştirdi

AKP İstanbul Milletvekili Halide İncekara, TBMM Genel Kurulu'nda hükümete
karşı "muhalefeti hayran bırakan bir muhalefet" yaptı

*Bakanlıkları, valileri, Talim Terbiye Kurulu üyelerini, eş durumundan
tayinleri eleştiren İncekara, muhalefetin "Başbakan duymasın" uyarısına,
"Duysun. Siz muhalefet yapamayınca, muhalefeti de biz yapıyoruz" dedi.
Muhalefet milletvekilleri de "Ama, biz yapınca Başbakan kızıyor" diyerek
dert yandı.
Valiliklere bir şeyler sorunca, "Bir dakika, ilgili il müdürünü çağırayım"
denildiğini anımsatan İncekara, "Vali eğer bilgisini il müdürlerinin
kafasında taşıyarak çözmeye kalkışırsa, bunu çözemez" eleştirisini getirdi.
İncekara, Talim Terbiye Kurulu üyelerini de şöyle eleştirdi:
"Kaç hükümet eskitirler, ama, hep orada otururlar. Eminim, dünyada da
gezmedikleri yer kalmadı. Ama, Talim Terbiye'deki o arkadaşlarıma, o
onayladıkları, tasdikledikleri müfredata... Allahaşkına, Kars'ı, Ardahan'ı,
Hakkâri'yi, Erzurum'u gezin..." *

Gnd: x

 

 

www.mustafaleventgoktas.com......yorumsuz !!!!!!!

http://www.mustafaleventgoktas.com/nerede.html

....tıklayınız
!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Kahramanlar yıldızlar gibidir sonsuzluğa kadar parlarlar..................

Gnd: Hulan Türk

 

Sayın İrhan üyelerimize kolaylık olsun diye verdiğiniz linkten bazı yazıları ben aşağıya kopyalıyorum. Zamanı olan ve isteyen üyelerimiz sizin gönderdiğiniz linkten orjinalini görebilsinler diye linki de yukarıya koydum. Bilginize. M.A.

  • Mustafa Levent Göktaş, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 3 üstün Cesaret ve Feragat Madalyası alma şerefine nail olan tek subayıdır.
  • Türk Silahlı kuvvetlerinde 3 Mümtaz Terfisi olan tek subaydır.
  • 180 adet Takdirname sahibidir.
  • 14 adet şerit rozet sahibidir.
  • 6 adet üstün birlik yetiştirme beratı vardır.
  • 1980 Kara Harp Okulu mezunudur.
  • 1987 Gazi Üniversitesi İşletme Bölümü, Üretim Yönetimi- Pazarlama- Organizasyon ana bilim dalında yüksek lisans yapmıştır.
  • 1994 Marmara Hukuk Fakültesi mezunudur.
    Türk Silahlı Kuvvetleri'nden 2005 yılında Özel Kuvvetler Komutanlığından Albay Rütbesinde iken emekli olmuştur.
  • Ankara Barosuna kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmaktadır.
  • İngilizce, Rusça ve Arapça başta olmak üzere 6 yabancı dil bilmektedir.
  • Yüksek irtifa paraşütçüsüdür.
  • Karate 3. Dan siyah kuşak sahibidir.

Askerlik hayatı inanılmaz serüvenlerle doludur. Özel Kuvvetler Komutanlığı MAK Alay Komutanlığı yapmıştır. 1500 den fazla çatışmaya girmiştir. PKK'nın kalbi ZAP'a ilk giren komutandır. 18 günde 54 çatışma yaparak ZAP kampını ele geçirmiştir.

Dünya Özel Kuvvetler Şampiyonası'nda, Mustafa Levent Göktaş, Türkiye'ye 3 defa Dünya şampiyonluğu getirmiştir.

3500 serbest atlayışı (çoğu 10.000–15.000 feet) olan paraşütçüdür. 30 yüksek irtifa atlayışı (28.000–30.000 feet) ile askerlerine daima örnek olmuştur.

6 adet Üstün Birlik Yetiştirme Beratı almıştır.

180 adet takdirnamesi vardır.

Yurt içi ve yurt dışında ülkemiz için çok önemli görevlerde bulunmuştur.

 

Askerlerinden Alıntılar:

''Komutanımız düşen Özel Kuvvetler uçağının 38 şehidinin parçalanmış naaşlarını Malatya da topladı. Ankaraya getirdi. Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisinde sabaha kadar naaşları birer birer tabutlarına elleriyle yerleştirdi. Tabutlarını çaktı ve Türk Bayrağı'nı ağlaya ağlaya bu tabutlara sardı. Ben yanına geldiğimde birbirimize sarıldık ve "görüyor musun vatan için aslanları" dedi. Komutanımın şehit arkadaşlarıma nasıl sahip çıktığını görünce, eğer birgün öleceksem Levent komutanımın yanında öleyim yarabbim diyerek dua etmiştim.''

''Hava -30 dereceydi, dere yatağında buz üstünde yürürken büyük bir kayayı geçer geçmez döndüğümüzde teröristlerle burun buruna geldik. Üzerinde yürüdüğümüz buz, ani hareketimizle kırıldı. Komutanımın tam karşısındaki terörist, komutanımın kafasına tüfeğini dayayıp "geber" diye bağırdı, ateş etti. Teröristin silahı ateş almadığı için komutanımı vuramadı."

''Şehit olan arkadaşımı tek başına ateş hattına almaya gittiğinde, içimden, komutanım da artık şehit olmak istiyor demiştim. Kucağında şehidimizi getirdiğinden beri kadere inanırım; Ölümden korkmam.''

 

GERÇEK BİLİNMELİ!

MUSTAFA LEVENT GÖKTAŞ, Ergenekon terör örgütü 10. Dalga operasyonunda gözaltına alınmış, ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmış ve halen Silivri cezaevinde bulunmaktadır. Sayın Mustafa Levent Göktaş'ın tutuklanmasının ardından hakkında medyada çıkan olumsuz haberler, onu çok iyi tanıyanları ve yakınlarını derinden üzmektedir.

Sayın Mustafa Levent Göktaş, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda MAK Alay Komutanlığı görevinde bulunmuştur. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 3 Üstün Feragat ve Cesaret Madalyalı tek subayıdır. Levent bey, 1000-1500'e yakın sıcak çatışmaya girmiştir. 25 kez pusuya düşmüştür. Mustafa Levent Göktaş 6 dili çok iyi bilir. Hukuk fakültesi mezunudur ve işletme mastırı yapmıştır. Karate Federasyonunun Siyah kuşak 3. Dan mertebesindeki sporcularındandır. Lisanslı Yüksek irtifa paraşütçüsü ve derin su dalgıcıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül ve Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, Mustafa Levent Göktaş'ın göz kamaştırıcı özgeçmişinden şüphesiz ki haberdardırlar.

Levent bey büyük bir kahramandır. Yıllarca terörle mücadele etmiştir. Zap Kampını basıp, teslim alan komutandır. Çok defa pusuya düşürülmüş, ölüm tehlikeleri atlatmış ama her zaman görevinde en önde yer almıştır. Mazisi sayısız kahramanlıklar ile doludur. Odası ''evlatlarım'' diyerek acı ile baktığı şehit askerlerinin ve şehit arkadaşlarının resimleri ile doludur. Üstlendiği görevlerin onda birini dahi yapmamış olanlar, kitaplar yazıp, televizyon kanallarında programlara çıkarken Levent bey hiçbir mecraya bir tek demeç dahi vermemiştir, en yakınlarına dahi görevleriyle ilgili bilgi vermemiş, övünmekten hep uzak durmuştur, kahramanlıkları, yaşadıklarına şahitlik eden üçüncü şahıslar tarafından aktarılmıştır.

07 Ocak 2009 tarihinde Mustafa Levent Göktaş'ın Avukatlık bürosunda arama yapılmış, aynı büroda Avukatlık yapmakta olan Av. Ö.E.'nin odasında, Av. Ö.E.’nin masasının üzerinde ''nereden geldiği belli olmayan'' bir adet DVD bulunduğu söylenmektedir. Bu DVD içeriğinde suç unsurları olduğu gerekçesiyle Mustafa Levent Göktaş tutuklanmıştır. Bu konuda basında, kamuoyuna yanlış bilgi verilmektedir. Levent bey'in evi hiç aranmamıştır. Ayrıca el konulan bilgisayarında da herhangi bir suç unsuruna rastlanmamıştır. Suç unsuru sayılacak başkada klasör belge vs. yoktur. Levent bey'in bu DVD ile ilgisi, bu DVD’den ve içeriğinden bilgisi yoktur. Mustafa Levent Göktaş' a çirkin bir komplo kurulmuştur.

Levent bey'in mazisini bilenler ona bu komployu kurmak arzusuyla yanıp tutuşacak pek çok yasadışı örgüt üyelerinin ve yabancı güçlerin var olduğunu da bilirler.

Levent bey Devlet adamıdır. Mustafa Levent Göktaş'ın, devleti, hükümeti illegal yollarla yıkmak amacındaki Ergenekon Terör Örgütü ile hiç bir ilgisi ve alakası yoktur ve olamaz.

ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ ile ilgili haberler yayınlarken, Levent bey'in kimliğinden, mazisinden devlet adamlığından, kahramanlığından habersiz olan medya, Levent bey'i teşhir ederek, kendisini ve ailesini PKK’lı teröristlerin ve diğer terör örgütlerinin açık hedefi haline getirmiştir.

Levent bey emekli olduğunda, emekli ikramiyesinden başka parası olmayan onurlu bir adamdır. Emeklilik sonrasında avukatlık yaparak helal kazancıyla, adlarını açıklanmasına asla izin vermeyeceği beş şehit çocuğunu üniversitede okutmakta, sayısını bilinmeyen şehit çocuklarına ve ailelerine de karşılıksız yardım ve desteklerde bulunmaktadır. Herkesle iyi geçinen, herkes tarafından sevilen, karşılıksız olarak herkese yardım eden bir kişidir.

ARTIK GERÇEĞİ BİLİYORSUNUZ.

Mehmet AYDINER

unread,
Mar 2, 2009, 4:19:22 AM3/2/09
to oybi...@googlegroups.com

21.yüzyıl itilaf devletleri..

*NOT:Bu yazımı 2006 da mütareke basınında gerçekleri anlatmaya çalışanlara
paranoyak,şizofren diyen satılık kançık kalemlere hitaben yazmıştım.*

*Bu günde yineliyorum.VATAN için BAYRAK için paranoyaklığa şizofrenliğe
EVET......*

**

Tarih: 09 Eylül 2006 Cumartesi 20:16


*21.yüzyıl itilaf devletleri....*

İtilaf Devletleri Başlangıçta İngiltere Fransa ve Rusya'dan oluşan devletler
grubu. İtilaf Devletleri 1. Dünya Savaşında İttifak Devletleri grubuna karşı
savaştı. 1. Dünya savaşı başladıktan sonra İttifak devletleri grubundan
ayrılıp İtilaf Devletleri grubunun yanında savaşa girdi. Savaşın ilerleyen
safhalarında ABD itilaf devletlerine katıldı. Rusya 1917 ihtilalinden sonra
hem İtilaf devletleri grubundan ayrıldı hem de savaştan çekildi. Savaş
sırasında yeni katılımlarla İtilaf Devletleri grubu genişledi. İtilaf
Devletleri 1. Dünya savaşından galip olarak çıktı ve yenilen İttifak
Devletlerinin topraklarını işgal etti.

Sırp Krallığı ,ÜçüncüFransa Cumhuriyeti(ve Fransız sömürge güçleri),Belçika
Krallığı(ve Belçika sömürge güçleri),Britanya İmparatorluğu,Birleşik Krallık
ve İrlanda,Avustralya,Kanada,Yeni Zelanda,Güney Afrika,Hindistan(İngiliz
sömürgesi)Liberya,Karadağ Krallığı,Japonya,İtalya,Portekiz,Romanya
Krallığı,Yunanistan ve 1917 de katılan ABD..

O günün İtilaf Devletleriyle,3.kasım 1839 Gülhane Hatt-ı Hümayun u ve 18
şubat 1856 da Hatt-ı Humayun(Tanzimat fermanı)ile anlaşmalar yapıp,Avrupa
Birliğine girecektik.Ancak 1839 gününden tam 75 yıl sonra o günün Osmanlı
İmparatorluğunu uygar yapacak dostlar(!)koskoca İmparatorluğu paramparça
edip sonunda da 1914 de Çanakkale ye dayandılar.Savaşarak Çanakkaleyi
geçemeyen bu itilaf devletleri,o günün hükümetleriyle ittifak anlaşmaları
yaparak,kağıtlar imzalatarak 1918 de TÜRK un yurdunu amansızca işgal
ettiler.Yaktılar,yıktılar,ordusunu terhis ettirdiler.En sonunda da"
danışmanları Bogos paşalar,seyit Abdullahlar olan Damat Ferit Paşa Hükümeti
sayesinde de SERV i imzalatarak VATAN ı paramparça ettiler.Bugün pentagondan
bir subay çizdi ne olacak denilen Harita o günlerde çizildi.
O itilaf devletleri amaçlarından hiç vazgeçmediler.Emperyalistler olarak
anılan itilaf devletlerine tek ve ilk darbeyi vuran Gazi Mustafa Kemal
Atatürk önderliğindeki TÜRK MİLLETİ dir.

Bugünün itilaf devletlerinin işbirlikçileri,yalakaları bizlere paranoyak
diyorlar.Evet paranoyak ız.Tüm bu yapılan kalleşlikler bizi paranoyak
yaptı.Vatan için millet için paranoyaklığa
EVET.Ancak"gaflet,delalet,hiyanet"için işbirlikçiliğe katiyetle HAYIR

Eğer "Çılgın Türkler"in dedeleri,nineleri;ayakları çıplak,karınları
aç,ülkesinde evleri,yurtları,yolları yalıkmış,yıkılmıi darmadağın
edilmişken;yedi düvele(itilaf devletlerine)kanıyla canıyla karşı çıktıysa
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK liderliğinde TÜRKİYE CUMHURİYETİni kurduysa
Misakimilli(UlusalAnt)yi tüm dünyaya ilan ettiyse.

O çılgın Türk'lerin,bu paranoyak,şizofren torunları bizler yine aynısını
yapacak güçteyiz.Bugün tanrıya şükür tüm dünyanın kıskandığı KAHRAMAN
ORDUMUZ var.Ayağımızda pabucumuz var,sırtımızda elbisemiz var.Her ne kadar
aç kalmamız için hızla çıkardıkları ekonomik krizlerle,imzalanan IMF
anlaşmalarıyla bizi borçlandırdılarsa da,açlığa mahkum etmeye
çalışıyorlarsada, karnımız yinede doyuyor.Asil TÜRK Milleti O günlerde en
büyük yıkım içindeydi .Bugün o günlerden çok daha
güçlüyüzYıkılmayacağız.ASLAAAA..........

O günün itilaf devletleri,bugünün koalisyon güçleridir.

saygılarımla
Gülsev İrhan-
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-

gnd: Hulan Türk

 

 

ERMENİ GAZETECİDEN HOCALI DA ERMENİ VAHŞETİNİN İTİRAFLARI....özürcüler okusunnnnnn!!!

-*Daha dün daha çok yeni TÜRK KATLİAMI var HOCALI'da ...*
*Ama "yerli misyonerler"ki onlar zaten öyleyiz diyorlar.Türk düşmanı
şerefsizlerin ATA larımıza attığı iğrenç iftira olan 1915 olaylarını
gündemde tutmak için can siperane çalışıyorlar da bu gerçek TÜRK SOYKIRIMI
Hocalı katliamını niye görmüyorlar.Görmezleerrrrrrrrr...*
*Binlerce yıllık Türk toprağı Karabağ'ı işgal eden binlerce masum
soydaşımızı katleden v halen daha Karabağ'ı işgal altında bulunduran
ermenilere ses çıkarmayan ermenicilerrrrrrrrrrrr...............*
*Utanın utanın...Bakın ne diyor ermeni gazeteci "Türkleri
yaktık"diyor,yaktıkkkkkk...Bu ne vahşiliktir,bu ne insanlık düşmanlığıdır,bu
ne kindir?????????????????*
*Bakın ne diyor ermeni gazeteci "bu vahşet gitmiyor gözlerimin önünden".*
*O ermeni gazeteci insanlığının gereğini yapıyor ve doğruları söylüyor.Ama
bizdeki ermeniciler ne yapıyor??????*
*Saygıyla*
*Gülsev Eyüboğlu*
**
*Özgün ileti Haciali Salayev*
From: <hac...@salayev.com>
Date: 2009/3/1
Subject: [Eldar-Qaradagli] ERMENI JURNALISTINDEN ERMENI VEHSHILIYININ
ETIRAFI
To: vatansev...@yahoogroups.com


H A D İ S Ə

Erməni jurnalistindən erməni vəhşiliyinin etirafları

13:43 01-03-2009

*...Ölüləri yandırmaqla məşğul olan "Gaflan" adlı qrup martın 2-də
Xocalıdan bir kilometr qərbdə 100-dən artıq türkün (azərbaycanlının)
cəsədini bir yerə toplayaraq yandırırdılar
*
Hazırda Beyrutda yaşayan David Yeriyan adlı erməni jurnalist vaxtilə Dağlıq
Qarabağ döyüşlərində iştirak etmiş və şahidi olduğu hadisələr barədə "Xaçın
xətri üçün" ("For the sake of cross") kitabında yazıb. AzərTAc-ın məlumatına
görə, ingilis dilində çap edilmiş kitabda ermənilərin azərbaycanlılara qarşı
törətdikləri vəhşiliklərdən söhbət açılır. Əsərdən bəzi məqamları oxucuların
diqqətinə çatdırırıq:

"...bəzən öldürülmüş azərbaycanlıların meyitləri üzərindən keçməyə məcbur
olurduq. Yaxşı xatırlayıram, Daşbulaq deyilən yerin yaxınlığındakı bir
bataqlıqdan keçmək üçün ölü bədənlərdən özümüzə körpü düzəltmişdik. Mən bu
cansız insan bədənlərinin üzərindən keçməkdən imtina etdikdə, Ohanyan adlı
mayor mənə qorxmamağı əmr etdi. Rütbəcə böyük komandirin əmrinə əməl etmək
hərbi qanunlardan biri olduğu üçün mən ona tabe oldum. 9-10 yaşlarında
yaralı bir qızın döş qəfəsinə ayaq basmağa məcbur oldum və bataqlıqdan
keçdim. Ayaqqabılarım və fotoaparatım tamamilə qan içində idi".
Kitabın 63-cü səhifəsində təsvir olunmuş hadisə ermənilərin qətiyyən
insanlığa yaraşmayan hərəkətlərindən, qəddarlığından və amansızlığından
xəbər verir: ". Meyitləri daşıyan sonuncu maşında başından və əllərindən
yaralanmış 10 yaşında bir qız uşağı gördüm. Qızın sifəti tamamilə
göyərmişdi. Aclığa, soyuğa və yaralarına baxmayaraq diri qalmışdı.
Çətinliklə nəfəs alırdı. Balaca qızın gözlərindəki ölüm qorxusunu hələ də
unuda bilmirəm. Tiqranyan adlı bir əsgər qızı götürərək yandırılmağa
hazırlanan cəsədlərin üzərinə atdı. Mənə elə gəlirdi ki, yanan ölü bədənlər
arasında kimlərsə qışqırır, imdad diləyir və ağlayırdı. Mən bunlara artıq
dözə bilmirdim. Həm də Şuşanı görmək istəyirdim. Ona görə də ön cəbhəni tərk
edib geri qayıtdım. Cəbhədəkilər isə Xaç müharibəsini davam etdirirdilər..."

Gnd: Hulan Türk

 

 

Re: (oybirligi) ALPARSLAN GRUBU(7) DOĞUCEPHESİ ..

Sn. Mustafa Köse, Beykardeşim, Ankara 1.03.2009

Haçlı seferlerinin başlangıcı Bizans İmparatoru Roman DİOJEN'e katılan 400
bin kişilik Avrupa Hiristiyan güçlerini
Sultan ALPARLAN'ın Malazgirt Meydan Savasında 40 kişi ile ondabir güçle
nasıl yenildiğini anlatan DESTAN
"SULTAN ALPARSLAN" Sinemis yayınlarından E.Savcı Av. Yılmaz GÜRBÜZ ' ün bu
eserini tarihten ders almak
için okunması ve bu değerli yazınıza destek olması umudu ile bilsiriyorum.

Selam ve saygılarımla, dilde, fikirde işde birlik dileklerişmle.

Mustafa GÜRBÜZ
Mimar, Yazar,

Gnd: Türkçe Sevdalıları ORKUN

 

 

ONEMLI !!! Hocali soykirim olarak taninsin diyorsaniz bu siteye giriniz www.hocalisoykirimi.com

---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Suskunlugum AsaletimdendirTurhan Kayhan

> Bir gurup Turk aydini Hocali katliamininin Soykirim olarak taninmasi
> konusunda bir girisim baslatmistir. Bugun maalesef cagdas dunyanin
> gormek istemedigi bu soykirimi www.hocalisoykirimi.com isimli sitede
> soykirim olarak tanimis ve butun insanliga da tanimasi yonunda cagrida
> bulunmustur. Lutfen siz de bu siteye girerek Hocali da yasanan vahseti
> taniyin ve bu girisime destek verin.
>
> 26 Subat 1992 yılında Azerbaycan'ın Yukarı Karabağ bölgesindeki Hocalı
> kasabasında Ermenistan ordusu sivil, kadın, çocuk, yaşlı ayırımı
> yapmadan 613 kişiyi en ağır işkenceler uygulayarak soykırıma tabi
> tutmuştur. Katledilenlerin 83'ü çocuk, 106'sı kadın ve 7'den fazlası
> ise yaşlıydı. Bu katliamdan toplam 487 kişi ağır yaralı olarak
> kurtulmuştur. 1275 kişi ise rehin alınmış, 150 kişi ise kaybolmuştur.
> Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin yakıldığı,
> birçoğunun kafa derilerinin yüzüldüğü, gözlerinin oyulduğu, kulakları,
> burunları ve kafaları ile vücutlarının çeşitli uzuvlarının kesildiği
> görülmüştür. Aynı vahşetten hamile kadınlar ve çocuklar bile nasibini
> almıştır. Ermeniler tarafından Hocalı'da gerçekleştirilen bu vahşet,
> uluslararası camianın suç olarak kabul ettiği soykırım ve insanlığa
> karşı suçlar kapsamındaki tanımlamalarla birebir örtüşmektedir.
>
> Hocalı soykırımına katılmış Ermenilerin yaptıkları uluslararası hukuki
> antlaşmaların - Cenevre Sözleşmesi, İnsan Hakları Beyannamesi,
> Vatandaş ve Siyasi Haklar Konusunda Uluslararası Sözleşme, Ateşkes
> Zamanında ve Askeri Çatışmalar Zamanı Kadın ve Çocukların Korunması
> Beyannamesi ve BM'nin 'Soykırım Suçunun Önlenmesine ve
> Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşmesi' 2. Maddesinde yer alan "milli,
> etnik, ırkı veya dini bir grubu kısmen veya tamamen imha etme"
> biçiminde tanımlanan Jenosit/Soykırım kavramı ile tamamen
> örtüşmektedir. Ermenilerin Hocalı'da yaptıkları toplu katliam BM
> Soykırım Anlaşmasında Soykırımı düzenleyen 2. maddenin a) bendinde yer
> alan "bir grubun üyelerinin katledilmesi" ve b) bendinde yer alan
> "grup üyelerinin bedeni ve akli açıdan ciddi biçimde zarar verilmesi"
> koşulları ile birebir uyuşmaktadır.
>
> Yukarıdaki gerekçelerle biz aşağıda imzası olanlar, büyük bir vicdani
> sorumlulukla Ermenilerin Hocalı'da yaptığı katliamı Soykırım olarak
> niteliyor ve bütün insanlığı Hocalı vahşetini Soykırım olarak kabul
> etmeye davet ediyoruz.
>
> Hocalida yasananlar konusunda detayli bilgi icin bkz.
> http://www.turksam.org/tr/a1389.html

Gnd: Hulan Türk

 

 

Türkiye'nin en büyük petrol rezervini Diyarbakır'da buldu.

- Türk Araştırmacılardan Sarılık
Aşısı!<http://www.vatanbir.org/haber/1544/turk-arastirmacilardan-sarilik-asisi>
- Hocalı Soykırım Kabul
Edilsin<http://www.vatanbir.org/haber/1543/hocali-soykirim-kabul-edilsin>
- Afyon Kaymağının
Sırrı<http://www.vatanbir.org/haber/1542/afyon-kaymaginin-sirri>
- Makinede Yerli Malı
<http://www.vatanbir.org/haber/1540/makinede-yerli-mali>
- ATAK Yerli Motorla
Uçacak<http://www.vatanbir.org/haber/1539/atak-yerli-motorla-ucacak>
- Labris Cebit Hannover
Fuarı'nda<http://www.vatanbir.org/haber/1538/labris-cebit-hannover-fuarinda>
- Türkiye'nin En Büyük Petrol
Rezervi<http://www.vatanbir.org/haber/1537/turkiyenin-en-buyuk-petrol-rezervi>
- Nasreddin Hoca Hatıra Paraları
Hazır<http://www.vatanbir.org/haber/1535/nasreddin-hoca-hatira-paralari-hazir>

Gnd: Söylev

 

 

Adem'le Havva'nın Cennet Bahçesi Şanlıurfa'da Mı?

Bir grup bilim adamı, hepatit (sarılık) hastalığından korunmak için yeni bir
aşı geliştirdi.

- Cennet Bahçesi Şanlıurfa'da
Mı?<http://www.vatanbir.org/haber/1549/cennet-bahcesi-sanliurfada-mi>
- Türkiye-Ermenistan Sınırı Açılacak
Mı?<http://www.vatanbir.org/haber/1550/turkiye-ermenistan-siniri-acilacak-mi>
- Trabzon Tarihi Tuvale
Aktarılıyor<http://www.vatanbir.org/haber/1548/trabzon-tarihi-tuvale-aktariliyor>
- Ermeni Askerleri Azerbaycan'a
Sığındı<http://www.vatanbir.org/haber/1547/ermeni-askerleri-azerbaycana-sigindi>
- IDEX Fuarı'nda Türk
Firma<http://www.vatanbir.org/haber/1546/idex-fuarinda-turk-firma>
- Kenan Sofuoğlu 1.
Oldu<http://www.vatanbir.org/haber/1545/kenan-sofuoglu-1-oldu>
- Türk Araştırmacılardan Sarılık
Aşısı!<http://www.vatanbir.org/haber/1544/turk-arastirmacilardan-sarilik-asisi>
- Hocalı Soykırım Kabul
Edilsin<http://www.vatanbir.org/haber/1543/hocali-soykirim-kabul-edilsin>

Gnd: Söylev

 

Alman arkeolog Klaus Schmidt’e göre kutsal kitaplarda adı geçen “Cennet Bahçesi” Şanlıurfa’da

Şanlıurfa’da arkeologları şoke edecek düzeyde önemli kalıntıların bulunduğu Göbekli Tepe hakkında çok sansasyonel bir iddia ortaya atıldı. Hayatını buradaki kazılara adayan Alman arkeolog Klaus Schmidt, Piramitler’den 7 bin 500 yıl önce inşa edildiği tespit edilen bu mekanın Kutsal Kitaplar’da adı Garden of Eden ya da “Cennet Bahçesi” olarak geçen ve Adem ile Havva’nın yasak elma ağacının meyvesinden yiyerek kovuldukları yer olduğunu ileri sürdü.

1994’te sürüsünü otlatan bir çoban, Şanlıurfa’nın 15 km kuzey doğusundaki Göbekli Tepe’-de dikdörtgen şeklinde üzerinde oymalar olan taşlar buldu, yetkililere götürdü. İstanbul’daki Alman Arkeoloji Enstitüsü görevlisi Klaus Schmidt, bölgeye giderek incelemelere başladı. Kazılarda şimdiye dek çıkarılan 45 adet T şeklindeki taş anıtın üzerinde yabani domuz, ördek, yılan, aslan, balık ve avcılık yapan insan figürleri var. Daha yüzlerce taş anıtın çıkarılmayı beklediği bölgenin tapınak olarak kullanıldığını tahmin ediliyor.

Uzmanlara göre Göbekli Tepe tam 14 bin yaşında, yani piramitlerden 7 bin 500 yıl daha eski. Schmidt’e göre artık çorak olan Göbekli Tepe, bir zamanlar çok bereketli bir bölgeydi. Ancak insanlık, çevrenin bozulmasına yol açarak bu “cennet”in yok olmasına sebep oldu. Göbekli Tepe’de bulunan taşlar, M.Ö. 8000’de programlı bir şekilde toprağa gömüldü. Bunun sonucu, çobanın üzerinde dolaştığı yapay tepeler oluştu. Bilim adamlarına göre Göbekli Tepe’nin Adem ve Havva’nın yaşadığı Cennet Bahçesi olduğuna ilişkin kanıtlar şöyle:

- İncil’in “yaradılış” bölümünde cennet bahçesinin Asur’un batısında olduğu yazıyor. Göbekli Tepe de burada.

- Cennet Bahçesinin 4 nehirle çevrelendiği, bunlardan ikisinin de Fırat ile Dicle olduğu biliniyor.

- Asur tabletlerinde Beth Eden adlı bir medeniyetten bahsediliyor. Yeri Göbekli Tepe’nin bulunduğu yer tarif ediliyor.

- Tevrat’ta da bahçenin Suriye’nin kuzeyinde olduğu belirtiliyor.

- “Eden” kelimesi Sümerce “ova” anlamına geliyor. Göbekli de Harran Ovası’nın hemen içinde yer alıyor.

İNGİLİZ Daily Mail gazetesinin konuştuğu bilim adamları, “Medeniyetten ve her şeyden önce Göbekli Tepe vardı” ifadesini kullandı. İşte bölgeyi inceleyen uzmanların tepkileri:

- Stanford Üniversitesi’nden Ian Hodder: Göbekli Tepe tarihle ilgili bildiğimiz her şeyin değişmesine sebep olacak.

- Witwatersrand Üniversitesi’nden David Lewis Williams: Göbekli Tepe tarihin gelmiş geçmiş en büyük arkeolojik keşfi.

- Reading Üniversitesi’nden Steve Mithen: Burası insan aklının anlamakta zorlanacağı kadar olağanüstü.

- Alman arkeolog Klaus Schmidt: Tüm kanıtlar gösteriyor ki burası insanlığın doğduğu yer. Göbekli Tepe, Adem’le Havva’nın yaşadığı Cennet Bahçesi’ndeki bir tapınaktı.

 

 

Arkadaşlar müsaitseniz soyup gidicem...Yılmaz Özdil / Hürriyet

*Arkadaşlar müsaitseniz soyup gidicem
*

*İstanbul'da PTT soyuldu.

*Ankara'da PTT soyuldu.

Karabük'te PTT soyuldu.

Samsun'da PTT soyuldu.

Antalya'da PTT soyuldu.

**

*Kovboy filmlerindeki posta arabaları gibi, ha babam PTT soyuluyor... Ama
bizim Jesse Jamesler, biraz acemi!

**

*Bi tanesi paraları döktü kaçarken.

Bi tanesi bıçağı düşürdü elinden.

Biri hesapta otomobille sıvıştı...

Plaka kabak gibi!

Ankara'dakini soyan kira kontratını düşürdü iyi mi... Üstünde adresi
yazıyor.

**

*Bi tanesi güya *"tabancam var"* diye tehdit etti, tabancayı sardığı gazete
bi açıldı ki, içinde saç kurutma makinesi var!

Diyarbakır'daki daha fena...

Kemerinden tabancayı çıkarırken kendini vurdu, üstelik iki defa, soyulan
PTT'ciler ambulans çağırdı, kasığında iki mermiyle hastaneye kaldırdılar.

**

*Senin benim gibi insanlar.

**

*Yakalanınca anlatıyorlar...

*"Kredi kartı borcum var."

"Evime haciz geldi."

"9 aydır işsizim."

*

*Hem vallahi hem billahi, bi kelime abartı yok, polis şefi arkadaşım
anlattı, İçerenköy PTT soygunu aynen şöyle olmuş...

Soyguncu vatandaş, elinde oyuncak olduğu tahmin edilen tabancayla
geliyor, *"Arkadaşlar,
1.350 lira borcum var, lütfen bu parayı verin gideyim"* diyor! Tarihin en
nazik eşkıyası... 1.400 lira verseler, almayacak... Kasadan çıkarıp
sayıyorlar, 350, 600, 770, 980, 1.350 lira... Veriyorlar, teşekkür ediyor,
gidiyor.

**

*Polis gülmekten yakalayamadı henüz!

Enselendiğinde, 15 sene yiyecek.

**

*Teğet budur...

Eskiden kredi kartı borcundan batan vatandaşlarımıza af çıkarıyorduk, bu
gidişle, yakında, kredi kartı borcu yüzünden soyguncu olan vatandaşlarımıza
af çıkarmak zorunda kalacağız.

*Yılmaz Özdil / Hürriyet*

Gnd: alminaturkcan

 

 

 

AKP’ye oy verirseniz…

*İkitelli'de seçim irtibat bürosunun açılışında konuşan Saadet Partisi
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Bekaroğlu, önemli bir uyarı
yaptı. İşte o uyarı... *
* *

*''AK Parti'nin kentsel dönüşüm projeleriyle mahalle kültürünü yok
ettiğini'' söyledi.*

*Bekaroğlu, İkitelli Ziya Gökalp Mahallesi'nde partisinin seçim irtibat
bürosunun açılışında yaptığı konuşmada, kentsel dönüşüm projelerinin
uygulandığı bölgelerde vatandaşların yıllarca yaşadıkları yerlerden bir
daire karşılığında uzaklaştırıldığını öne sürdü.*

*Halkın, bakkal ve manavın olmadığı toplu konutlardaki 20 katlı binalara
mahkum edildiğini savunan Bekaroğlu, ''Buralarda da bunu, yani kentsel
dönüşüm projelerini hayata geçirecekler. Eğer AKP'ye oy verirseniz, sizi
buradan çıkarıp, toplu konutlara yerleştirecek, buraları da büyük sermaye
verecekler'' dedi.*

*Bekaroğlu, toplu konutlarda yaşayanlar arasında, mahallelerde olduğu gibi
insanlar arası iletişimin olmadığını belirterek, ''Bu toplumun bozulması,
mahallenin bozulmasıdır. Gidin toplu konutlara, oralar Müslüman Türk
milletinin yaşam tarzına uygun değil. AKP, kentsel dönüşüm projeleriyle
mahalle kültürünü yok ediyor. Biz ne diyoruz. 'Önce insan' diyoruz. İnsanın
bulunmadığı yerler bizim değildir. Bunun için de mahalleleri asla
bozmayacağız'' diye konuştu.*

*Bekaroğlu, konuşmasının ardından partisinin Başakşehir Belediye
Başkan adayı Salih Beşir ile seçim irtibat bürosunun açılışını
gerçekleştirdi.*

Gnd: x

22 MADDELİK DÜSTUR...tamamlanmıştır artık !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

*Sn. Gulsev Eyubogluna, bu cok degerli derlemesinden dolayi tekrar tekrar
tesekur eder saygilarimi sunarim.*
* *
*ASLITURKDEN AYBUKEN*

---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Hulan Türk <gulseve...@gmail.com>
Tarih: 01 Mart 2009 Pazar 15:14
Konu: 22 MADDELİK DÜSTUR...tamamlanmıştır artık !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
Kime:


* 11 Kasım 1938 günü...........nden itibaren*

* İşte bu 22 maddelik plan iç ve dış düşmanlar tarafından adım adım sinsi
sinsi TÜRK DEVLETİ Türkiye Cumhuriyetinde uygulanarak tam 70 yılda bugüne
geldik.*

* Düsturlar tamamlanmıştır ama kim açıklayacak?İşte sorun
burada......Kimse çıkıpta diyemiyor ki "eyyyyyyy..ahali Türkiye Cumhuriyeti
artık ikiz yasalarla yönetiliyorrrrrrrrrr"*

* Siyasiler açıklamıyor,hukukcular açıklamıyor,aydınlar
açıklamıyor,gazeteciler açıklamıyor.Eeeeeeeeeee.....*

* Açıklayın artık......70 yıldır uğraştınız........70 yıldır büyük bir
cesaretle çalıştınız ve tamamladınız.*

* Hani birileri demişti ya "kanlımı olacak kansızmı olacak".*

*Kanlı oldu,binlerce vatan evladı(asker,polis,sivil) kançık kalleş
kurşunlarla vuruldu vurdurtturuldu tertemiz alnından şehit oldu yatıyor
.Nerede katilleri?Yok....*

*Kansız oldu,binlerce katil pişmanlık yasalarıyla affedildi.Parti
kurdu,kanlı elleri başka eller tarafından yıkandı.*

*Kansız oldu,özelleştirilerek tüm her şey satıldı,topraklar dahil.*

*Kansız oldu Türk Köylüsünün tüm tapuları dünya bankasına ipotek edildi.*

*Kansız oldu artık yasama,yürütme,yargı kendi etki alanlarını
arıyor(!).............*

*Kansız oldu artık belediye seçimleri genel seçimlerin önüne
geçti.Niye?Çünkü yerel yönetimler artık bulundukları bölgenin tek hakimi
olacaklar.*

*Ohoooooooo..yaz yaz bitmez ama kansız oldu...*

*AÇIKLAYIN ARTIK...........*

**

* *

* **22 MADDELİK DÜSTUR......1892...

Gülsev Eyüboğlu İrhan


12.12.2008

_______________________________________________________________________________________________________________
BELGE...
Numara 2765
"-Bilfiil vazife başında asarı hamaset ve fedakari gösterdiğinden
dolayı TBMM nin 22.4.1341 tarihinde vuku bulan ikinci ictima senesi
yüzdokuzuncu ictimai üçüncü celsesinde zirde hüviyeti muharrer Hüsameddin
Bay'e bir kıt'a kırmızı şeritli İstiklal Madalyası verilmiştir.
Türkiye
Cumhuriyeti Riyaseti
24.05.341
Gazi M.Kemal
imza

İstiklal Madalyası alan zatın hüviyeti Mütekait Süvari Kaymakamı
Hüsameddin Bey bin Eşref İstanbul 10-210
___________________________________________________________________________________________________________
Asil TÜRK Milleti'nin yüzbinlerce yiğit evlatlarından,BU KUTSAL
VATAN'ımızı bizlere armağan eden,aziz hatıraları önünde saygıyla diz
çöktüğümüz EBEDİ BAŞKOMUTAN(BAŞBUĞ)GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün gerçek
silahdaşları nice nice kahraman ninelerimiz,dedelerimizden biri olan Sayın
Hüsamettin Ertürk'ün anlatımıyla:
"Ben Teşkilatı Mahsusa'da çalışırken dünyaya hakim olmak isteyen bu
Milletlerarası Siyonist Teşkilatı'nın elimize geçen 22 maddelik düstur'ları
vardır ki ne kadar manalıdır.Burada şunlar yazılıdır.
22 MADDELİK
DÜSTUR..................................................................................

1-Genç nesilleri mugayiri ahlak telkinlerle ifşat etmeli..

2-Aile hayatını yıkmalı.

3-İnsanlara aşağı sınıflarla tahakküm etmeli.

4-Sanatı zayıflatarak edebiyatı müstehcen ve şehevi bir hale sokmalı.

5-Mukaddesata hürmeti yıkmalı,hürmetle anılan kimseler hakkında rezilane
vakalar uydurmalı.

6-Hudutsuz bir lüks,başdönürücü modalar icat etmeli,çılgınca sarfiyatı
teşvik etmeli.

7-Kalabalıkların vakitleri,eğlenceler,oyunlarla oyalanmalı,kişiler
düşünmekten alıkonmalı.

8-Müfrit nazariyelerle fikirler zehirlenmeli,gürültü ve kargaşalık
yaratılmalı,içtimai sınıflar arasına kin ve itimatsızlıklar sokulmalı.

9-......(ilgi madde yazılmamış)

10-Aristokratlara müthiş vergiler koyarak onları bunaltmalı,aralarına kin ve
itimatsızlık saçmalı.

11-Mal sahipleriyle işçilerin arasını bozmalı,grevler,sabotajlar tertib
ettirilmeli.

12-Yüksek tabakanın manevi kuvvetini her çareye başvurarak kırmalı.

13-Sanayiin ziraati ezmesine imkan vermeli,böylece köylü sınıfını ortadan
kaldırmalı.

14-Saçma nazariyeleri ortaya atarak halkı gayrikabili tatbik fikirlerle
dolambaçlı yollara sevketmeli.

15-Hayat pahalılığını körüklemeli,ücretleri arttırmamalı.

16-Beynelminel meseleler ihdas ederek milletler arasına kin ve nefret
tohumları atmalı.

17-Milletlerin mukadderatını tahsil ve terbiyeden yoksun kimselerin ellerine
tevdii ettrmeli.

18-Bütün hükümet şekillerini değiştirmeli,bir çok sırlarını ifşa etmeli.

19-Meşru hükümet tarzlarından mutlak istibdada gitmeli.

20-Siyasi,ikdisadi buhranlar yaratmalı,servetleri mahvetmeli.

21-Mali istikrarı bozmalı,iktisadi krizleri
çoğaltmalı,spekülasyonlara,enflasyonlara yol açmalı,altını mahdut ellerde
toplamalı,muazzam servetleri felce uğratmalı.

22-Hükümetlerin ölümlerini hazırlmalı ve insaniyeti elem,ıstırap ve
yoksulluk içine atmalı...

Sayın Emekli Süvari Albayı Hüsamettin Ertürk..hatıratına şöyle devam
ediyor."

"Teşkilatı Mahsusa'nın dikkatli tetkikleri neticesinde vardığımız
hakikat şudur ki,1892 den beri dünyamız,bu zihniyetteki Siyonistlerle
mücadele halindedir.Bunlar bir(Cihan İhtilali) hazırlamaktadırlar."


DERLEYEN..
12.Aralık 2008
Gülsev Eyüboğlu İrhan...

Gnd: AYBUKEN

Mehmet AYDINER

unread,
Mar 3, 2009, 5:21:53 AM3/3/09
to oybi...@googlegroups.com

CUMHURİYET HALK PARTISI'NDEN 21 ONCELIKLI PROGRAM VE 21 ONCELIKLI KONU... 02-03-2009

 

---------- Forwarded message ----------
From: Bahattin ASLAN <basl...@yahoo.com>
Date: 02.Mar.2009 14:56
Subject: ->> -CUMHURİYET HALK PARTISI'NDEN 21 ONCELIKLI PROGRAM VE 21
ONCELIKLI KONU... 02-03-2009
To: Bahattin Aslan <aslan.b...@gmail.com>

->> -CUMHURİYET HALK PARTİSİ'NDEN 21 ÖNCELİKLİ PROGRAM VE 21 ÖNCELİKLİ
KONU... *02-03-2009 *

*-CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI VE YEREL SEÇİMLERLE İLGİLİ ÇALIŞMALARDAN
SORUMLU KOMİSYONUN BAŞKANI TAMAYLIGİL'İN KOORDİNATÖRLÜĞÜ'NDE BYKP BAŞKANI
BAYTOK'UN KATKILARIYLA HAZIRLANAN YEREL SEÇİM BİLDİRGESİ YAYINLANDI.
-"TÜRKİYE'DE
SOSYAL DEMOKRAT BELEDİYECİLİK; PLANLI VE DÜZENLİ KENTLEŞME,TOPLU TAŞIMA,
METRO VE RAYLI SİSTEMLER, TOPLU KONUTLAR VE ORTAK KULLANIM ALANLARI, YAYA
ALANLARI VE KENT MEYDANLARI, PARKLAR VE YEŞİL ALANLAR, TEMİZ ÇEVRE, TEMİZ
HAVA VE TEMİZ SU, HER ALANDA YAYGINLAŞTIRILMIŞ KÜLTÜR-SANAT ETKİNLİKLERİ VE
ESERLERİ, TARİHE, DOĞAYA VE İNSANA SAYGI, TÜKETİCİNİN KORUNMASI VE UCUZ
TANZİM SATIŞLAR, KAMU YARARI VE HALKÇILIK, TOPLUMSAL DAYANIŞMA VE SOSYAL
ADALET, KATILIMCI, DEMOKRATİK, ŞEFFAF VE DÜRÜST YÖNETİM KAVRAMLARIYLA
ÖZDEŞLEŞMİŞTİR" -CUMHURİYET HALK PARTİSİ SOSYAL DEMOKRAT YEREL YÖNETİM
ANLAYIŞIYLA KENTLERİMİZİ YENİDEN KURACAK; ÇAĞDAŞ, DEMOKRAT, GÜVENLİ, YAŞAM
KALİTESİ YÜKSEK, İNSANI MERKEZE ALAN KENTLERLE HAYATI YAŞANIR KILACAK !...
*

*İletişim Koordinatörlüğü (Ankara) - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve yerel
seçimlerle ilgili çalışmalardan sorumlu komisyonun başkanı Bihlun
Tamaylıgil'in koordinatörlüğü'nde BYKP Başkanı Baytok'un katkılarıyla
hazırlanan yerel seçim bildirgesi yayınlandı. Cumhuriyet Halk Partisi'nin
yerel seçim bildirgesinde 21 öncelikli program, 21 öncelikli konu yer aldı.

*PUSULA YEREL SEÇİM 2009 İÇİN
TIKLAYINIZ...<http://www.chp.org.tr/index.php?module=museum&page=show&entry_id=1674>


--
Bahattin ASLAN

Gnd: baslan

 

 

Sevgililer Gününde

Sevgililer gününde çok yalnızdım
Bana gelmedin sana nasıl kızdım
Oysa seni görmeye sabırsızdım
Bunu sakın unutma,unutma yar

Bir haber iletseydin hiç olmazsa
Bilirdim işin çoksa yada azsa
Haklıdır şu gönül bir yere yazsa
Bunu sakın unutma,unutma yar

Aklım fikrim sendeyken sevdiceğim
Senden özge bir yer yok gideceğim
Herkes el eleyken ben nedeceğim
Bunu sakın unutma,unutma yar

Şu gönlümde olman da bir vuslattır
Lakin yarla olmak bir başka tattır
Bu yaptığın hicrana kol kanattır
Bunu sakın unutma,unutma yar

Engin NAMLI 21:03 04.11.2006

Gnd: Engin NAMLI

 

Istanbul Universitesi Arastirma Gorevlileri Temsilciler Kurulu'ndan CAGRI

----- Original Message -----
From: Erdal Çatak
Sent: Monday, March 02, 2009 11:21 AM


5 Mart 2009 Persembe tarihinde Anayasada tanimlanan cizgi dâhilinde universite ozerkligini ve universite mensuplarinin is guvencesini savunmak uzere Istanbul Universitesinde bilimsel calismalarimizi gece boyu surdurme karari almis bulunuyoruz. Bu gece boyunca Istanbul Universitesi'nde calisan arastirma gorevlilerini yalniz birakmamak, universite yoneticilerimize, ogretim uyelerine, sendikalara, meslek orgutlerimize, demokratik kitle orgutlerine dusen en buyuk gorevdir. Bizler sadece kendi gelecegimizi degil, is guvencemiz baglaminda Turkiye'nin universite sisteminin gelecegini de savunmaktayiz. Bu sebeple 5 Mart 2009 tarihinde saat 19:30'da Merkez Kampus onunde bulusmaya ilgili tum kesim ve kuruluslari davet ederiz.

Istanbul Universitesi Arastirma Gorevlileri Temsilciler Kurulu

Program :
16:30 Arac Kapisi onunde bulusma
17:10 Hukuk Amfi 1'e giris ve "acik kursu"
18:30 Iletisim Fakultesi tarafindan hazirlanan "50/d'liler" filminin gosterimi
19:30 Basin Aciklamasi; meslek orgutleri, sendikalar, ogrenciler ile Merkez Kampus ana kapisinda kamuoyunu bilgilendirme
20:30 Amfi 1'e geri donus ve aksam yemegi
21:30 Muzik dinletisi, film gosterimi
08:30 Kahvalti ve fakultelere donus

Gnd. bulend

 

INONU UNIVERSITESI REKTORLUGUNE rek...@inonu.edu.tr

*Asil Türk Milletinin Ebedi Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK....*

*Şekil değildir .Çünkü !*

*Türk demek Atatürk demek*

*Atatürk demek Türk Milleti demektir.*

*Ama siz illede şekil diyorsanız,o şekil Türk Milletidir*

*Özgün ileti Sayın Aybüken Süreyya hanıma sosuz teşekkür ve saygılarımla*

*Gülsev Eyüboğlu*
-
Kimden: Aybuken Sureyya
Tarih: 02 Mart 2009 Pazartesi 17:18
Konu: EBEDİ..BASBUG..ATATÜRK INONU UNIVERSITESI REKTORLUGUNE

Arkadaslar,
Inonu Universitesi Rektoru,Prof. Cemil Celik'in " Biz sekille ugrasmiyoruz"
diyerek Ataturkun Resimlerini Universiteden kaldirmasina tepki olarak
kendisine gonderdigim yaziyi sizinle paylasiyor ve hepinizin binlerce mail
gondererek ATATURKCE DURUSU gostermenizi bekliyorum.

Hepinize saygilar.

ASLITURKDEN AYBUKEN

Rektor Beyin e-posta adresi : rek...@inonu.edu.tr


Duydugumuza gore, zatialiniz "Biz sekille ugrasmiyoruz" diyerek Ataturk'un
Resmini Rektoru oldugunuz Malatya Inonu Universitesinden kaldirtmissiniz !
Beyefendi,
Maresal Gazi Mustafa Kamal, Turk Milleti icin bir sekil degildir !
Turkun Son Basbugu Mustafa Kamal, Turk Milletinin beynidir, yuregidir ve
ruhudur, yaniii Turk Milletinin ta kendisidir !
Unutmayin ki, bugun Rektorlugunu yaptiginiz Universite pek cok Universitemiz
gibi, Mustafa Kamal'in Kurdugu Turkiye Cumhuriyeti Turk Devletinin sinirlari
icerisinde,Turk Milleti tarafindan kurulmustur !
Eger " Sekille" ugrasmiyorsaniz, Internette gosterime sunulan Rektorluk
Makamizdaki resminizi kaldirin !
Turk Milletine ve Turk Tarihine karsi gostermis oldugunuz bu olumsuz
tavriniz, Turk Milleti tarafindan asla bagislanmayacak ve asla
unutulmayacaktir !
Turkiye Cumhuriyetin Mimari, Maresal Mustafa Kamal'in Resmini,kurdugu
Cumhuriyetin Universitesinden kaldirtmak sizin de sizin gibi dusunenlerin de
haddi degildir !
Buna sizler karar veremezsiniz ! Zira bu konu sadece ve sadece Turk
Milletinin tasarrufundadir, hatirlatiriz !
Turkun Son Basbugu Maresal Gazi Mustafa Kamal'in Resmini derhal yerine iade
edin ve sakin bir daha dokunmaya kalkmayin Turkun Ulu Atasina !

ASLI TURKDEN

Gnd: Hulan Türk

 

ATATURK'UN RESIMLERI PUT VEYA HER HANGI BIR SEKIL DEGİLDIR...!

---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Akkartal <akkar...@gmail.com>
Tarih: 02 Mart 2009 Pazartesi 20:05
Konu: Fwd: ATATURK'UN RESIMLERI PUT VEYA HER HANGI BIR SEKIL DEGİLDIR...!
Kime: Egemen Turkiye <egemen-...@googlegroups.com>


---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Akkartal <akkar...@gmail.com>
Tarih: 02 Mart 2009 Pazartesi 20:04
Konu: ATATURK'UN RESIMLERI PUT VEYA HER HANGI BIR SEKIL DEGİLDIR...!
Kime: rek...@inonu.edu.tr

Sayın Çelik,İnönü Üniversitesi Rektörü olarak yapmakta olduğunuz bir
uygulamanın haberini
aldık ve gerçeği söylemek gerekirse, buna inanamadık. Çünkü duyumlarımıza
göre,
Biz şekille uğraşmıyoruz, diyerek, bu devletin banii olan
G.Mustafa Kemal Atatürk'ün resimlerini üniversiteden atıyormuşsunuz?
Bu haber doğru ise, o zaman size sormak gereken ilk soru;
O üniversite size babanızdan mı kaldı? Ya da siz mi kurdunuz ki, böyle bir
tasarrufu bireysel özgürlükler babında görüp, öyle değerlendire ve tepki
duymalım. Şayet aksi ise ki, elbette öyledir, o halde bu tasarruf
başlatmışsanız
derhal iptal ediniz, yok, sadece bir niyet ise bu, vaz geçiniz. Çünkü
buna ne sizin, ne her hangi bir başka Rektörün hakkı da, yetkesi de yoktur,
olamaz...
Vesselam...
Ressam-Yazar
Husrev özel


--
En iddiasız IDDIACI: Hüsrev ÖZEL

Gnd: akkartal

 

 

Alparslan'ın 1240'dan bu yana kayıp olan mezarı Türkmenistan'ın Merv
bölgesinde ortaya çıktı.

- Sultan Alparslan'ın Mezarı Bulundu
<http://www.vatanbir.org/haber/1560/sultan-alparslanin-mezari-bulundu>
- Sıra Gaz Türbini Üretmeye Geldi
<http://www.vatanbir.org/haber/1559/sira-gaz-turbini-uretmeye-geldi>
- Prof. Dr. Fotis KAFATOS
Türkiye'de<http://www.vatanbir.org/haber/1558/prof-dr-fotis-kafatos-turkiyede>
- Ermeni Tasarısını Gündeme Alma!
<http://www.vatanbir.org/haber/1557/ermeni-tasarisini-gundeme-alma>
- Rüzgâra Türk-Alman
Ortaklığı<http://www.vatanbir.org/haber/1556/ruzgara-turk-alman-ortakligi>
- Taç Mahal Yardım
Bekliyor<http://www.vatanbir.org/haber/1555/tac-mahal-yardim-bekliyor>
- Araştırmacılar İçin Daha Kolay ve Hızlı
<http://www.vatanbir.org/haber/1553/arastirmacilar-icin-daha-kolay-ve-hizli>
- Atatürk ile Lâtife Hanım'ın
Evliliği<http://www.vatanbir.org/haber/1552/ataturk-ile-latife-hanimin-evliligi>

--

Gnd: Söylev

 

Ebedi Başkomutan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK*
Ve "Dağbaşını Duman Almış" Marşı*
**

* Münir Hayri Egeli'nin anılarından.*
* (Derleyen Gülsev Eyuboğlu İrhan)*

* "Gazi Mustafa Kemal Paşa,Dağbaşını duman almış marşını çok severdi.*
**
* Bu marşı;özellikle yapacağı yeni hamlelere başlamadan önce bulunduğu
toplulukta vatandaşlardan dinlemekten çok zevk alırdı.*
**
* Afgan(Efgan) Savunma Bakanı Sultan Mahmut Han Ankara'ya
gelmişti.Atatürk,kedisine şahsen pek hayran olan bu dost devlet kumandanı
ile beraber,Ankara yakınlarında geziyordu.Gazi;misafirleri arasında askerler
bulunduğu zaman,onlarla bulundukları askeri olayları tetkik ve izah etmekten
zevk alırdı.*
**
* Gezinti yeri;İki Türk Hakanı Timur ile Yıldırım Beyazıt arasında
cereyan eden meşhur "Ankara Muhaberesi"alanı idi.Atatürk,Timur Han devri
hakkında çok geniş bilgi sahibi idi.Timur Han Ordusu'nun ağ kıtalarından
bahsederken;*
**
* -"Onların hususi marşı bile vardı"dedi..*
**
* Gezinti günü hava çok güzeldi.Üstü açık otomobille dönüşte Gazi,yavaş
bir sesle (Dağbaşını duman almış)marşını söylemeye başladı.Misafir Komutan
Sultan Mahmut Han sordu.*
* -Ekselans..Bu söylediğiniz marş o marşmıdır?*
*Atatürk gülerek cevap verdi.*
* -Hayır..Bu benim çok sevdiğim marşdır....*
**
* Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bu marşı arkadaşlarına yüksek sesle
ilk defa söylediği yerin neresi olduğunu hiç merak ettinizmi?*
* Kazım Dirik anlatıyor.....*
* "-Ondokuz Mayıs 1919 da Samsun'a çıkmıştık.Samsun'danHavza'ya
gidecektik.Mustafa Kemal Paşa,nazari olarak 9.Ordu Müfettişi idi.Nazari
olarak diyorum,çünkü kumanda edeceği kıt'a lar şeklen
vardı.Ben,Erkanıharbiye reisi,Refik Saydam'da Heyeti Sıhhiye Reisi idik.*
* Samsun'dan Havza'ya araba yada otomobille gidecektik.O tarihte bütün
memlekette,ya(T)modeli Ford otomobilleri ve yahut Almanlardan kalan meşhur
Benz otomobilleri vardı.Fordlar yeni yeni geliyordu.Samsun'da ise;bir
tane,eski Benzlerden bulunuyordu.*
**
* Şöförümüz,yaşlıca bir kişiydi.Yollar yeni yağmurdan çıkmış
berbattı.Otomobil haraptı...İkide bir duruyor,arıza yapıyor,tekrar yol
aşıyorduk.Siz, o zaman ki bu otuzbeş yaşında ve muzaffer kumandanın
hareketliliğini canlılığını sabırsızlığını tasavvur edemezsiniz.Kendisi
şöförün yanında oturuyor,zaman zaman direksiyona geçiyordu..Arkada ben ve
Refik Saydam ve Doktor İbrahim Tali oturuyorduk.O,şöföre müdahale etikçe biz
yan gözle birbirimize bakıyorduk.Yan gözle diyorum çünkü bir farkına varırsa
hesap vermekten güç kurtulurduk(!)*
**
* Fakat ne olduysa oldu,yangözle bakışarak anlatmak istediğimiz
başımıza geldi.Makine bir dönemeçte bir daha kolay kolay harekete
gelemeyecek halde durdu,kaldı.Bize yapacak iş inmek ve beklemekti.Onu
yaptık.Bir köşeye çekilerek sabırlı beklemeye başladık.*
* Mustafa Kemal Paşa,Havza'ya gidebilmek için yeni bir vasıta bulmak
zaruretini görünce,yanımza geldi ve Refik Saydam'a gülerek dedi ki...*
* -Doktor..Havza'ya kadar yürüyebilirmisin?Sonunda yarım saat ilerideki
köye gidip,oradan araba tedariki kararlaştırdık.Hep beraber yola
çıktık...Mustafa Kemal Paşa dedi ki;*
* -Size yorulmamanız için bir çare tavsiye edeceğim.Dağ Başını Duman
Almış Marşını biliyormusunuz?*
* İtiraf edeyim ki,orada olanlardan hiç birimiz bu marşı
bilmiyorduk.Bunun üzerine Paşa kendi gür ve dinç sesiyle nota sınıda
tekrarlayarak başladı.....*

* Dağbaşını duman almış*
* Gümüş dere durmaz akar*
* Güneş ufuktan şimdi doğar*
* Yürüyelim arkadaşlar....*

* Kendisinden ilk defa,Dağbaşı marşını Havza yolunda dinledim.19 Mayıs
1919 da yanında olan bahtiyarlardan biriyim.Rahat rahat söyleyebilirim
ki,Mustafa Kemal Paşa;Milli Mücadeleye başladığının ilk marşını burada
söylemiştir.Ve O ,o gün 35 yaşında Vatan aşkıyla dolu bir kumandandır.*
**
* Daha sonra Ankara Halkevinde(Gaziantep gecesinde) bir daha bu marşı
söylerken ve söyletirken gördüm..*
* *
* Bu gök deniz nerede var*
* Nerede bu dağlar taşlar*
* Bu ağaçlar güzel kuşlar*
* Yürüyelim arkadaşlar*
* *
* Derken,yeni bir yola çıkmak hazırlığının heyecanını duyardı.Neden bu
marşı bu kadar çok severdi?Tabiat güzelliklerini tekrarladığı, o devirde pek
nadir olarak saf Türkçe olduğu,içinde istikbale ait kelimeler ve gayeler çok
olduğu içinmi bilmiyorum...Belki bütün bunların hepsi vardı.Çünkü o,tabiat
güzelliklerine,heyecana,istikbale aşık bir adamdı"....Münir Hayri
Egeli......................*

* Kaynak;*
* 1954 yılında basılan "Atatürk'ün Bilinmeyen Hatıraları" isimli ve Eski
Bir Atatürkçü adıyla yazan Münir Hayri Egeli'nin hatıratı isimli dergi...*

* NOT;İlgi Dergiyi bir Sahhaf Dükkanında kapı önüne konan bir karton
kutunun içine doldurulmuş çok eski sayfalarının çoğu eksik kitaplar
arasından bularak kitaplığımın en kıymetli kitapları arasına koydum.*

* Saygılarımla Gülsev Eyüboğlu İrhan

Gnd: Hulan Türk

 

Re: Mustafa Muğlalı Paşa'dan Albay Levent Göktaş'a-Altemur Kılıç

KARPUZ NEDİR?BİLİRMİSİNİZ:?
.OKUYANLAR GÜLER TABİİ.BABA TAHİR.HİÇ KARPUZU BİLMİYEN OLURMU?KARPUZUN
DIŞI YEŞİL İÇİ KIRMIZIDIR.YANİ YEŞİL KOMİNİSTLERLE,KIZIL KOMİNİSTLERİ
TEMSİL EDİYOR.BU ÜLKEDE HER İKİSİNİNDE HEDEFİ CUMHURİYETİ
YIKMAKTIR.HER İKİSİ AYNİ ZAMANDA BİRBİRİNİN DÜŞMANIDIR.AMA ANLAŞMALARI
ŞÖYLEDİR.DÜŞMANIMIN DÜŞMANI DOSTUMDUR.CUMHURİYETİ YIKTIKTAN SONRA BİR
BİRİNİ HALLEDECEKLER.TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNE HİÇBİRİNİN GÜCÜ
YETMEZ.NE ARAP ORDUSUDUR.NEDE KOMİNİST ORDUSUDUR.HALKIN BAĞRINDAN
VOLKAN GİBİ FIŞKIRAN BİR GÜÇTÜR.ASKER OCAĞI PEYGAMBER OCAĞIDIR.ASKER
DEMEK,ENKÜÇÜK RÜTBELİ ERDEN,MARAŞALINA KADAR RÜTBELİ,RÜTBESİZ HEPSİNİN
ADIDIR.BENİM EN BÜYÜK ÜZÜNTÜM, ORGENERALLARIN GÖTÜRÜŞ TARZIDIR.BİR
İNSAN RÜTBE VE MAKAMI NE OLURSA OLSUN HATA YAPABİLİR. ASLA SUÇLU
OLDUKARINI SÖYLEMİYORUM.AMA ONU AŞAĞILIYARAK KOLARINDAN SÜRÜKLETEREK
GÖTÜRÜLMELERİ HAZMEDİLEMEZ.O YAŞA GELMİŞ BİR İNSANA BÖYLEMİ MUAMELE
EDİLİR.ÇOK AĞIR SUÇLUYMUŞ GİBİ GÖTÜRÜLSÜN.EY EMNİYET
MÜDÜRÜ,BÜYÜKLERİNE SAYGIN BUMUDUR. MAKAM VE MÜLK ALLAHINDIR.BERABER
GELDİKLERİNLE BERABER GİTTİĞİN ZAMAN.SİVİL ELBİSELERİNİ GİYDİĞİN ZAMAN
SANA BİRPOLİS MEMURUNUN VEYA JANDARMA ERİNİN EHLİYET RUHSAT DEDİĞİ
ZAMAN,SEN DİKLENECEKSİN.O ZAMANDA NELER OLDUĞUNU GÖRECEKSİN.AYNİ
LAFLARIM GENEL KURMAY BAŞKANI İÇİNDE GEÇERLİDİR.UYGUN BİR BİÇİMDE
MAHKEMEYE SEVK EDİLEBİLİRLERDİ.SAYIN ÇOOOK MUHTEREM
SAVCILARIMIZ.TELEFONLA DAVET ETSELERDİ AYAKLARIYLA GİDERLERDİ.TÜRK
TÖRESİNDE BÜYÜĞE AK SAKKALLIYA SAYGI VARDIR.BUNDAN ÖNCE KORKUT ÖKEN
İLE RAHMETLİ LEVENT ALBAY GİBİ KAHRAMANLARI SUSTURMAK VE ARKADAN GELEN
GENÇ NESİLE BAK KAHRAMANLIK YAPARSAN, DÜŞMANIN ÜZERİNE GİDERSEN
SENİNDE SONUN BUDUR.AMA NE YAZIK BU MİLLETİ TANIMIYORLAR.KİMSE BİZİ
VATAN HİZMETİNDEN YILDIRAMAZ. GÖRMEK İSTİYEN PKK MUCADELESİ VEREN TSK
LERİNİN .BİRİMLERİNİ ZİYARET ETSİN.GÖZLERİNDE ATALARINDAN ALDIKLAR
IŞILTIYI VE O IŞILTI İÇİNDE ATATÜRKÜ GÖRECEKLER.BAZI GAFİLLER GÜVENLİK
KUVVETLERİ PERSONELİ NİN PARA İÇİN BU MUCADELEYİ BİTTİRMEDİKLERİNİ
SÖYLÜYOR ENTEL VE LİBOŞLAR.BİR İNSANIN CANININ BEDELİ NEKADARDIR.500
LİRA İÇİN 500MİLYAR İÇİN KİMSE CANINI VERMEZ.ANCAK VE ANCAK VATAN VE
MİLLET SEVGİSİ VE AŞKI YAPTIRIR. EYYYY YUCE TÜRK MİLLETİ SANA VE
AKSAKKALILARINA YAPILAN MEZALİMİ HOŞ GÖRMEDİĞİNİ BİLİYORUM.ÖLÜ
TOPRAĞINI ÜZERİNDEN AT.DEMOKRASİ KURALLARI İÇİNDE HAK EDENLERE HAKKINI
VER.YERDE YER YARILMADIKÇA ,GÖK KUBBESİ ÇÖKMEDİKÇE.TÖRENİ KİM
BOZABİLİR.SAYGILARIMLA.

02 Mart 2009 Pazartesi 18:33 tarihinde Güray SELÇUK <gura...@gmail.com> yazdı:
>
>
>
>
> Mustafa Muğlalı Paşa'dan Albay Levent Göktaş'a
>
> Önceki akşam Uğur Dündar'ın ARENA programında - Güneydoğuda PKK ya karşı
> savaşırken üç şeref madalyası almış Emekli Albay Levent Göktaş'ın öyküsünü
> avukatları azgından dinledim. Albay Göktaş, şimdi "Ergenekon Davası
> Kapsamında "terör örgütü" sanığı olarak tutuklu- Madalyalı Kahraman!
> "İçerde" olan Generallerimizi biliyorum, ama bilmem, "içerde", onun gibi kaç
> kahraman subay, astsubay var? Tesadüf mü? Hemen hepsi Güneydoğuda PKK İle
> savaşmış askerlerimiz!
>
> Tuhaf bir şey oldu; roller "değiştirildi"; şimdi sanki TSK terör örgütü;
> binlerce masum insanı acımasızca katletmiş. PKK da "demokratik" sivil toplum
> örgütü!
>
> Levent Göktaş olayı bana Mustafa Muğlalı Paşayı hatırlattı. Mustafa Muğlalı
> Paşa, 1943 yılında Van'ın (Şimdi WAN okuyun) Özalp ilçesinde (Özalp adı
> durur mu?) 33 Kürt Eşkıyasını öldürtmek suçundan yargılanmış idama mahkûm
> edilmiş- sonra cezası müebbette çevrilmiş fakat yeniden yargılamanın
> sonucunu göremeden 1951'de kahrından vefat etti! (Tesadüf mü; Paşa daha önce
> Sıkı Yönetim Mahkemesi Başkanı olarak Menemen'de Kubilay'ı şehit edenleri
> yargılamış, idama mahkûm etmişti!) TSK onu unutmadı adı bir kışlaya verildi.
> Bakalım, bundan sonra, kaç kahramana malul "Albay Abdülkerim Kırca" kışlası"
> yapılacak?
>
> ASIL HEDEF
>
> İşe Ordunun halk indindeki saygınlığını ve milletin güvenini kırmakla
> başladılar. Bir zamanlar bir subay veya astsubay, adi bir suçtan tutuklansa,
> orduya gölge düşürür diye bunu gazetede yazmakta tereddüt ederdik... Ya şimdi?
> Orgeneraller aylardır içerde... Ve bir başlık; "Firari General (Muzaffer
> Ersöz) tutuklandı"...Ve "asker sever" olmak milliyetçi olmak gibi adeta
> aşağılayıcı sıfatlar!
>
> Asıl acısı; bunlar genç subayların, Atatürk Cumhuriyetini korumak şevklerini
> kırmaz mı kırıyor!
>
> BÜYÜK TABLO
>
> Asıl büyük tablo şu: Türkiye Cumhuriyetine ve aslında Türklüğün varoluşuna
> karşı dehşet verici bir senaryo -bir plan, uygulanmaktadır. Senaryonun
> sahnesi "Ergenekon Davası kapsamı" ve oyunun ana teması ve amacı, TSK'ni
> sindirmek, etkisiz ve Cumhuriyeti korumak, kollamak görevini yapamaz hale
> getirmektir.
>
> Son olanlarla da bu senaryonun taşları yerine oturuyor; - "Encümeni Danış"
> raporlarının birden ve bu sırada ortaya atılması ve bunun Orgeneral Hüseyin
> Kıvrıkoğlu ile ilgilendirilmesi ve nihayet, eski Genelkurmay Başkanı Sayın
> Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı'nın sözde ses kayıtlarının yayınlanması...
> Bundan da önce, Kemal Yavuz ve Tuncer Kılıç Paşaların tutuklanmaları tesadüf
> mü? Sonraki dalgalarda, kimler tutuklanacak? Millet nefesini tutmuş bekliyor
> bu korkular ülkesinde!
>
> Bu planın içerdeki tezgâhtarları, figüranları malum; Dışarıya gelince
> ayrıntıları çok ama özetle; AB ve özellikle ABD için, "Kontrol edilemeyen
> güç- TSK- kendilerinin değildir - Petrol muhafızları ve lejyoner" olamaz ama
> emellerine, BOP vs. projelerine karşı engel teşkil eder! Bu da yerine oturan
> bir taş!
>
> Dostum Mehmet Ali Kışlalı son yazısında; "Kurbağa kaynar suya atıldığında
> hemen can havliyle zıplayıp kurtuluyor. Ama içinde bulunduğu su, yavaş yavaş
> ısıtıldığında kurtulma refleksini gösteremiyor, Ölüyor... Ergenekon öyküsünün,
> bir buçuk yıl önce, içine alınmak istenenleri korkutmamak için, yavaş yavaş
> başlatıldığına, ama şimdi hedeftekilerin kurtulma refleksini kaybetmedikleri
> noktada, kamunun dikkatinin çekildiğine işaret ediliyor..." Önce, arkalarında
> şerefli ve başarılı bir meslek yaşamı bırakmış iki emekli komutan, o güne
> kadar alışılmamış yöntemlerle gözaltına alınıp tutuklandıklarında plancılar
> zafer naraları attılar. "Artık Türkiye'de ulaşamayacağımız kimse kalmıyor
> dediler.
>
> Fakat Kışlalı, iyimser - derki: " Bu, sınırları nerede başlayıp nerede
> biteceği belli olmayan kampanyanın hedefleri arasına giren kurumlar ve
> kitleler fark etmeye, yavaş yavaş uyanmaya, kendilerini ısınmaya başlayan
> suda korumaya başlıyorlar... Galiba, artık planı yapanların hedeflerine
> ulaşmaları kolay değil".
>
> Umarım öyledir. Ben de, inanıyorum ki, TSK "Kurbağa" değildir ve milletle
> birlikte uyanacak, bu artık kaynamış melanet suyundan dip diri çıkacaktır! (
> Not: yabancı yorumcular, özellikle, Fethullah Gülen cemaati hakkındaki
> tespitleri, onların durumu - daha iyi gördüklerini
> gösteriyor.)***
> Yayın Tarihi : 04 Şubat 2009 Çarşamba 00:25:27
>
>
> Dip not:


>
> Mustafa Levent Göktaş, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 3 üstün Cesaret ve
> Feragat Madalyası alma şerefine nail olan tek subayıdır.

> Türk Silahlı Kuvvetleri'nde 3 Mümtaz Terfisi olan tek subaydır.


> 180 adet Takdirname sahibidir.
> 14 adet şerit rozet sahibidir.
> 6 adet üstün birlik yetiştirme beratı vardır.
> 1980 Kara Harp Okulu mezunudur.
> 1987 Gazi Üniversitesi İşletme Bölümü, Üretim

> Yönetimi-Pazarlama-Organizasyon ana bilim dalında yüksek lisans yapmıştır.


> 1994 Marmara Hukuk Fakültesi mezunudur.

> Türk Silahlı Kuvvetleri'nden 2005 yılında Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan


> Albay Rütbesinde iken emekli olmuştur.
> Ankara Barosuna kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmaktadır.
> İngilizce, Rusça ve Arapça başta olmak üzere 6 yabancı dil bilmektedir.
> Yüksek irtifa paraşütçüsüdür.
> Karate 3. Dan siyah kuşak sahibidir.

Gnd: gengi47

 

Karma Ekonomi

Bugün dünyada genel kabul gören bir gerçek var:
Batı çöküyor, Çin ve Hindistan yükseliyor.

Doğu devrimleri çağında yaşıyoruz.
Seçenek de ezilen Doğu'dadır.
Venezuela, Küba, Bolivya, Brezilya... hep o Doğu'nun bir parçasıdır.
"Doğu", burada toplumsal-ekonomik bir tanımdır, bir bölge adı değil.

Çöken Batı, bir sistemdir. Serbest piyasa sistemidir.

Yükselen Doğu da bir sistemdir.
İşte, bir kısım siyasetçilerin ve iktisatçıların göremediği de budur.
Beyinlerinde hayatın dışında olgulardan kopuk bir kapitalizm - sosyalizm çelişmesi var.
Hayatta bunu göremedikleri zaman seçeneksiz kalıyor ve kapitalizme mahkum oluyorlar.

Doğu'daki Milli Demokratik Devrimleri anlamıyorlar.
Bu devrim ve bu düzen, kamu mülkiyetinin yönlendirici olmasını öngörür.
Ancak, özel mülkiyeti de, en geniş istihdamı sağlamak için değerlendirir.
Buna "Karma Ekonomi" denir.
Günümüzde, Batı'nın serbest piyasa sisteminin alternatifi olan devrimci sistem, Doğu'nun karma ekonomik sistemidir.

Bu gerçeği görmeyerek "saf sosyalizm" arayanlar hayatta başarısızlığa uğrayacaklardır.
Venezuela, Bolivya gibi ülkelerde "saf sosyalizm" rüyası gören komünist partiler kumda oynarken devrimi Chavez, Morales gibi karma ekonomi sistemini uygulayanların yapmış olması, Türkiye'deki "saf sosyalizm" arayışında olanları uyandırmalıdır.

++++++++++++++++++++++++++
Dr. Doğu Perinçek'in "Seçenek var" isimli yazısından faydalanarak yazılmıştır.

Gnd: Ali Serdar Bolat

 

 

*TÜRK OĞLU TÜRKLERİZ BİZ !!!!!!!!!!!!!!!!!*

**

*Yazan Gülsev Eyüboğlu İrhan*

**

*DİNLE EYYY SEFİL DİNLE ÇÖKECEK GÖK KAFESİ*

*GÜMBÜRDEYECEK ARŞLAR GÖR Kİ TÜRK ÜN ÖFKESİ*

**

*BU Kİ TÜRKÜN ÖFKESİ BU Kİ GÖKLERİN SESİ !*

*DİNLE BAK BU SESSİZLİK BUDUR TÜRKÜN ÖFKESİ.*

**

*SUSUYORUM SANMA Kİ BU KORKUMDAN ÖTESİ*

*SUSUYORUM ÇÜNKÜ BU, ASİL TÜRKÜN TÖRESİ !*

**

*DEVLETLERİ KURAN BİZ ORDULARI KURAN BİZ,*

*KANÇIK ZEBANİLERE KARŞI DURAN YİNE BİZ.*

**

*KÜÇÜCÜK KARINCAYA MERHAMETLE BAKAN BİZ*

*ZALİMLER VAHŞETİNE KARŞI DURAN YİNE BİZ.*

**

*O DAĞLAR Kİ ONLARA ALP ADINI VEREN BİZ,*

*AHLAK NAMUS ŞEREFİ İNSANA ÖĞRETEN BİZ.*

**

*KANÇIKCA ŞEREFSİZCE AKITTIN TÜRK KANINI*

*TÜRK ÇOK İYİ BİLİYOR DOSTUNU DÜŞMANINI.*

**

*PULA KULLUK ETMEYİZ KURU EKMEK YERİZ BİZ,*

*NAMERDE EL AÇMAYIZ,BİZ ÇÖKMEYİZ ASLA DİZ.*

**

*AHLAKLIYIZ ONURLU ŞEREFLİYİZ HER ZAMAN*

*NE BOYUN BÜKERİZ BİZ NE DİLERİZ EL AMAN.*

**

*YÜREĞİMİZ KAN DAMLAR SABIR TAŞI ÇATLADI,*

*İÇİMİZDEKİ ÖFKE GÖK YÜZÜNE SIÇRADI.*

**

*GÜMBÜRDEYECEK GÖKLER BAŞINIZA ÇÖKECEK,*

*AKITILAN KANLARIN HESABI GÖRÜLECEK.*

**

*TÜRK'ÜN ALNI AKTIR HEP VİCDANIDA TERTEMİZ,*

*ASLA ZİNCİRLENEMEZ TÜRK OĞLU TÜRKLERİZ BİZ.*

**

*Saygılarımla*

*Gülsev Eyüboğlu İrhan*

*NOT..BU BİR TÜRK ANASININ YİĞİT TÜRK'Ü ANLATIŞIDIR !!!!!!!!!!!!*

Gnd: Hulan Türk

Mehmet AYDINER

unread,
Mar 7, 2009, 3:49:41 AM3/7/09
to oybi...@googlegroups.com

SOROS'UN TÜRKİYE'DEKİ MEDYATİK BAGLANTILARI ( OSİAF KAYNAKLARINDAN) ( ÇOK İLGİNÇ İSİMLER)

 

Kimden: Ömer Öztürkmen


*Soros*'un Türk Medyasında çengel attığı kişi ve çevreler arasında Medya
Patronu Aydın Doğan ile ilişkisi özel bir önem taşıyor. Çünkü* Soros*'u ilk
kez Türk halkına "Hayırsever Milyarder" olarak tanıtan Doğan Grubu yayınları

oldu
Türkiye'ye gelen* Soros*'la çarşaf çarşaf röportaj
yapması için Aydın Doğan Evrakta Sahtecilikten Hükümlü Mehmet Ali Birand ve
Çömezi Can Dündar'ı görevlendirdi. Birand ve Dündar, 12 Mayıs 2005 tarihinde


Doğan Grubu yayınlarında, eskiden CIA'nın ifa ettiği görevi yapan* Soros*'u
parlatmak için şu
ifadeleri kullandılar:
"Cebinden para harcayıp Türkiye'yi
destekleyecek…"
"O parasını dünyayı değiştirmeye harcıyor…"
"Bir işçi
lideri kadar devrimci bir üslup kullanıyor…"
"O akıllı bir
kapitalist…"
"Tek kişilik bir sivil toplum örgütü…"
*Soros* ile Aydın Doğan arasındaki
ilişki bununla bitmedi.* Soros* 2003 yılında Aydın Doğan ile birlikte
"prototipe uygun" gazeteciler yetiştirmek için kolları sıvadılar. OSIAF ve
Aydın Doğan Vakfı ortaklaşa "Gazetecilik Sertifika Programı" adı altında
genç gazetecileri "eğittiler".*
Soros* tarafından finanse edilen bu ortaklık OSIAF'ın Türkiye Temsilciliği
Açık Toplum Enstitüsü tarafından hazırlanan metinde Uluslararası Basın
Enstitüsü ile yapılmış gibi sunuldu.

*Oysa OSIAF'ın New York'taki ofisi tarafından hazırlanan İngilizce orijinal
metinli 2003 Faaliyet Raporu'nda** Soros*'un Aydın Doğan Vakfı'nı fonladığı
açıkça ifade ediliyordu.

*Soros* tarafından fonlanan "Gazetecilik Sertifika Programı"nda Ahmet Oktay,

Ahmet Yücekök, İzzet Sedes, Ali Saydam, Kemal Aslan, Ali Kırca, İrfan
Sapmaz, Mithat Bereket, Can Dündar, Oktay Ekşi, Ferai Tınç, Enis Berberoğlu,

Yavuz Baydar, Özdemir İnce, Zeynep Göğüş, Serdar Devrim, Doğan Heper, Ayşen
Gür, Nuri Çolakoğlu, Ferhat Boratav, Ahu Özyurt, Sami Kohen, Ercüment
İşleyen, Hakkı Devrim, Atilla Girgin, Zeki Sözer, Nuriye Akman, Ekrem
Dumanlı, Haluk Şahin, Yasemin Giritli İnceoğlu, Armağan Emre, Haluk
Kabaalioğlu ve Herkül Milas görev aldılar.
EEEE GAZETECİ OLMAK KOLAY MI?


İşte OSIAF kaynaklarından* Soros* bağlantılı Medyatikler;
1. A.Bülent Timuroğlu
2. Abuzer Pınar
3. Adnan Acar
4. Adnan Arduman
5. Ahmet Çakaloz
6. Ahmet Davutoğlu
7. Ahmet Destici
8. Ahmet İnsel
9. Ahmet Kesik
10. Ahmet Oktay
11. Ahmet Özgür
12. Ahmet Uluğ
13. Ahmet Yolalan
14. Ahmet Yücekök
15. Ahu Karasulu
16. Ahu Özyurt
17. Aksu Bora
18. Alev Yentür
19. Ali Bayramoğlu
20. Ali Çarkoğlu
21. Ali Danış
22. Ali Eşref Turan
23. Ali Kırca
24. Ali Nesin
25. Ali Saydam
26. Ali Şimşek
27. Ali Tayar
28. Alper Çekiç
29. Alper Görmüş
30. Alper Kaliber
31. Alper Şahin
32. Altuğ Dilli
33. Armağan Emre
34. Arzu Şenizel
35. Aslı Attar
36. Aslı Başgöz
37. Aslı Örnek
38. Aslıhan Çil
39. Atalay Şengül
40. Ataman Onar
41. Atılım Kara
42. Atilla Aksoy
43. Atilla Aslıhan
44. Atilla Dorsay
45. Atilla Girgin
46. Atilla Özkırımlı
47. Attila Karaosmanoğlu
48. Attila Sönmez
49. Avniye Tansuğ
50. Aycan Akdeniz
51. Aydın Aybay
52. Ayhan Çilingiroğlu
53. Ayhan Kaya
54. Aykut Köksal
55. Aylin Bozyap
56. Aylin Güneri
57. Ayşe Betül Çelik
58. Ayşe Buğra
59. Ayşe Çavdar
60. Ayşe Dodanlı
61. Ayşe Erturun
62. Ayşe Güzelbeyoğlu
63. Ayşe Kadıoğlu
64. Ayşe Soysal
65. Ayşe Yırcalı
66. Ayşegül Tansen
67. Ayşen Gür
68. Ayşen Kıral Aydemir
69. Ayşın Candan
70. Ayten Görgün
71. Aytuğ Yıldırım
72. Baki Tezcan
73. Balkan Talu
74. Banu Erginöz
75. Banu Uzpeder
76. Barış Kitapçı
77. Barış Küce
78. Barış Oktay
79. Baskın Oran
80. Başak Er
81. Başak Ertür
82. Batur Fatih İlhan
83. Begüm Özkaynak
84. Belgin Erdoğmuş
85. Beral Madra
86. Berrak Bolluk
87. Berrin Aksöz
88. Betül Çelik
89. Binnaz Toprak
90. Biray Kırlı
91. Birsen Acar
92. Bora Balar
93. Burak Akçapar
94. Burak Oder
95. Burak Yalçınyiğit
96. Burcu Çopuroğlu
97. Burcu Kuğu
98. Burhan Karaçam
99. Bülent Çınar
100. Bülent Namal
101. Can Dikmen
102. Can Dündar
103. Can Ertür
104. Can Paker
105. Can Tekgündüz
106. Canan Pak
107. Caner Beklim
108. Celal Başlangıç
109. Cem Çınlar
110. Cem Çobanlı
111. Cem Sancar
112. Cem Yegül
113. Cemal Eker
114. Cemal Küçükşahin
115. Cemal Mutlu
116. Cengiz Kırlı
117. Ceylan Özerengin
118. Cezmi Ersöz
119. Coşkun Efendioğlu
120. Cumhur Kılıççıoğlu
121. Cüneyt Atış
122. Cüneyt Birol
123. Cüneyt Işın
124. Çağlar Keyder
125. Çela Yuna
126. Çiğdem Dalay
127. Çiğdem Şengül
128. Defne Över
129. Deniz Derman
130. Deniz Şengel
131. Deniz Tarba Ceylan
132. Deniz Türkali
133. Deniz Yükseker
134. Derya Beşikçi
135. Derya Demirler
136. Derya Pozcu
137. Didem Pekün
138. Didem Yıldırım
139. Dilek Hepgüler
140. Dilek Kurban
141. Doğan Heper
142. Doğan Hızlan
143. Doruk Yurdesin
144. Durmuş Özdemir
145. Duygu Uçkun
146. E. Fuat Keyman
147. Edgar Morin
148. Efkan Öztürk
149. Ege Madra
150. Ekrem Dumanlı
151. Ela Uysal
152. Elvan Alpay
153. Emrah Kolukısa
154. Emre Dölen
155. Emre Kavaz
156. Ender Özkahraman
157. Engin Akın
158. Engin Altaş
159. Engin Eraydın
160. Enis Batur
161. Enis Berberoğlu
162. Eray Aytimur
163. Ercüment İşleyen
164. Erdal Karamercan
165. Erdoğan Öner
166. *Ergun Özbudun*
167. Erinç Özdemir
168. Erkut Yucaoğlu
169. Ersin Davazlı
170. Ersin Kalaycıoğlu
171. Ersin Kalkan
172. Ersin Salman
173. Ertuğrul Kürkçü
174. Esat Edin
175. Eser Karakaş
176. Esin Ergenç
177. Esma Çakır
178. Esra D. Arsan
179. Esra Dardağan
180. Etyen Mahçupyan
181. Evrim Altuğ
182. Fadıl Kocagöz
183. Faruk Eczacıbaşı
184. Fatma Gök
185. Ferai Tınç
186. Ferda Balancar
187. Ferhat Boratav
188. Ferhat Emil
189. Ferhat Kentel
190. Ferhunde Dilara Demir
191. Ferruh Doğan Akdilek
192. Feryal Gürpınar
193. Feza Kürkçüoğlu
194. Figen Şakacı
195. Fikret Adaman
196. Fikret İlkiz
197. Filiz Battal
198. Filiz Koçali
199. Funda Soysal
200. Füsun Aymergen
201. Füsun Erdoğan
202. Füsun Özbilgen
203. Gencer Özcan
204. Gökçe Tüylüoğlu
205. Gökçer Genç
206. Gökhan Özcan
207. Gökhan Sontuna
208. Gökhan Tümel
209. Göksan Göktaş
210. Göksenin Göksel
211. Gülderen Koşar
212. Güler Kazmacı
213. Gülhan Bilen
214. Gülin Güneri
215. Gülseren Onanç
216. Gülsev Anış
217. Gülten Kazgan
218. Gülten Yılmaz
219. Gülümhan Tezgör
220. Gündüz Vassaf
221. Gürhan Ertür
222. Gürkan Şengül
223. Gürol Irzık
224. Güven Nil
225. Güven Polat
226. H.Eşber Güvenç
227. Hakan Denker
228. Hakan Gökşahin
229. Hakan Karaman
230. Hakan Yılmaz
231. Hakkı Devrim
232. Hakkı Mısırlıoğlu
233. Hakkı Yırtıcı
234. Haldun Dormen
235. Haldun Dostoğlu
236. Halil İbrahim Kara
237. Halis Komili
238. Haluk Kabaalioğlu
239. Haluk
Mimaroğlu
240. Haluk Şahin
241. Hanife Baş
242. Hapip Atam
243. Hasan Ersel
244. Hasan Kaçan
245. Hasan Karacal
246. Herkül Milas
247. Hikmet Mizanoğlu
248. Hilmi Güvenal
249. Hira Doğrul
250. Hülya Polat
251. Hüseyin Göçer
252. Hüseyin Gönüllü
253. Hüseyin Sadoğlu
254. İbrahim Cerrah
255. İdil Elveriş
256. İhsan Derman
257. İlber Ortaylı
258. İlhan Arslan
259. İlhan Tekeli
260. İlker Erkan
261. İlknur Üstün
262. İnci Erdem Artan
263. İpek Çalışlar
264. İpek Evegi
265. İrfan Bozan
266. İrfan Sapmaz
267. İshak Alaton
268. İskender Atakan
269. İsmail Cem
270. İştar Gözaydın
271. İzak Atiyas
272. İzzet Sedes
273. Kadir Tümer
274. Kahraman Eroğlu
275. Kemal Aslan
276. Kemal H. Karpat
277. Kemal Karaca
278. Kerem Türer
279. Korel Göymen
280. Korhan Gümüş
281. Kürşat Bumin
282. Levent Targu
283. Levent Yılmaz
284. Leyla Aktay
285. Lokman Şahin
286. M. Çağatay Okutan
287. M. Kâmil Mutluer
288. M. Serdar Değirmencioğlu
289. M. Serdar Kabukçuoğlu
290. Mefaret Aktaş
291. Mehin Öner
292. Mehmet Ali Babaoğlu
293. Mehmet Betil
294. Mehmet Gök
295. Mehmet Güç
296. Mehmet Kabasakal
297. Mehmet Karaca
298. Mehmet Uluğ
299. Mehmet Ural
300. Melih Kafa
301. Meliha Altunışık
302. Memet Güzelbeyoğlu
303. Menderes Çınar
304. Mensur Akgün
305. Meral Danış Beşteş
306. Meral Mutlu
307. Mete Meleksoy
308. Mete Meleksoy
309. Mete Sayıcı
310. Mete Sohtaoğlu
311. Mete Tunçay
312. Metehan Çorumluoğlu
313. Mıgırdıç Margosyan
314. Mihriban Çuhadar
315. Mine Doğan
316. Mithat Bereket
317. Muammer Soysal
318. Muharrem Çoşkun
319. Muhsin Kızılkaya
320. Muhteşem Ekenler
321. Murat Aksoy
322. Murat Bayar
323. Murat Belge
324. Murat Çelikkan
325. Murat Doğulu
326. Murat Duruoğlu
327. Murat Güloğlu
328. Murat Lu
329. Murathan Mungan
330. Mustafa Arslantunalı
331. Mustafa Canbey
332. Mustafa Erdoğan
333. Mustafa Korkmaz
334. Mustafa Taviloğlu
335. N. Zafer Yenal
336. Nabi Avcı
337. Nadire Mater
338. Nafiz Güder
339. Nalan Soyarık
340. Nalan Söylemez
341. Nazan Aksoy
342. Nazar Büyüm
343. Nazif Topçuoğlu
344. Nebahat Akkoç
345. Necat Erder
346. Necdet Sakaoğlu
347. Nergis Yazgan
348. Nermin Abadan Unat
349. Neslihan Kuzucu
350. Neşe Düzel
351. Neval Aydoğan
352. Nihal İncioğlu
353. Nihat Yel
354. Nil Mutluer
355. Nilgün Toker
356. Niyazi Zorlu
357. Nur Akgerman
358. Nuran Yıldırım
359. Nuray Mert
360. Nurettin Kılıç
361. Nurgül Çelebi
362. Nurgül Polat
363. Nurhan Yentürk
364. Nuri Çolakoğlu
365. Nuriye Akman
366. Oğuz Özerden
367. Oktay Barlas
368. Oktay Ekşi
369. Onur Tan
370. Orkun Yeşim
371. Osman Kavala
372. Osman Kaytazoğlu
373. Osman Zeki Konur
374. Oya Yalçın
375. Ozan Mısırlıoğlu
376. Ömer Başbölük
377. Ömer Faruk Gençkaya
378. Ömer Madra
379. Özdemir İnce
380. Özden Sarıkaya
381. Özden Toprak
382. Özge Dayan
383. Özge Samancı
384. Özgecan Kunt
385. Özlem Bülbül
386. Özlem Dalkıran
387. Paul Mcmillen
388. Pınar Çelik
389. Pınar Gökgün
390. Pınar Kür
391. Raffi Portakal
392. Ragıp Duran
393. Rahşan Özcan
394. Recep Ünal
395. Recep Yeter
396. Refik Erzan
397. Reha Uz
398. Remzi Ayçiçek
399. Rona Aybay
400. Ruşen Çakır
401. Sabih Ataç
402. Sabiha Senyücel
403. Sacit Kutlu
404. Salih Madra
405. Salim Uslu
406. Sami Kohen
407. Sanem Güner
408. Sanem Özyürek
409. Sarah Carpenter
410. Sarp Keskiner
411. Savaş Balkan
412. Seda Aydın
413. Seha L. Meray
414. Selah Kemaloğlu
415. Selcen Aksel
416. Selim Alguadiş
417. Selim İlkin
418. Selin Güzelay
419. Selma Gürbey
420. Sema Okumuş
421. Semra Somersan
422. Serap Yazıcı
423. Serap Zuvin
424. Seray Birol
425. Serdar Devrim
426. Serdar Erener
427. Serdar Farmaka
428. Sergun Ağar
429. Serhan Ada
430. Serhat Güvenç
431. Serkan Ünlü
432. Serpil Ülker
433. Serter Alkaya
434. Sevda Alankuş
435. Sevin Okyay
436. Sezai Madra
437. Sinan Erensü
438. Sinan Ünal
439. Soli Özel
440. Suavi Aydın
441. Suay Aksoy
442. Süha Girişken
443. Sühan Cerrahoğlu
444. Süheyl Batum
445. Süleyman Doğan
446. Süreyya Ahıskalıoğlu
447. Sylvia Tiryaki
448. Şahika Yüksel
449. Şahin Alpay
450. Şerif Erol
451. Şerif Sayın
452. Şeyma Ayık
453. Şuhnaz Yılmaz
454. Şule Demirkol
455. Şule Özmen
456. Taciser Ulaş Belge
457. Tamer Aker
458. Taner Ayanoğlu
459. Tanıl Bora
460. Tarhan Erdem
461. Tarık Zafer Tunaya
462. Tayfun Kısacık
463. Tayfun Poyraz
464. Toktamış Ateş
465. Tolga Dizmen
466. Tolga Korkut
467. Tolga Yalkın
468. Tuğba Ayık
469. Tuğba Önal
470. Tuğrul Eryılmaz
471. Tuğrul Kaçalay
472. Tuğrul Tekbulut
473. Tuna Bekleviç
474. Turgay Olcayto
475. Turgay Ünalan
476. Turgut Tarhanlı
477. Tülay Acar
478. Tüzin Tüfekçi
479. Ufuk Özgirgin
480. Ufuk Şanlı
481. Uğur Alacakaptan
482. Uğur Yücel
483. Umay Aktaş
484. Umut Öksüzan
485. Ümit Cizre
486. Ümit Kardaş
487. Ümit Kıvanç
488. Ümmühan Sancak
489. Ünal Zenginobuz
490. Üstün Ergüder
491. Üzeyir Koçyiğit
492. Vecdi Sayar
493. Volkan Ay
494. Volkan Aytar
495. Volkan Yılmaz
496. Vural Akışık
497. Yaprak Gürsoy
498. Yasemin Giritli İnceoğlu
499. Yasemin İlan
500. Yasemin Sözüer Akkas
501. Yasemin Yeşilırmak
502. Yavuz Baydar
503. Yavuz Önen
504. Yavuz Özgür
505. Yeşim Arat
506. Yeşim Başaran
507. Yeşim Burul
508. Yeşim Demir
509. Yeşim M. Atamer
510. Yeşim Nur
511. Yeşim Yalman
512. Yıldırım Türker
513. Yılmaz Argüden
514. Yılmaz Esmer
515. Yiğit Ekmekçi
516. Yiğit Yalınkaya
517. Yurdaer Erkoca
518. Yusuf Demir
519. Yücel Demirel
520. Zehra Ayman
521. Zekeriya Gülün
522. Zeki Sözer
523. Zeynep Aşkara
524. Zeynep Göğüş
525. Zeynep Saygı Devissher
526. Zeynep Yapar

Biraz zaman ayırıp isimleri bir turlayın.
UYDURMADIK
Tamamen OSİAF ( Açık toplum enstitüsü )
İngilizce yayınlarından.
Saygılar;
Ömer ÖZTÜRKMEN

Gnd: Hulan Türk

 

Bu liste bana çok ta inandırıcı gelmedi. Hadi listede olmaması gerektiği halde olanları geçelim ve diyelim ki ‘artık kimseye güvenecek halimz kalmadı’ ama ya bu listede hiç Fethullahçı medya mensubunun bulunmamasına ne diyelim. Gene de isteyen inanır isteyen inanmaz.  M.A.

 

 

Uluslararası Suç Mahkemesi, emperyalistlerin kurduğu bir mahkemedir

Lahey Uluslararası Suç Mahkemesi'nin Sudan Devlet Başkanı El-Beşir hakkında verdiği tutuklama kararını alkışlayan arkadaşlara:
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Darfur ile bizim Güneydoğumuz benzer özellikler taşıyor.
Petrol bulunduktan sonra Batılı ülkeler oradaki azınlıkları kışkırttılar.
Bizdeki DTP ve PKK gibi. Amaçları Sudan'ı bölerek petrol bölgesini ellerine geçirmek.

Soykırım bahane. Buradaki olaylara Batılı ülkeler sebep oldu.
Aynen Osmanlı zamanında Ermenileri kışkırtmaları ve tehcire neden olmaları gibi.
Biz nasıl ülkemizi korumak için Ermenileri tehcir ettik, nasıl PKK ile savaşıyoruz, aynı şekilde ülkesinin bütünlüğünü korumak Sudan'ın da hakkı değil midir?
Bugün bu kararı alkışlarsak, yarın "Ermenilere soykırım uyguladıkları gibi şimde de Kürtleri kesiyorlar" diye PKK'ya karşı çarpışan komutanlarımız hakkında tutuklama kararı çıkarırlarsa ne yapacaksınız?

Lahey Adalet Divanı dedikleri yer, emperyalistlerin kurmuş oldukları bir mahkemedir.
Uluslararası değil, ABD+AB mahkemesidir. Adı sizi aldatmasın.
Hani "Uluslararası toplum" derken nasıl ABD+Avrupa ülkelerini anlıyorlarsa, biz de bunu "bütün dünya" diye yutuyorsak, aynen öyle.

Oradan çıkan kararları kabul etmemiz ezilen Doğu'ya bir hançer de bizim vurmamız anlamına gelir.

El-Beşir'in ülke içi siyaseti başka bir şey, bizim Batılı emperyalist ülkelerle bir olup El-Beşir'e saldırmamız başka şey.
Saddam da katildi ama Amerika'nın Irak'a saldırmasına karşı durduk, 1 Mart tezkeresini önlemeye çalıştık.
Amerika Irak'a girince Saddam'ın yaptığının 500 misli katliam yaptı. Daha mı iyi oldu?
El-Beşir'e karşı durumumuz da aynıdır.

 

Gnd: Ali Serdar Bolat

 

 

Konferans: Küba'da Yüksek Ogrenim

----- Original Message -----
From: Consulado de Cuba en Turquia
To: cons...@tr.net
Sent: Friday, March 06, 2009 10:12 AM
Subject: [KubaDostlari] Konferans: Küba'da Yüksek Ögrenim

Konferans: Küba'da Yüksek Öğrenim

Dr. RUBÉN REINALDO ZARDOYA LOUREDA

Havana Üniversitesi Rektörü


7 Mart 2009 Cumartesi Saat 17.00

Nazım Hikmet Kültür Merkezi / Kadikoy, Istanbul


ÖZGEÇMİŞ

RUBÉN REINALDO ZARDOYA LOUREDA
Yaş: 47
Felsefe Bilimleri Doktoru
Havana Üniversitesi Rektörü

1978 ve 1983 yılları arasında öğrenim gördüğü SSCB Rostov del Don Devlet Üniversitesi Felsefe Bölümü'nü Şeref Listesine geçerek mezun oldu. 1987'de Felsefe Bilimlerinde Doktorluk ünvanı kazandı.

Öğretim görevlisidir. 5 lisans dersi hocası olmasının yanı sıra yirmiyi aşkın lisansüstü ders vermiştir. Dönem ve Diploma Çalışması, Felsefe, Sosyoloji ve Antropoloji konularında Master ve Doktora Tezi danışmanlığı yapmıştır.

"Akıma Karşı" (Contracorriente) Dergisinin Direktör Yardımcısı ve "Amerikan Müzakereleri" (Debates Americano) Redaksiyon Konseyi üyesi olmuştur. 1991 ve 1994 yılları arasında Felsefe ve Siyasi Teori Bölüm Başkanlığı yapmıştır. 1994'de Dekan Yardımcılığına yükselmiştir ve 1995 - 2001 yılları arasında Felsefe ve Tarih Fakültesi Dekanı olmuştur. 2001 - 2003 yılları arasında, Havana Şehrindeki Cojimar Sosyal Hizmet Uzmanı Yetiştirme Okulunun Müdürlüğünü yürütmüştür. 2003 yılı itibariyle 2006 yılına kadar, Latin Amerikalı Hekimlerin Eğitimi Yeni Programının Direktörü olarak "Sosyal Beklenti" programını yürütmüştür.

2006 yılından beri de Üniversite Rektörü'dür.

Yazar veya yardımcı yazar olarak dört kitabı ve 50'yi aşkın makalesi ve denemesi Küba ve diğer ülkelerin dergilerinde ve monografilerinde yayınlanmıştır. Ulusal ve uluslar arası etkinliklerde 60 aşkın sunum yapmıştır. Akademik görevi vesilesiyle, aralarında "Geleceğin Bekçileri" (Forjadores del Futuro) Ünvanı da dahil olmak üzere üç kez FEU Öğretmeni (Küba Üniversite Öğrencileri Federasyonu) ödülü; Havana Üniversitesinin bilgisiyle öne çıkan en önemli hocası ödülü (iki kez); Yüksek Öğretim Bakanlığının Yüksek Öğretimde Büyük Yankı Uyandıran Araştırma Sonucu ödülü; Teknik Bilimsel Eleştiri Ödülüne layık görülmüştür .

Hem ulusal hem de uluslar arası düzeyde sayısız takdir ve şükran almıştır.

 

Gnd: bulend

necla şener

unread,
Mar 7, 2009, 5:30:31 AM3/7/09
to oybi...@googlegroups.com
fetullah gülen george sorosun islami versiyonudur ikiside ABD tarafından kurulmuş ve desteklenmektedir.

07 Mart 2009 Cumartesi 10:49 tarihinde Mehmet AYDINER <maydi...@gmail.com> yazdı:
Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages