(oybirligi)

3,105 views
Skip to first unread message

bülent özdemir

unread,
May 4, 2010, 3:17:56 PM5/4/10
to oybi...@googlegroups.com

--
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "oybirligi" grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : oybi...@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: oybirligi-...@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com.tr/group/oybirligi?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
 
Bu grup Atatürk ilkelerine bağlı, demokrasiye inanan,ülkesini seven insanların fikir alışverişinde bulunmaları amacıyla kurulmuştur.Grubumuzda küfür ve hakaret içeren mesajlar yayınlanamaz.Gruba gönderilecek mesajların içeriğinden mesajı yazan ve gönderenler sorumludur.
Yeni açılan Atatürkçü site http://www.iradeyimilliye.com sitesi grubumuz yönetimince desteklenmekte ve önerilmektedir. Üyelerimize duyurulur.

Bahattin ASLAN

unread,
May 5, 2010, 6:33:25 PM5/5/10
to addtu...@googlegroups.com, ataturkuni...@googlegroups.com, canakkal...@googlegroups.com, tr-...@googlegroups.com, oybi...@googlegroups.com, uzumg...@googlegroups.com, ana...@googlegroups.com, aydinlik-gel...@googlegroups.com, demokr...@googlegroups.com, demokrasi...@googlegroups.com, umut...@googlegroups.com, chpdem...@googlegroups.com, icimdek...@googlegroups.com, haber...@googlegroups.com



23.madde de biraz öne kabul edildi.Durumun dikkatle değerlendirildirilmekte olduğuna kuşku yok.

Bahattin  Aslan
***

AÇIKLAMA... BİLGİ NOTU... AÇIKLAMA AÇIKLAMA... BİLGİ NOTU... AÇIKLAMA

CHP PARTİ MECLİSİ (PM) YARIN (6 MAYIS) SAAT 11.00'DE GENEL BAŞKAN DENİZ BAYKAL'IN BAŞKANLIĞINDA TOPLANARAK KURULTAY HAZIRLIKLARINI VE GÜNCEL GELİŞMELERİ DEĞERLENDİRECEK


05.05.2010

GENEL BAŞKAN DENİZ BAYKAL'IN BAŞBAKAN ERDOĞAN'A 
YANITI VE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİYLE İLGİLİ ÇAĞRISI YAZILI BASINDA... GENEL BAŞKAN DENİZ BAYKAL'IN BAŞBAKAN ERDOĞAN'A YANITI VE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİYLE İLGİLİ ÇAĞRISI YAZILI BASINDA...

TERCÜMAN: İki soru son söz.

-CHP lideri Baykal, İnönü'yü Hitler'e benzeten Başbakan'a "İnönü olmasaydı sen olur muydun?" diye sordu, "Hani analar ağlamayacaktı, 1 ayda 18 şehit verdik" dedi.

CUMHURİYET: Baykal'dan son çağrı.

-AKP'ye 'Sorunlu 2 madde daha düşerse, referanduma gidilmesini önleriz' dedi.

HÜRRİYET: İnönü olmasaydı Rus kolhozundaydın.

MİLLİYET: Baykal'dan Erdoğan'a tarihi Anayasa çağrısı.

HABERTÜRK: '40 yıl önce ölen İnönü ile değil benimle hesaplaş'

ZAMAN: Kutluyorum; 'ret' oyu verenler tarihteki şerefli yerlerini aldılar.

HABERTÜRK-TARAF-AKŞAM-BİRGÜN-GÜNEŞ-DÜNYA-TÜRKİYE: 2 madde de düşerse 'evet' oyu verebiliriz.

VATAN: Baykal, Erdoğan'ın İnönü'yü "Hitler"e benzetmesine yanıt verdi: Eğer inönü ile görmek istediğin bir hesabın varsa, vefat edeli 40 yıl oluyor, İnönü'yü bırak gel benimle hesaplaş.

RADİKAL-POSTA-SÖZCÜ: 'İnönü Hitler ise Türk halkı ne?'

YENİÇAĞ: 'Hayır'cı vekiller hayırlı iş yaptı.


05.05.2010

AÇIKLAMA... BİLGİ NOTU... AÇIKLAMA... AÇIKLAMA... BİLGİ NOTU... AÇIKLAMA...

CHP ANKARA İL ÖRGÜTÜ YARIN ( 6 MAYIS ) SAAT 19.30’DA DENİZ’LER İÇİN MEŞALELERLE YÜRÜYECEK
 
DENİZ GEZMİŞ, YUSUF ASLAN VE HÜSEYİN İNAN’I ANMAK İÇİN DÜZENLENEN MEŞALELİ YÜRÜYÜŞ ANKARA İL BAŞKANLIĞI ÖNÜNDEN BAŞLAYACAK VE SAKARYA CADDESİ’NDE SONA ERECEK
 
CHP ANKARA İL ÖRGÜTÜ MEŞALELİ YÜRÜYÜŞTEN SONRA SAKARYA CADDESİ’NDE SERGİ AÇACAK VE FİLM GÖSTERİMİ SUNACAK

05.05.2010


DSP'den CHP'ye destek

CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, ''DSP ile olası bu anayasa değişikliklerinin yürürlük maddesinin 330'dan fazla bir oyla geçmesi halinde, birlikte Anayasa Mahkemesi'ne gitme kararlılığı yönünde fikir birliğindeyiz'' dedi.

AA

Ankara- CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Genel Saymanı Mustafa Özyürek ile DSP Genel Başkanı Masum Türker ile görüşmelerinin ardından yaptığı açıklamada, ziyaret amaçlarının anayasa değişikliğine ilişkin her iki siyasi partinin de bu değişikliklerin rejime yönelik olduğuna dair bir ortak görüşü paylaşmak olduğunu bildirdi.

Okay, ''Bu ortak görüşte olası sürece ilişkin birlikte hareket etme kararlılığımızı bir kez daha perçinledik'' diye konuştu. DSP Genel Başkanı Türker ve yöneticilerine gösterdikleri nezaket dolayısıyla teşekkür eden CHP Grup Başkanvekili Okay, şunları kaydetti: ''DSP ile olası bu anayasa değişikliklerinin yürürlük maddesininde 330'dan fazla bir oyla geçmesi halinde birlikte milletvekilleri olarak Anayasa Mahkemesine gitme kararlılığı yönündeki düşüncelerimizi bir fikir birliği boyutunda paylaştık. Anlaşılan o ki paketten bir 8. madde düştü. Devam eden süreçte Anayasa Mahkemesi ve HSYK'na ilişkin değişiklikler bu haliyle geçerse, her ikisinin de Anayasa'nın değiştirilmez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükümlerine aykırı olduğu bizce açık. Bu süreçteki mücadele kararlılığımız CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın da ifade ettiği gibi sürecek. Bu mücadeleyi her aşamada her hukuk platformunda sürdüreceğiz.''

Okay, basına kapalı görüşmenin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Okay, bir soru üzerine, ''CHP'li milletvekilleriyle birlikte Anayasa Mahkemesine müracaatta DSP'li arkadaşlarım da imzayla bu başvuruya destek vereceklerini birlikte çalışma içinde olacaklarını ifade ettiler'' dedi. ''Bazı hukukçuların Anayasa değişiklik paketini Cumhurbaşkanı onayladıktan sonra referanduma gitmeden Anayasa Mahkemesine götürülemeyeceği yönünde görüşleri var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?'' sorusunu Okay, şöyle yanıtladı: ''Bu konuda 2007'de yapılan Anayasa değişikliği üzerine, hem o zamanki Sayın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in hem de CHP'nin Anayasa Mahkemesine yapmış olduğu müracaat var. Anayasa Mahkemesi o müracaatı esastan inceledi. Zaten yasa, kanunun yayımından bahsediyor. Bu konuda hiçbir tereddüt yok.''

Okay, ''CHP ve DSP milletvekillerinin sayısı 110'a ulaşmıyor. 110 imzayla ilgili bir sıkıntı var mı?'' sorusu üzerine de şunları söyledi: ''Parlamento bünyesinde olan diğer bağımsız milletvekili arkadaşlarımız ve sayın eski başbakanımız Mesut Yılmaz'ın bu konuda destek beyanları vardır. 'Fire' diye ifade ediliyor. Öyle bir endişemiz, tereddütümüz yok. Sizlerle yapmış olduğumuz sohbet toplantılarında, 'CHP'nin milletvekillerinin Anayasa Mahkemesine müracaat sürecindeki fireyi merak edeceğinize Anayasa değişikliğindeki fireleri merak edin' demiştim. Nitekim 8. madde oylamasında o fire ortaya çıktı. Bakarsınız yürürlük maddesinde yine aynı fire ortaya çıkar, o zaman Anayasa Mahkemesine müracaatımıza gerek de kalmayabilir.''

Okay, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın partisinin dünkü grup toplantısında yaptığı açıklamanın anımsatılması üzerine, şunları söyledi: ''Anayasadaki değişikliğe ilişkin 3 maddeye CHP'nin rezervi vardı. Biri 8. madde diğeri 17. maddeydi ve 23. maddeydi. 8. madde yeter oyu alamadığı için paketten düştü. 17. madde 330'dan fazla oy aldı geçti. 23. madde henüz görüşülmedi. Tabii bunların hepsi görüşüldükten sonra bir değerlendirme yapılacak. Eğer 17. madde, 8. madde gibi paketten düşmüş olsaydı ve 23. maddede görüşülme sonucu düşmüş olsaydı zaten CHP için ve diğer siyasi partiler için tartışmalı olan maddeler paketten ayıklanmış olacaktı. O zaman çok doğaldır ki rezerv konulan 3 madde paket içinden ayrılınca CHP olarak halkı bir de referanduma götürmenin, yormanın gereği yoktu. Diğer maddeler ifade ettiğimiz gibi sos maddeler, garnitür maddeler. Bunların o kadar önemi yoktu, halkı referandum sürecinde yormanın da bir anlamı olmayacaktı. Ama şu aşamada o koşulun desteklenmesi mümkün değil çünkü 17. madde geçti.''

 

DSP Genel Başkanı Türker

DSP Genel Başkanı Masum Türker, ''CHP yöneticilerine, Anayasa ile ilgili oylamaların ardından, arkadaşlarımızın imzalarını toplayacağımızı ve kendileri ile birlikte iptal davasında taraf olacağımızı belirttik'' dedi. Türker, CHP Grup Başkanvekilleri Hakkı Süha Okay, Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Genel Saymanı Mustafa Özyürek'in ziyaretinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, kendilerine iptal davası konusunda milletvekillerinin imzasıyla ilgili görüşlerinin sorulduğunu söyledi.

Bu konuyla ilgili milletvekilleriyle daha önce toplandıklarını belirten Türker, şunları kaydetti: ''Söz konusu olan Anayasa maddesi, partilerin kapanması maddesi ve HSYK maddesi değişmezse bir uzlaşma içinde olunmazsa veya şimdilik ayrılmazsa referandumda ayrı oylama konulmazsa biz bu anayasa değişikliğinin dayatılmış bir değişiklik olacağı gerekçesiyle, diğer maddelerin içinde benimsediğimiz hatta bizim önerdiğimiz maddeler olmasına rağmen iptal davasına katkıda bulunacağımızı kararlaştırmıştık. Bu konuda CHP yöneticilerine, Anayasa ile ilgili oylamaların ardından, arkadaşlarımızın imzalarını toplayacağımızı ve kendileri ile birlikte iptal davasında taraf olacağımızı belirttik.''

5 Mayıs 2010

***

CHP'li Ateş'ten iddianame öfkesi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, 3'üncü Ordu Komutanı Orgeneral Berk'in terör örgütü lideri olarak suçlandığı belgelerin sahte olduğunu savunarak, "Orgeneral Berk, terör örgütü lideriyse, Genelkurmay'a da mı terör örgütü denilmek isteniyor? Biz bunu anlamaya çalışıyoruz" diye konuştu.

ANKA

Erzurum- Özel Yetkili Erzurum 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Erzincan'daki silahlı terör örgütü iddialarına ilişkin davayı takip eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, gazetecilere yaptığı açıklamada, 3'üncü Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk için dün Genelkurmay tarafından mahkemeye bir yazı gönderildiğini hatırlattı. Ateş, "Bu yazıda bir numaralı sanık olarak gösterilen Orgeneral Berk'in Genelkurmay'da görevli olduğu söyleniyor. Şimdi biz burada Genelkurmay'a mı terör örgütü denilmek isteniyor bunu anlamaya çalışıyoruz" dedi.
 

"İddianame bir paçavra parçasıdır"

3'üncü Ordu Komutanı Orgeneral Berk'in yine 3'üncü Ordu'da görevli İstihbarat Başçavuş Orhan Esirger tarafından hazırlandığı iddia edilen bir CD'yle suçlandığını öne süren CHP'li Ateş, bu CD'nin Esirger'in tutuklanmasından bir ay sonra hazırlandığını iddia etti. "İddianame bir paçavra parçasıdır" diyen Ateş, şöyle devam etti:
"Dün Erzurum Adliyesi önünde açıklama yaparken bir gazeteci arkadaşımız 'Siz buraya gelmiş mahkemeyi etkiliyorsunuz ama 3'üncü Ordu Komutanı Berk'in emrindeki bir astsubay Saldıray Berk'in Alevi köylerine gidip, toplantılar yaptığını ve bunu bir CD içinde toplamış' diye bizi eleştirmişti. Şimdi arkadaşlar insanlar, böylesine düzmece belgelerle aylardır özgürlüklerinden alı konuluyorlar. Söz konusu kişi, Orhan Esirger 18 Kasım 2009'da tutuklanmış ve askeri cezaevine konulmuş. Ancak Berk Paşa'nın suçlandığı ifade edilen CD 18 Aralık 2009'da yani tutukluluğunun üzerinden bir ay sonra onun adına düzenlenmiş ve belge diye de dosyaya konulmuş. Şimdi bu sahte CD ile 3'üncü Ordu Komutanı suçlanıyor ve terör örgütünün lideri olarak yargılanıyor. Bu CD 183 nolu belge olarak dosyanın içinde. Açık söylüyorum burada çifte bir hukuk var. Biz 12 Eylül askeri rejimini de yaşadık. O zaman da çok saçma sapan işler yapılıyordu. Şimdi Orgeneral Berk, terör örgütü lideriyse acaba Genelkurmay'a da mı terör örgütü denilmek isteniyor. Yandaş medyaya bir takım belgeler sızıyor. Onlar da sahte belgelerle kamuoyu oluşturuyorlar. Yani bu zihniyete alet oluyorlar. Böyle basın böyle medya olmaz."

5 Mayıs 2010

***

Deniz, Hüseyin, Yusuf...

"Tarihin sayfalarında üç arkadaşımızın öldürülmesi kara bir leke olarak kaldı..." diyen Cumhuriyet gazetesi yazarı Hikmet Çetinkaya, 12 Mart askeri darbesinin ardından asılan 'üç fidan'ı yazdı...

Hikmet Çetinkaya

Cumhuriyet- Önce 12 Mart, dokuz yıl sonra da 12 Eylül...
Yarın Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamlarının 38. yıldönümü...
Deniz ve Yusuf 25, Hüseyin 23 yaşındaydı darağacına yürüdükleri yıl.
Baskıcı bir rejimin, insan hakları ihlallerinin, sola karşı olan kin ve öç alma duygusu, kontrgerilla yapılanmaları...
Üç genç adam darağacına yürürlerken başları dikti...
Üçü de yurtseverdi, emperyalizme karşı savaşım vermişlerdi arkadaşlarıyla birlikte!
Tarihin derinliğine doğru yolculuğa çıkıyorum...
Komünizmle Mücadele Derneği, kontrgerillanın bir ayağını oluşturuyor, 6. Filo’yu protesto eylemlerinde gerici-faşist kadrolar, üniversiteli gençleri “Komünistler Moskova’ya” diye yuhalıyorlardı.
1965 seçimlerinde Türkiye İşçi Partisi Meclis’e girince Adalet Partisi ve CHP tedirgin olmuştu...
CHP Genel Başkanı İsmet İnönü 45 yıl önce ne demişti:
“CHP ortanın solundadır.”
1965 seçimlerinde seçim sistemi “Milli Bakiye”ydi ve bir oy bile dışarıda kalmamıştı...
Şimdi kendi kendime şu soruyu soruyorum:
“Türkiye 45 yıl önce daha demokratik bir ülke değil miydi?”
Evet öyleydi...
1980 yılına dek siyasi partilerde önseçim yapılırdı... Delegenin oyuyla sıralamaya giren milletvekili adayları, seçildiklerinde Meclis’te daha özgür olurlardı.
Şimdi durum nedir?
Durum ortada,12 Eylül faşizminin getirdiği Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Yasası’nın ürünü olan antidemokratik yapılanma karşımızda duruyor:
“AKP, CHP, MHP’de liderler egemenliği, BDP’de ise Öcalan baskısı...”

***

Deniz, Hüseyin ve Yusuf verilen buyrukla idam edildi. Türkiye’yi yöneten gerici-faşist yönetim sivil-asker birlikteliğiyle üç devrimciyi öldürdü.
27 Mayıs 1960’ın bedelini üç genç fidan ödedi ve böylece “kan davası” noktalandı.
Tarihin sayfalarında üç arkadaşımızın öldürülmesi kara bir leke olarak kaldı...
2010 yılındaki yaşananları irdelemeden önce 12 Mart ve 12 Eylül sürecini gözden geçirmek gerekmez mi?
Temel hak ve özgürlüklerin çiğnendiği, 12 Mart süreci, 12 Eylül’ü getirdi. Sözde Atatürkçüler, baskıyı, zulmü, işkenceyi yine sivil-asker işbirliğiyle yaptılar.
Günümüzde demokrasi ve özgürlüklerin simgesi olarak görülen tarikat şeyhleri ve müritleri darbeci paşalarla birlikte faşist yönetime omuz verdiler.
Onlar hâlâ Deniz’in, Hüseyin’in, Yusuf’un, Sinan’ın, İbrahim’in, Mahir’in ve nice devrimcilerin adını duyunca tüyleri diken diken olur, ağızlarından salyalar akar.
1982 Anayasası’nı destekleyen onlardır, Atatürkçülük adına Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu kapatılırken darbeci generalleri alkışlayanlar onlardır.
Havacı, karacı, denizci teğmenler işkenceden geçirilip zindanlara atılırken “Allah seni başımızdan eksik etmesin” diyen yine onlardır.
2010 Türkiyesi’nde siyasetin tıkanması,1983 yılından beri 12 Eylül Anayasası’nın ortadan kalkmaması, bu yüzdendir.
Baykal ve Bahçeli “yüzde 10 barajı”na takıldıkları halde bugün Erdoğan’la seçim engelinin kalkmaması konusunda anlaşıyorlar.
Sekiz yıl önce Ecevit, Çiller, Yılmaz da bu engele takıldılar ve siyaset sahnesinden indiler...
Tansu Hanım siyaseti bıraktı, Mesut Bey 2007’de bağımsız olarak seçimlere girip milletvekili seçildi.

***

Siyasetteki sancı, baskıcı rejimle birlikte daha da gelişecek, demokrasi ve özgürlük kandırmacası AKP’nin kozu olacak, buna karşı çıkanlar “Balyozcu-Ergenekoncu” diye suçlanacak, milletvekilleri “telefonlarımız dinleniyor” diye korkacak...
Kimileri de Deniz’i, Hüseyin’i, Yusuf’u, Mahir’i ölüm yıldönümlerinde anıp “Onlar yaşasalardı AKP’ye destek verirlerdi” diye ahkâm kesecek...
Oyun böyle sürüp gidecek!

6 Mayıs 2010

***

'Üç Fidan' anıtına saldırı

Bursa'da, merkez Nilüfer Belediyesinin, 6 Mayıs 1972 tarihinde idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın anısına yaptırdığı ve bugün açılması planlanan ''Üç Fidan'' anıtının kesici aletli ve boyalı saldırıya uğradığı bildirildi.

AA

Bursa- Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, ''Üç Fidan'' anıtının bulunduğu Nilüfer Gençlik Parkı'nda yaptığı açıklamada, heykeltıraş Eşber Karayalçın tarafından ''barış sembolü çevresine yerleştirilmiş üç insan figürü'' şeklinde tasarlanarak yapılan anıta saldırıda bulunulduğunu söyledi.

Görgü tanıklarının anlattıklarına göre 20-25 yaşlarında 3-4 kişinin soyut heykellere, kesici alet ve boyalarla zarar verdiğini aktaran Bozbey, olayla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını bildirdi.

Bozbey, boyaların temizlendiğini, kesici aletlerle oluşan hasarın ilerleyen günlerde onarılacağını belirterek, şöyle konuştu: ''Ülkenin birliğe, bütünlüğe ihtiyaç duyduğu ortamda, o dönemde emperyalizme karşı mücadele eden, ülkenin tam bağımsızlığı konusunda ödün vermeden idama giden bu insanların anısına dikilen anıtlara yapılan saldırıyı kınıyorum. Biz o insanların mücadelelerini şimdi daha iyi anlıyoruz. Çok da doğru buluyoruz. Bu gençler tam bağımsızlık uğruna bedel ödediler. Bunlar, o dönemin bağımsızlık liderleriydi. Yarın yapılacak açılış için en sağdan en sola, bu ülkede kendini demokrat hisseden, Atatürk ilke ve devrimlerine, Cumhuriyet'e, barışa sahip çıkan, barış özlemiyle geleceğe bakan, emperyalizme karşı duruşları net olan, ülkenin tam bağımsızlığına inançları olan insanları buraya bekliyorum.''

Türkiye'nin o yıllarda yaşadıklarını, verilen mücadeleleri bugünkü gençlere anlatmak istediklerini vurgulayan Bozbey, şöyle devam etti: ''Ülkenin tam bağımsızlığı konusunda tam mücadele etmişler. Atatürk ilke ve devrimlerinin yılmaz savunucularıydı. Emperyalizme karşı mücadele yürütenlerin önderleriydi. Atatürk'ün 1933 yılında söylediği 'Bursa Nutku' da hemen yanındaki parkta bulunuyor. Atatürk'ün tarif ettiği gençler bu gençlerdi. Bu yüzden nutuk ile gençleri burada buluşturduk.''

Bozbey, parkın, konuşlandırılacak kameralarla sürekli takip edileceğini, ''Üç Fidan'' anıtına zarar verilmesini önleyeceklerini sözlerine ekledi.,


ÇGD saldırıyı kınadı

Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Bursa Şubesi Yönetim Kurulu, merkez Nilüfer Belediyesinin, 6 Mayıs 1972 tarihinde idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın anısına yaptırdığı ''Üç Fidan'' anıtına yönelik kesici aletli ve boyalı saldırıyı kınadı.
ÇGD Bursa Şubesinden yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'nin demokratik bir toplum olma yönünde sancılı bir dönemden geçtiği bugünlerde Bursa'nın çirkin bir saldırıya sahne olduğunu belirtildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: ''Farklılıklarımızla birlikte yaşamayı ve demokrasiyi içine sindiremeyenler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan anısına Nilüfer Belediyesi tarafından yaptırılan 'Üç Fidan' anıtına kabul edilemez bir saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırı, sadece anayasayı değiştirmeye çalışmak suçundan dönemin Türk Ceza Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca ölüm cezasına çarptırılan ve bu cezaları 6 Mayıs 1972 tarihinde Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı 'terörist' olarak kabul eden zihniyetin sokağa yansımasından başka bir şey değildir. ÇGD Bursa Şubesi olarak bu saldırıyı şiddetle kınıyor, duyarlılığımızı göstermek üzere tüm üyelerimizi anıtın açılış törenine katılmaya çağırıyoruz.''

 

İlgili haberler için tıklayınız,

Denizler anılıyor

Halit Çelenk 6 Mayıs'a katılamıyor

 

5 Mayıs 2010

***

CHP'den Başbakan'a 'özür dile' çağrısı

CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, Adıyaman Milletvekili Şevket Köse ve İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen, Başbakan Erdoğan'ı İnönü'ye yönelik "Hitler" benzetmesi nedeniyle İnönü'nün ailesi ve Türk halkından özür dilemeye çağırdı.

ANKA

Ankara- CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, Adıyaman Milletvekili Şevket Köse ve İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen Meclis'te düzenledikleri basın toplantısında, Başbakan Erdoğan'ı İkinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye yönelik "Hitler" benzetmesi nedeniyle kınadılar.

CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, İnönü'nün hak etmediği bir şekilde siyasi polemiğe alet edildiğini, Başbakan'ın geçmişine saygısının olmadığını söyledi. Başbakan'ın, özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi veren İnönü'ye' dil uzatmasını hazmedemediklerini söyleyen Aslanoğlu, Malatya halkı ve sivil toplum örgütlerinin de Başbakan'ın sözlerine tepkili olduğunu kaydetti. Aslanoğlu, "Özür dilemek bir erdemliliktir, Malatyalılar olarak Başbakan'ın bu erdemliliği göstermesini bekliyoruz" diye konuştu.

Adıyaman Milletvekili Şevket Köse ile Başbakan'ın sözlerinin bütün Türk halkını yaraladığını belirterek Erdoğan'ın İnönü'nün ailesi ve Türk halkından özür dilemesi gerektiğini söyledi.
İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen ise, AKP Malatya milletvekillerinin de basın toplantısına katılmalarını beklediğini ve "Başbakan adına özür dilemeleri"ni beklediğini kaydetti. Sevigen parlamentoda seviyenin çok düşürüldüğünü, insanların birbirine selam veremez hale geldiğini ve 'cadı avı' başlatıldığını savundu. Sevigen, "Eğer Başbakan'ın aşağıladığı, hakaret ettiği İsmet Paşa ve Mustafa Kemal olmasaydı, Sayın Başbakan bugün bırakın Başbakan olmayı, belki özgürce ibadetini yapan bir insan bile olmayacaktı. Milli bayramları olmayanların dini bayramları olmaz" dedi.

İnönü'ye, Atatürk'e dil uzatmanın bir başbakana yakışmadığını ifade eden Sevigen, Neyzen Tevfik'in Atatürk şiirini okudu. Sevigen şiirin bazı dizelerini ise "terbiyem elvermiyor burada" diyerek okumadı.

5 Mayıs 2010

***

"Mehmet Ali Şahin, bu Meclis'i yönetemez"

Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, ''Mehmet Ali Şahin, bu Meclisi yönetemez. Bizi kaba kuvvet kullanmaya zorluyor, çok taraflı hareket ediyor. İç tüzükten kaynaklanan haklarımızı vermiyor'' dedi.

AA

Ankara- Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, düzenlediği basın toplantısında, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in, yönetimde taraflı bir tutum sergilediğini öne sürdü.

Şahin'in genel kurul toplantısında kendisine yönelik olarak, ''kafayı çekmiş, gelmiş'' dediğini iddia eden Genç, ''Kendisine bunu hatırlattığımda, 'tutanaklara bakılması gerektiğini' söyledi. Daha sonra bu ifadelerin tutanaklarda bulunmadığı bildirildi. Bunu kendisi zabıtlardan çıkarmış. İftira atıyor ve tutanaklarda tahrifat yapıyor'' dedi.

Şahin'in istifa etmesi gerektiğini savunan Genç, şunları söyledi:
''Dünkü oylamada gördük. Şüphelendikleri milletvekillerine adeta açık oy kullandırdılar. Hayati Yazıcı, milletvekillerinin başında durdu. Bunun nedeni, Şahin'in Meclis'i adil yönetmemesi. Şahin, gizlilik ilkesine uymuyor. Böyle bir olay TBMM tarihinde görülmemiştir bugüne kadar. Milletvekilleri baskı altında. Söz hakkımız bile verilmiyor. Milletvekillerinin katkıda bulunamadığı bir anayasa değişikliği düşünülebilir mi?
Mehmet Ali Şahin, bu Meclisi yönetemez. Bizi kaba kuvvet kullanmaya zorluyor, çok taraflı hareket ediyor. İç tüzükten kaynaklanan haklarımızı vermiyor. Hem kendisi hem de kendi yandaş milletvekilleri bize hakaret ediyor. Buna rağmen söz hakkı vermiyor. Böyle bir çıkmaz, çaresizlik içindeyiz. Şahin'in bu tavrı böyle devam ederse hakkımızı arayacak yollara başvuracağız.''

5 Mayıs 2010


***

Orgeneral Başbuğ ve Yalçınkaya hakkında suç duyurusu

Adalet Platformu üyelerince, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın da aralarında bulunduğu bazı isimler hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

AA

İstanbul- Adalet Platformu Başkanı Adem Çevik ve beraberindeki 3 platform üyesi, Orgeneral Başbuğ ve Yalçınkaya ile 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, Anayasa Mahkemesi Üyesi Serdar Özgüldür, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin ve eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt hakkında ''suça iştirak, darbe, adil yargılamayı etkilemek, yargıyı engellemek, emir ve talimat vermek, darbeye teşebbüs, darbe anayasasını uygulamak ve savunmak, TBMM'nin yasama faaliyetini engellemek'' iddialarıyla Kartal Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu.

5 Mayıs 2010

***

TBMM'de Atatürk tartışması

TBMM Genel Kurulu'nda, Anayasa değişikliği teklifinin 2.tur görüşmeleri devam ederken, AKP ve CHP'li milletvekilleri arasında Atatürk tartışması yaşandı.

ANKA

Ankara- TBMM Genel Kurulu'nda tartışma CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu'nun sözleri üzerine başladı.

Teklifin 20. maddesi üzerine söz alan Aslanoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İsmet İnönü'ye yönelik sözlerini hatırlatarak, "Ölmüş bir insanın arkasından konuşmak günahtır. Siz günahtan da korkmuyorsunuz. En büyük günah budur arkadaşlar. Siz acımasızsınız. Ölmüş bir insan, 40 yıl geçmiş. Bu konuşma bir talihsizliktir, geleneğe ihanettir. Bir ölünün arkasından konuşmak kadar ayıp bir şey yoktur. İnönü'nün her şeyi bitti bıyıkları mı kaldı? Çok elem verici bir olaydır" dedi.

CHP'li Aslanoğlu'nun bu sözleri tansiyonu yükseltti. AKP'li milletvekilleri ile Aslanoğlu arasında karşılıklı atışmalar yaşandı. Aslanoğlu, AKP'li milletvekillerine, "Otur yerine, konuşma. Suçunuzu örtmeyin" diye seslenirken TBMM Başkanı da, masaya vurarak milletvekillerini sakin olmaları için uyardı.
 

Atatürk tartışması

AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da, sataşma nedeniyle söz alarak kürsüye geldi. Elitaş, Aslanoğlu'nun konuşmasını ölçüsüz ve yakışıksız olarak nitelendirerek şöyle dedi:
"İnönü geldi, önce milli kahramanımız Atatürk'ün resimlerini çıkardı, paradan. Arkasından resimlerini kaldırdı bütün devlet dairelerinden. Bakın size bir belge okuyorum. Atatürk'ü koruma kanunu ne zaman çıktı biliyor musunuz? 1951'de çıktı. Atatürk'ü kimden koruyordu biliyor musunuz? Atatürk'ün resimlerini indiren CHP'den korumak üzere Atatürk'ü korumak kanunu çıktı."

CHP Samsun Milletvekili Haluk Koç da, "Elitaş başka bir şey bilmiyor. Dilinin altında bakla var. Aslında Atatürk'e sövmek istiyorlar ama dilleri varmıyor. İsmet Paşa üzerinden sövüyorlar" diye konuştu.
 

AKP ile CHP'li milletvekilleri birbirlerinin üzerine yürüdü

Konuşmaların ardından AKP ve CHP'li milletvekilleri arasında gerginliğin tırmanması üzerine Meclis Başkanı Şahin ara verdi. Tartışmalar arada da devam ederken CHP ve AKP milletvekilleri birbirlerinin üzerine yürüdü. CHP sıralarından, "Sizin, iftiralarınıza ölenlerin arkasından attığınız iftiralara yanıt vermeyecek miyiz" sesleri yükseldi. AKP'li Suat Kınıkoğlu da, "Ya biz, sizin söylediklerinize yanıt vermeyelim mi" diye karşılık verdi.

Bir grup CHP'li milletvekili ayağa kalkarak, AKP'li milletvekillerinin üzerine yürüyerek, "Hem suçlu hem güçlüsünüz" diye bağırdı. Bunun üzerine AKP Erzurum Milletvekili Muhyettin Aksak, CHP sıralarına doğru yürürken, AKP Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak engel oldu. AKP Çorum Milletvekili Ahmet Aydoğmuş da, CHP'li milletvekillerinin üzerine yürümeye çalıştı. TBMM İdare Amiri Hüsrev Kutlu ile AKP Grup Başkanvekili Elitaş, Aydoğmuş'u Genel Kurul'un arka sıralarına götürdü. Bu arada CHP Gaziantep Milletvekili Akif Ekici, "Adam tartışmasını dışarıda yapar, burada tartışma olmaz, hep bunu yapıyorsunuz" dedi. Ekici kendisine sözlü tartışmada bulunan AKP'lilere, "Böyle kabadayılık olmaz, burada böyle kabadayılık yapamazsınız" diye bağırdı. Tartışmaların uzaması üzerine grup başkanvekilleri ve idare amirleri milletvekillerini sakinleştirdi.

5 Mayıs 2010



***





--
Bahattin ASLAN

ahmet servet koksal

unread,
May 10, 2010, 2:19:43 AM5/10/10
to oybi...@googlegroups.com
2010/5/10 Mail Delivery Subsystem <mailer...@google.com>

Sayın aserve...@gmail.com,

Bu iletiyi iletişim kurmaya çalıştığınız grubun (oybirligi) mevcut
olmadığını veya bu gruba ileti gönderme iznine sahip olmadığınızı bildirmek
için gönderiyoruz. Kayıt gönderememenizin nedenleri aşağıdakilerden biri de
olabilir:

* Grup adını yanlış yazmış olabilirsiniz.
* Grup sahibi bu grubu kaldırmış olabilir.
* Kayıt gönderme iznini almadan önce gruba katılmanız gerekiyor olabilir.
* Bu grup kayıt göndermeye açık olmayabilir.

If you have questions related to this or any other Google Group, visit the
Help Center at http://groups.google.com/support/?hl=tr_TR.

Thanks,

Google Groups



----- Original message -----


Received: by 10.224.10.30 with SMTP id n30mr434326qan.7.1273468677201;
Sun, 09 May 2010 22:17:57 -0700 (PDT)
Received: by 10.224.10.30 with SMTP id n30mr434325qan.7.1273468677056;
Sun, 09 May 2010 22:17:57 -0700 (PDT)
Return-Path: <aserve...@gmail.com>

Received: from mail-vw0-f46.google.com (mail-vw0-f46.google.com
[209.85.212.46])
by gmr-mx.google.com with ESMTP id
25si932969qyk.3.2010.05.09.22.17.55;
Sun, 09 May 2010 22:17:56 -0700 (PDT)
Received-SPF: pass (google.com: domain of aserve...@gmail.com designates
209.85.212.46 as permitted sender) client-ip=209.85.212.46;
Authentication-Results: gmr-mx.google.com; spf=pass (google.com: domain of
aserve...@gmail.com designates 209.85.212.46 as permitted sender)
smtp.mail=aserve...@gmail.com; dkim=pass (test mode) header.i=@gmail.com
Received: by mail-vw0-f46.google.com with SMTP id 3so1137916vws.19
for <oybi...@googlegroups.com>; Sun, 09 May 2010 22:17:55 -0700
(PDT)

DKIM-Signature: v=1; a=rsa-sha256; c=relaxed/relaxed;
d=gmail.com; s=gamma;

h=domainkey-signature:mime-version:received:received:in-reply-to
:references:date:message-id:subject:from:to:content-type;

bh=NpYBrHLsx8fWRwPfrieN2ni7BFq6dF5KsvqgMID0Ndk=;
b=wDBjuCQJx4KIISApEKlDob6QXDqcfblraAQqvP6JH8S1K813R4nqelGUpQmlsyzVED
4ygFCuxi5ZHc/ksahurLKJ9xMYOQGkD/zoC6111Alla+sEATrgDYmtkIwZdMXlqd+d35
spbUohe5oNInKy/55xRXR2XH68yEG6XkQdyyQ=

DomainKey-Signature: a=rsa-sha1; c=nofws;
d=gmail.com; s=gamma;
h=mime-version:in-reply-to:references:date:message-id:subject:from:to
:content-type;

b=lV4fTu4hVuBx+nyb+3Exn1T2b7j88owREJ4CvXntlZpgoBsuU0IUJC5cC5fraPrQkz
Excl0CkkpG+tp18pBK/1n5djPwMDp+a0wcNJKnbIT6kmD6ZaZJSLF/QZO/Imo/F7TBMo
7B1MvVFEyH0UPO2eMlNSPS7+JpewnTQYIG1Q0=
MIME-Version: 1.0
Received: by 10.220.62.198 with SMTP id y6mr2868795vch.121.1273468675824;
Sun,
09 May 2010 22:17:55 -0700 (PDT)
Received: by 10.220.160.194 with HTTP; Sun, 9 May 2010 22:17:55 -0700 (PDT)

In-Reply-To:
<g2o60922f341004270306oa...@mail.gmail.com>
References: <g2o60922f341004270306oa...@mail.gmail.com>

Date: Mon, 10 May 2010 08:17:55 +0300
Message-ID: <j2lcf03d70e1005092217kb...@mail.gmail.com>
Subject: =?UTF-8?B?RndkOiBbdmFraWY3Ml0gQsSwWiBCxLBaxLBa?=

From: ahmet servet koksal <aserve...@gmail.com>
To: oybi...@googlegroups.com

Content-Type: multipart/mixed; boundary=90e6ba8e4d140e28d30486368877


---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: alaittin cebeci <alaitti...@gmail.com>
Tarih: 27 Nisan 2010 13:06
Konu: [vakif72] BİZ BİZİZ
Kime: alaittin cebeci <alaitti...@gmail.com>, "Av. Hüseyin DERELİ" <
dereli...@ttmail.com>, Aylin OKUR <aylo...@hotmail.com>, Bahtiyar SOYLU
<soylub...@hotmail.com>, Basri VURAL <basri...@sgairport.com>, Bektaş
Tufan GÜNEŞ <btufa...@gmail.com>, Belma NUR <belm...@gmail.com>, Burak
Burçin KILIÇOĞLU <burcink...@yahoo.com>, Celal KÜNCÜ <
celal...@hotmail.com>, cihangir dumanlı <cdum...@hotmail.com>, Cüneyt
ERYILDIZ <suvari...@yahoo.com.tr>, Derya BEŞTEPE
<deryab...@mynet.com>,
Derya cebeci <derya...@gmail.com>, Dilek ÇİYRİK <dilek...@gmail.com>,
doğan ata <doga...@gmail.com>, Eminettin ERGİN <eminett...@yahoo.com>,
ens...@yahoo.com, Ezgi EREL <be...@hotmail.com>, fatma hanım <
mali...@hotmail.com>, Gafur ŞAHİNTÜRK <Ketir....@web.de>,
gazet...@hotmail.com, Handan KARAHAN <handan....@hotmail.com>, Hayri
ÇİÇEK <hayc...@mynet.com>, Hilmi TAŞKIN <hilmi....@mynet.com>, Himmet
ERASLAN <erasl...@hotmail.com>, Hüseyin DEMİRER <
huseyind...@mynet.com>, Ibrahim ERGE <ie...@hotmail.com>, "İ. Yüksel
KUŞ" <iyuks...@gmail.com>, Mehmet GÖKTAN <mago...@yahoo.com>, Muammer
DİLBER <muamme...@habergazetesi.com.tr>, Mustafa TUNÇ <
mtu...@hotmail.com>, Naci BEŞTEPE <nacib...@mynet.com>, Naci ÖZDEMİR <
hneoz...@hotmail.com>, Nazmi ARSLAN <nazmia...@hotmail.com>, Necip
GÜVENER <necipgu...@yahoo.com.tr>, "Okan ARALAN ."
<okana...@mynet.com>,
Öner HÜNER <abab...@gmail.com>, Özlem BAKİOĞLU
<ozlem.b...@hotmail.com>,
Suat ÖZBİLGİ <ssoz...@yahoo.com>, Süleyman GÖKKAYA <
gokkaya...@hotmail.com>, Tayfun ÖZDEMİR <ozdemir...@hotmail.com>,
Ümit GÜNDÜR <vak...@yahoogroups.com>, vak...@yahoogroup.com,
www.gaz...@hotmail.com, Yelkan ASETEY <yelkan...@gmail.com>, Yeşim
KARA <yesim...@hotmail.com>, Yılmaz gülbay <yilmazgulbay@gmail.
Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages