On Soruda Sultan İbrahim

132 views
Skip to first unread message

Tarihci

unread,
May 25, 2009, 2:26:24 PM5/25/09
to merake...@googlegroups.com

SULTAN İBRAHİM

Sultan İbrahim tahta çıktığı zaman, Osmanlı Hanedanı’nın hayatta bulunan tek erkek üyesiydi. Sürekli ölüm korkusu içinde yaşadığı için psişik sorunları vardı. Ancak eldeki belgeler, hiçbir zaman şuurunu tam olarak yitirmediğini ortaya koyar.

ERHAN AFYONCU / Popüler Tarih / Ocak 2003

  

1.Sultan İbrahim tahta nasıl çıktı?

 Sultan İbrahim babası öldüğünde henüz 3 yaşındaydı. Çocukluğundan itibaren sıkıntılı günler geçirdi. Çocukluğunda 1. Mustafa’nın deliliklerini, ağabeyi II. Osman’nın öldürülüşünü gördü. Diğer ağabeyi IV. Murad’ın, tahtta durumunu sağlamlaştırdıktan sonra kardeşlerini (Şehzade Beyazid, Süleyman ve Kasım ) sırasıyla boğdurtması, İbrahim’in psikolojisini iyice bozdu. 1637’den sonraki üç yılda ölümü bekledi durdu.

    Fransız elçisi Du Loir, 8 Şubat 1640 gecesi, 28 yaşındayken kardeşi Şehzade Kasım’ı boğdurttuğu odada hayata gözlerini kapayan IV. Murad’ın, ölmeden önce, Hanedan’ın hayatta kalan tek üyesi kardeşi Şehzade İbrahim’i öldürterek, yerine yakın çevresinden Mustafa Paşa’yı getirmek istediğini, ancak saray halkının bunu engellediğini söyler.

Ölüm korkusuyla yaşayan Şehzade İbrahim’e, devrin sadrazamı Kemankeş Kara Mustafa Paşa bir adamıyla, IV: Murad’ın öldüğü haberini gönderir. Ancak bir komplo ile karşı karşıya olduğunu düşünen Şehzade odasından dışarı çıkmadığı gibi, kapısını da

Kilitler. Kösem Sultan, oğlunu zorla odasından çıkartarak, ağabeyi Murad’ın cesedini göstermek suretiyle, onu padişah olduğuna inandırır.

Sultan İbrahim'in Topkapı Sarayı'ndaki yağlıboya portresi

 

Venedik kaynaklı 'Türk Anıları' kodeksindeki 1640 tarihli Sultan İbrahim çizimi.
Sultan İbrahim'in annesi Kösem Sultan.
 

2.Hanedan nasıl kurtuldu?

 Sultan İbrahim tahta çıktığı zaman Hanedan’ın hayatta bulunan tek erkek üyesiydi.Cülusundan ilk oğlunun doğmasına kadar yaklaşık iki yıllık bir süre geçti.Hanedan’ın sona erme tehlikesi ortaya çıktığı için, bu iki yıl kamuoyunun endişeli bekleyişiyle geçti.

Padişahın bir oğlu olması için yapılmadık şey kalmadı. Hocalar, üfürükçüler saraydan çıkmıyordu.

Sonunda, 1642 yılının başlarında, daha sonra “Avcı Mehmed” diye anılacak Şehzade Mehmed’in doğması üzerine, herkes rahat bir nefes aldı.

Bu doğumun ardından, Hanedan’ın erkek üye sayısı hızla arttı: Ardı ardına Süleyman, Ahmed, Orhan, Cihangir, Selim ve Murad isimli şehzadeler doğdu.

Cinci Hoca lakaplı Hüseyin Efendi, padişahın çocuğu olunca, devlet içinde en etkili kişi oluverdi.

Cinci Hoca yıllarca devlet kadorlarına yapılan tayinlerde etkili oldu, rüşvet topladı. 

Ressam Nezih İzmirlioğlu'nun kaleminden Sultan İbrahim ve "Cinci Hoca" Hüseyin Efendi.
 

3.Girit seferi neden açıldı?

IV. Murad zamanında iki İran seferiyle İmparatorluk, doğu sınırları güvence altına almıştı. Bu yüzden Osmanlı yüzünü batıya döndü ve donanma için yeni gemiler inşa ettirildi. Dönemin kaynakları, IV. Murad’ın karadan ve denizden Venedik üzerine sefer hazırlığında olduğunu belirtirler. Hedefi, muhtemelen Girit’ti. Ancak genç yaşta ölümü üzerine bu sefer yarım kaldı.

Sultan İbrahim’in hükümdarlığı döneminde de Girit, Osmanlı’nın hedefi olmaya devam etti ve sefer için uygun bir fırsat kollandı. 1644 yılında Darüssaade ağalığından emekli olan hacca giden Sünbül Ağa’nın gemisi Girit civarında Malta korsanları tarafından ele geçirilip yağmalanınca, Osmanlı bu işten Girit’teki Venediklileri sorumlu tuttu. Osmanlı donanması sefer için hazırlandı ve 30 Nisan 1645’te Girit’e doğru yola çıktı.

Osmanlı hükümeti seferin Girit’e olduğunu İstanbul’da bulunan elçiliklerden ustaca saklanmış, onların hedefin Malta olduğuna inandırmıştı. Başlangıçta Girit’in önemli mevkilerinden Hanya ele geçirildi. Ardından Resmo ve diğer kaleler alındı. Ancak daha sonra fetihlerin sonu getirilemedi. Savaş uzadı, Ege Denizi’ne ve Dalmaçya sahillerine yayıldı.

Girit Seferi Osmanlı İmparatorluğu’nun iç siyasetini de etkiledi. Girit’te başarı gösteremedikçe, devlet adamları sık sık görevden alındılar. Ada’nın en müstahkem mevkilerinden olan Kandiye, ancak 1699’da Fazıl Ahmed Paşa tarafından ele geçirildiğinde, buraya açılan seferin üzerinden 25 yıl geçmişti. 

Girit'te ilk elegeçirilen yer olan Hanya Kalesi planı
 
Girit Seferi'nin ardından Venedikliler Çanakkale Boğazı'nı abluka altına aldılar.
 

4.Dönemin siyasi olayları nelerdi?

Girit seferi bu dönemin en önemli olayıdır. Venedikliler, Osmanlı kuvvetlerinin Girit adası’na çıkmasına karşılık vermek için, Dalmaçya sahillerine saldırarak, Klis’i ve Kırka sancağındaki birçok kaleyi ele geçirdiler.

Böylece Venedikliler, Ege Denizi’nde Osmanlı ulaşımına sekte vurdular. Çanakkale Boğazı’nı da abluka altına almayı başardılar.

17. Yüzyıl’ın başlarından itibaren devam eden Kazak meselesi, bu dönemde de önemini korudu.

1643 yılında isyan eden Halep Valisi Nasuhpaşazade Hüseyin Paşa, önüne çıkan kuvvetleri malup ederek Üsküdar’a kadar geldi.

Hüseyin Paşa, sadrazam olmayı bekliyordu. Ancak burada sadrazamlık mührünü beklerken, padişahın onu itaate davet etmesi ve İstanbul’daki kuvvetlerin harekete geçmesi üzerine, Kırım’a doğru kaçtıysa da, yakalanıp öldürüldü.

 

Ricault’nun ünlü tarih kitabında yer alan bir ‘Kandiye Muharebesi’ illüstrasyonu.

 

5.Sultan İbrahim tahttan nasıl indirildi?

Garip davranışlarıyla ünlü Sultan İbrahim’in hükümdarlığının son günlerinde, onun ‘samur kürk merakı’ iyice çığırından çıkmıştı. Yeniçeri Ocağı’nın ileri gelenlerinden de samur kürk vergisi alınmak istenilince asker, padişaha ve sadrazama karşı tavır aldı.

İktidara tam olarak hakim olmak isteyen Kösem Sultan’ın kışkırtmaları olayları tırmandırdı. Venediklilerin Dalmaçya sahillerindeki Osmanlı topraklarını işgali ve Çanakkale Boğazı’nı abluka altına almaları da kamuoyunda büyük hoşnutsuzluğa neden olmuştu. Ulemanın da işe karışmasıyla, Sultan İbrahim tahttan indirilerek yerine 7 yaşındaki oğlu Mehmed geçirildi.

 

Münif Fehim'in çizgileriye Sultan İbrahim'in Sadrazam
Sofu Mehmed Paşa tarafından cellatlara boğdurulması.
 

6. Sultan İbrahim nasıl öldürüldü?

Sultan İbrahim tahttan indirildikten sonra yanına iki cariye verildi ve hapsedildiği odanın kapısına kurşun dökülerek dış dünya ile irtibatı sadece yemek verilerek bir pencere ile sınırlandırıldı.

Tahttan indirilen padişah, kapatıldığı yerde on gün kalabildi. Feryatları bütün Saray halkını etkiliyordu. Onu yeniden tahta çıkartmak isteyenlerin sayısı artınca, Kösem Sultan ve devletin ileri gelenleri, “ Sultan İbrahim sağ oldukça nizam-ı alem olmaz” neticesine vardılar. Şeyhülislam Abdurrahim Efendi’den ölümü için fetva alındı. Sadrazam ve devletin ileri gelenleri, onu öldürmek için hapsedildiği odaya gittiler.

Dönemin ünlü celladı Kara Ali dahi kaçmıştı. Ancak idam geciktiği taktirde, bir sorun çıkmasından korkan Sadrazam Sofu Mehmed Paşa, celladı buldurdu ve döverek zorla padişahı boğdurttu. 18 Ağustos’ta öldürülen padişah, Ayasofya’da  amcası I. Murad’ın yanına defnedildi.

Bu iki padişahta, akli dengesizliklerinden dolayı ,diğer padişahların türbelerine gömülmedikleri gibi, yanlarına başka bir padişah da gömülmemiştir.

 

7. Koçi Bey’in etkisi neydi?

Daha önceleri , IV. Murad’ın  danışmanı olan ve onun yaptığı düzenlemelerde büyük payı bulunan Koçi Bey, Sultan İbrahim döneminde de padişah danışmanlığına devam etmişti.

Koçi Bey  IV. Murad’a yazdığı risalede, devlet düzenindeki aksaklıkları ve düzeltme yollarını anlatmıştı. Ancak onun Sultan İbrahim’e sunduğu risale, öncekinden tamamen farklıydı.

Yeni padişahın iyi yetişmemiş ve cahil olması nedeniyle, Koçi Bey risalesinde Sultan İbrahim’e devlet işlerinin nasıl yapılacağını anlatıyordu. Hatta risalede padişahın kendisine verilen hangi yazıya nasıl cevap vereceği de Sultan İbrahim’ e tek tek anlatılıyordu.

Padişahın çeşitli sorunlar hakkında kendi el yazısıyla düşüncesini açıkladığı yazıların  (Hatt-ı Hümayun ) incelenmesi onun Koçi Bey’in önerdiği şekilde hareket ettiğini ortaya çıkarmıştır. Padişahın farklı konulardaki kimi düşünceleri o kadar tutarlıdır ki, bunları inceleyen uzmanlar Sultan İbrahim’in, bırakın deli olmayı, isabetli kararlar verebilen bir yönetici olduğunu belirttiler.

 

Ressam Nezih İzmirlioğlu'nun hayalinde canlandırdığı bir sahne:

Ünlü samur kürkü içinde, Sultan İbrahim ve cariyeler.

 

8.Padişah sadrazamlarına nasıl davranırdı?

Sultan İbrahim gaddar bir padişahtı. Psikolojik durumunun bozukluğu nedeniyle çabuk sinirlenirdi. Bu yüzden sadrazamlarından üçünü idam ettirmişti.

Tahta çıktığı sırada sadrazam olan Kemankeş Kara Mustafa Paşa zamanında, Sultan İbrahim’in hükümdarlığının istikrar yılları da sona ermiş oldu.

İkinci sadrazamı Sultanzade Mehmed Paşa’nın iki kez yaptığı sadrazamlık dönemide iki yıl sürdü. Onun azlinden sonra sadrazamlığa getirilen Salih Paşa Sultan bir çılgınlık anında öldürüldü: Padişah şehir içerisinde araba kullanılmasını yasaklamıştı. Bir gün şehirdeki bir hocaya okunmaya giderken, önüne bir arabanın çıkması üzerine sadrazamın emrini uygulamayı ihmal ettiği kanaatine vardı ve gittiği hocanın evine çağırttığı Salih Paşa’yı orada boğdurttu. Yerine yakın çevresinden musahibesi (danışmanı ) Şekerpare Kadın’ın kocası Kara Mustafa Paşa’yı getirdi. Ancak sadaret kaymakamı Hezarpare Ahmed Paşa ‘nın padişahı kandırması üzerine, Kara Mustafa Paşa’nın sadrazamlığı daha mühür eline geçmeden bitti! Yerine Hezarpare atandı. Onun zamanında, devlet işleri iyice bozuldu. Rüşvet aldı başını, gitti. Sadrazam, Ocak Ağaları’nı ortadan kaldırmak istemesini, hayatıyla ödedi. Ayaklanan yeniçeriler onu parçaladılar.

 

Franz Hermann’ın 1634 tarihli bir tablosu: ‘Türk Hareminden Bir Sahne’.

 

9. Padro Ottomano, İbrahim’in oğlu muydu?     

Sultan İbrahim döneminde Darrüssade Ağası olan Sünbül Ağa, kendisine bir cariye almıştı. Ancak bu cariye hamileydi. Çocuğunu doğurduğu günlerde Sultan İbrahim’in de ilk erkek evladı Şehzade Mehmed doğmuştu.

Sünbül Ağa’nın tavsiyesiyle bu cariye Şehzadeye süt  annesi oldu. Padişahın bu sırada cariyeye ve çocuğuna yakınlık göstermesi eşi Turhan Sultandan tepki gördü. Saray’da kalamayacağını anlayan Sünbül Ağa, cariyeyi de alarak İstanbul’dan ayrıldı.

Sünbül Ağa’nın bindiği gemi Mısır’a giderken, yolda Girit Seferi’nin açılmasına neden olan saldırıyla karışılaştılar. Malta korsanları gemiyi ele geçirdiler, Sünbül Ağa da şehit oldu…

Malta Şövalyeleri, ele geçirilen esirleri incelerken, bu çocuğu buldular. Saray ‘dan olduğunu anlayınca, daha önce Cem Sultan’dan istifade ettikleri gibi, bu çocuktan da faydalanmak için; onun sultan İbrahim’in büyük oğlu olduğu, Kösem Sultan ve Turhan Sultan’ın Şehzade Mehmed’i tahta çıkarmak için onu Saray’dan uzaklaştırdıkları söylentisini yaydılar. Bu duruma herkesi inandırdılar.

İşte bu çocuk 13 yaşın a geldiğinde vaftiz edildi ve Dominique’ de Saint-Thomas adını aldı. Avrupa’da “ Osmanlı Papazı” , yani “ Padro Ottomano” die anıldı. Osmanlı aleyhine bir çok faaliyette kullanılmaya çalışıldı. Hatta, Fazıl Ahmed Paşa’nın Kandiye Kuşatması sırasında bir gemi ile gelip, sadrazama muhasarayı kaldırması için mektup dahi yazdı. Daha sonra Malta’ya döndü ve burada kapandığı bir manastırda geç yaşta öldü. 

Ressam Kapıdağlı’nın Topkapı Sarayı’nda yer alan

padişah portreleri dizisindeki Sultan İbrahim.

 

10.Sultan İbrahim deli miydi?

Osmanlı tarihinin “ Deli” diye anılan tek üyesi, Sultan İbrahim’dir. Ancak bu, haksız bir yakıştırmadır.

Sultan İbrahim’in kendi el yazısıyla düşüncelerini dile getirdiği ve çektiği ıstırapları anlattığı hatt-ı hümayunlarının, tarihçiler ve uzman doktorlar tarafından incelenmesi, bu görüşün yanlışlığını ortaya çıkardı. Varılan sonuç, onun bir psikozlu, yani deli olmadığı ancak psikolojik bir bozukluğu yansıtan psikonevroz içinde olduğudur.

Psikonevroz yaşayanlar, nevrasteni grubunda yer alırlar.Sultan İbrahim, hiçbir zaman şuurunu tam olarak kaybetmemiştir.

Osmanlı tarihinde deli sıfatını asıl taşıması gereken padişah, Sultan İbrahim’in amcası I.Mustafa’dır.

Sultan İbrahim’in psikonevroz hastalığının nedeni de, yıllarca öldürülme korkusu içerisinde yaşamış olmasıdır. Sultan İbrahim’in babası olan I. Ahmed’in ölümünden sonra devlet kargaşa ortamına girmişti.

Sultan İbrahim’in ağabeyi II.Osman, yeniçeriler tarafından öldürüldü. Diğer ağabeyi IV. Murad ise tahtta durumunu sağlama aldıktan sonra üç kardeşini öldürttü, erkek çocuk sahibi olmaması nedeniyle de Sultan İbrahim’i sağ bıraktı. Her gün kardeşleri gibi öldürülmeyi beklemekte elbette ki Sultan İbrahim’in akli dengesini bozdu.

 

Kaynak :  Popüler Tarih / Ocak 2003 / Erhan AFYONCU


Hazırlayanlar : Tarihci http://www.tarihcininyeri.net

merakediyorum grubu krmhby, merake...@googlegroups.com 

Lütfen bu kısmı silmeyiniz, kaynak göstererek paylaşınız.
Saatlerce uğraşarak verdiğimiz emeği bir "Delet" tuşuyla yok etmeyin.

Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages