ALTAYLAR...

4 views
Skip to first unread message

Erkan Atik

unread,
Oct 28, 2022, 4:52:52 AM10/28/22
to
Gezgin hekim Sevgili Savaş Erçel hocamı özlediğinizi düşünerek,
bu güzel belgeselini paylaşıyorum.
Teşekkürler Hocam, hem sizi hem de gezmeyi çok özledik.
Geçen yıllar pandemiden şimdi de pahalılıktan gezemiyoruz,
artık eski belgeselleriniz ile avunacağız, buna da şükür.
Ülkemizde bir kesim uzun yıllar Altaylar'dan Tuna'ya söylemi ile yaşadı durdu, 
bunun anlamını sanırım bizim kuşak iyi biliyor...
Bugün Rusya'nın Altay bölgesini gezeceğiz hep birlikte.
ğ.jpg
Tuna'yı hepimiz çok iyi biliyoruz da Altay hakkında İzmir'deki futbol kulübünden öteye pek gidemiyoruz.
Gerçi Altay kulübünü de bu ideale sarılanlar kurmuş, başta Küçük Talat olmak üzere, hatta kalesini Adnan Menderes korumuş bir zamanlar.Küçük Talat'ı İzmir Fuarındaki dev Manolyalardan hatırlarsınız,Adı Talat Muşkara ,Talat Paşa ile karışmasın diye Küçük Talat demişler.İşte bu pek bilmediğimiz Orta Asya'daki (Rusya) Altay Bölgesini Savaş bey bizler için gezmiş ve çok değerli açıklamalı bir albüm hazırlamış.
Hafta sonu için çok güzel bir gezinti, gidip göremeyeceğimiz bir çok yeri gezip gören daha önemlisi de bizlerle paylaşan Savaş beye çok teşekkürler.
Erkan Atik

Merhabalar

Altay dilinde " menü" ye ne deniyor? Aç kursak, ne kadar uygun değil mi? Devamı aşağıda;

Rusya gezisinin 3. resim kümesini paylaşıyorum. Kazan dan Moskova üzerinden Novosibirsk e sabah 4 sularında geldim. Bir taksiyle Barnaul a kalkan otobüslerin bulunduğu ufak terminale ulaştım. Oradan sabah 6 da ilk kalkan otobüsle 160 km uzaklıktaki Barnaul' a 4 saat sonra geldim ve daha önce ayarladığım otel Barnaul a bir taksiyle giderek yerleştim. 

Beni Barnaul a götüren otobüs 80 yıllardan kalmış olmalı. 15 kişi kadar yolcu vardı. camların hepsi kolayca silinemiyecek kadar donmuş olduğu için dışarısını göremiyordum. Camlardaki buzların görünümlerini değişik şekilde görüntülemeye çalışarak zamanı geçiriyordum. 

Barnaul Altay bölgesinin baş şehri, 600 bin kişi yaşıyor. Çoğunluğu Rus. Ruslar her şeye hakim durumdalar. Burası ob nehri üzerinde ve Sibirya tundrası üzerine kurulmuş bir şehir. Şehir de görülmeye değer pek bir şey yok. Ben buradan asıl Altay dağlarında bulunan Altay cumhuriyetine gitmek için geldim. Kaldığım otel Sovyet döneminden kalma tipik sovyet yapısı kaba yüksek bir otel. ama güzelce yenilemişler ve oldukça havalı bir lokantası var. 

İkici gün sabah 10 sıralarında oda kapım tok seslerle vuruldu, kapıyı açtığım zaman karşımda iki tane sivil kişi vardi ve bana Rusça bir şeyler söylüyorlar ve biri elinde ayrıca kimliğini gösteriyordu. Bunların polis olduğunu hemen anladım. Yabancı bir dil bilmiyorlardı. Böyle bir duruma biraz hazırlıklıydım. Rusça "ben doktorum ve İsviçre de yaşıyorum" diyerek İsviçre pasaportumu gösterdim. Ortam hemen biraz yumuşadı, ama yinede önce otel odasında telefonla bir Özbek kadının çevirmenliğiyle. sonra onların merkezinde yine telefonla İngilizce konuşan bir kadının çevirmenliği ve en sonunda direk odaya getirilen bir Özbek in çevirmenliğiyle beni 3 saat sorguladılar. Akla gelmeyecek sorular sordular. Ben buralara " buralar eski dönemlerde çok aktif kültürel açıdan zengin yerlerdi" diye anlatmaya çalışırken, anlattıklarıma ve anlatacaklarıma epey yabancı olduklarını anladım. Sonunda sabırla beklemekten başka yapacağım bir şey yoktu. Özbek çevirmen Erkin sıcak neşeli bir insan. Polise devamlı çevirmenlik yapıyormuş. Onlarla arası iyiydi. Sonunda bana bir sürü kağıt imzalatarak ve 2000 ruble de ceza ödeterek serbest bıraktılar. Bu arada ben Erkin i bırakmadım. Ona hemen " Altay bölgesine yapmak istediğim geziden" söz ettim. Sonunda ertesi gün yola çıkmak üyere akşam otel odamda şöfor Ali Can ve Erkin le anlaştık. 3 günde yaklaşık 1200km yapacaktık ve yoldaki bütün masraflar ( yemek, otel) bana ait. benzin şöfora ait 500 Dolar a anlaştık. Artık rahattım. Böyle bir geziyi tek başına zor organize ederdim. Sonunda beni sorgulayan Polislerin arkasından onlara " kocaman bir teşekkür " ilettim.

Altay bölgesinin kuzeyinde dağlık alanda Moğolistan, Çin ve Kazakistanla sınırlı Altay cumhuriyeti bulunuyor. Bu cumhuriyette 250 bin kadar Altay Türkleri yaşıyor. Bu Türk dilli halk şamanist, atalarının ruhlarına ve doğa güçlerine inanıyorlar. Onlarla anlaşmak zor, ama dillerinde bizim Türk dilinde bulunan  bir çok kelime bulmak mümkün.

Bu bölgede Moğolistan sınırı yakınında Pazırık ta yapılan kazılar da İskitler e ait olduğu var sayılan çok önemli mezar kalıntıları buluntu ( eke bak). Ben de mümkünse Pazırığa gidebilmek  ya da buralarda bazı mezar alanları (kurganlar) görmek için geldim. 

Altay bölgesi Anadoluya gelen dokuz oğuzların 5.6. yy. da yaşadıkları alan. Türk dilli halklar sadece bu bölgede yaşamadılar. Onlar idil (volga) dan Çin sınırlarına kadar ki steplerde ve şimdiki Moğolistan ın Orhun, Selenge bölgelerinde yaşadılar. MÖ. 1000 yıllarından kalma bu bölgelerde Türk dilli halkların izlerini bulmak mümkün.  Hatta Amazon kadın savaşçıların Türk dilli halklardan olma ihtimali çok yüksek. MÖ. Türk dilli halkların Avrupa içlerine kadar gelmiş olma ihtimali, hala dilleri çözülemiyen Etrusklar dan anlaşılıyor. 

Avrupa dillerine benzemeyen Bask dili, çözülememiş Etrusk dili ( şu anda Bodrum da yaşıyan ve 100 yaşına yaklaşmış olan Kazım Mirşan bu dili çözdüğünü söylüyor, ama batılılara bir türlü kendini kabul ettiremiyor), muhtemelen Türk dili gibi birleşik dillerden olmalı, tıpkı Sümer dili gibi. Hatta Kaş bölgesindeki Likya dili de bu dilden olabilir, hala bu dil de çözülebilmiş değil. Kısacası Türk dilli muhtemelen 3 bin yıldır Avrupayı etkisi altında tutmuş ve Avrupa kültürünün oluşumuna katkıda bulunmuş bil dil olmalı, ama batılılara bunu kabul ettirmek henüz mümkün görünmüyor, çünkü Türklere çok ön yargılı yaklaşıyorlar. 

Resimlerin çoğu açıklamalı, sırayla bakılırsa Altay bölgesini bir kış günü çok iyi gezmiş gibi olacaksınız...

Keyifli seyirler...

Savaş








  









viju mobile

unread,
Jul 23, 2024, 5:46:00 AM7/23/24
to maviCe- resim grubu
Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages