Size bugün, seçim arifesinde yaşanan vebirbiriyle hiç alakası olmayan konularıhatırlatmak istiyorum.
O konuları hatırlatırken paragraf aralarında bir başka konuyu da aktarayım..
Ancak hemen yazının başında söyleyeyim, ne konuların ne de paragraf aralarında söz ettiğim konunun birbiriyle bir ilişkisi var!..
Sakın bağlantı kurmayı denemeyin!..
***
Bir: Hatırlar mısınız, Atatürkçü Düşünce Derneği’nin Başkanı Tansel Çölaşan öğrencilere geçtiğimiz aylarda bir çağrı yapmıştı.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Osman Turan Kongre Merkezi’ndeki konferansta konuşan Çölaşan, “Sokağa dökülün. Öğrencilerin kaybedecek hiçbir şeyi yok. Cumhuriyetin gerçek sahiplerinde kalmasının yolu budur” demişti.
Hatırladınız öyle değil mi?
Asimetrik savaş, güçsüz olan askeri birliklerin daha güçlü olan askeri birliklere karşı yürüttüğü, içinde gayrinizami harp unsurları da barındıran savaş yöntemidir
Birkaç patırtı, birkaç fevri olay… Sonrası sükunet…
Olmadı..!
***
İki: Ardından YGS sınavında şifre iddiaları atıldı ortaya…
Günlerce bu iddiayla yatıp, bu iddiayla kalktık çoluk çocuk, genç yaşlı..!
Yok vardı, yok yoktu..!
Taksim’de gösteri, gösteride pankartlar… (twitter’de örgütlenip matbaada bastırılmış pankartlar!)
Liseliler, gelecek hayali kuranlar… Bu arada İzmir’deki yolsuzluk iddialarındakameralara takılmış görüntülerde para ile eyleme giden gençler, filan…
Asimetrik savaşta, düşmanının zayıf pozisyonunu avantaja çevirmek için gayrinizami harp unsurlarından ziyadesiyle faydalanır.
Sonra ne oldu?
Önce savcılık, ardından mahkeme bu işi nihayete erdirdi… Sonrası sükunet!
Olmadı..!
***
Üç: Kütahya’da siyanür göletlerinde alarm zilleri çaldı.
Hatta yağmur yağdı. Şöyle seslenildi halka, “Kütahya için kötü haber..!”Kütahya değil, Türkiye; hatta Dünya tehlikedeydi… Siyanür Dünya’yı yok edecekti..!
Öğrendik ki, siyanür kanser bile yapmazmış. Ve yine öğrendik ki, Türkiye’de kullanılan siyanürün sadece yüzde 1’i madenlerde kullanılıyormuş.
Asimetrik savaşta, rakibin en zayıf halkasını koparabilmek, savaşı sevk ve idare edenlerin halkla ilişkiler alanındaki başarısıyla mümkündür.
***
Dört: Türkiye’de internet kullanımında bir denetimden söz edilemiyordu. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, İnternetin Güvenli Kullanımı Yönetmeliği kapsamında 4 ayrı seçenek ile filtreleme yapılacağını açıkladı.
Ne oldu?
Yer yerinden oynadı..! “İnternetime dokunma” çığlıkları atıldı. “Bu çağda sansür mü olur” denildi.
BTK Başkanı Tayfun Acarer ısrarla “Standart uygulamada hiçbir filtreleme olmayacak” dese de internet kullanıcıları (!) Pazar günü saat 14.00’da sokaklara döküldü. “İnternetime dokunma. Yasaklamak yasaktır” diye slogan attı.
Asimetrik savaşta, güçsüz olan taraf düşmanını yenemeyeceğini bilir. Ancak mühim olan düşmana en fazla zararı vermektir. Bu birincil dereceden önemlidir.
***
Beş: Silopi’de iki polis şehit oldu. Öncesinde PKK’nın üstlendiği Ilgaz Dağı’nda Başbakan Erdoğan’ın eskortuna saldırı düzenlendi. Bir şehit de orta verildi.
Tunceli’de çatışma çıktı. Kato’da operasyon yapıldı.
Öcalan, İmralı’dan “15 Haziran’da kıyamet kopar” dedi.
Asimetrik savaşın vazgeçilmez unsurları, terör örgütleridir. Düşmanınızı stabil hale getirmenin en güçlü silahı, silahlı örgütleri harekete geçirmektir.
***
Sıkıldınız farkındayım…
Bitiriyorum…
Şimdi şu soruyu sormanın zamanı gelmedi mi?
Sandıkta yenemeyeceğinizi bildiğiniz bir düşmanınız varsa ne yaparsınız?
Tuhaf olan, demokratik mücadele veren tüm siyasal partiler o düşmanın hedefinde; vesselam!..