Nev-i beşerin fıtratı ve sırr-ı hikmeti, müsavat-ı mutlaka kanununa zıddır. Çünki Fatır-ı Hakim, kemal-i kudret ve hikmetini göstermek için, az bir şeyden çok mahsulat aldırır ve bir sahifede çok kitabları yazdırır ve birşey ile çok vazifeleri yaptırdığı gibi, beşer nev'i ile de binler nev'in vazifelerini gördürür.
İşte o sırr-ı azimdendir ki: Cenab-ı Hak, insan nev'ini binler nevileri sünbül verecek ve hayvanatın sair binler nevileri kadar tabakat gösterecek bir fıtratta yaratmıştır. Sair hayvanat gibi kuvalarına, latifelerine, duygularına hadd konulmamış; serbest bırakıp hadsiz makamatta gezecek istidad verdiğinden, bir nevi iken binler nevi hükmüne geçtiği içindir ki, arzın halifesi ve kâinatın neticesi ve zihayatın sultanı hükmüne geçmiştir.
(Bediüzzaman Said Nursi – 22. Lem’adan)
Lügatler
Arz : yeryüzü,dünya Beşer: insan Cenâb-ı Hakk :Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah Fâtır-ı Hakîm :Hikmetli olarak yaratan, sırlarla dolu olarak yaratan Fıtrat :yaratılış, huy, yapı, mizaç Had :sınır, hudut, derece, yetki Hadsiz : sayısız, sınırsız Halife :sonradan gelen, öncekinin yerine geçen, temsilci, imam Hayvanat: hayvanlar, canlılar Hikmet :Herkesin bilmediği gizli sebeb, gizli sır, sebeb, fayda, gaye, her şeyin belirli gayelere yönelik olarak, manalı, faydalı ve tam yerli yerinde olması ve yaratılması Hükmüne :onun yerine, onun gibi olarak İstidat :potansiyel kabiliyet, yetenek, akıllılık, anlayışlılık Kâinat : evren, yaratılanların hepsi Kanun :herkesin uyması için konmuş kaide, kural, emir, yasak ve nizamlar
|
Kemal-i kudret :kudretin mükemmelliği Kuva :duygular, hisler Latife :hoş söz, şaka,söz ile iltifat Lem’a :parıltı, parlamak Mahsulat :mahsuller, hasılat Makamat :dereceler, makamlar Müsavat-ı mutlaka :mutlak eşitlik Netice :sonuç, son, gaye, semere, hülâsa, özet Nev’ :çeşit, sınıf, cins, tür Nev’-i beşer :insan cinsi, insanlar Sahife :sayfa Sair :diğeri, başkası, gerisi, kalanı Sırr-ı azim :büyük sır Sırr-ı hikmet :hikmetinin sırrı Sultan :reis, hükümdar, hâkimiyet sahibi Sünbül: başak Şey :madde, eşya, varlık Tabakat :tabakalar, gruplar, katlar, dereceler Vazife :bir kimsenin yapmaya mecbur olduğu iş, görev Zıd :aksi, muhalif, ters Zîhayat : hayat sahibi, canlı
|