Günün sözü (09.06.2024)

0 views
Skip to first unread message

Erhan Patlak

unread,
Jun 9, 2024, 6:44:28 AMJun 9
to

Bir kısmı arzımızdan bin defa büyük ve o büyüklerden bir kısmı top güllesinden yetmiş derece sür'atli yüz binler ecram-ı semaviyeyi direksiz düşürmeden durduran ve birbirine çarpmadan fevkalhad çabuk ve beraber gezdiren, yağsız söndürmeden mütemadiyen o hadsiz lambaları yandıran ve hiçbir gürültü ve ihtilal çıkartmadan o nihayetsiz büyük kütleleri idare eden ve Güneş ve Kamer'in vazifeleri gibi, hiç isyan ettirmeden o pek büyük mahlûkları vazifelerle çalıştıran ve iki kutbun dairesindeki hesap rakamlarına sıkışmayan bir nihayetsiz uzaklık içinde, aynı zamanda, aynı kuvvet ve aynı tarz ve aynı sikke-i fıtrat ve aynı surette, beraber, noksansız tasarruf eden ve o pek büyük mütecaviz kuvvetleri taşıyanları, tecavüz ettirmeden kanununa itaat ettiren ve o nihayetsiz kalabalığın enkazları gibi göğün yüzünü kirletecek süprüntülere meydan vermeden pek parlak ve pek güzel temizlettiren ve bir muntazam ordu manevrası gibi manevra ile gezdiren ve arzı döndürmesiyle, o haşmetli manevranın başka bir surette hakiki ve hayali tarzlarını her gece ve her sene sinema levhaları gibi seyirci mahlûkatına gösteren bir tezahür-ü rububiyet ve o rububiyet faaliyeti içinde görünen teshir, tedbir, tedvir, tanzim, tanzif, tavziften mürekkeb bir hakikat, bu azameti ve ihatatı ile o semavat Halıkının vücub-u vücuduna ve vahdetine ve mevcudiyeti semavatın mevcudiyetinden daha zahir bulunduğuna bilmüşahede şehadet eder.

 

(Bediüzzaman Said Nursi – 7. Şuadan)

 

Lügatler

Arz : yeryüzü,dünya

Azamet : büyüklük, yücelik

Bilmüşahede :görerek, görmek suretiyle

Daire :sınır içi, bir manevi tesirin hükmünün geçtiği alan, çember

Ecram-ı semaviye :gök cisimleri

Enkaz : Yıkıntı, yıkılmış şeyin artıkları. Harabenin parçaları

Faaliyet :icraat,yapılan işler

fevkalhad : olağanüstü

Gülle : Top mermisi

hadsiz : sınırsız
hakikat : doğru gerçek
hakikî : gerçek, doğru
Hâlık : yaratıcı, herşeyi yaratan Allah

haşmetli : görkemli, heybetli

Hayali :zihnen tasarlanan şey, hayale ait

İdare :çekip çevirmek, becermek, döndürmek

ihata : kapsama, kuşatma
ihtilâl : karışıklık
İsyan :
İtaatsizlik. Emre karşı gelmek. Ayaklanmak.

İtaat :söz dinlemek, alınan emre uymak, boyun eğmek

kamer : ay
Kanun :herkesin uyması için konmuş kaide, kural, emir, yasak ve nizamlar

Kısım :parça, bölüm

Kutup :dünyanın kuzey ve güneydeki en uç kısımları

Kuvvet  :güç, kabiliyet, kudret

Kütle : Bir cismi terkib ve teşkil eden kısımların bütün hey'etine denir. Toplu şey. Deste. Yığın. Külçe.

Levha : Üzerinde yazı veya resim bulunan, duvara asılacak kâğıt.

Mahlûk :yaratılmış, yaratık

Mahlûkat :yaratılmışlar, yaratıklar

 

Manevra : Bir makinenin, bir cihazın işleyişini düzenleme veya idare etme işi ve şekli, hareket

mevcudiyet : var olma hali
muntazam : düzenli, intizamlı
mürekkep : –den oluşmuş, birleşik

Mütecaviz : saldırgan, haddi aşan

mütemadiyen : sürekli olarak, aralıksız

nihayetsiz : sınırsız, sonsuz

rububiyet : Rablık; herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması
semâvât : gökler

sikke-i fıtrat : yaratılış sikkesi, damgası

suret : biçim, şekil

Sürat :hız

şehadet etmek : şahit olmak, tanık olmak

Şua :ışık, parıltı

tanzif : temizleme, temizletme
tanzim : düzenleme, düzene koyma
Tarz :usul, şekil, metod, yol

tasarruf etmek : dilediği gibi kullanmak
tavzif : görevlendirme, vazifelendirme
Tecavüz :haddini aşmak, zorlamak, söz veya hareketle ileri gitmek

tedbir : idare etme, ihtiyacını karşılama
tedvir : çekip çevirme, idare etme
Teshir :
boyun eğdirme, emrine verme

tezahür-ü Rububiyet : Allah’ın bütün varlık âlemini kuşatan egemenliği, idare ve terbiyesinin kendisini göstermesi
vahdet : birlik

Vazife :bir kimsenin yapmaya mecbur olduğu iş, görev

vücub-u vücud : Allah’ın varlığının zorunlu oluşu, var olmak için bir sebebe muhtaç olmaması

zâhir : açık, âşikar

 

 

 

Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages