Madem bu zelzele musibeti, hataların neticesi ve keffaret-üz zünubdur. Masumların ve hatasızların o musibet içinde yanması nedendir? Adaletullah nasıl müsaade eder?
Yine manevi canibden elcevab: Bu mes'ele sırr-ı kadere taalluk ettiği için, Risale-i Kader'e havale edip yalnız burada bu kadar denildi: (1)
Yani: "Bir bela, bir musibetten çekininiz ki, geldiği vakit yalnız zalimlere mahsus kalmayıp masumları da yakar."
Şu ayetin sırrı şudur ki: Bu dünya bir meydan-ı tecrübe ve imtihandır ve dar-ı teklif ve mücahededir. İmtihan ve teklif iktiza ederler ki, hakikatlar perdeli kalıp, ta müsabaka ve mücahede ile Ebubekirler a'la-yı illiyyine çıksınlar ve Ebucehiller esfel-i safiline girsinler. Eğer masumlar böyle musibetlerde sağlam kalsaydılar, Ebucehiller aynen Ebubekirler gibi teslim olup, mücahede ile manevi terakki kapısı kapanacaktı ve sırr-ı teklif bozulacaktı.
Lügatler
A’lâ-yı illiyyîn :yücelerin en yücesi Âdaletullah :Allah’ın adaleti Âyet : Kur’ân’ın her bir cümlesi, işaret, kimsenin inkâr edemeyeceği açık delil Aynen :aslı, kendisi Bela :âfet, sıkıntı, musibet, imtihan Cânib :taraf, yön Dar-ı teklif ve mücahede:sorumluluk ve mücadele yeri Ebû Cehil :cehaletin babası Elcevab :cevap şu ki Esfel-i safilin :Allah katında aşağıların en aşağısı Hakikat: gerçek, doğru, bir şeyin gerçek mahiyeti Havale :ısmarlama, işi veya şeyi başkasına bırakma İktiza: gerektirme İmtihan :denemek, tecrübe etmek, sınamak Keffaret-üz zünûb :günahların keffareti, telafisi Mahsus :hususi, ayrılmış, tayin edilmiş, özel Manevî :manaya ait, ruhani Masum :suçu olmayan, suçsuz
|
Meydan-ı tecrübe ve imtihan:deneme ve imtihan meydanı Musibet :bela, felaket, afet, dert Mücahede :nefisle mücadele, cihat Müsaade :izin, elverişli bulunma Müsabaka :yarışma Netice :sonuç, son, gaye, semere, hülâsa, özet Risale-i Kader :Kader Risalesi=26. Söz Sır :herkesin bilmediği gizli hakikat Sırr-ı kader :kader sırrı Sırr-ı teklif : kulluk sırrı, insanların Allah tarafından görevlendirilerek dünyaya gönderilmesinin anlamı Taalluk :bağlılık, münasebet, alakalı olmak Teklif :görev yükleme Terakki :ilerlemek, yükselmek,artmak Teslim :kabul etmek, doğru ve haklı bulmak, bir emaneti vermek, hükmü altına girmek Vakit :zaman, saat, çağ, mevsim Zâlim :zulmeden, haksızlık eden Zelzele :deprem
|