Başbakan Recep Tayyip Erdoğan on bakanla birlikte Suriye'ye resmi ziyaret düzenledi. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile görüşen Erdoğan, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısına katıldı.
Başbakan Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, heyetler arası görüşmeler öncesinde Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda bir araya gelerek düzenledikleri ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Beşar Esad'a ''saygıdeğer Cumhurbaşkanı kardeşim'' diye hitap eden Erdoğan, Suriye ile tarihi bir süreci başlattıklarını ifade ederek, iki ülke arasında elli bir mutabakat metninin imzalandığını belirtti. Erdoğan, Suriye ve Türkiye arasındaki tarihi ve kültürel yakınlık sebebiyle, imzalanan anlaşmalar çerçevesinde Türkiye'den on bakanın ve Suriyeli bakanların katıldığı toplantılarla adeta ''iki ülke tek kabine toplantısının gerçekleştirildiğini'' söyledi. ''Suriye, bizim Orta Doğu'ya açılan kapımız ve ikinci evimizdir. Türkiye de Suriye'nin Avrupa'ya açılan kapısı ve ikinci evidir'' diyen Erdoğan Suriye ile İsrail arasında yeni bir barış sürecinin başlaması halinde Türkiye olarak üzerlerine düşen görevi yapacaklarını belirterek, ''Biz yine buna varız, yine koştururuz, adil bir neticenin alınmasını da isteriz'' şeklinde konuştu.
Dün iki ülke Ulaştırma bakanlarının Gaziantep-Halep demiryolu hattının açılışını yaptıklarını hatırlatarak ''Bu da çok çok anlamlıydı. İnşallah bunu Şam ve Hicaz demir yoluyla devam ettiririz. Tarih, yeniden o beklenen heyecanı, bizlere ve gelecek nesillere yaşatacak. Atılan adımların sosyal, ticari, kültürel anlamda çok büyük önemi olduğu ortadadır'' dedi.
İş adamları da Erdoğan'ın dilinden düşmüyor
Erdoğan, görüşmeler kapsamında Suriyeli ve Türk iş adamlarının da bir 
çok bağlantı kurduklarını dile getirdi. Yüz yüze ikili temasların 
ilişkilerin gelişmesine katkısı olacağını belirten Erdoğan, ''7 yıl önce
 neredeydik, şimdi neredeyiz. 2 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmine 
2008 yılı sonuyla ulaştık, 3-4 yıl içinde biz bu rakamı 5 milyar dolara 
çıkaralım istiyorum. Bu irade her iki tarafta da var, bunu başarmamak 
için hiçbir sebep yok, bunu başarabiliriz. Biz kendimize Suriye ve 
Türkiye olarak inanıyoruz. Birileri şöyle demiş, böyle demiş... Biz 
kararı verdiğimize göre biz bu adımı atarız ve bunu başarırız. İş 
adamlarımızda ben bugün büyük bir coşku gördüm, hepsinde bir heyecan, 
aşk vardı. İnanç çok önemli, eğer inanırsak, azmedersek dağı bile deler 
geçeriz. Ferhat'a dağı deldiren o olmuştur. Bu mecazdır ama aslolan bu 
hedefe ulaşabilmektir. Ben inanıyorum ki bu süreçte enerjide, eğitimde, 
bilişimde, turizmde, sanatta bütün bunların yanında şu anda diplomatik 
ilişkilerde atılan çok önemli adımlar var, hedeflere doğru yakınlaşma 
var. Bütün bunlarla birlikte çevrede de çok önemli adımları atmamız 
mümkün. Bugün imzalanan anlaşmalarda bunu görüyoruz.'' dedi. Erdoğan, 
her iki ülkenin yatırımcılarına çağrıda bulunarak "Türk işadamları 
buraya, Suriyeli yatırımcılar da Türkiye’ye yatırım yapsın" dedi.
Yine mi "istikrar"?
Erdoğan ekonominin iki sır kelimesinden birinin "istikrar" diğerinin ise
 "güven" olduğunu belirterek "Bunlar yoksa iş adamı yatırım yapmaz. Eğer
 o ülkede istikrar varsa gider yoksa gitmez. Neden intihar etsin. 
İntihar etmenin anlamı yok. Bu iki sır kelime çok önemli. Türkiye ve 
Suriye’de bu iki kavram anlam buldu" dedi.
"Ben kendi ülkemden Suriye’yi seyrettiğim zaman duygulanıyorum. Suudi Arabistan Kralı Suriye’ye geldiğinde etkileniyorum, Beşar Esad Kardeşim Arabistan’a gidince de etkileniyorum. Birlik ve beraberlik dayanışma bizi aydınlık yarınlara taşıyacaktır" diyen Erdoğan "Biz Suriye için nasıl Karadeniz ve Kafkaslara açılan kapıysak Suriye de bizim Arap yarımadası, Ortadoğu ve Körfez’e açılan kapımızdır" diye ekledi.
"GAP'ın Ortadoğu barışına katkısı olacak"
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında
 Suriye'nin kuzey illerinde ortak adımlar atılabileceğine inandığını 
belirtti. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde çok büyük bir yatırım sürecinin 
başlatıldığını söyleyen Erdoğan, ''Bütün bunların bir diğer kazancı da 
Orta Doğu barışına katkısı olacaktır. Bütün bu çalışmaların Türkiye ve 
Suriye arasındaki ilişkileri güçlendirmesine, mevcut işbirliğinin daha 
da genişletilmesine ve halklarımızın yararına çok önemli sonuçlar 
doğuracağına inanıyorum. Gerçekten şu anda Orta Doğu'da Türkiye ve 
Suriye'nin barışa olan katkısı tartışılmazdır. Yüksek Düzeyli Stratejik 
İşbirliği Konseyi sadece Türkiye-Suriye arasında değil Irak-Suriye, 
Ürdün-Türkiye, Lübnan-Türkiye arasında... Bu tür çalışmalarını 
geliştirdikçe bölge bir barış bölgesi haline bu işbirliği konseyleriyle 
gelecektir. Buna da inanıyorum. Yeter ki birbirimize olan dayanışmayı, 
paylaşım anlayışımızı artırarak geleceğe taşıyalım'' dedi.
Türkiye arabuluculuk için hazır
Türkiye'nin, Suriye-İsrail arasında ara buluculuk yapması konusunda 
sorulan bir soruyu, Erdoğan, "Türkiye'nin dolaylı ara buluculuğuna 
Suriyeli kardeşlerimiz 'evet' diyor, ama İsrail tarafı da 'evet' derse 
biz buna hazırız. İsrail 'Erdoğan taraftır, biz Türkiye'nin ara 
buluculuğuna olumlu bakmıyoruz' diyor. Biz kalkıp da 'illa ara bulucu 
olacağız' diyemeyiz. İsrail adres de gösterdi, Sarkozy'i ifade etti. Bu 
konuda da değerli kardeşim Sayın Esad'ın yaptığı açıklamadan dolayı 
kendilerine minnettarız, kendilerinin Sarkozy'inin ara buluculuğuna 
sıcak bakmadığını biliyoruz, dinledik, duyduk. Burada bir süreç şu anda 
çalışıyor. Türkiye'ye bir görev düşerse biz yine hazırız. Türkiye'de beş
 raund çalışmalar yürüdü, son rauntta İsrail Başbakanı benim resmi 
konutumda beş saat çalıştı ve değerli kardeşimle telefonla irtibat 
halinde olduk. Şu anda Dışişleri Bakanım Sayın Davutoğlu aynı şekilde o 
akşam telefonla bir mekik diplomasisi oluşturdu, ama Cuma günü bir iki 
kelimede sıkıntımız vardı. 'Cuma günü bunların üzerinde tekrar 
görüşelim' dendi, fakat Cuma gününün sonu gelmedi, Cumartesi günü 
Gazze'ye bombalar yağmaya başladı. Orada koptu. Kimde suç? Barış yanlısı
 kim, barış karşıtı kim? Biz bunu söyledik diye taraf olduk. Temenni 
ederiz ki yanlışlarını anlarlar, yeni bir barış süreci için adım 
atılırsa, bize de görev düşerse biz yine buna varız, yine koştururuz, 
adil bir neticenin alınmasını da isteriz'' diye yanıtladı.