necmi
unread,Oct 9, 2012, 6:06:30 AM10/9/12Sign in to reply to author
Sign in to forward
You do not have permission to delete messages in this group
Either email addresses are anonymous for this group or you need the view member email addresses permission to view the original message
to imge-söz
hazır gerçek üstücülükten bahsederken; gerçek üstücülüğün gerçekle
olan eylemindeki yaratıcı önderliğe saygılarımla ....
9 Ekim 1967; Bolivya dağlarında Che'nin katledildiği tarih.
Motosiklet yolculuğunun Meksika kavşağında, yaşamı Kübalı
devrimcilerle, Castro ile kesişen Ernesto Che Guevara'nın kaderi bu
tarihten itibaren başka bir yola açıldı. Daha ilk adımda enternasyonal
devrimcilikle işe koyulan Che, Meksika'da başlayan yeni yaşam
serüvenini bütün ömrü boyunca sürdürdü. Che, çizdiği enternasyonal
devrimci profiliyle bütün dünya halklarının gönlünde taht kurdu.
Ölüm yıldönümünde Che'yi ailesi,çocukları ve Fidel'e yazdığı mektuplar
ile anıyoruz
Che'nin çocuklarına veda mektubu
Sevgili Hildacık, Aleidacık, Camilo, Celia ve Ernesto
Eğer bu mektubu okumanız gerekirse bu, sizlerin arasında olmadığımdan
olacaktır. Beni zar zor hatırlayacaksınız, en küçükleriniz ise hiç
hatırlamayacaktır. Babanız düşündüğü gibi hareket eden bir adamdı ve
kesinlikle inançlarına bağlıydı.
İyi bir devrimci olarak yetişin. Doğaya egemen olmayı olanak kılan
tekniğe egemen olmak için çok çalışın. Devrimin önemli olduğunu ve
bizlerin yalnız başımıza hiçbir değerimizin olmadığı hatırda tutun.
Herşeyden önce de dünyanın herhangi bir yerinde hehangi bir kişiye
karşı yapılan herhangi bir haksızlığı daima yüreğinizin en derin
yerinde hissedebilin. Bu, bir devrimcinin en güzel niteliğidir. Sizi
ufaklıklar, hep görmeyi umuyor ve kocaman kucaklıyorum.
Babanız
Che'nin Fidel'e veda mektubu
Fidel,
Dünyanın başka ülkeleri benim mütevazi çabalarımın yardımını istiyor.
Ben senin Küba'ya olan sorumluluğunun sana imkan vermediği şeyi
yapabilirim. Ayrılmamızın zamanı geldi.
Bunu acı ve sevincin karışımıyla yaptığım bilinsin; burada benim
kurucu umutlarımın en safını ve sevdiklerim arasında en sevgili olanı
bırakıyorum ve beni evladı gibi kabul eden bir halkı bırakıyorum. Bu,
benim ruhumdan bir parça koparmaktır. Yeni savaş alanlarında bana
vermiş olduğun inancı, halkımın devrimci ruhunu, görevlerin en kutsalı
olan nerde olursa olsun emperyalizme karşı mücadele etme görevini
yerine getirme duygusunu taşıyacağım.
Başka gökler altında son saatim geldiğinde benim son düşüncem bu halk
ve özellikle sen olacaksın. Öğrettiklerin için ve eylemlerimin en son
sonuçlarına dek sadık olmaya çalışacağım, örneğin için sana teşekkür
ettiğimi, Devrimimizin dış politikası ile her zaman özdeşleştiğimi ve
buna devam edeceğimi, sonumun geldiği herhangi bir yerde Kübalı
devrimci olmanın sorumluluğunu duyacağımı ve öyle davranacağımı,
çocuklarıma ve karıma maddi hiçbir şey bırakmadığımı ve bundan üzüntü
duymadığımı, aksine sevindiğimi, onlar için hiçbir şey istemediğimi
çünkü devletin onlara yaşama ve eğitim görmeleri için gereken her şeyi
vereceğini biliyorum.
Her zaman zafere kadar!
Ya devrim ya ölüm !!!
Che'nin Ailesine Veda Mektubu
Sevgili Canlar,
Bir kez daha bacaklarımın arasında Rocinante'nin kemikleri fırlamış
sağrılarını hissetmeye başladım. Yine elde kalkan, yollara düşüyorum.
Yaklaşık on yıl kadar önce, size yine böyle bir veda mektubu
yazmıştım. Hatırladığımca, daha iyi bir asker, daha iyi bir doktor
olamamaktan yakınmıştım. Artık doktorlukla ilgilenmiyorum, ama öyle
kötü bir asker değilim artık.
Çok daha bilinçli olmanın dışında, hiçbir şey değişmedi özünde;
Marksizm anlayışım derinleşti ve netleşti. Özgürlük adına savaşanlar
için tek çözüm yolunun silahlı mücadele olduğuna inanıyorum ve bu
inanca uygun olarak davranıyorum.
Çokları bana maceracı diyecek, evet öyleyim -ama farklı bir türden-
inançlarını doğrulamak için postunu tehlikeye atan türden...
Belki de bu benim son mektubum olacak.
Ölmeye niyetim yok ama, mantıklı ihtimaller arasında bu da var.
Öyle olursa, son kez kucaklarım sizleri.
Sizleri çok sevdim, yalnız bu sevgiyi nasıl ifade edeceğimi bilemedim;
aşırı bir katılıkla kendi yöntemlerime bağlı kaldım, ve bazı kereler
beni anlayamadığınızı sanıyorum. Beni anlamak kolay değildi, ama salt
bugünlük olsun bana inanın.
Bir sanatçının dikkatiyle eksiklerini giderdiğim iradem taşıyacak
artık sallanan bacaklarımı ve tükenmiş ciğerlerimi. Bunu yapacağım.
Arada bir düşünün yirminci yüzyılın şu fedaisini. Celia'yı,
Roberto'yu, Juan Martin'i, Pototin'i, Beatriz'i, herkesi öperim.
Ve isyankâr, başıboş oğlunuz sizleri kucaklar.
Ernesto