En Yakın Hurdacı

[Hurdacı]

İstanbul, Avrupa ile Asya kıtalarını birbirine bağlayan bir köprü niteliği taşımaktadır. Kuzeyde Karadeniz, güneyde Marmara Denizi ve ortada İstanbul Boğazı'ndan oluşan kent, kuzeybatıda Tekirdağ'a bağlı Saray, batıda Tekirdağ'a bağlı Çerkezköy, Çorlu, güneybatıda Tekirdağ'a bağlı Marmara Ereğlisi, kuzeydoğuda Kocaeli'ne bağlı Kandıra, doğuda Kocaeli'ne bağlı Körfez, güneydoğuda Kocaeli'ne bağlı Gebze ilçeleri ile komşudur.

Şehrin ismini aldığı ve Haliç ile Marmara arasında kalan yarımada üzerinde bulunan İstanbul’un bütünü 5712 km²'dir. Marmara denizindeki Adalar da İstanbul iline dâhildir.

İstanbul çevresinin nebat örtüsü, Akdeniz iklimi bitkilerini çağrıştırır. Bölgede en çok görülen nebat türü, uzun ve kurak yaz mevsimine ahenk sağlayan makidir. Yer yer görülen ormanlık alanların en önemlisi kentin 20 km. Kuzeyindeki Belgrad Ormanı'dır.

İstanbul ilinde büyük akarsu yoktur. En büyük akarsu, hem de Kocaeli Yarımadası'nın da en büyük suyu olan Riva Çayı’dır. Uzunluğu 71 km. Olan Riva Çayı, kaynaklarını Kocaeli’nden alır ve güneydoğu kuzeybatı yönünde akarak Riva köyü yakınlarında Karadeniz'e dökülür.

Boğaza dökülen suların en mühimleri Küçüksu ve Göksu Dereleridir. Ayrıca Haliç 'e dökülen Kâğıthane ve Alibey Dereleri, Küçükçekmece Gölüne dökülen Sazlıdere, Büyükçekmece Gölüne dökülen Karasu Deresi, Terkos Gölüne dökülen Trança Deresi, İstanbul İlinin mühim akarsularıdır.

İlde küçük ama önemli üç göl vardır. Bunların üçü de Avrupa yakasındadır. Denizden ayrılmış olan Terkos Gölü’nün suyu tatlıdır. Kentin suyu bu gölden sağlanır. Marmara Denizi kıyısında bulunan Küçükçekmece (11 km²) ve Büyükçekmece (16 km²) göllerinin suları denizle temasları olduğundan tuzludur.

Yaz ayları genellikle sıcak, kış ayları bölgeyi tesiri dibine alan sistemlere bağlı olarak fazla soğuk geçmeyen İstanbul, Akdeniz ikliminin özelliklerini taşıyor görünse de, Marmara Denizi ve İstanbul Boğazı'nın etkisiyle farklı özellikler taşır. Kış aylarında Karadeniz'den gelen soğuk-kuru hava hacmi ile Balkanlardan gelen soğuk-yağışlı hava hacminin özellikle Akdeniz'den gelen ılık ve yağışlı güneyli hava kütlelerinin etkisi altındadır. Bütün ilde Karadeniz'in soğukça yağışlı (poyrazlı) havasıyla Akdeniz'in ılık (lodoslu) havası birbirini izler. İlde yaz-kış, gece-gündüz arasında büyük sıcaklık farkları görülmez.

İstanbul, Türkiye’nin Marmara Bölgesinde 5.196 km² izdüşüm alana (5.461 km² gerçek alan) sahiptir. Doğuda Kocaeli, Batıda Tekirdağ ve Kırklareli’ne komşu olan İstanbul’un Kuzeyi Karadeniz, Güneyi Marmara Denizi ve Haliç ile çevrilidir.

Bugünkü İstanbul’un büyük kesimi Avrupa yakasında, diğer kesimi ise Asya yakasındadır.

İstanbul, kara ve denizler içinde mühim bir geçit yerindedir. Bir yakası Anadolu ve Balkan Yarımadaları, diğer yakası Karadeniz ve Ege Denizi arasında bulunur.

İstanbul’da yılın tüm ayları nemli geçmiş olduğu biçimde, şehrin en yüksek nem miktarına haiz olduğu devre %80-85 oranıyla Aralık-Ocak ayları olarak saptanmıştır.

Yüksek rutubet oranından dolayı kar yağışları sıklıkla yaşanmasa da, Aralık ve Mart ayları arasındaki dönemde az da olsa kar yağışları görülmektedir
Asırlardır birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan İstanbul, Türkiye’nin en kalabalık nüfusa sahip şehridir. İstanbul’un en önemli özelliklerinden biri de tarihin her döneminde göç almış olmasıdır.

İstanbul, bu hususi durumunu Cumhuriyet Dönemi'nde de devam ettirmiştir. Nüfus bakımından Türkiye’nin en büyük kenti olmasının yanı sıra İstanbul, bununla birlikte nitelikli insan gücünün ve mühim yatırımların toplandığı bir metropoldür.

Türkiye ekonomisi, 2000’li yılların başlangıcında yakaladığı büyüme ivmesini artırarak devam etmektedir. Cumhuriyetin 100. Senesinde dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmeyi hedefleyen Türkiye ekonomisinde en büyük oranı İstanbul almaktadır. Ülkemizin sanayi ve üretim merkezi olan İstanbul, tarihsel zenginliği sayesinde turizm için de mühim bir şehir konumundadır.

Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırımları olan İstanbul Havalimanı, Osmangazi Köprüsü ve Kanal İstanbul benzer biçimde projelerle dünyanın da gözünü ayırmadığı İstanbul, milli gelirdeki artışın da liderliğini yapmaktadır. Dünyanın birçok ülkesinden fazla olan nüfusuyla büyük bir ekonomik güç haline gelen İstanbul, genç nüfusu yardımıyla gelecek için de büyük bir potansiyel barındırmaktadır.

İstanbul, geçmişten günümüze Türkiye ekonomisinin geçirdiği bütün dönüşümlerde merkezi rol oynamıştır. Bunda, İstanbul’un yurtdışından gelen akımların ülkemize giriş kapısı olması kadar, yurt içinde yaratıcılık ve yeniliğin odaklandığı, girişimciliğin yoğunlaştığı bir merkez olmasının tesiri büyüktür.

Arnavutköy hurdacı, Ataşehir hurdacı, Avcılar hurdacı, Bağcılar hurdacı, Bahçelievler hurdacı, Bakırköy hurdacı, Başakşehir hurdacı, Bayrampaşa hurdacı, Beşiktaş hurdacı, Beykoz hurdacı, Beylikdüzü hurdacı, Beyoğlu hurdacı, Büyükçekmece hurdacı, Çatalca hurdacı, Çekmeköy hurdacı, Esenler hurdacı, Esenyurt hurdacı, Eyüp hurdacı, Fatih hurdacı, Gaziosmanpaşa hurdacı, Güngören hurdacı, Kadıköy hurdacı, Kağıthane hurdacı, Kartal hurdacı, Küçükçekmece hurdacı, Maltepe hurdacı, Pendik hurdacı, Sancaktepe hurdacı, Sarıyer hurdacı, Silivri hurdacı, Sultanbeyli hurdacı, Sultangazi hurdacı, Şile hurdacı, Şişli hurdacı, Tuzla hurdacı, Ümraniye hurdacı, Üsküdar hurdacı, Zeytinburnu hurdacı, güneşli hurdacı firmalar vardır.
   
Hurda, kullanım dışında olan malzemenin posasıdır. Hurda birçok materyali arasında barındırabilir. Hurda türevleri olarak en yüksek değerli olanlar metal türevleridir. En yakın İstanbul hurdacı firması sayesinde hurdalarınızı satarak aile bütçesinde katkı sağlayabilirsiniz.

Hurdacılar, İnsanların elinde olan ve işe yaramayan hurdaları rahatlıkla alabilir ve aldıktan sonra eritip ham maddeye dönüştürebilir. Ve bu tekrar yeniden kullanılırsa Geri dönüşüm olmaya adım atar. Bu sayede hurdalar kendi başına bir piyasa olmuştur.

Örnek vermek gerekirse şu anda yeni olan bir elektronik alet ileride eskidikçe hurdaya dönüşebilir, hurda durumuna düştükten sonrasında içerisinde bulunan demir, çelik, bakır, kurşun gibi maddeler kullanılabilir.

Geri dönüşüm terim olarak, kullanım dışı kalan geri dönüştürülebilir atık malzemelerin çeşitli geri dönüşüm yöntemleri ile ham madde olarak yeniden imalat süreçlerine kazandırılmasıdır.

Tüketilen maddelerin yine geri dönüşüm halkası içine katılabilmesi ile en önce ham madde ihtiyacı azalır. Böylece insan nüfusunun artışı ile paralel olarak artan tüketimin organik dengeyi bozması ve doğaya verilen zarar engellenmiş olur. Bununla birlikte yine dönüştürülebilen maddelerin yeniden ham madde olarak kullanılması büyük miktarda enerji tasarrufunu mümkün kılar. Örneğin, güneşli hurdacı yine kazanılabilir alüminyumun kullanılması alüminyumun sıfırdan yapım edilmesine oranla %35'e varan enerji tasarrufu sağlamaktadır.

Atık malzemelerin ham madde olarak kullanılması muhit kirliliğinin engellenmesi açısından da önemlidir. Kullanılmış kâğıdın yine kâğıt imalatında kullanılması hava kirliliğini %74-94, su kirliliğini %35, su kullanımını %45 azaltabilmektedir. Örneğin bir ton atık kâğıdın kâğıt hamuruna katılmasıyla 8 ağacın kesilmesi önlenebilmektedir.

Bakır, Cu sembollü ve 29 atom sayılı bir kimyasal element'tir. Çok yüksek termal ve elektrik iletkenliği olan yumuşak, dövülebilir ve sünek bir metaldir. Yeni açığa çıkmış saf bakır yüzeyi pembemsi-turuncu renklidir. Bakır, ısı ve elektrik iletkeni olarak yapı malzemeleri'nde, muhtelif metal alaşımların bileşiminde, som gümüş gibi kuyumculuk'ta, kupronikel denizcilik donanımı ve madenî para yapımında ve konstantan yük ölçer'lerde (ingilizce: strain gauge) ve ısı ölçen termokupllarda kullanılır.

Bakır, doğada direkt kullanılabilir metalik formda (organik metal) oluşabilen birkaç metalden biridir. Bakır çok erkenden, M.Ö. 8000'den itibaren birkaç bölgede insanlığın kullanımına yol açtı. Binlerce yıl sonrasında yaklaşık M.Ö. 5,000'lerde sülfür cevherlerinden ergitme meydana getirilen ilk metaldi; takriben M.Ö. 4.000'lerde kalıpta şekle dökülen ilk metaldi; ve yaklaşık M.Ö. 3,500'lerde bronz yapmak için başka bir metal, kalay ile bilerek alaşımlanana ilk metaldi.

Roma periyodu'nde, bakır esas olarak metalin adının kökeni olan Kıbrıs'ta çıkarılmış, "aes сyprium"dan (Kıbrıs metali), hemen sonra сuprum (Latince) olarak değiştirilmiştir.  İstanbul'da hurda bakır alan hurdacı firmasıyız. Coper (Eski ingilizce) ve copper bundan türetilmiştir daha sonraki imla evvela 1530 civarında kullanılmıştır.

Yaygın olarak karşılaşılan bileşikler azurit, malakit ve turkuaz şeklinde minerallere sıklıkla mavi veya yeşil renkleri veren ve tarihte pigment olarak kullanılan bakır(II) tuzlarıdır.

Binalarda, çoğu zaman çatı kaplamada kullanılan bakır, yeşil bakır pası (ingilizce:verdigris) yada patina kurmak üzere oksitlenir. Bakır bazen dekoratif sanatta hem temel metal formunda aynı zamanda bileşiklerde pigment olarak kullanılır. Bakır bileşikleri bakteriostatik etken madde'ler, mantar öldürücüler ve ahşap koruyucular olarak kullanılır.

Bakır, solunum enzim kompleksi sitokrom c oksidaz temel bileşeni olduğu için, yaratı rejim minerali olarak bütün canlı organizmaları için gereklidir. Yumuşakçalar ve kabuklularda bakır, kan pigmenti hemosiyanin bileşenidir, balıklarda ve diğer omurgalı'larda bunun yerini demir-kompleksli hemoglobin alır. İnsanlarda bakır esas olarak karaciğer, kas ve kemikte bulunur. Yetişkin vücudu, vücut ağırlığının kilogramı başına 1.4 ile 2.1 mg içinde bakır ihtiva eder.

Bakır, 1B geçiş grubunda yer alan kimyasal element. Bakır, dünyanın derhal derhal bütün bölgelerinde bulunması nedeniyle geniş ölçüde üretiminin yapılabilmesi, elektriği öteki tüm metaller arasında gümüşten sonra en iyi ileten metal olması ve endüstriyel önemi yüksek olan pirinç, bronz şeklinde alaşımlar yapması benzer biçimde nedenlerden ötürü geniş bir kullanım alanına sahiptir. Simyacılar tarafından element Venüs simgesi ile gösterilmiştir. İstanbul anadolu yakası hurdacı firmaları tüm bu kullanım alanlarını yakından takip etmektedir.


Hurda alan Hurdacı deposu hurda satmak isteyenlerden kıymetli metal hurdalarınızı alım satımı yapacak kişilerdir.

İstanbul'da hurdacı olmak çalışmayan bozuk, özelliğini yitiren eşyaların geri dönüşüm amacıyla toplanması aşamalarını içerir.

En iyi hurdacılar biriktirilen malzemeleri çeşitlerine göre ayırma tesislerine götürür.

Burada alüminyum, nikel, krom, çinko, demir, ve bakır gibi kıymetli madenler gruplara ayrılarak biriktirilir. Belirli bir ağırlığa ulaşan malzemeler bir süre sonra geri dönüşüm fabrikasına satılarak eritilir.

Bildiğiniz gibi hurdalar kullanım dışında olan atıkların kalanıdır. Atık hurdalar bol miktarda materyalleri içinde barındırır.

Hurda türevleri aralarında en kıymetli olanlar metallerdir. Hurdacılar kıyıda köşe kalmış ve kullanılmaz durumdaki hurdaları kolayca alabilir.

Satın aldıktan sonra hepsini hammadde olsun diye eritir. Bu işlemin tekrarlanmasına geri dönüşüm denilmektedir. Böylelikle atık malzemeler tekraren ekonomiye kazandırılır.

Firmamız gibi avrupra yakası hurdacı şirketler İstanbul hurda depoları arasında çevre temizliğine hizmet etmek için çalışmaktadır. Konumuma en yakın hurdacı telefonu araştıranların numaramızı aramalarını arzu en yakın hurdacı ediyoruz.

Profesyonel istanbul hurdacı firmaları içinde lideri. Güncel hurda fiyatları ile hurda alıyoruz. Buraya en yakın hurdacı firmasıyız. Bulunduğunuz yere araçlarımızı gönderiyoruz. Her türlü hurda alımında nakit ödüyoruz.