Cenab-ı Hakk'ın masivasına (yani kainata) mana-yı harfiyle ve Onun hesabına bakmak lazımdır. Mana-yı ismiyle ve esbab hesabına bakmak hatadır.
Evet her şeyin iki ciheti vardır. Bir ciheti Hakk'a bakar. Diğer ciheti de halka bakar. Halka bakan cihet, Hakk'a bakan cihete tenteneli bir perde veya şeffaf bir cam parçası gibi, altında Hakk'a bakan cihet-i isnadı gösterecek bir perde gibi olmalıdır. Binaenaleyh nimete bakıldığı zaman Mün'im, san'ata bakıldığı zaman Sani', esbaba nazar edildiği vakit Müessir-i Hakiki zihne ve fikre gelmelidir.
(Bediüzzaman Said Nursi - Mesnevi-i Nuriye'den)
Lügatler
|
Binaenaleyh :bunun üzerine, bundan dolayı Cenâb-ı Hakk :Hakkın ta kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah Cihet :yön, taraf Cihet-i isnad :dayanma yönü Esbab: sebepler Fikir :düşünce, görüş Hak :varlığı hiç değişmeyen,her hakka sahip,ibadete layık(Allah) Halk :insan topluluğu, insanlar Kâinat : evren, yaratılanların hepsi Lazım :lüzumlu, gerekli Mana-yı harfi : harf mânâsı; bir şeyin kendisini değil de san’atkârını, ustasını, sahibini bildirip tanıtan mâna Mana-yı ismi : isim mânâsı; bir şeyin bizzat kendisine bakan ve kendisini tanıtan mânâsı
|
Masiva :Allah’tan gayrı her şey, Allah’ın dışındaki varlıklar Mesnevi-i Nuriye :nurlu parçalar, nurlu manzumeler Müessir-i hakiki : gerçek tesir sahibi olan, bütün sebepleri yaratıp onlara hükmeden Allah Mün’im :nimet veren, yedirip içiren Nazar :bakma, bakış, görüş, görüş açısı, dikkat Nimet :iyilik, lütuf, ihsan, yiyecek içecek faydalı şeyler Sanat :ustalık, hüner, marifet Sâni’ : her şeyi mükemmel ve sanatla yaratan Allah Şeffaf :ışık geçiren parlak cisim Şey :madde, eşya, varlık Tentene :tül gibi, ince ve şeffaf Vakit :zaman, saat, çağ, mevsim Zihin :anlama bilme hatırlama kuvveti
|