BOZGUNCU BASIN YAYINA KARŞI DERHAL "OLAĞANÜSTÜ HAL" İLAN EDİLSİN!
A. Doğan'ın kiralık kalemi, eski İslamcı, şimdi Amerikancı A. Hakan, sahibi değişen fakat Amerikancılığı değişmeyen Tüpçünün sahipliğindeki CNN'deki sözde "Tarafsız Bölge" programında, Sağlık Bakanlığının aldığı tedbirler konusunda ısrarla güvensizlik yaratmaya kalkışıyor!
Tam bir haddini bilmezlik içinde, hatta küstahça, basının gücünü kullanarak çok değerli uzmanları, aklı sıra sorguya çekmeye kalkışmaktadır!
Sözde basın özgürlüğü silahını kullanan bu sorumsuz gazeteciler, açıkça toplum düşmanlığı yapmakta; halkı telaşa sürükleyecek yayın yapmaktadır!
'99 depreminde açıkça devlet düşmanlığı yaparak yabancı güçlere hizmet eden işbirlikçi basın yayın, en son depremde ve İdlip'te verdiğimiz şehitler konusunda da bozguncu yayın yapmıştı!
Muhtemel İstanbul ve Marmara depreminde, işbirlikçi basın yayının nasıl haince yayın yapacağını tahmin etmek zor değildir!
Bazı ülkelerde, böyle sorumsuz, bozguncu ve hain medya olmadığı halde, olağanüstü hal ilan edildiği görülmektedir. Aynı işbirlikçi ve PKK yardakçısı medya, olağanüstü hali, antidemokratik uygulama diye göstermektedir!
Türkiye'de, dünya çapında çok başarılı şekilde tedbirler alındığı ve birçok bakımdan Türkiye'nin güçlü olduğu ortadayken açıkça düzmece yayınlar yapılmakta ve medya, toplumda Sağlık Bakanlığı ve hükümete ısrarla güvensizlik yaratmaya kalkışmaktadır!
Bu durumda, hiç tereddüt etmeden ve Türkiye-karşıtı marjinal çevrelerin yaygaralarını önemsemeden, hemen OLAĞANÜSTÜ HAL ilan edilmeli ve bozgunculuğa karşı çok sert tedbirler alınmalıdır.
Hem geçmiş depremdeki hem de bu virüs tehlikesi karşısındaki Japon halkının birlik halinde, soylu ve vakur tavrı örnek alınmalıdır.
Ülkeye bağlı basın yayın ve vatansever gazeteciler, halka yardımcı olacak ve halkı paniğe sevk etmeyecek şekilde sorumlu yayın yapmalıdır.
Oğuz Akıncı, Edirne, 16 Mart 2020
__________
GÜN; BİRLİK, DAYANIŞMA ve YARDIMLAŞMA GÜNÜDÜR!
Türk milleti, zor günlerde yardımlaşma ve dayanışma ile güçlükleri mutlaka aşacaktır. Batıda aşırı bireycilikten ve emperyalist yağmacı kültürün halk-karşıtı, hatta insanlik-karşıtı özelliğinden dolayı böyle bir gelenek yoktur.
Son depremde Kızılay'ın bağış kampanyasına "dilencilik" denerek başkanına eleştirilerden dolayı da köklü bir kurumumuz olan Kızılayımız aşağılanmaya çalışılmıştı!
'99 Depreminde ABD işbirlikçisi gazete ve TV'lerin: "Nerde bu devlet?" yalani ve alçaklığıyla yürüttüğü yıkıcı kampanyanin benzeri, şimdiki dünya çapındaki salgın günlerinde de sürdürülüyor.
Bazı Amerikancılar, İMF'ye tekrar "teslim olunması" için kampanya yürütüyorlar! Büyük salgında Türkiye'nin durumu sanki İtalya, İspanya, ABD gibi feci durumdaymış şeklinde, hiç utanmadan alçakça bozgunculuk yapıyorlar! Kaldi ki, bu ülkelerde bile bizdeki aşağılık bozgunculuk gibisi yoktur!
İktidar-muhalefet, sağ-sol bütün partilerden halkımızı, soğukkanlı ve sağduyulu bir şekilde davranarak asılsız haberlere itibar etmemeye ve birlik, dayanışma, yardımlaşma içinde hareket etmeye davet ediyoruz.
HAYDİ TÜRKİYEM!
HAYDİ BÜYÜK TÜRK MİLLETİ!
Murat Sakarya, Gazi-Ankara
__________
TÜRKİYE'deki KAMPLAŞMA, HER KONUDA ÖNYARGILI TAVRI KÖRÜKLÜYOR!
TRT1'de gösteriliyor diye, hepimizin seyretmesi gereken, Millî Kurtuluş Savaşımızla ilgili YA İSTİKLÂL YA ÖLÜM! dizisini seyretmeyen önyargılı insanlar var!
Her konuda, sanki Çin Seddiyle ayrılmış iki düşman ülkeden birinin vatandaşı gibi davranan fanatikler var! Bunu, her ülkede olan iktidar ile muhalefet veya sağ-sol çekişmesiyle açıklamak mümkün görünmüyor. Bizdeki çatışmacı siyasî kültür ve gelenekle de açıklanması pek mümkün değil gibi...
Batılılar durumu birkaç yıl önce açıklamışlardı. Obama döneminde Türkiye'de, nerdeyse her iki haftada bir, bazen Işid bazen de PKK eliyle bombalar patlatılarak katliamlar yapılıyordu. Tabii, hem içerde hem de Suriye'de PKK'nın alçakça saldırıları sürdürülüyordu.
Toplumu öylesine kamplaştırdılar ki, bu durumu batılı emperyalistler, durum tespiti yapıyor gibi açıkça itiraf etmişlerdi:
"Türkiye, -Nobel kazandığı halde- sevinçte, -sık sık onlarca kişinin katledildiği patlamalar karşısında- üzüntüde birleşemeyen bir ülke haline geldi!"
Türkiye'deki kamplaşmaya bir başka küçük örnek:
Bir genç, yanlış kullandığı bir kelimeye, üç ciltlik önemli bir sözlük olan "Misalli Türkçe Sözlük'ten karşılık verdiğimde, hiç ciddiye almamış; Türk Dili hocası olduğumu bildiği halde, "Misalli" kelimesine "Osmanlıca" olduğu için tepki göstermişti! "Örnekli" diye öztürkçe yazılmadığı için!..
F. Murat Doğan
---------- Forwarded message ---------
Gönderen:
Fethi Murat Doğan <fethi...@gmail.com>Date: 1 Nis 2020 Çar, 11:50
Subject: T.C. Millî Savunma Bakanlığı (@tcsavunma) adlı kişiden tweet
To: F. Murat Dogan <
fmdo...@gmail.com>