Tütün ve Alkol Düzenleme Kurumunun Yeni Taslağına Dair..

5 views
Skip to first unread message

deja vu

unread,
May 26, 2010, 4:08:07 AM5/26/10
to doktor...@googlegroups.com
Tütün ve Alkol Düzenleme Kurumunun Yeni Taslağına Dair..

Kurumun hazırladığı, alkol ve tütün mamüllerinin kültür-sanat ve spor aktivitelerinde sponsorluk yapmasını yasaklayan
ve bunun gençleri olumsuz yönde etkilediğini ifade eden taslağın yürürlüğe girmesi halinde efes pilsen'e ne olacağı kafalarda soru işareti bıraktı.
Efes yetkililerinin yaptığı sözlü açıklamayla varılan sonuç: taslağın yürürlüğe girmesi ve bu yönetmeliğin uygulanmaya başlaması akabininde Efes'in kapatılacağı yönünde.
Peki dünyanın hiçbir yerinde içki sayılmayan bir bira markasının, gençlerin gelişimini, sağlığını, düşünsel gücünü en olumlu yönde etkileyen sanat çalışmalarında
sponsor olarak bulunduğunu göz önünde bulundurursak, acaba bu doğru ve maksadına hizmet eden bir karar mı ?

Gerek kültür sanat etkinliklerinde, gerek sporda, gerek büyük organizasyonlarda Türkiye'nin en destekçi kuruluşu olan;
hatta adına bir basketbol kulübü olan Efes Pilsen'in kapanışı demek; tiyatroların, konserlerin, spor etkinliklerinin,
dans gösterilerinin ve dünyaca ünlü sanatçıları kapsayan büyük organizasyonların ciddi manada sekteye uğrayacağı anlamına gelmiyor mu..

İş bu minvalde, ne tür bir politika seyrinde bu karar alınıyor bilmemekle beraber, yokedecekleri şeylerin de farkına varmalarını bekliyor ve kararın danıştaydan dönmesini umuyorum.


Andac Ozikiz

unread,
May 26, 2010, 4:55:58 AM5/26/10
to doktor...@googlegroups.com
hmm..

sevgili Büşra Aslan'ın ilk girdisi oluyor bu sanıyorum.. devamını bekliyoruz.. =)

konuya gelince.. geçen hafta bu konuda, Açık Radyo'daydı yanılmıyorsam, bir program yapılmıştı ve dinlemek fırsatını bulmuştum.. tam tarihini hatırlamamakla berbarer, çok yakın olmayan bir tarihte alkollü içkilerin reklamlarının yasaklanması ile beraber Efes yetkilileri 'ne yapsak ne etsek' diye düşünürlerken, bu sponsorluk işleri ile hem bu reklam yasağını delebilmeyi hem de spora - sanata destek vermeyi çıkış yolu olarak kabul etmişler.. sanatsal birçok faaliyete sponsor olduklarını zaten biliyoruz.. bunlara girmeyeceğim.. kalıcı değer olarak bu ülkeye kazandırdıkları spor kulübünden bahsetmek istedim biraz.. sadece bunu bile konuşuyor olsak yeter aslında..

Efes Pilsen, yukarıda yazdığım nedenlerle, 1976 yılında Kadıköy Spor'u satın alarak Efes Pilsen Spor Kulübü adıyla 1978 yılında 2nci ligi "yenilgisiz şampiyon" olarak bitirmiş. 1nci basketbol ligine çıktığı 78-79 sezonunda, yani 1nci lige çıkar çıkmaz şampiyon olmuş. bu muazzam bir başarı..

sonrakilere zaten çoğumuzun yaşı yetiyor.. Petar Namuoski'yi, Tamer Oyguç'u, Ufuk Sarıca'yı, Volkan Aydın'ı, Mirsad Türkcan'ı, Murat Evliyaoğlu'nu, Hidayet Türkoğlu'nu ve koç Aydın Örs'ü kim unutabiilr..? bu efsane kadroyu yaratan firmaya ancak teşekkür edilir..

Koraç Kupası'nı alan bu güzide takımın finansörü olan Efes Pilsen firması elbette reklam kaygısı güdüyordur.. ama kimin umrunda bu..? bu ülkeye katma değer üreten, kendi imalat alanının dışında bu ülkeye hizmet veren bu firmanın engellenmesine iyi niyetle bakamıyorum..

alkolün zararları, gençlerin alkol ve tütünden korunması gerekliliğine katılıyorum..
ama bu bir tedbir değil..

eğer basket oynadığı salonun duvarında bira markası görüp de buna öykünüyorsa o genç bırakın etkilensin zaten.. veya gittiği caz festivalinin kapısında, sponsor olarak EFES adını görüp bira içmeye başlayacaksa zaten o kişiden pek bir beklentimiz olmamalı toplum olarak..

çelişkiler ülkesindeki çelişkilerden tek tek bahsetmek isterdim ama ne zamanım ne de kafam müsait değil..

bunun çözümü böylesi bireysel ve devletten para yardımı almaksızın yapılan hizmet faaliyetlerini engellemek değil, halkı gerçek anlamda yetişmiş ve irade sahibi bireyler olarak doğru eğitmek olduğunu düşünüyorum..

duvarda, tv de gördüğümüz bira markası ile ahlakımızı ve sağlığımızı bozmaya bu kadar meyilli olduğumuzu ima eden devlet idarecilerine de teessüf ediyorum..

yaklaşık 9-10 senedir ağzıma bir damla alkol koymadım.. Efes Pilsen'in basketboldaki başarılarını TV başında ağlayarak izlerken de subliminal olarak beni etkileyemediklerini söylemem böbürlenmek sayılmaz sanırım..

selam, sevgi ve tüm iyi şeyler

andac..



Fatih Söylemez

unread,
May 26, 2010, 6:37:57 AM5/26/10
to doktor...@googlegroups.com
Alkole başlama yaşıyla ilgili bir araştırma yapsak ülke genelinde
neredeyiz acaba?

Bir de spora/sanata başlama yaşıyla ilgili benzer bir araştırma yapalım.

Bence alkole başlama yaşı spora/sanata başlama yaşının altındadır, o
yüzden bireyin spora/sanata başladıktan sonra alkole özenmesi teorik
olarak mümkün değildir.

Şaka bir yana, demek istiyorum ki, güzel ülkemde insanlar reklam görüp
değil arkadaşını görüp içki içiyor.

Basket maçını izleyip de of canım çok bira çekti diyebilmesi için
zaten alkolik olması ya da en azından seviyor olması lazım değil mi
zaten? Basket maçını izleyen çocuk/genç olsa olsa sokağa çıkıp
arkadaşlarıyla basket oynamayı ister.

Reklamın bilinçaltımızda çok pis oyunlar oynadığını hepimiz biliyoruz
aslında kabul ediyorum belki birileri sürekli basket maçı izlerken
bilinçaltında bira yerleşmiş ve bakkalın/barın önünden geçerken de
denemek istemiş böylelikle de alkole başlamış olabilir, lakin bu ihmal
edilebilir kanaatindeyim. Zaten reklam yasağı var, bir de
sponsorluklar kaldırılmasın bence de.

Söylediklerimi özetlemek için sonuna kadar Sayın Özikiz'in şu sözüne
yürekten katıldığımı belirtmek isterim: "bunun çözümü böylesi bireysel


ve devletten para yardımı almaksızın yapılan hizmet faaliyetlerini
engellemek değil, halkı gerçek anlamda yetişmiş ve irade sahibi
bireyler olarak doğru eğitmek olduğunu düşünüyorum"

Saygılar

Fatih Söylemez


2010/5/26 Andac Ozikiz <andac....@gmail.com>:

> --
> Doktorasızlar
> http://www.doktorasizlar.com

--
Fatih Söylemez
aka aphelion

deja vu

unread,
May 26, 2010, 6:41:10 AM5/26/10
to doktor...@googlegroups.com
Çok güzel noktalara değindiniz. Açıkçası konuyu "hem nalına hem mıhına" şeklinde ele almak istemiştim fakat bazı yerler eksik kalmış sayenizde farkettim.

Efes'in ticari amaçla eğlenceye, daha çok gençlerin ilgi alanlarına yönelik sponsorluklar seçtiği su götürmez gerçek.
İyi niyet aradığım zaman bu engellemenin, sağlık masraflarının tütün masraflarından daha fazla oluşunu baz aldığını düşünmekten başka birşey gelmiyor aklıma.

Açık konuşayım ki, insanların kendi tercihleriyle bu ürünleri kullanması sonucu meydana gelen sağlık sorunları veya bireylerin maaşının büyük bir kısmını şu sıkıntılı günlerde bile sigaraya ve alkole harcaması beni ilgilendirmiyor. Gençlere, çocuklara, insanlara kattığı ve zihinsel gelişimlerine, ruhen ve kalben beslenmelerine ve en çok da insanlıklarına fayda sağlamaya önayak olan bu etkinlikler ilgilendiriyor. Politik bakmaktan ziyade, mevzunun hümanist kısmıyla alakalı meramımı dile getirmek istedim.

Bu noktada böyle bir tedbir şekli akla mantığa uymaz. Yaratıcı çözümler bulmak ve aileyi bilgilendirmek yerine bu yolu seçmek bana hiç iyi niyetli gelmiyor.
Ben de yeni jargonda "sosyal içici" olarak tanımlanan ve nadiren içen bir bireyim; ailemden bu konuda gerekli izni ve bilgiyi zamanında almış olmamdan ötürü bunu bir marifet değil zaman zaman adabınca alınan bir keyif olarak görüyor ve bu tip etkinliklerin arka planındaki afişlerden etkilenmiyorum, farketmiyorum bile. Fikrim, bu hususta bir aile bilinçlendirme kampanyası vb uygulama başlatılmasıdır.

26 Mayıs 2010 11:55 tarihinde Andac Ozikiz <andac....@gmail.com> yazdı:



--
Doktorasızlar
http://www.doktorasizlar.com

Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages