Eğer iman olmazsa veyahut isyan ile o iman tesir etmezse; hayat, zahiri ve kısacık bir zevk ve lezzetle beraber, binler derece o zevk ve lezzetten ziyade elemler, hüzünler, kederler verir. Çünki insanda akıl ve fikir olduğu için, hayvanın aksine olarak hazır zamanla beraber geçmiş ve gelecek zamanlarla da fıtraten alakadardır. O zamanlardan dahi hem elem, hem lezzet alabilir. Hayvan ise, fikri olmadığı için, hazır lezzetini, geçmişten gelen hüzünler ve gelecekten gelen korkular, endişeler bozmuyor. İnsan ise, eğer dalalet ve gaflete düşmüş ise, hazır lezzetine geçmişten gelen hüzünler ve gelecekten gelen endişeler o cüz'i lezzeti cidden acılaştırıyor, bozuyor. Hususan gayr-ı meşru ise, bütün bütün zehirli bir bal hükmündedir. Demek hayvandan yüz derece, lezzet-i hayat noktasında aşağı düşer.
(Bediüzzaman Said Nursi – 13. Sözden)
Lügatler
Akıl :düşünme ve anlama duyusu Aks :zıt, ters, muhalif, yankı Alâkadar :ilgilendirme, alakalı, ilgili Cidden : Şaka olmayarak. Gerçekten. Ciddi olarak. Cüz’î: azıcık Dalâlet :sapıklık, iman ve islamiyetten ayrılmak, Allah’a isyankâr olmak, inançsızlık Elem :keder, üzüntü, acı Endişe :korku, düşünce, merak, keder, kuruntu Fıtraten :yaratılıştan gelen Fikir :düşünce, görüş Gaflet :dikkatsizlik, vurdumduymazlık, en mühim vazifeyi düşünmeyip kıymetsiz işlerle uğraşmak, sorumsuzluk, âhiretten ve Allah’ın emir ve yasaklarından habersiz davranma Gayr-i meşru :şeriat harici, kanunsuz, kanun dışı, Allah rızasına uymayan iş
|
Hazır : Huzurda olan, göz önünde olan Hususan :bilhassa, özellikle Hükmünde :benzeri, gibi Hüzün : üzüntü İman :inanmak, kabul etmek İsyan : İtaatsizlik. Emre karşı gelmek. Ayaklanmak. Keder :tasa, kaygı, can sıkıntısı, gam Lezzet :tat Lezzet-i hayat :hayattaki lezzet Tesir: etki Zahirî :aşikar, açık, belirgin, görünüşte Zehir :öldürücü madde, hayatı sonlandıran şey Zevk : Lezzet alma, hoşa gitme, tatma, manevi haz, eğlenmek Ziyade : fazla, daha çok, fazlasıyla
|