İslamiyet, hem çalışmayı hem tevekkülü emreder (Osman Ünlü Hocanın 17.09.2025 tarihli yazısı)

8 views
Skip to first unread message

Dinimizislam.com

unread,
Sep 17, 2025, 8:21:38 AMSep 17
to dinimi...@googlegroups.com

17 Eylül 2025, Çarşamba

İslamiyet, hem çalışmayı hem tevekkülü emreder

Sual: Bazı din adamı kılığındaki reformistler; “Müslümanlar, rızkın ezelde ayrıldığına inandıkları için çalışmayı lüzumlu görmezler. Nefsine güvenmek ise, insana hayat için mücadele kuvveti verir. Yaşamak istiyorsak, kendimizde itimad-ı nefs hasıl edelim” diyorlar. Bunların bu sözlerinde gerçeklik payı var mıdır?

Cevap: Birinci Cihan Harbinde böyle ateşli itimad-ı nefs dersleri fazlası ile verilmiş ve ne büyük belalara çarpıldığı da görülmüştür. Nefse güvenmek böyle deli gibi saldırmalara sebep olmuştur. Birinci Cihan Harbinde nefse güvenmek yerine, Allah'a tevekkül hâkim olsa idi, o hareketlerden, makul ve meşru olan ince noktalardan hiçbiri ihmal edilmezdi. Çünkü, Allah'a tevekkül etmek için, İslamiyete uymak lazımdır. Bu da, bütün ince noktalara ehemmiyet verdirir. İslamiyet, hem çalışmayı, hem de tevekkülü birlikte emretmektedir. Tembel oturup da, tevekkül ediyoruz diyenler, bu iki vazifeden birini yapmayan kimselerdir. Çünkü, İslamiyetin iki emrinden birincisini yapıyor, ikincisini yapmıyorlar. Bunları kötüleyen reformcular da, birinci vazifeyi bırakıp, ikincisini istemekle, kötüledikleri kimseler gibi kusurlu oluyorlar. Bunların hatası, çalışmayanların hatasından daha büyük oluyor. Çünkü biz, elimizden geldiği kadar çalıştıktan sonra, Allah'a tevekkül ederek, işimizin karşılığını Allah'tan beklemek ihtiyacında bulunduğumuz gibi, çalışırken bile nefsimize o kuvveti veren Allah'ı unutmayarak asıl tükenmez ve yenilmez kuvvetin Allah'ı unutmamakta olduğunu düşünerek, ondan yardım beklemek üzere ikinci bir tevekküle muhtacız.

(Allah size yardım ederse, kimse size galip gelemez. Size yardım etmezse, kimse yardım edemez. O hâlde, müminler Allaha tevekkül etsinler!)

(Sevgili Peygamberim! Onlara de ki, Allahü teâlâ dilemedikçe, kendime hiçbir fayda ve zarar getirmeye kadir değilim) meâlindeki âyet-i kerimeler ve daha nice benzerleri var iken, tevekkülü kaldırarak itimad-i nefs diye birşey aramak, dine yardım ettiklerini söyliyenlere yakışır mı? Bunlar, biz tevekkülün yanlış anlaşılmasına karşı, bunu istiyoruz da, diyemezler. Çünkü, itimad-ı nefs, yani kendine güvenmek, tevekkülün tersi ve tevekkülü bozan bir şeydir. Bundan başka, egoistliğe, kendini beğenmeye yol açar.

 

Osman Ünlü hocanın Türkiye Gazetesi'nde yayımlanan makalelerin arşivi için tıklayınız...

 





 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

Radyo

Huzura Doğru
TV

Dini sualler için

Üye olmak için 
|  Üyelikten ayrılmak için

 

Google mail grubu sayfası

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

 

 

 

image001.png
image002.jpg
image003.jpg
image004.png
image005.png
image006.png
image007.png
Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages