EDİSON GİBİ NOT NASIL TUTULUR ?

68 views
Skip to first unread message

air08

unread,
Sep 25, 2009, 4:58:23 AM9/25/09
to deYişim


Thomas Edison, muhtemelen tarihin en çok not tutan bilim adamlarından
biriydi. Ömrü boyunca 5 milyon sayfadan fazla not tutmuştu. Önemli
çalışmaları (Evet, ampulü bulmak gibi…), izleyeceği adımlar, hemen
hemen aklından geçen her şey bu notlarda yazıyordu. Peki onun gibi not
tutmak ne işimize yarayabilir? Kendi ismiyle 1000′den fazla patenti
bulunduğunu düşünürsek, acaba “Düzenli not tutmak insanı başarıya
ulaştırabilir” diyebilir miyiz?

Çalışmanızdaki bütün önemli ilerlemeleri bir yere not edin. Böylece
başarısız bir hareketinizi tekrar etmekten veya aynı deneyleri tekrar
etmekten kurtulabilirsiniz. Edison’un bu yöntem, bir dönem yanında
çalışan başka bir bilgin Nikola Tesla tarafından “deneysel ağ” olarak
adlandırılmıştı. Edison gibi sıkı çalışan ve çok sık yeni yöntemler
deneyen birisi için sistemli çalışmanın önemli olduğu bir gerçek.

İleriye bakın. Edison’un listesi sadece yaptıklarını içermiyordu.
Yapacağı görüşmeler, yapılacaklar listesi, bağlantılar, bundan sonra
neler yapacağına dair bilgiler de notlarında yer alıyordu.

Geriye bakın. Geriye dönüp yaptıklarını kontrol edebilme imkanı, bir
çok yönden işimize yarar. Örneğin Edison, kendisine açılan davalarda
ve kendisinin açtığı davalarda, tuttuğu notları delil olarak sunmuş ve
başarılı olmuştu. Rakipleri, genelde kayıt tutma konusunda kendisiyle
yarışamadıklarından, yasal çatışma durumlarında Edison’a
yeniliyorlardı. Söylediği, anlattığı şeyleri kolaylıkla bulabiliyor,
gösterebiliyordu. Not tutarak, bu bilgiler için hafızasına güvenmekten
kurtulmuştu.

Aranabilir bir dosyalama sistemi kurun. 5 milyon sayfa nottan
bahsettiğimiz zaman, ilk aklımıza gelen şey, arama konusu olmalı.
Gerçekten bu boyutta bir arşivi fonksiyonel bir şekilde
gruplandıramazsanız, asla altından kalkamazsınız. Üstelik tuttuğunuz
notlar da bir işinize yaramaz. Edison, notları zamana veya içerdiği
bilgiye göre farklı şekillerde dosyalıyordu. Bu şekilde istediği
bilgilere kısa zamanda ulaşabiliyordu. Tabii ki o zaman bilgisayar
sistemleri yoktu. Bu yüzden kısa zaman sözcüğünü, bulunduğu tarihe
göre anlamak gerekiyor. Bugün ARA tuşuna basarak istediğimiz veriyi
bulmak, tabii ki çok daha hızlı olacaktır.
Kim, ne, nerede, ne zaman, ne kadar? Edison, finansal bilgilerini bu
şekilde depoluyordu. Kendisine gelenlerle, kendi göndereceği mektuplar
da bu bilgiler ışığında kategorize ediliyordu.
Nasıl ve niçin? Elbette Edison, nasıl ve niçin sorularına detaylı
cevaplar vermek zorundaydı. Yaptığı iş gereği, ürünlerinin
patentlerini alabilmesi için ürünün nasıl çalıştığını ve neyin niçin
yapıldığını detaylı biçimde anlatması gerekiyordu. Daha önce de
söylediğimiz gibi, tuttuğu notlar sayesinde patentlerini rakiplerine
kaptırmıyordu. Edison’un bu buluş ve detaylı kayıt sistemi, daha sonra
modern endüstriyel araştırma enstitülerinin temelini oluşturdu.

Hafıza yardımı. Edison’un çok kuvvetli bir hafızası vardı. Pek çok
konuda bilgisi vardı ve kendisine söylenenleri ve söylediklerini kolay
kolay unutmuyordu. Bu durumun, not tutmasına bağlı olduğu söylenir.
Yazması gereken her şeyi not ettiğinden, her şeyi hatırlamak zorunda
olduğunu hissetmiyordu. Garip bir şey gibi gelebilir ama, not tutması,
hafızasını kuvvetlendirmişti. Hatırlaması gereken her şeyin bir yerde
not edilmiş olduğunu bilmesinin verdiği güven ve hafıza dinginliğiyle,
hafızasını pek çok insandan çok daha verimli kullanabiliyordu.

Peki Edison’un bu sistemini günümüze nasıl entegre edebiliriz? Bir
kere artık tablet kalemlerimiz var. Elimizi mürekkebe değdirmeden not
tutabiliyoruz. Edison’un notlarının bile internete atıldığını
düşünecek olursak, kağıda elimizi sürmeden not tutmanın ileriye dönük
olarak çok daha faydalı olacağını anlayabiliriz.

Kuracağınız sistem Edison’un sistemiyle yarışabilir mi? Edison’un
sistemi her şeyden önce genişleyebilir şekilde tasarlanmıştı. Sizinki
öyle mi? Tuttuğunuz notların ne kadarı ortak kategorilere giriyor?
Edison verilerini tamamen kaydetti ve bu da çalışmalarının başarısını
arttırdı. Sizin sisteminiz çalışmalarını verimli hale getirebilir mi?
Kurduğunuz sistem, çalışma alanınızı değiştirdiğinizde yeni işinize
uyum sağlayabilir mi?

Edison, yaşadığımız şeylerin yazmaya değer olduğunu düşünüyordu.
Edebiyattan, sanattan, süsten uzak notlar; ağdadan, şatafattan uzak
kelimeler…
Nasıl yaşadığımızı anlatmanın en gerçekçi yolu sizce de not tutmak
değil mi?

Bu yazının hazırlanmasında How to Take Notes like Thomas Edison
yazısından yararlanılmıştır.

Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages