Hukuken geçerli ÇED raporu olmayan Akkuyu nükleer HALK SAĞLIĞI ve MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR.
ismail atal
Basına ve kamuoyuna ,
HUKUKEN GEÇERLİ ÇED RAPORU OLMAYAN, AKTİF FAY HATTI UZANTISINDAKİ AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ PROJESİ HALK SAĞLIĞI VE MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR .
7.02.2020 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yaptığımız idari başvuruyla Akkuyu Nükleer Santralinin " HUKUKEN GEÇERLİ BİR ÇED RAPORU VE GEÇERLİ ÜRETİM LİSANSI OLMAMASI , ayrıca olası risklerle "HALK SAĞLIĞI ve MİLLİ GÜVENLİK SORUNU " YARATACAK OLMASI nedenleriyle SANTRAL İNŞAATININ İVEDİYETLE DURDURULMASI , HUKUKEN GEÇERLİ ÇED RAPORU ve ÜRETİM LİSANSI OLMADIĞI İÇİN YENİ ÇED SÜRECİNE BAŞLANILMASI , Hazine Bakanlığı -Sağlık Bakanlığı - Tarım Bakanlığı ve MİLLİ GÜVENLİK KURULU'na bilgi verilmesi talep edilmiştir. Şöyle ki ;
-Nükleer santral sahası Aktif Kuzey Anadolu Ecemiş Fay hattı uzantısında bulunmakta olup bilimsel raporlara göre " her 10.000 yılda bir 7 şiddetinden büyük 3 yıkıcı deprem tekrarlamış olan fay hattında son 17.000 yıldır yıkıcı deprem olmamıştır ve hareketsiz dönemin sonuna gelinmiştir. " (Bkz. Aktif Tektonik Araştırma Grubu 5. Toplantısı –Bildiri Özetleri -15/ 16Kasım 2001 –Ankara / Ecemiş Fayı Üzerinde Paleosismolojik Kazı Çalışmaları–Prof.Dr. Hasan Çetin / Çukurova Üniversitesi JeolojiMühendisliği) SON ELAZIĞ DEPREMİ ÜLKEMİZİN DEPREM ÜLKESİ OLDUĞUNU ACI BİR ŞEKİLDE BİZE HATIRLATMIŞTIR. Akkuyu nükleer santrali ÇED iptal davasının bilirkişi raporunun 133. sayfasında, Akkuyu'da 1977 ile 1988 arasında büyüklüğü 1.1 ile 4.8 arasında değişen 122 deprem kaydedildiği aktarılmıştır. 1988 'den sonra kaç deprem oluştuğu bilgisi verilmemiştir.
- Nükleer sahası zemini içinde karstik boşluklar barındıran kireçtaşı niteliğinde bir zemindir ve bu zemin üzerinde güvenli bir şekilde nükleer santral çalıştırılamaz. Nitekim 06.05.2019 tarihindeki haberle (https://www.haberturk.com/son-dakika-nukleer-santral-temelinde-catlak-2452726-ekonomi#) ÜZERİNE HER BİRİ 14.000 TON AĞIRLIĞINDA 4 NÜKLEER REAKTÖR AĞIRLIĞI BİNMEDEN BETON ZEMİNİN 2018'DE ÇATLADIĞI , DÜZELTİLDİKTEN SONRA TEKRAR ÇATLADIĞI ÖĞRENİLMİŞTİR.
- Devletin yüksek bürokratı Faruk Uzel , Rus şirketi santrali güvenli bir şekilde inşa edemediği ve zemin kotunun altına su sızmasını engelleyemediği için santralin Türkiye için tehlike olduğunu söyleyerek 2016 yılında projedeki görevinden istifa etmiştir. ( Bkz. http://www.diken.com.tr/akkuyunun-muduru-istifa-edip-sirketi-bombaladi-bu-zihniyetle-mi-nukleer-isleteceksiniz/ )
- SON BİLİMSEL ÇALIŞMALAR İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN DEPREMLERİ TETİKLEDİĞİNİ GÖSTERMEKTEDİR. (Bkz. https://www.theguardian.com/world/2016/oct/16/climate-change-triggers-earthquakes-tsunamis-volcanoes)(Bkz. https://www.nature.com/articles/nature08042 )
-2011 yılında Japonya'daki deprem sonrasında Fukushima nükleer felaketi olmuş ve yetişkinlerde tiroit kanseri 29 kat, lösemi 10,8 kat, göğüs kanseri 4.2kat, beyin kanaması ve felç vakaları ise 3.52 kat artmıştır. (https://yesilgazete.org/blog/2018/10/14/fukusimada-yetiskin-kanser-vakalarinda-da-artis-var/(22.10.2018 tarihinde ulaşıldı.) Çocuklardaki troit kanseri ise Fukushima'da 500 kat artmıştır.(Bkz. https://yesilgazete.org/blog/2018/03/12/7-yilinda-fukusima-okyanusta-artan-radyoaktif-kirlilik-kullan-at-isciler-gelecegi-calinan-cocuklar/) ( 21.06.2019 tarihinde ulaşıldı )
-FRANSA’DA 25.08.2019 'DAKİ SICAK HAVA DALGASI SIRASINDA NEHİR SOĞUTMA SUYUNUN DA ISINMASI NEDENİYLE, İKİ NÜKLEER REAKTÖR DURDURULMAK ZORUNDA KALINMIŞTIR. (Bkz.https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-49110873 ) NÜKLEER SANTRALDE SOĞUTMA SUYU SICAKLIĞI 28 C'NİN ALTINDA OLMASI GEREKMEKTEYKEN 21.Kasım .2019 tarihinde dahi Mersin Anamur deniz suyu sıcaklığı 21,6 C olarak ölçülmüştür. ( Bkz. https://www.mgm.gov.tr/deniz/deniz-suyu-sicakligi.aspx) İklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler arasındaki Türkiye'de Akdeniz suyuyla yaz aylarında nükleer santral çalıştırılabilmesi mümkün değildir.
- 2011 Fukushima nükleer felaketinin Japonya'ya maliyetinin 600 milyar dolar olduğu resmi kurumlarca açıklanmıştır. (Bkz. https://bianet.org/bianet/ekoloji/206330-fukusima-dan-8-sene-sonra-radyasyon-azalmiyor-artiyor
-Max Planck Enstitüsünin 2016 Mayısında yayınlanan çalışmasında Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki sıcaklık artış hızının dünyanın diğer yerleriyle karşılaştırıldığında 2 kat hızlı olduğu , küresel sıcaklık artışı 2 C˚nin altında kalsa dahi bu senaryonun değişmeyeceği , bu nedenle 10-20 yıl içinde yaklaşık 500 milyon insanın bölgeden göç etmek zorunda kalabileceği tahmin edilmektedir. (Bkz. / https://www.mpg.de/10481936/climate-change-middle-east-north-africa)NATO Stratejik Güney Direktörlüğü tarafından 30.05.2019 'da İtalya'da düzenlenen toplantıda " İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN KUZEY AFRİKA ve ORTADOĞUNUN İSTİKRARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ" ele alınmış ve İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN SONUÇLARININ ASKERİ GÜÇLE ÇÖZÜMLENEBİLECEK SINIRLARIN ÖTESİNE GEÇEBİLECEĞİ BELİRLENMİŞTİR. (Bkz. NSD-S HUB | We're sorry
|
- BU DURUMDA YAŞAMAK İÇİN AVRUPA'NIN VE TÜRKİYE'NİN SINIRLARINA GELECEK VE İNSANİ SEBEPLERLE ÜLKEMİZE ALINMASI GEREKEBİLECEK 10 MİLYONLARCA İKLİM MÜLTECİSİYLE TERÖR RİSKİ ARTACAK OLAN TÜRKİYE'DE NÜKLEER SANTRAL PROJESİ MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR .
Olası nükleer felaket halinde Fukushima örneğinde olduğu gibi 600 milyar dolarlık bir zararı Türkiye Cumhuriyeti kaldıramaz. HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI TARAFINDAN TOPLUMSAL MALİYET ANALİZİ YAPILMASI GEREKMEKTEDİR.
-Aktif Kuzey Anadolu Ecemiş Fay hattı uzantısındaki , ZEMİNİN ALTI BOŞLUKLAR OLAN nükleer santral projesi iklim değişikliğinin TETİKLEDİĞİ depremlerle ve ISITTIĞI deniz suyuyla Türkiye'nin geleceğini tehdit eden bir HALK SAĞLIĞI ve MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR .
Yürürlükteki mevzuata göre ÇED SÜRECİ VE RAPORU , ÖNLİSANS'tan SONRA başlaması gerekirken , Akkuyu -'da yasaya aykırı şekilde ÖNLİSANS AŞAMASINDAN ÖNCE VERİLMİŞTİR. AKKUYU İDARİ İŞLEMLER SÜRECİ EPDK TARAFINDAN TERSİNE ÇEVİRİLMİŞ VE EPDK TARAFINDAN VERİLEN ÖNLİSANS KENDİSİNDEN ÖNCEKİ ÇED RAPORUNU HÜKÜMSÜZ HALE GETİRMİŞTİR. AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ TÜRKİYE'NİN MİLLİ GÜVENLİĞİ VE EKONOMİK GELECEĞİ , HALK SAĞLIĞI ÜZERİNDEKİ YIKICI RİSKLERİ NEDENİYLE ACİLEN DURDURULMASI VE YENİ ÇED SÜRECİNE BAŞLANILMASI GEREKMEKTEDİR. FUKUSHİMA' ÖRNEĞİ GİBİ 600 MİLYAR DOLARLIK OLASI BİR FELAKETTE , YOK HÜKMÜNDEKİ ÇED RAPORU VE ÜRETİM LİSANSIYLA PROJEYE DEVAM EDİLMESİNE NEDEN KAMU GÖREVLİLERİNİN HUKUKİ VE CEZAİ SORUMLULUĞU DOĞACAKTIR.
13.02.2020
Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri
Gönüllü Avukatı
İsmail Hakkı ATAL