Değerli Üyeler, Değerli
Atatürkçüler,
Bugün, milletimizin destan yazdığı, tarihin akışını değiştiren, bağımsızlık ve özgürlüğümüzü savunduğumuz 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110. yıl dönümünü büyük bir gurur ve minnetle anıyoruz.
Çanakkale, sadece bir zafer değil, bir milletin varoluş mücadelesinin sembolüdür. Türk askerinin cesareti, vatan sevgisi ve fedakarlığıyla Çanakkale'de tarihin en büyük kahramanlık destanlarından biri yazılmıştır. Bu destanın en büyük kahramanı ise kuşkusuz, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'tür. Atatürk’ün askeri dehası, stratejik zekâsı ve sarsılmaz liderliği olmadan Çanakkale Zaferi’nin kazanılması mümkün olmazdı. O, genç bir komutan olarak Conkbayırı'nda verdiği "Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum" emriyle Türk askerinin direncini ve azmini en yüksek noktaya taşımış, cephedeki moral ve inancı perçinlemiştir.
Çanakkale Zaferi, sadece düşman kuvvetlerine karşı kazanılmış bir askeri başarı değildir. Aynı zamanda, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlüğü için vereceği kurtuluş mücadelesinin öncüsüdür. Bu zafer, Mustafa Kemal Atatürk’ün ileride Kurtuluş Savaşı'na önderlik edecek bir lider olarak doğuşunun da habercisidir.
Çanakkale'de can veren Mehmetçiklerimiz, bir ulusun kaderini değiştirmiştir. Onların kahramanlıkları ve fedakarlıkları sayesinde bugün özgür ve bağımsız bir vatanda yaşıyoruz. Bu zafer, Türk milletinin azim ve kararlılığı ile her türlü zorluğun üstesinden gelebileceğinin kanıtıdır.
Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, Çanakkale’de şehit düşen tüm kahramanlarımızı saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. Onların bize emanet ettiği bu cennet vatanı sonsuza dek koruyacak ve Cumhuriyetimizin ışığında Atatürk'ün izinden yürümeye devam edeceğiz.
Çanakkale geçilmez!
Yusuf Genç (Bşk)