Resimler görüyorum:
Öteki!
Resimler görüyorum:
Beriki!
Bakıyorum bu güzel ülkeme:
Hem öteki, hem beriki...
Karışmış birbirine.
Kimi gönlünce, kimi zoraki...
Ve başka bir fotoğraf görüyorum;
Oturmuş makamı ali'ye: " Kalkmam!" diyor.
Yapışmış g.t kılları,
Yapışmış milletin a.... koyanlar,
Yapışmış cahil cühela...
" Kalkma! " diyor.
Bütün kutsal değerlerimiz üzerinde tepiniyorlar,
Tutturmuşlar bir name:
" Amanını yandım yandım,
Kömürümü aldım aldım."
İşte böyle!
Kutsal değer dediğin, kömür olacak, makarna olacak.
Avene ısınacak, hamur kafa olacak.
Makam-ı Ali'nin işine gelecek.
Bilinç de kalmayacak, ulus da...
Bunlar çeşmeden akan parasız suya gitmez,
" Sebil " diye bağıran sucuya koşarlar.
Fırıncı " Beleş " dese; fırında yatarlar.
Bayat ekmekleri hapır hupur yutarlar.
Hepsi birer yırtıcıdır.
Kapar, kapar kaçarlar.
Fareler bile bunlardan daha cesurdur.
Hani devletlerin kartalları, şahinleri olur ya,
Bunlar akbabadır.
Bulundukları yerde mutlak bir avanta vardır.
Ayakkabı kutusu olacak değil ya...
Ufak da olsa yeter,
Yeter ki avanta olsun!
Bir şey var ki;
İşte o bunlarda yoktur:
Utanmak!
Hem değil mi ki: " Hırsızlık babadan oğula geçer..." denmiştir.
İşte bundandır ki çığlıklar atılıyor:
" Padişahım hoş geldin!"
Devir Cumhuriyet devri.
Ve insan bilmez ki; ayakları yerdedir.
Yer insandan güçlüdür.
Akbabalar uçsa bile mutlaka bir yere konacaktır.
Ayaklar yerden kesildiğinde;
Sanmayın uçup gidecektir insan...
Esas olan; nasıl düşeceğidir.
Kabak gibi mi?
Ve...
İki dünya vardır.
Yükselten ve alçaltan!
Sen yüksel.
Yükselirken yumma gözünü!
Seni yükseltenlere iyi bak.
Milletin a.... koyanlara iyi bak!
GT.t kıllarına iyi bak!
Sen düşerken kaybolacaklar,
Kaçacak bir delik mutlaka bulacaklar
Sen, yüksel!
Kaybol gökyüzünde
Sakın düşme!
Öc alan dünya öcünü alır.
içimizden biri
asla umutsuzluğu değil
KAVGAYA DEVAM AŞKINA