Bedrettin Keleştemur <bkeles...@gmail.com>: Aug 31 11:46PM +0300
KÖYÜMDEN Bedrettin KELEŞTİMUR KÖYÜME Köyüm Konaktır, ak günlerin kalbi Sevincim orada, hava kadar duru Bahçesini, yeşilini özledim; Düşer gönlüme asırların ruhu TOPRAĞIN EFENDİSİ Bahçeye gir ki göresin misali Renkler, kokular farklı albenisi Âlemde göresin hakka visali Âdemoğlu toprağın efendisi KÖYLÜ Katır sırtında yük taşıyan köylü Patika yollarda ter döken köylü Bilirim hancı, konukların kimler? Saman pazarında nöbette köylü Özledim sizlerde masum bakışı Yürekli yüzlerde buğday nakışı Güneşi çatlatır terin sıcağı Haz verir gönlün niyete akışı… KÖYÜMDEN Dağlar badem kokuyor Bağlar, rengârenk halay çeker! Rüzgâr, gök mavisi sulara dökülür Toprak buğday teniyle gülümser Yazın soğuk ayranı, karpuzu Sade bir köy hayatını muştular Düşlerim resmini çizer mazinin Hayatın dolunayımmış meğer? Gecesi gündüzü tebessüm kokar KONAK YOLU (Ferruh Keleştimur'a) Konağı baş edeceksin Gönlüne taç edeceksin Göz üstüne kaş edeceksin Ata yurdundan selam var Zeynep Bibi'nin yolundan yürü Sakın ha, "olma âleme sürü" Söndürme içindeki feri Ata mirasından selam var İlimle anılırdı, Konak İyiliğe tutardı kanat Sıratı geçmek için binek Sıla-i Rahimden selam var Selamı aldın mı cevabı farzdır Konak ilinden Ferruh'a arzdır Hayırla söylenmek bizlerde tarzdır Konak Beylerinin selamı var KÖYÜMDEN SESLENİŞ Konak yolu gönüllere açılır Huzura esenliklere açılır Ferruh'a ilham kaynağıdır Konak Ruhun ışığı güvene açılır Konağı kendine yar edeceksin Zalime dünyayı dar edeceksin Sabrı ve sükûtu var edeceksin Erdemli yol tahammülle aşılır Ata yurdundan selam getirmişim Gönül ehlinden kelam getirmişim Ak alınlarla çilem getirmişim Dertlenme gün gelir güller açılır Hak yolunda başın dik alnın açık Sakın olmayasın harama açık Yüreğin bütün gönüllere açık Yaralı kalpler sevdaya açılır Konak kâmil insanların uğrağı İlim marifet ehlinin durağı Sen de mum kimin eriyen çerağı Hakikat baki aleme açılır Aman söndürme içindeki feri Hayır, işlerde niyet et zaferi Kaderi ilahi hayat defteri Bil ki sıla-ı rahimle açılır Bizler geldik gidiyoruz dünyadan Bu faniyi de düşerler künyeden Geç anlarlar Konya’dan anyadan Orada hesap defteri açılır KÖYÜMDEYİM Yeşilin, mavinin halay oyunu Serin bir iklimin nemli toyunu Göz ufkumda, vadiye uzanan su... Kuş sesiyle börtü-böcek düğünü ŞEHİRDEN KÖYE Kalktım göç eyledim, şehirden köye Toprak bende farklı düş, farklı rüya Kendimle başbaşa sessiz bir hayat İçime sinmiş toprağın kokusu ATA OCAĞI Sevda da, sıla-i rahim yapalım Gurbete dönmesin ata ocağı! Toprak tohum ister, canlar muhabbet Şefkatle dillensin, ata bucağı! KÖYE GÖÇ OLUR MU? Şehirden köylere göç olur mu? Ata ocağı bekler, ne durursuz! Kıyameti koparsa şehirlerin, Sükût bizleri bekler, ne durursuz KÖYE Köye yol, su, elektrik götürdük! "Şehirde ne varsa, köyde o olsun" Meğer köye ataleti götürdük! Demedik, köyden kaçışa yuh olsun! Köyler nerede kaldı, taş konaklar Birbirine omuz veren konaklar Konaklamaz oldu artık yürekler KÖYÜN HAVASI Büyüler her zaman köyün havası Burada başkadır toyun hevesi Sakin sessiz sükûtla düşlerdesin Düşlerimin toprak kokar nefesi KÖYÜM KONAĞA Biri tepeye konmuş, kartal yuvası Seyrindeyim; dağ, tepe, vadi, dere Doğanın göz alıcı manzarası Bozkır Anadolu’nun güzelliği Temmuz sıcağının esintisinde Okşar yüzünüzü baraj suları Yeşil, mavi, haki, buğday desenli Uykumun tuvali zaman çelengi Kulak ver sese, doğanın sesine Hayran kalırsın, ilahi ritmine İlham dolar, gönlüne, nefesine Kudüm ses verecek, haydan bağlarım AZMET Niyet eyle bir, ‘çalışmaya azmet’ Azmin elinden kurtulmaz, ‘gayret et’ Hakkı düşürme yere, ‘biraz sabret’ Hayatın her zorluğuna, ‘selâm et’ Hayrı düşün, gayretine; ‘hayret et’ ATA OCAĞI Ecdada sıla-ı rahim yapalım Gurbete dönmesin ata ocağı Toprak tohum ister, canlar muhabbet Şefkatle dillensin ata bucağı AZMET Niyet eyle bir, ‘çalışmaya azmet’ Azmin elinden kurtulmaz, ‘gayret et’ Hakkı düşürme yere, ‘biraz sabret’ Hayatın her zorluğuna, ‘selâm et’ Hayrı düşün, gayretine; ‘hayret et’ |
Grup Yönetici <erzinca...@gmail.com>: Aug 31 02:41PM +0300
---------- Forwarded message --------- Gönderen: Hüseyin Bulut <h52...@gmail.com> Date: 28 Ağu 2025 Per, 20:54 Subject: CUMA GECESİNİN FEYZ, BEREKETİ VE GÜZELLİKLERİ, ÂLEM’İ İSLÂMIN ÜZERİNE OLSUN. T -- *TÜRK VE iSLAM ALEMiNiN LiDERi - GÜÇLU TÜRKiYE SEVDALILARI HABERLEŞME GRUBUMUZU ZİYARET EDİNİZ.* *https://groups.google.com/d/forum/turk-ve-islam-aleminin-lideri-guclu-turkiye-sevdalileri <https://groups.google.com/d/forum/turk-ve-islam-aleminin-lideri-guclu-turkiye-sevdalileri>* *HABER GRUBUMUZA E POSTA GÖNDERME ADRESİ * *turk-ve-islam-aleminin-lide...@googlegroups.com <http://googlegroups.com> * *TÜRKİYE İ**ÇİN EL ELE HABER** GRUBUMUZU ZİYARET EDİNİZ* *https://groups.google.com/d/forum/turkiye-icin-el-ele <https://groups.google.com/d/forum/turkiye-icin-el-ele>* *HABER GRUBUMUZA E POSTA GÖNDERME ADRESİ * *turkiye-i...@googlegroups.com <http://googlegroups.com>* *---------------------------------------------------------------------------------------* *ERZİNCAN KEMALiYE EGiN **HABERLEŞME GRUBUMUZU ZİYARET EDİNİZ.* *https://groups.google.com/d/forum/erzincan-kemaliye-egin-grubu <https://groups.google.com/d/forum/erzincan-kemaliye-egin-grubu>* *HABER GRUBUMUZA E POSTA GÖNDERME ADRESİ * *erzincan-kemal...@googlegroups.com <http://googlegroups.com>* *----------------------------------------------------------------------------------------------* Grub Admin M.İlaldı 0532 7269362 Tüm dost ve arkadaşlarımı twitter sayfama bekliyorum : https://twitter.com/#!/MiLALDi Facebook Sayfamda Sizleride Bekliyorum.Teşekkür ederim. http://www.facebook.com/profile.php?id=1561718148 |
Grup Yönetici <erzinca...@gmail.com>: Aug 31 02:37PM +0300
---------- Forwarded message --------- Gönderen: a_c...@yahoo.com <a_c...@yahoo.com> Date: 30 Ağu 2025 Cmt, 22:04 Subject: Ekin Altunbay's article at the Azerbaijan Post Int. & TurkEuroAsia # 389 - Azerbaijan - Armenia accord at Washington on 8 August 2025 To: a_c...@yahoo.com <a_c...@yahoo.com> Ekin Altunbay's article at the Azerbaijan Post Int. & TurkEuroAsia # 389 About the Azerbaijan - Armenia accord at Washington on 8 August 2025 __________________________________________________________________________________________ *Azerbaijan Post Int. & TürkEuroAsia - Azerbaijan & TürkicWorld News, Views, Kültür & Heritage - 389* [image: Inline image] [image: Inline image] [image: Inline image] * Azerbaijan Post Int. & TürkEuroAsia * *Azerbaijan TürkicWorld News, Views, Kültür & Heritage * *Azerbaycan, Türkiye, Türk Dünyasi & ilgili içərikli Dergi * *Haber-News Bakış - Views, Kültür & Uyqarlık- *Heritage * First publication started in Canada in 1992 by the :* * Azerbaijani Community Association- Ocaq (ACAO) * * ACAO was established in:1988 ACAO quruluşu * * "Azerbaijan The Land of Eternal Fires"* *______________________________________* Ekin Altunbay : I Opinion I ______________________ [image: Inline image] Peace under normal circumstances have no losers, but if it is utilized wisely will benefit all involved and beyond. Now that the crucial step has been taken, both Azerbaijan and Armenia and all the relevant partners should use this momentum and lay the needed foundations for a lasting peace, cooperation and prosperity in the Caucasus and our region. Sitting on the signed memorandum(s) and accords or becoming complacent, can undermine and squander the created good conditions and opportunities for constructive actions. This in turn, can encourage the opponents and the ill-wishers to move in again and infest the region again for many more decades. Now is the time to act with due speed and determination. Ekin Altunbay, 9 August 2025 [image: Inline image] [image: Inline image] [image: Inline image] __________________________________ -- *TÜRK VE iSLAM ALEMiNiN LiDERi - GÜÇLU TÜRKiYE SEVDALILARI HABERLEŞME GRUBUMUZU ZİYARET EDİNİZ.* *https://groups.google.com/d/forum/turk-ve-islam-aleminin-lideri-guclu-turkiye-sevdalileri <https://groups.google.com/d/forum/turk-ve-islam-aleminin-lideri-guclu-turkiye-sevdalileri>* *HABER GRUBUMUZA E POSTA GÖNDERME ADRESİ * *turk-ve-islam-aleminin-lide...@googlegroups.com <http://googlegroups.com> * *TÜRKİYE İ**ÇİN EL ELE HABER** GRUBUMUZU ZİYARET EDİNİZ* *https://groups.google.com/d/forum/turkiye-icin-el-ele <https://groups.google.com/d/forum/turkiye-icin-el-ele>* *HABER GRUBUMUZA E POSTA GÖNDERME ADRESİ * *turkiye-i...@googlegroups.com <http://googlegroups.com>* *---------------------------------------------------------------------------------------* *ERZİNCAN KEMALiYE EGiN **HABERLEŞME GRUBUMUZU ZİYARET EDİNİZ.* *https://groups.google.com/d/forum/erzincan-kemaliye-egin-grubu <https://groups.google.com/d/forum/erzincan-kemaliye-egin-grubu>* *HABER GRUBUMUZA E POSTA GÖNDERME ADRESİ * *erzincan-kemal...@googlegroups.com <http://googlegroups.com>* *----------------------------------------------------------------------------------------------* Grub Admin M.İlaldı 0532 7269362 Tüm dost ve arkadaşlarımı twitter sayfama bekliyorum : https://twitter.com/#!/MiLALDi Facebook Sayfamda Sizleride Bekliyorum.Teşekkür ederim. http://www.facebook.com/profile.php?id=1561718148 |
Metin Atamer <metin....@gmail.com>: Aug 28 10:15AM +0300
HAFIZA-İ BEŞER Muhalefetin 2014'ten bugüne TBMM'ye verdiği, ve ancak AKP tarafından reddedilen araştırma önergelerinin bazılarını dikkatle okumanızda yarar olduğunu düşünürüm. Hani okuruz, izleriz ekranlarda ve sonrada unuturuz ya, bazıları unutulmaması gerekir. Hani ne ağırıma gidiyor biliyor musunuz ? Bizleri aptal yerine koymalarına üzülüyorum. Çek tabancayı vur beni, tıpkı Nadira Kadirova’nın bir vekil tarafından tabanca ile öldürülmesi gibi. Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarında, muhalefetin kamuoyunda tartışılan bir çok konu için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasına verdiği bütün önergelerin hepsi reddedildi. İktidar tarafından Meclis araştırma önergesi verilmiyorsa , külliyen ret. Nasıl bir anlayış ? Bu durumun en dikkat çeken olayı, ‘Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 24 kişinin hayatını kaybettiği tren kazası’. Unutmadığımız Çorlu'daki tren kazası 8 Temmuz 2018 . İYİ Parti'nin Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 24 kişinin yaşamını yitirdiği tren kazasıyla ilgili verdiği araştırma önergesi, 24 Temmuz'da TBMM'nin gündemine girdi. Önerge, AKP ve MHP milletvekilleri oylarıyla reddedildi. Çünkü yolu yapan 5 li çetedendi. CHP Manisa Milletvekili CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel'in madenlerdeki ölümlerin araştırılması için verdiği önerge, Soma faciasından 15 gün önce CHP, MHP ve BDP'nin destek verdiği bu önerge, AKP'nin oylarıyla reddedildi. Dönemin HDP Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken tarafından, Diyarbakır, Suruç ve Ankara GAR katliamı saldırılarının gerçekleşmesi sürecinde adli ve idari ihmallerin, açıkların ve varsa kasıtların bulunması, bu katliamların arka planlarının aydınlatılması ve cezai yolların açılması amacıyla verilen Meclis araştırması önergesi, AKP oylarıyla reddedildi. IŞİD'in Atatürk Havalimanı'nda düzenlediği saldırının ardından CHP, "terör saldırılarına zemin oluşturan yanlış politikaların tespit edilmesi ve terör saldırılarının önlenememesinin nedenlerinin araştırılması amacıyla" bir önerge verdi.HDP de "Gaziantep'te IŞİD'in bütün faaliyetlerinin açığa çıkarılması ve gerekli tedbirlerin alınması" amacıyla bir önerge sundu. Önergeler, AKP'nin oylarıyla reddedildi. Manisa'da askerlerin zehirlenmesi - Haziran 2017 Manisa'da yüzlerce askerin yedikleri yemeklerden sonra hastaneye kaldırılmaları üzerine CHP, zehirlenme vakalarının nedenleri ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nde yapılan yemek ihalelerinin ve yemek şirketlerinin teknik ve hijyen şartlarının araştırılması amacıyla bir önerge verdi. Önerge, AKP oylarıylareddedildi. 26 Temmuz 2017'de görüşülen önergelerin birinde, Kobani olaylarının kapsamlı bir şekilde araştırılması, olaylarda sorumluluğu olan kişilerin tespiti ve bu kişilerden hesap sorulması istendi. Önerge, AKP tarafından reddedildi. Tüm Siyasilerin 'vergi cennetlerindeki varlıkları’ konusunda Kasım 2017 tarihi itibari ile, Başbakanı Binali Yıldırım'ın oğullarının ve akrabalarını da içine alan, Siyasilerin yurt dışı servetleri için Meclis araştırma önergesi, dolayısıyla vergi kaçırdıkları iddialarının açığa çıkması konusu, CHP tüm siyasilerin "vergi cennetlerinde" bulunması muhtemel servetlerinin araştırılması için verdiği önerge, MHP'nin desteğine rağmen önerge AKP'nin oylarıyla reddedildi. 'Man Adası' belgeleri - Kasım 2017 CHP, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çocuklarının ve yakınlarının Man Adası'ndaki bir şirkete ciddi miktarda para transferlerine ilişkin açıkladığı belgelerle ilgili, Meclis Başkanlığı'na araştırma önergesi verdi. Önergede, bu konunun "açıklığa kavuşturulması ve halkımızın aydınlatılması bir zorunluluk haline gelmiştir" denildi. MHP çekimser kalırken, AKP önergeyi reddetti. İYİ Parti, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından geçen iki senede ortaya çıkan bilgiler ışığında, Fethullah Gülen yapılanmasının siyasi ayağının ortaya çıkarılması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması önergesi verdi. 24 Temmuz'da değerlendirilen önerge, yine AKP ve MHP'nin oylarıyla reddedildi. Yakın bir tarihimizde 12 askerimizin şehit olduğu olayda, metan zehirlenmesi cümlesi ile geçiştirilen vahim olayın arkasında ne olduğunu bilmiyoruz. Verilen Meclis araştırması, yine aynı partiler tarafından reddedildi. Narin Güran cinayeti konusu araştırma önergesi, yine aynı haramiler tarafından reddedildi . Çok önemli bir tesis olan TUSAŞ a yapılan saldırıyı, Meclisin araştırması kadar doğal ne olabilir değil mi ? Bu önerge de malum gurup tarafından reddedildi. Dünyanın üzerinde durduğu en önemli konu : ‘uyuşturucu’. Ve ülkemiz bu konunun maalesef ticaret yolları üzerinde ve ciddi etkilenmekte. Bu konuda bir meclis araştırma önergesi verildi , maalesef baronlar tarafından reddedildi. Bakanlığını yürüttüğü müesseseye kendi ürettiği dezenfektanı satan Bakan hakkında, meclis araştırmasına verilen önerge, Meclisin sol cenahı tarafından reddedildi. Türkiye’nin Filistin konusunda gösterdiği hassasiyetin ciddi olduğunu, dünyaya göstermesi adına İsrail’le ticaretin, Meclis araştırma konusu yapılması için verilen önergenin, dokunacağı yerin Saraya sarkacağı endişesi ile, bu önerge de, biat edenler tarafından reddedildi. Yeni doğan çetesi olarak bilinen ve bebekler üzerinden para kazanmak adına bebeklerin ölmelerine neden olan çetenin araştırılması , malum kişiler tarafından meclis araştırması önergesi de reddedildi. Çocuk istismarları konusunda, milletvekillerinin en tabii hakkı olan, ülkenin geleceği çocuklarımızın istismarı hakkında, meclis araştırma önergesi , istismar edenler tarafından reddedilmesine nasıl bir tepki verirsiniz bilmiyorum. Ancak Meclis araştırması için verilen onlarca önergenin reddedilmesi konusu, unutulmaması gereken konuların başında geldiğine inanırım, hani ‘Hafıza-i Beşer Nisyan İle Malûldür’ derler ya , durum o durum diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına. Metin Atamer |
Metin Atamer <metin....@gmail.com>: Aug 29 09:17PM +0300
*BU VATAN* Hani sorsalar hangi şair daha fazla vatanını sever diye , aklıma iki isim gelir, Biri Tevfik Fikret , diğeri ise Namık Kemal . Yanlış anlamayın Nazım Hikmet ismini telaffuz etmek istemedim, çünkü yaşadıkları dönem itibari ile ayrı dönemlerin şairleri. Osmanlı Devletinin ülkeyi parsel parsel satmasına haykıran iki önemli şair yaşamış o dönemlerde . 1840 yılında doğmuş *Namık Kemal* ve *Tevfik Fikret* ise 1867 doğumlu. Her ne kadar aralarında 27 yıl gibi, büyük dönem farkı olsa da , aynı ideolojiyi benimsemiş iki önemli şair. Namık Kemal’in hayatı da beni çok etkilemiş , eserlerini okurken çok duygulanmıştım. Vatanını canından çok daha seven insanlar vardır ya , işte Namık Kemal’in de böyle bir kişilik taşıdığına inanırım. Hatta *Kıbrıs*’a ilk gittiğimde , doğruca *Magosa*’ya , *Namık Kemal*’in sürgüne gönderildiği hücreyi görmeye gitmiştim . Siz gördünüz mü bu hücreyi? Bilmiyorum, ama ben *Namık Kemal*’in *38* ay yaşadığı hücrenin içine girip , onun neler düşünmüş olduğunu hayal etmek istedim. Gözlerimdeki damlalara hakim olamadan bu hücrede bir iki saat geçirdim. Tabiidir ki böyle bir hücrede 38 ay geçirmek hiçte kolay olmasa gerek. Niçin böyle bir hücreye kapatıldı *Namık Kemal* ? Düşüncesini ve gördüğü yanlışları topluma yansıttığından, hücre hapsi ile cezalandırılmıştı, *Namık Kemal*. *Osmanlı Sarayı*, onun düşüncelerini kabul etmemekte ısrar edip, susturmaya çalışmaktaydı. *Saray*’ın tek hedefi vardı, Padişah koltuğunu, her ne pahasına olursa olsun korumasını sağlamak için, her şeyden feragat ederek ‘ *Emri Hak Vaki Oluncaya dek’* Padişah’ın Koltuğunda *KEYİF*le oturmasını sağlamak. Bütün hedefleri bunu sağlamaktı. *Osmanl*ı halkının yoksulluk çekmesi, yaşamlarındaki zorluklar, Padişahı hiç mi hiç ilgilendirmemekteydi. Osmanlı borç batağında , alacaklıları hep Avrupa devletleri idi. Bu ülkeler iki elleri ile Osmanlı’yı yok etmek için onu, ekonomik dar boğaza itmekten mutluluk duymaktaydılar. Belki de tarihsel açıdan bir kuyruk acıları olabilirdi. Osmanlı orduları, Avrupa ülkelerinin kapılarına çok defa gelmişler, bu ülkeleri haraca bağlayıp geri dönmüşlerdi. Zaten yüzyıllarca Avrupa’daki bir çok ülke, hatta Amerika bile Osmanlıya bir dönem haraç vermekten kurtulamamışlardı. Şimdi Osmanlıyı kenara sıkıştıran bir çok devletler, Anadolu’nun kültür hazineleri olan bir çok tarihi eserleri de, bu talan sürecinde söküp ülkelerine götürmelerine ,Osmanlı göz yummuş. Hatta teşvik bile etmiş, ve izin vermiş, *Padişahlar*. ‘ *Bizde bu taşlardan çok var alın götürün’* dedikleri tapınaklar, bu gün bir çok başka ülkelerin müzelerini süslemekte. *Namık Kemal* misali bir başka şair daha vardır, benim hayran olduğum, o da *Tevfik Fikret*. Her ne kadar Namık Kemal ile aralarında 20 yaş fark olsa da, *Tevfik Fikret,* şiirleri ile ün yapmış, batı kültürüne yakın görüşleri olan bir ozandır. *Mekteb-i Sultan-i* yi bitiren *Fikret *, sadece şiirde değil, edebiyatın her kolunda çalışma yapmış bir şairdir. *Sevet-i Fünun* un başına geçerek bir çok konuya , genç nesil edebiyatçılara yön vermiş bir kültür hazinesidir, *Tevfik Fikret*. Bu nedenle kendisini çok severim. Belki çok yönlü olmasından, en sevdiğim vatan şairi olduğuna inanırım. *Fikret* in bir çok eseri içinde bir eserini çok severim:. *RUBAB’IN CEVABI * Bu şiirin bütün beyitlerini burada yazmama gerek yok, ancak bazı cümleler var ki, sanki bu gün için yazılmış gibidir bu şiir ; Hicran biter mi , girye-i hicran diner mi hiç? Bir lahza önce neydi o feryad-ı muhtelic ? Sendin kalb-i derbeder gibi tel’in eden beni ! Sendin başımda zâr ü sitemkar inildiyen ; Lerzemle şimdi ürperiyor, titriyor musun ? Sen zanneder misin benim hep elemlerim ? Heyhat ! Ben nevâib-i eyyamı inlerim. *Tevfik Fikret*’in önemli bir başka şiiri vardır ‘*SİS’*. Bu şiirin hikayesi ise sanki *Silivri *destanını andırır.* Tevfik Fikret , *padişah* Abdülhamit ‘*in istibdat yönetimi altında dış dünya ile derin bir ümitsizlik ve yalnızlık ruh hali içerisinde bulunan, kendi iç dünyasını birleştirerek *SİS* şiirini yazar. *Aşiyan* da kendi evinde *Abdülhamit*’in polislerince göz hapsindedir. İstanbul’da Şubat ayıdır. Yoğun bir sis çöker şehre. Bir nebze göz hapsinden kurtulur ama , yine de evinde hapis yaşamı , şairi duygulandırır ve kelimelere dökülür bu sahne; Lakin sana layık bu derin sütr-i muzlim, Layık bu tesettür sana , ey sahnı mezalim, Bu şiirde anlatılan sisin kendisi değil, İstanbul ‘un kuleleri ve sarayları şahsında istibdat idaresinin bu siluetin üzerine çökmüş bulunan gayri meşruluğun, haksızlığın, hukuksuzluğun, ahlaksızlığın, çapsızlığın, beceriksizliğin, fitnenin, riyanın, çirkefliğin, çürümüşlüğün ve çöküşün yansımalarını anlatılmakta. Bir de* SİLİVRİ* yi bu gün düşündüğümde, tarihin nasılda tekerrür etiğini izlemek , Fikret’i anarak bana derin bir hüzün vermekte. Devri Osmaniye’nin *Tevfik Fikret’e* yaşattığı *SİS *misali, yönetim felsefesini izlediğimizde, tıpkı günümüz yönetiminin çürümüşlüğünü görmekteyiz diye, bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına. *Metin Atamer * |
Ali Serdar BOLAT <bolatal...@gmail.com>: Aug 29 09:17PM +0300
"Milli Birlik ve Beraberlik Çalışması" adı altında hazırladıkları öneriyi hazırlayanlar, bu çalışmanın Cumhurbaşkanı'nın masasında olduğunu açıkladılar. Bu çalışmanın özünde "*Alevi Açılımı*" olduğu görülüyor. "Biz Aleviler" denilerek Aleviler adına yazıldığı gözümüze sokulan çalışmanın*AlevileriAtatürk ve Cumhuriyet aleyhinekışkırtma amaçlı*olduğu anlaşılmaktadır. İşte o bölümler: **>>>>>>>** **Devamını okumak için tıklayın: ** *https://aliserdarbolat.blogspot.com/2025/08/kulliyedeki-cumhuriyet-karst-alevi-aclm.html* <https://aliserdarbolat.blogspot.com/2025/08/kulliyedeki-cumhuriyet-karst-alevi-aclm.html> *Külliye'deki Cumhuriyet karşıtı Alevi açılımı çalışması * Ali Serdar Bolat 29 Ağustos 2025 +++ |
Ali Serdar BOLAT <bolatal...@gmail.com>: Aug 25 08:08PM +0300
"Silah bırakıp Türkiye'ye dönersek bize ne yapacaklar" diye bekleyen PKK'lılar, ABD'nin "Bakın faşist Türk devleti size af kanunu çıkarmıyor, dönerseniz hapislerde çürüyeceksiniz. Alın silahı Suriye'ye gidip PYD'ye katılın" çağrısına uymakta, Öcalan'ın başlattığı silah bırakma süreci ilerlememekte, dağ fare doğurmaya doğru gitmektedir. Hükûmet bilerek veya bilmeyerek, komisyondaki bölücüler ise bilerek sürecin altına bomba koymaktadır. Ancak sonuç itibariyle, bir ülkede yapılan ve yapılamayan her şeyden birinci derecede Hükûmet sorumludur. Komisyonu suçlamak sorumluluğu örtemeyecektir. **>>>>>>>** **Devamını okumak için tıklayın: ** *https://aliserdarbolat.blogspot.com/2025/08/silah-brakma-komisyonunun-altna-konulan.html* <https://aliserdarbolat.blogspot.com/2025/08/silah-brakma-komisyonunun-altna-konulan.html> *Si,lah Bırakma Komisyonu'nun altına konulan bombadan Hükûmet sorumludur * Ali Serdar Bolat 25 Ağustos 2025 +++ |
CESSUR DEMİR ALİ GÜRSU <ce...@hacettepe.edu.tr>: Aug 24 09:53PM
https://bagimsizozgurmedya.com/ilginc-bir-yaklasim-kuran-baska-bir-boyuttan-evrenden-bahseder-mi-analitik-bir-degerlendirme-26081.html saygılar... ________________________________ Gönderen: Haluk Gümüştabak <hg_...@hotmail.com> adına turkiye-i...@googlegroups.com <turkiye-i...@googlegroups.com> Gönderildi: 24 Ağustos 2025 Pazar 18:19 Kime: TÜRKİYE İÇİN EL ELE GURUBU.; ÖZGÜR MİLLİYETÇİLER GURUBU; islamipa...@googlegroups.com İSLAMİ PAYLAŞIMLAR Konu: [104605] Kur’an Başka Bir Boyuttan, Evrenden Bahseder Mi? Bu makalemde sizleri çok farklı bir konuda, düşünmeye davet etmek istiyorum. Yazacaklarım kesin bilgiler olmayıp, Kur’an ayetlerini okuduğumda Allah’ın, düşün aklını kullan uyarısının bende ki tezahürüdür, sonucudur dersem yanlış olmaz. Değerli dostlarım, günümüzde özellikle televizyonda ve internette çok karşılaşmışsınızdır, BAŞKA BİR BOYUT YA DA PARALEL EVRENDEN BAHSEDİLİR. Sizce Kur’an’ı dikkatle ve düşünerek okuduğunuzda, sizler böyle bir şeyin olabileceğini hiç düşündünüz mü? Sorumu daha netleştirmek isterim, acaba bizlerin yaşadığı evrende yani dünyada, başka bir boyut ve yaşam olabilir mi? Makaleme geçmeden önce şunu söylemek isterim. Kur’an birçok konuda apaçık bilgiler verdiği gibi, bazı konularda da işaretler ve küçük ayrıntı bilgiler verir. Böylece bizleri düşünmeye davet eder ki, HER ÇAĞDA YAŞAYAN İNSANLAR, KENDİ ÇAĞLARININ ULAŞTIĞI BİLİM ÖLÇÜSÜNCE O işaret ve küçük bilgilerden yola çıkarak buluşlarını gerçekleştirip, Allah’ın kâinatını keşfedebilsinler. Kur’an’da Rabbimiz kast edilerek O, ÂLEMLERİN RABBİDİR DİYE GEÇER. Yani âlem kelimesi, yaratılan tüm varlıklar için kullanılır. Çoğul olarak kullanıldığına göre, bizim dışımızda birçok âlem bizden farklı yaşayan topluluk var demektir. Ama bizim içimizde farklı boyutta, ama farklı gezegenlerde. Düşünün lütfen bizler Allah’ı bile hayal edemiyorsak, onun yarattığı evreni de kolay kolay hayal edip, keşfetmemiz mümkün olmayacaktır. Bu konuyla ilgili Kur’an’da ilk gözümüze çarpan, İNSANLAR, MELEKLER VE CİNLERİN farklı bir âlem olup, farklı bir boyutta yaşadıklarını, bizlerin onları göremediğimizi anlıyoruz. Kim bilir daha bizlerin bilmediği, keşfedemediğimiz kaç tane âlem, topluluk vardır. Konumuzun dışına çıkmadan, bizlerin Kur’an’dan öğrendiğimiz bilgiler ışığında, düşünmeye devam edelim. Kur’an’da Allah Zariyat 56. Ayetinde, CİNLERİ VE İNSANLARI ANCAK BANA KULLUK ETSİNLER DİYE YARATTIM DİYE GEÇER. Peki cinler neredeler, bizim içimizde mi yaşıyorlar? Bu konuda detaylı bir bilgi olmasa da bizlerin yaşadığımız bölgenin içinde, ama bizlerin göremediği başka bir boyutta olduklarını Kur’an’dan anlıyoruz. Onlar hakkında uydurulan öyle yanlış bilgiler vardır ki, cinlerin pis ve virane yerde yaşadıklarından tutun, insanların artıklarından yediğine kadar uydurma, aslı astarı olmayan şeyler anlatılır. Hâlbuki onlarda insanların imtihanda olduğu gibi, kendi boyutlarında imtihan olduklarını, hatta onlara da uyarıcı Elçiler geldiğini, onların içinde de iman eden ve etmeyenlerin olduğunu, yine Kur’an’dan öğreniyoruz. Onun içinde bizlere sunulan nimetlerin, onlar içinde sunulmadığını söylemek, ancak iftira olur. Rabbimiz bakın, bu konuda nasıl bir bilgi veriyor. Enam 130: (Allah) “EY CİN VE İNSAN TOPLULUĞU! İÇİNİZDEN SİZE AYETLERİMİ ANLATAN VE BU GÜNÜNÜZLE KARŞILAŞACAĞINIZA DAİR SİZİ UYARAN ELÇİLER GELMEDİ Mİ?” (DEYİNCE), ONLAR “KENDİ ALEYHİMİZE ŞAHİTLİK EDERİZ.” DEMİŞ OLACAKLARDIR. DÜNYA HAYATI ONLARI ALDATMIŞ VE KÂFİR OLDUKLARINA DAİR KENDİ ALEYHLERİNE ŞAHİTLİK ETMİŞ (OLACAK)LARDIR. (Mehmet Okuyan) Ayet mahşer günü, hesabın görüleceği O çetin gün, hem insanların hem de cinlerin aynı anda hesap vereceklerini, sorgulanacaklarını anlıyoruz. Çok ilginç değil mi, aynı gezegendeyiz ama algılayamadığımız farklı boyutta olduğumuz için biz onları göremiyoruz, onlarında bizler gibi yaşadığı hatta imtihan oldukları konusunda Kur’an bilgi veriyor. Cinlerin gökyüzünü yoklayıp Allah’ın katına ulaşmak istedikleri konusunda da Kur’an bakın nasıl örnek veriyor, cin suresi 8. Ayetinde. ”HAKİKATEN BİZ (CİNLER) GÖĞÜ YOKLADIK, ONU GÜÇLÜ MUHAFIZLAR VE ALEV TOPLARIYLA DOLDURULMUŞ BULDUK.” Demek ki cinler bizlerden daha farklı ve bizim yapamadığımızı yapabilecek özelliklere sahip. Bu konuda detaylı bilgiyi Kur’an’dan örenebilirsiniz. Bakın sizlere başka bir boyut, ya da başka bir evren. Biz insanlar o kadar çok uzaya gittik ama böyle bir örnekle karşılaşanı hiç duymadık. Demek ki meleklerin yaşadığı yere ne cinlerin nede biz insanların ulaşması, görmesi mümkün olmayan bir boyuttan bahsediliyor. Kur’an cenneti ve cehennemi İnsanlar ve Cinler için yarattığı bilgisini de verir. Cinler ve insanların nasıl farklı bir boyutta olduğunu ama aynı gezegeni paylaştığını anlatan bir örnek ayet hatırlatmak istiyorum. “RASÛLÜM! DE Kİ: “BANA VAHİYLE BİLDİRİLDİ Kİ, CİNLERDEN BİR TOPLULUK BENİ KUR’AN OKURKEN DİNLEYİP SONRA DA KAVİMLERİNE DÖNEREK ŞÖYLE DEDİLER: “BİZ HÂRİKULÂDE GÜZEL BİR KUR’AN DİNLEDİK.” (Cin 1 ) Çok ilginç değil mi? Bakın Allah’ın Resulü Kur’an’ı okuyup insanlara tebliğ ediyor, Cinlerin bir kısmının onu dinlediğini Resul bilmiyor, görmüyor ama Allah bunu ona iletiyor. Bu konuda daha detaylı bilgi almak istiyorsak, lütfen Kur’an’dan araştıralım ve okuyalım. Özet olarak şunu söyleyebiliriz. Kur’an’ın açıkladığı İNSANLARIN CİNLERİN VE MELEKLERİN farklı boyutlarda yaşadığını gördük. Bizlerin sağında ve solunda melekler olduğunu ve her yaptığımızı kaydettiklerini de biliyoruz ama onlar bile bizim yanı başımızda, farklı bir boyutta olduklarından onları göremiyoruz. Kim bilir bizlerin daha bilmediği ilim ve araştırmaların sonucunda ortaya çıkabilecek, başka nasıl boyutlar ve evrenler var. ÇÜNKÜ ALLAH’IN EŞSİZ YARATICI GÜCÜNÜ BİZLER, HAYAL BİLE EDEMİYORUZ. Meleklerin ve Cebrail in kendi boyutları ile bizim boyutumuz arasında, bakın ne kadar zamanda bir yolculuk yaptığı bilgisini veriyor. “MELEKLER VE RUH (CEBRAİL) ONA SÜRESİ ELLİ BİN YIL OLAN BİR GÜNDE YÜKSELİR.” (Meariç 4) Ölçü zaman birimi dahi değişik, çünkü farklı boyutlarda zaman akışı da aynı değil. Hac suresi 47. Ayetinde bakın bu konuda nasıl bir bilgi veriyor. “GERÇEKTEN, SENİN RABBİNİN KATINDA BİR GÜN, SİZİN SAYMAKTA OLDUĞUNUZ BİN YIL GİBİDİR.” Demek ki her boyutun, evrenin kendine has özellikleri, farklılıkları varmış. Rad suresi 15. Ayette de Allah, aslında başka âlemlerden boyutlardan bahsederken bakın ne diyor. “GÖKLERDE VE YERDE BULUNANLAR DA, ONLARIN GÖLGELERİ DE SABAH AKŞAM, İSTER İSTEMEZ, SADECE ALLAH’A SECDE EDERLER.” Yine Şura 29. Ayetinde bu konuya açıklık getirmek için, bakın nasıl bilgi veriyor. “GÖKLERİ, YERİ VE BU İKİSİNDE YAYDIĞI CANLILARI YARATMASI DA O’NUN DELİLLERİNDENDİR. O, DİLEDİĞİ ZAMAN BUNLARI BİR ARAYA TOPLAMAYA DA GÜCÜ YETENDİR.” Demek ki Allah’ın yarattığı bu âlemde, yalnız bizler yokmuşuz. İsra suresi 70. Ayetinde de çok ilginç bir bilgi verir. “BİZ ÂDEMOĞULLARINI, YARATTIKLARIMIZIN BİRÇOĞUNDAN ÜSTÜN KILDIK” Kur’an’ı dikkatle okuyana Allah, işte böyle hala keşfedemediğimiz bilgileri dahi şimdiden veriyor ve siz keşfetmediniz ama, sizin dışınızda yaratılan sizin gibi şuurlu yaratılanlar var diyor. Bilmediğimiz keşfedemediğimiz başka bir alem başka boyutlar. Şimdide aynı konuda farklı bir örnek vermek istiyorum. Hepimiz okumuşuzdur, Hz. Âdem ve cinlerden olan İblis arasında geçen konuşmalar sonunda, Hz. Âdem eşi ve İblis cennetten sürülür yani çıkartılırlar. Bu olay olmadan önce geçen olayları da lütfen hatırlayınız. Allah’ın Hz. Âdem ve eşinin uzak durmaları söylediği halde, yasaklı bir ağacın meyvesinden yemişti ve Allah’ın emrine uymadıkları içinde, ayetlerde geçtiği şekliyle söylüyorum cennetten çıkartılmışlardı. Bakara 36. Ayetinde de “BİRBİRİNİZE DÜŞMAN OLARAK İNİN.” Diyerek bulundukları boyuttan, dünyadaki bizim yaşadığımız boyuta Allah göndermiş diyebiliriz. Taha 121. Ayette yasak meyveyi yediklerinde ne olmuştu hatırlayalım. “BÖYLECE ONDAN YEDİLER. BUNUN ÜZERİNE KENDİLERİNE AYIP YERLERİ AÇILDI VE CENNET YAPRAKLARIYLA ÜSTLERİNİ ÖRTMEYE BAŞLADILAR” Bakın size çok farklı bir boyut daha. Bu boyutta yenmesi yasaklar var, yediğinizde ayıp yerleri görünüyor demek ki burada giyinme, elbise gibi bir şeyde yok diye anladım. NE DERSİNİZ AYNI YERDE MEKÂNDA BİLE, İKİ FARKLI BOYUTTAN BAHSEDİLİYOR. Sizce burası Allah’ın bizlere vaat ettiği cennet olabilir mi? Olması mümkün görünmüyor peki neden? Çünkü Allah’ın vaat ettiği cennette hiçbir yasağın olmadığı ve her şeyin gönlümüzce istifade edeceğimiz anlatılır örnekleri verilir Kur’an’da. Şunu da düşünün lütfen, İBLİSİN YANİ ŞEYTANIN CENNETTE NE İŞİ VAR? Cennette Allah’ın hükümlerine nasıl itiraz edersin, Allah iblise Hz. Âdem’e secde et yani ona saygını göster dediğinde, iblis kabul etmemişti. Hatırlayınız cennet, Allah’ın doğru yolundan giden kulları için bir ödüldür ve oraya girdiğinde orada yanlış yapmanda mümkün olmadığından, çıkıştan da çok açık bahsedilmez. Çıktıkları yer bu durumda Allah’ın bizlere vaat ettiği cennet olamaz. Kur’an’da cennet birçok ayette, Allah’ın ödül için yarattığı cennet anlamında kullanıldığı gibi, birçok ayette bu dünya da bereketli bahçeler anlamında da kullanılıyor. Örnek verelim. “ALLAH’IN RIZASINI KAZANMAK ARZUSUYLA VE KALBEN MUTMAİN OLARAK MALLARINI ALLAH YOLUNDA HARCAYANLARIN DURUMU, YÜKSEKÇE BİR YERDEKİ GÜZEL BİR BAHÇENİN DURUMU GİBİDİR Kİ, BOL YAĞMUR ALINCA İKİ KAT ÜRÜN VERİR. BOL YAĞMUR ALMASA BİLE ONA ÇİSELEME YETER. ALLAH, YAPTIKLARINIZI HAKKIYLA GÖRENDİR. “ (BAKARA 265) Kur’an Hz. Âdem’in topraktan balçıktan yaratıldığını söylediğine göre, demek ki Hz. Âdem ve eşi hatta ayetlerde geçen İblisin çıkartıldığı yer dünya üzerinde ama başka bir boyutta oldukları ve O boyutun bu dünyada bizlerin yaşadığı boyutla arasında bir engel olduğu ve görülemediği, hatta yaşam şekillerinin de çok farklı olduğu anlaşılıyor. YANİ HZ. ÂDEM, EŞİ VE İBLİS BİZLERİN BİLDİĞİ CENNETTEN DEĞİL, YARADILIŞ ÖZÜ BU DÜNYA İLE BAĞLANTILI OLAN BAŞKA BİR BOYUTTAN DÜNYAYA İNDİRİLDİĞİ ANLAŞILIYOR. Cennet kelimesi saklı ve özenilerek yaratılmış, BAHÇE anlamında kullanılıyor. Değerli dostlarım, kim bilir daha bizlere açıklanmayan, hatta şu anda hafızamızın bile alamayacağı hangi gezegenlerde, Allah’ın yarattığı kulları var. Çünkü keşfedemediğimiz evrende dünyamız adeta bir nokta gibi kalıyor. Bu gezegenlerde bile farklı boyutlar ve evrenler mutlaka vardır, zamanla belki bunları keşfetmeye Allah izin verebilir. Bu makalemde yazdıklarım benim ayetler üzerinde düşündüğümde ve günümüz bilimsel bilgilerle karşılaştırdığım da benim anladıklarımdır, yalnız beni bağlar. Sizlere düşen yazdıklarımı yine Kur’an ışığında değerlendirmek olmalıdır. KUR’AN SONU GELMEYEN BİR IŞIK VE DERYA GİBİDİR. Onun ışığıyla aydınlanan, onun rahmetinden de faydalanacak ve ufku genişleyecektir. Dilerim cümlemiz Kur’an mayasıyla mayalanan, batıldan ve hurafeden uzak Allah’ın azınlık halis kulları arasında oluruz. Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK -- Sayın "TÜRKİYE İÇİN EL ELE MAİL GRUBU" grubu üyesi. grubumuzla ilgili şikayetleriniz ve tavsiyeleriniz grup yönetimine " erzinca...@gmail.com " adresimize bildirin, Grubumuzda yayınlanan iletilerin yasalar karşısında tüm sorumluluğu yazarına ve iletinin üzerinde değişiklik yapıp yayınlayan üyeye ait olacaktır, İletilerin mutlaka konu başlıklarını yazınız. İletilerinizde Başka bir grubun tanıtımı, url adresleri yada benzeri ibareler bulunması halinde o iletiler yayınlanmayacaktır.. önemle duyurulur. saygılarımızla --- Bu iletiyi Google Grupları'ndaki "MALUM YOLSUZLUK SORUŞTURMASI ARTIK HAKİM -SAVCILARIMIZIN ONUR MESELESİDİR" grubuna abone olduğunuz için aldınız. Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için Turkiye-icin-el...@googlegroups.com<mailto:Turkiye-icin-el-ele+unsubscribe@googlegroups.com> adresine e-posta gönderin. Bu tartışmayı görüntülemek için https://groups.google.com/d/msgid/Turkiye-icin-el-ele/AM9P194MB13486679EC99899D915340C3CD3FA%40AM9P194MB1348.EURP194.PROD.OUTLOOK.COM<https://groups.google.com/d/msgid/Turkiye-icin-el-ele/AM9P194MB13486679EC99899D915340C3CD3FA%40AM9P194MB1348.EURP194.PROD.OUTLOOK.COM?utm_medium=email&utm_source=footer> adresini ziyaret edin. ________________________________ Bu e-posta mesajı kişiye özel olup, gizli bilgiler içeriyor olabilir. Eğer bu e-posta mesajı size yanlışlıkla ulaşmışsa, içeriğini hiçbir şekilde kullanmayınız ve e-postayı siliniz. Hacettepe Üniversitesi bu e-posta mesajının içeriği ile ilgili olarak hiçbir hukuksal sorumluluğu kabul etmez. --------------------------The information contained in this communication may contain confidential or legally privileged information. Hacettepe University doesn't accept any legal responsibility for the contents and attachments of this message. The sender does not accept any liability for any errors or omissions or any viruses in the context of this message which arise as a result of internet transmission. |
Haluk Gümüştabak <hg_...@hotmail.com>: Aug 31 07:10AM
Allah’ın Sünnetine, Beşeri Sünnetler İlave Edenler, Allah’ın Yolundan Sapanlardır. Değerli dostlarım biz Müslümanlar, yaşadığımız İslam’ın ne derece şirk bataklığında yaşadığımızı bir farkına varsak, inanın gece gündüz yaptığımız yanlışlarımız için Allah’a dua ederiz. Bu makalemde de yine birçok kez anlatmaya çalıştığım bir konuyu, ısrarla gündeme getirmek istiyorum. Çünkü bu yanlışımız bizlerin Kur’an ile buluşmamıza engel olduğu gibi, Allah ile aldatılmamıza da neden oluyor. Bir Müslümanın asla unutmaması gereken anahtar niteliğinde ki ayetini önce hatırlatmak isterim. “GERÇEK OLAN, RABBİNDEN (GELEN)DİR. SAKIN ŞÜPHELENENLERDEN OLMA!” (Bakara 147) Rabbimiz bizlerin yalnız Kur’an’dan sorumlu olduğumuzu Kur’an’da apaçık muhkem bir şekilde anlatmaya çalışırken ne diyordu? “DOĞRUSU BU KUR’AN SANA VE ÜMMETİNE BİR ÖĞÜTTÜR, ONDAN SORUMLU TUTULACAKSINIZ.” (Zuhruf 44) “HEP BİRLİKTE ALLAH’IN İPİNE SARILIN VE AYRILIĞA DÜŞMEYİN” (Ali İmran 103) Bunlara benzer onlarca ayetinde Allah, bizlerin yalnız Kur’an’a sarılmamızı onun istediği yoldan, yani Allah’ın Kur’an’da emrettiği SÜNNETİNİ izlememizi emrediyor. Şimdilik daha başka örnek vermek istemedim, çünkü Kur’an’ın tek bir ayetinin hükmüne ters düşüyorsak, o yanlış bizleri ŞİRK batağına batıracağından, diğer inandıklarımızın hepsi sözde kalacak, O iman kalplerimize asla yerleşmeyecektir. Yazdığım ayetlerde Allah, bizlerin emrettiği İslam dinini yaşayabilmemiz için izlememiz gereken sünnetini ve kaynağını çok açık bildirmiş. Hatırlatmak isterim Kur’an’da sünnet kelimesi İZLENMESİ GEREKEN YOL anlamında birçok ayette geçer ve Allah bizlerin yalnız Allah’ın Kur’an’da emrettiği sünnetine, yani onun istediği yolu izlememizi emreder. Sizce Allah Kur’an’ı hayatımıza geçirebilmemizin yolunu yöntemini, Kur’an’da açıklamadan bizlere göndermiş olabilir mi? Bunun mümkün olamayacağını zerre kadar düşünen bilir. Peki, Allah’ın Resulü de yalnız Kur’an’ın yolunu sünnetini mi izlemiş ve ümmetine tebliğ etmiş, yoksa bazı konuları açıklanmamış bulduğu için, kendisi de ümmetine açıklamalar yapmak zorunda mı kalmış, burası önemli. Bakın Allah, Resulünün bizlere ne söylemesini istiyor. “DE Kİ: “HANGİ ŞAHİDİN ŞAHİTLİĞİ DAHA GÜVENİLİRDİR?” DE Kİ: “BENİMLE SİZİN ARANIZDA ALLAH ŞAHİTTİR. BU KUR’AN BANA, HEM SİZİ HEM DE ULAŞTIĞI HERKESİ ONUNLA UYARMAM İÇİN VAHYEDİLDİ.” (ENAM 19) Aslında sizce başka bir örneğe gerek var mı? Açıklanmamış izah edilmemiş bir kitapla, nasıl uyarılır Müslümanlar? Bunuda mı akıl edemiyoruz? Allah Resulüne şunu söyle kullarıma diyor. Bakın inancımız ve imanımız adına en güvenilir kaynak, mahşer günü bizlerin şahidi olacak bilgiler neredeymiş? Deki kullarıma diyor Allah şahittir ki, “BU KUR’AN BANA, HEM SİZİ HEM DE ULAŞTIĞI HERKESİ ONUNLA UYARMAM İÇİN VAHYEDİLDİ.” Lütfen dikkat! Allah’ın Resulü, bana Kur’an’ın indirilme amacı sizi ve ulaştığı herkesi ONUNLA yani Kur’an ile uyarmam için bana vah yedildi diyor. Buraya kadar sorsanız bütün Müslümanlar, elbette Resul yalnız Kur’an’ı tebliğ etti ama Kur’an’ı herkes anlayamaz, Allah’ın Resulü en iyi anladığı için O ayetleri açıkladı ve anlaşılır hale getirdi diye ne yazık ki inandırıldık. Yetmedi İSLAM DİNİN KAYNAKLARI KUR’AN VE SÜNNETTİR diyerek, adeta Allah’ın eşi benzeri olmayan nuru Kur’an’ı açıklanmamış, her okuyanın anlayamadığı bir kitap ilan ettik. Böyle olduğuna inanınca Kur’an’ı yüksek bir yere koyduk, ona saygımızı öyle gösteriyoruz. ALLAH’IN KORUMASINDAKİ KUR’AN’I ANLAYABİLMEMİZ İÇİN, BİZLERİN DOĞRULUĞUNDAN ASLA EMİN OLAMAYACAĞIMIZ, RESULE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN, BEŞERİ RİVAYET SÖZLERE/HADİSLERE MUHTAÇ OLDUĞUMUZU DA KABUL ETTİK NE YAZIK Kİ, ÇÜNKÜ AKLIMIZI KUR’AN’I DEVRE DIŞI BIRAKTIK TA ONDAN. Bakın günümüz İslam toplumun genel çoğunluğu bu konuda nelere inanıyor, onları da yazalım ki, konumuz daha iyi anlaşılsın. “SÜNNET, KUR’AN’IN ANLAŞILMASINDA BİRİNCİ DERECE KAYNAK OLDUĞU GİBİ, ŞERÎ HÜKÜMLERDE DE KUR’AN’A EŞİT BİR DELİLDİR. KUR’AN’LA HADİSİN DERECELENİŞİ, İTİBARÎDİR. KİTAPLA SÜNNET, HÜCCET OLMA AÇISINDAN EŞİTTİRLER. KUR’AN VE SÜNNETİ BİRBİRİNDEN AYIRMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR. ZİRA YÜCE ALLAH, DİNİ HÜKÜMLERİN İLK YARISINI KUR’AN’DA BELİRTMİŞ, İKİNCİ YARISINI İSE ELÇİSİNİN SÜNNETİ İLE TAMAMLAMIŞTIR. AYRICA KUR’AN’DA KAPALI OLAN AHKÂMI SÜNNET TEFSİR ETMİŞTİR. ÖTE YANDAN KUR’AN HÜKÜMLERİNİN TAMAMININ UYGULANMASI DOĞRUDAN ELÇİ KANALIYLA GERÇEKLEŞMİŞTİR. BUNLARA İLAVETEN, KUR’AN’IN SUSTUĞU SAHALARDA HÜKÜM KOYMA YETKİSİ SÜNNETE BIRAKILMIŞTIR. SÜNNET HEM KUR’AN GİBİ MÜSTAKİL HÜKÜM KOYAR HEM DE KUR’AN’DAKİ BİR ASLA DAYANARAK KIYAS, İCTİHAD VE İLHAK YOLUYLA YENİ HÜKÜMLER İSTİNBAT EDER.” İŞTE BUNA ALLAH, BANA ŞİRK KOŞUYORLAR DİYOR HATIRLATIRIM. Ne dersiniz bu yaşanan İslam inancı, Kur’an’dan onay alıyor mu sizce? Kur’an’ı açıkladığına inandığımız, Resulün rivayet hadisleri yani Resulün sünnetinin KUR’AN’A EŞİT DEĞERDE OLDUĞUNA BU TOPLUM NE YAZIK Kİ İNANDIRILDI. Bunun şirk olduğunun hala farkında değiliz. ŞİDDETLE HATIRLATIRIM BU ŞİRKİN AFFI YOK. Buna inandırıldığımız için İslam toplumu çok büyük acılar çekiyor. Sizce gerçekten Allah’ın bizleri sorumlu tuttuğuna hükmettiği ve dinin anası temeli olan MUHKEM ayetleri, her aklı başında kulunun anlayacağı şekilde göndermeyip, yani açıklamayıp Allah göndermiş olabilir mi? İnanın bunu söylemek ve inanmak başlı başına Allah’a ve onun kitabına saygısızlık olduğu gibi, Allah’ın affetmeyeceği büyük günah ŞİRKTİR. Gelin birlikte bakalım Allah biz Kur’an’ı açıklamadık, onu Resulüm sizlere açıklayacak mı diyor. Hud 1-2: ELİF LÂM RÂ. BU KUR’AN ÂYETLERİ, HÜKÜM VE HİKMET SAHİBİ (BULUNAN VE HER ŞEYDEN) HAKKIYLA HABERDAR OLAN ALLAH TARAFINDAN MUHKEM (EKSİKSİZ, SAĞLAM VE AÇIK) KILINMIŞ, SONRA DA ALLAH’TAN BAŞKASINA KULLUK ETMEYESİNİZ DİYE AYRI AYRI AÇIKLANMIŞ BİR KİTAPTIR. (DE Kİ:) “ŞÜPHESİZ BEN SİZE O’NUN TARAFINDAN GÖNDERİLMİŞ BİR UYARICI VE MÜJDELEYİCİYİM.” (Diyanet meali) Sizce başka örneklere gerek var mı? Rabbimiz hiç kimseye muhtaç olmayasınız diye, Kur’an’ı biz açıkladık diyor. Resulüm açıklayacak demiyor ama bizler Allah’a değil, güvendiğimiz Veli kişilere inanıyoruz. İşte bizler İslam’ı böyle yaşıyoruz. Resulü açıklamış olsaydı, Kur’an’a geçirirken açıklanmış şekilde yazardı ki, bu açıklamalarda hata yapma riski her zaman olabilirdi, çünkü Allah’ın Resulü bende sizler gibi bir beşerim yani her zaman hata yapabiliri diyor. Hatta bazı konularda Kur’an’da, Allah’ın Resulünü uyardığını görürsünüz. Enam suresi 97. 98. Ayetlerin de “ELBETTE BİZ BİLEN BİR TOPLUM İÇİN AYETLERİ, GENİŞ GENİŞ AÇIKLADIK” demiyor muydu? Ahkaf suresi 27. Ayetinde aynı konuyu üstüne basa basa nasıl söylüyor. “BELKİ DOĞRU YOLA DÖNERLER DİYE, ÂYETLERİ TEKRAR TEKRAR AÇIKLADIK.” Kıyame suresi 19. Ayetinde, bakın bu konuda kullarım Allah ile aldatılmasın diye nasıl açıklama getiriyor. “SONRA ONU AÇIKLAMAK DA, BİZE AİTTİR.” (Kıyame 19) Kusura bakmayın ama Rabbimiz Kur’an’ı açıklamak bizim görevimizdir, anlayasınız ve hiç kimseye muhtaç olmayasınız diye Kur’an’ı biz açıkladık diye uyardığı halde, hala batıl hurafe inançlarımızı yaşayabilmek için İSLAM YALNIZ KUR’AN İLE YAŞANMAZ, RESULÜN RİVAYET HADİSLERİ KUR’AN’I AÇIKLAR DİYORSAK, İNANIN MAHŞER GÜNÜ AFFEDİLMEYECEK BİR DURUMLA KARŞILAŞMAMIZ KAÇINILMAZ OLACAKTIR. Değerli dostlarım din Allah’ın dinidir ve Allah ben hükmüme hiç kimseyi ortak etmem diyorsa, sorumlu olduğumuz Kur’an’ı da nasıl yaşayacağımızın yolunu, yani SÜNNETİNİ bizzat kendisinin açıklaması gerekirdi ki, zaten Allah Kur’an’ı biz açıkladık diyor. Açıklanmamış olsaydı asla Rabbimiz, tüm kullarını sorumlu tutmazdı. Eğer öyle olsaydı dinde mezheplere, cemaatlere hatta tarikatlara bölünmez, tek yumruk olurduk. Allah’ta zaten bizlerin böyle olmamızı istiyor ve bölünmemizi yasaklıyor, sakın emin olmadığınız bilgilerin ardına düşmeyin diyordu. Bir an diyelim ki Kur’an’ı, Resulün rivayet hadisler açıklamıştır. Müslüman toplumlarını bir hatırlayınız lütfen. Her mezhebin doğru kabul ettiği rivayet hadisler farklıdır. Biran kendimizi, mahşer günü Allah’ın huzurunda olduğumuzu hayal edelim. Eğer Allah Kur’an’ı sizler anlayamazsınız, onu Resulüm sizlere anlatacak onun hadislerinden öğrenin dediğini düşünelim. Hesap günü Allah’ım ben senin dediğini yaptım, bana anlatılan Resulün rivayet hadislerinden Kur’an’ı böyle anladım, bana böyle ilettiler demiş olsa haklı çıkardı. Allah’ın böyle bir şey yapacağına nasıl inanırız. Allah’tan başkasının sözlerine inanmayın diye, Kur’an’ı biz nice örneklerle açıkladık diyor ki, hesap günü böyle itirazlarda bulunan çıkmasın. YANİ ALLAH KUR’AN’I DOĞRU ANLAYIP DOĞRU YAŞAYABİLMEMİZ İÇİN, BUNUN YOLUNU/SÜNNETİNİDE KUR’AN’DA AÇIKLADIĞINI VE HİÇ BİR ZAMAN DEĞİŞTİRMEDİĞİNİ ÖZELLİKLE SÖYLÜYOR. Bu konuyla ilgili ayetleri de hatırlayalım ki, bizleri Allah ile aldatıp kendilerine davet edenlerin tuzağına düşmeyelim. Fetih 23: ALLAH’IN SÜNNETİ, GEÇMİŞTEN BUGÜNE HEP BÖYLEDİR VE SEN ALLAH’IN SÜNNETİNDE BİR DEĞİŞME BULAMAZSIN. (Mustafa İslamoğlu meali) İsra 77: BU, SENDEN ÖNCE GÖNDERDİĞİMİZ BÜTÜN RESULLERİMİZ HAKKINDAKİ SÜNNETİMİZDİR. BİZİM SÜNNETİMİZDE HERHANGİ BİR DEĞİŞME GÖREMEZSİN. (Elmalı Hamdi) Ahzab 38: ALLAH’IN KENDİSİNİ MECBUR TUTTUĞU BİR HUSUSTAN DOLAYI NEBÎ’YE HİÇBİR SUÇ İSNAT EDİLEMEZ. ALLAH’IN BU SÜNNETİ, DAHA ÖNCE GELİP GEÇMİŞ OLAN (NEBÎLER) İÇİN DE GEÇERLİYDİ: SONUÇTA ALLAH’IN EMRİ ÖLÇÜLÜP BİÇİLDİĞİ GİBİ GERÇEKLEŞMİŞ OLDU. (Mustafa İslamoğlu) Ahzab 62: ALLAH’IN DAHA ÖNCEKİLER İÇİN GEÇERLİ OLAN SÜNNETİ BUDUR VE SEN ALLAH’IN SÜNNETİNDE HİÇBİR DEĞİŞİKLİK BULAMAZSIN. (Mustafa İslamoğlu) Kur’an’ı dikkatle düşünerek anladığı dilden okuyan ve Kur’an’ı bir bütün olarak anlamaya çalışan, şu gerçeği açıklıkla görecektir. Rabbimiz bizlerin sorumlu olduğu Kur’an’ı anlayalım ve hiç kimseye muhtaç olmayalım diye nice örneklerle açıklayıp yemin ederek kolaylaştırdığını ve bizlerin Allah’ın yolunu yani sünnetini nasıl izlememiz gerektiği konusunda, gereken tüm açıklamaları yaptığını söylüyor. İsteyen inanır isteyen inanmaz, isteyen kendisine Allah’ın berisinden, farklı sünnetler yani yol ve yöntemler bulur onu izler. Rabbimizin sünnetini yol ve yöntemini izleyene ne mutlu, çünkü Onun Resulü de Allah’ın sünnetini izlemiş, tek kelime ilave etmemiş Allah’ın güven elçisi olmuştu. “O ELÇİ BİZE ATFEN BAZI SÖZLER UYDURMUŞ OLSAYDI, BU NEDENLE ELBETTE (ONU ÖNCE) GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE YAKALARDIK. SONRA DA BU NEDENLE CAN DAMARINI KESERDİK.” (Hakka 44-45-46 ) (Onlara) “SİZE VERDİĞİMİZ KİTAB’A SIMSIKI SARILIN VE ONUN İÇİNDEKİLERİ HATIRLAYIN Kİ, ALLAH’A KARŞI GELMEKTEN SAKINASINIZ” DEMİŞTİK. (Araf 171) Dilerim kafamızdaki batıl, hurafe atalar inancından sıyrılıp, yalnız Allah’ın ipine sarılan, Onun halis kullarından oluruz. Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK |
Hadi önal <hadio...@gmail.com>: Aug 31 05:32AM +0300
|
Bu grubun güncellemelerine abone olduğunuz için bu özeti aldınız. Ayarlarınızı
grup üyelik sayfasından değiştirebilirsiniz. Bu gruba aboneliğinizi iptal etmek ve gruptan artık e-posta almamak için turkiye-icin-el...@googlegroups.com adresine e-posta gönderin. |