Günümüzde Kur'an'ın önüne geçmiş bulunan namaz; geleneksel uygulama mı? Bu konuda “Kur’an ne diyor” sorgulaması mı gerekiyor?
“Namaz” konusunda “Peygamberimizin örnekliği” olduğu söylenen (?!) uygulamalara, Kur’an dışı kaynaklara bakarak, bu uygulamaları Kur’an’a onaylatmaya, Kur’an’a uydurmaya çalışmak; “din” konusunda, her şeyi ama her şeyi Kur’an’da bulmamız gerekliliği ile çelişmez mi?
“Kur’an’da her şeyi bulamazsınız, namaz Kur’an’da nasıl kılınır yok?” diyenler için; hiçbir eksik bırakmadığını(En'âm,38), her şeyi örneklerle, ayrıntılı açıkladığını(İsrâ,89) söyleyen Allah’ı, Kur’an’ı eksik bırakmış (Hâşâ!) gibi değerlendirmek olmuyor mu? Sorularımıza tüm cevapları, Kur'an'da ki Allah sözleri ile almak zorunda değil miyiz?
Üstelik Kur’an’ın ruhuna hiç de uymayan –ne dediğini bilmeden, bilinçsiz, şuursuz- sayıya bağlanmış bir yatıp kalkma eylemi haline getirilmiş bu ibadet Allah’ın istediği Kendini anma faaliyeti olabilir mi? İbadetin nasıllığını bize öğretecek olan Kur’an değil mi? “Atalarımızdan öyle gördük” sözü “namazın” şekilsel kılınmasına gerekçe olabilir mi? Tek tipleştirilmiş bir ibadet/dua anlayışı özgürlüğü kısıtlayıcı olmaz mı? Cuma namazı, “Cemaatle kılınacak, en az 3 kişi olacak!” hükmü hangi ayetlere göre çıkarılmış hüküm? Bu hükmün, kaynağı neresidir? Tek hüküm koyan Allah değil mi? Tüm hükümlerinin yer aldığı; Kendi Sözleri olan ayetlerin toplandığı KUR'AN değil mi?! Cuma/toplantı günü “Allah’ın Zikri’ne koşun”çağrısı ile; Peygamberimiz toplu namaz(?!) mı kıldırıyordu yoksa, toplanan insanlara, Allah’tan aldığı Vahiyleri/Allah'ın Zikri'ni/Kur'an'ı mı anlatıyordu?