kitap onerisi..

[Fusun Nebil]

Arkadaslar

Bu bir yeni yıl yazısıdır. Biliyorsunuz, hep yeni yılda muhasebe ve geleceğe yönelik planlar yapılır.

Ben de içinde bulunduğumuz dönemi daha iyi anlamak açısından size yeni yılda 2 yazar önereceğim.. Bu yazarlar, bugün içinde olduğumuz dünyayı anlamamızı sağlıyor..

Birinci yazar Amin Malouf.. kendisini ortadoğuya yönelik ve geçmişin efsanelerini anlattığı romanları ile tanıyoruz.. Ama ben sizlere "Çivisi Çıkmış Dünya" isimli 2009 tarihli kitabını önereceğim. Bölgenin geçmişini anlatırken, bir yandan da Florida'daki bir seçmenin nasıl olup da bizim hayatımızı etkilediğini analiz ediyor.. Okumak lazım..

İkinci yazar ise Nimet Arzık.. Bu benim için daha önemli bir yazar..  

Canakkale seyahatlerimin birisinde, sevgili Tamer beni sahildeki sabah kahvaltisinda bir eski ogretmenle tanistirdi.. Bu adamcagiz da bana Nimet Arzık diye bir kadının kitaplarından bahsetti.. Beni o kadar merak ettirdi ki,  İstanbul'a döndüğümde sahaflardan kadının tüm bulabildiğim kitaplarını istettim..

Bu kadın Menderes doneminin Anadolu Ajansının Genel Müdürünün karisi ama aynı zamanda gazeteci / yazar.. Onlarca kitabı var. Inönü'yü, Menderes'i, Erbakan'ı, Demirel'i ve diğer zamanın konularını birinci elden ve içeriden anlatmış..

Ama kitaplarını okurken düşündüğüm şu oldu; ülkemizin bu hale gelmesinde hepimizin büyük suçu var. "Dur" diyemediğimiz, "geçmişe bakmadığımız", "neyin ne olduğunu analiz etmek yerine tutup futbol takımı tutar gibi parti tuttuğumuz için".

Bugün herkes bir tarafı tutuyor ama aslında hepsi birbirinden berbat.. Üstelik..  bugün aynı hastalıklar sürüyor. Bu kadını okuyun.. Ülkenin içinde olduğu koşulların nasıl oluştuğunu ve neden sürmekte olduğunu anlayacaksınız. Üstelik bahane de yok. Kadın olayların tam ortasında ve içinden yaşamış. Bize İnönü'nün ne hatalar yaptığını da, Menderes'in uçkur düşkünlüğünü de bütün açıklığı ile anlatıyor.  Erbakan ve Demirel'i daha okuyamadım.. 

Diğer yandan, 1974'de okuduğum bir başka kitabı hatırlıyorum. Sartre'ın ismini hatırlayamadığım bu kitabı o zamanlar beni şaşırtmıştı çünkü 21ci yüzyılın din ve milliyetçilik yılları olacağını söylüyordu. Bu adam bu zamanları nasıl görmüş. Merak ettim hep. Yani 2 olasılık var. Birincisi acaba dünyanın böyle bir cycle'ı mı var? Dönüp dolaşıp milliyetçilik, din yükselip, sonra geri düşüyor gibi bir durum mu var? Ya da acaba bu yönde yönlendirmeler var da .. o nedenle mi oluyor? (green belt gibi)

Benden yılbaşı mesajı da böyle oluyor işte.. Kafanızı ütüledimse kusura bakmayın..

Hepinize sevgiler

Fusun