HDP 1.OLAĞAN KONFERANSI, 1. GÜN ÖZETİ

17 views
Skip to first unread message

aliekberguler

unread,
Jan 17, 2016, 2:32:28 PM1/17/16
to HDP Demokrasi Platformu


Konferansa son hafta müdahale denemesinde bulunan grubumuzun, henüz netleştirebildiği program ve tüzük önerisi ile bu konuların gündeme alınarak tartışılmasını ve oylanmasını içeren önergemizi basılı hale akşamın geç vaktinde getirebilmiştik.

Sabah erkenden 10 takım fotokopi yapıp konferansın yapılacağı binaya gidebildik. Sabah 09.00’da orada olduk. Hemen platformun hazırlanan afişini girişte bir yere astık ve bir standa metinlerimizi ve imza metnini koyduk.

Benden gayrı imza veren olmadı. Haluk Ağabeyoğlu, delege olmadığını söyleyerek imza veremeyeceğini ifade etti, sonradan.

İlk önce Ayhan Bilgen ile görüştüm, bana, “Saruhan Oluç ile görüştüğünü, Demir Küçükaydın tarafından program ve tüzük önergesinin verileceğini, ama, bunun şimdilik tartışılmaması gerektiğini, hükümet veya devletin üzerlerine gelebileceğini, onla bahane üretebileceğini” söyledi. Aşağı yukarı buna benzer ifadeler kullandı. Cevaben, “ o zaman bizler de önergemizi, ‘yeniden yapılanma esasları-yönergesi’ biçiminde gündeme getirilip oylanabileceğini” söyledik. O da YÖNERGE biçiminde olabileceğini ifade etti.

Sonra da Haluk Ağabeyoğlu ile görüştüm ve o da Ayhan Bilgen’in kullandığı ifadeleri kullandı ama bir farkla hükümetin ÖZYÖNETİM konusunda HDP’nin üstüne geleceğini ve tüzük değişikliği durumunda devletin bütün tüzük ve programı gözden geçirip tekrar ÖZYÖNETİM konusunda partiye baskı uygulayacağı ve şimdilik bu konunun gündeme alınmaması yönünde (Tüzük Komisyonu’ndan Günay …   tarafından buna dair görüşler iletilerek) bilgilendirildiğini, program konusunun aslında konferansın gündeminde olduğunu ama devletin geliştireceği bu baskıyı savmak için şimdilik ertelendiğini de ekledi. Haluk Abi’ye de benzer cevabı verdik.

Saat 10,30 da konferans yarım saat gecikmeyle başladı. Divan önerisi yapıldı, divan yerine otururken önergemizi değişiklik metinleriyle birlikte divana teslim ettik.

Gündem oluşturuldu ama bizim önergemiz gündeme sunulmadı ilk önce. Eşbaşkanlar’ın konuşmaları bitince, Divan ayrı bir gündem önerisi olduğunu, program ve tüzük değişikliği konusunda olduğunu, ama bunun tartışılıp oylanması yönünde değil de uygun görülürse bir konuşma ile sunulması konusunda itirazları aldı. İtiraz eden olmadı, “uygun mudur” sorusuna biz de “uygundur” diyerek divana şimdilik teslim olduk.

Eşbaşkanlar ve özellikle Selahattın Demirtaş, “süreci götürmekte hata yaptıklarından, yetersiz kaldıklarından dolayı özeleştiri” verdi. “Cesetlere dahi işkence yapıldığı bu durumu, sözün bittiği yer” olarak yorumladı.

Bu arada şunu da belirtmemiz gerekiyor, önergelirin oylamaya sunulması için en az 15 delegenin imzası gerekiyormuş, tüzük olarak. Bunu yeni öğrendim.

Ayrıca konferansa delege olarak önerilmiştim ama hem konferanslar hem de kongreler zamanında yapılmadığından geçen senenin delegeleri ile bu konferanslar ve kongreler yapılacakmış. Bunu da yeni öğrendim. Geçen kongre ve konferanslarda önerilmeme rağmen, SYKP tarafından ismimin silindiğini biliyordum. Yani önümüzdeki hafta yapılacak genel kongrede delege değilim.

Ayrıca, bu konferans delegeleri seçilirken her ilden 6 kişi olacak şekilde ayarlanmış. (her ilden dört delege ve iki eşbaşkan). Bunu da bugün öğrendim. Anlaşılan o ki bu konularda hep cahilim, hepimizin de öğrenmesinde fayda var.

Divan, illerden ilçelerden, komisyonlardan, gelen ve gelecek olan kararları ve önerileri ve konferans sonucunda alınacak kararları, bir metin haline getirmekle görevli bir KOMİSYON’u oylamaya sunuldu, kabul edildi.

Gündem temsilcilere ağırlıklı olarak illerden gelenlere, kurumlara ve komisyon sözcülerine verildi. Kadınlara 6 dakika, erkeklere 4 dakika süre verilmesine rağmen her konuşmacı sürelerine riayet etmedi, divan sıklıkla uyardı.

Dolayısıyla bize de bugün sıra gelmedi, umarım yarın gelir.

Aklımda kaldığı kadarıyla konuşmacıların hepsi süreçte direneceklerini, barikatları savunacaklarını, özyönetimden vazgeçmeyeceklerini ve özyönetimleri bütün ülkeye yaymak gerektiğini ifade etti.

Parti yönetimleri de yetersizlikleri nedeniyle eleştirildi. Farklı olarak Gençlik Komisyonları, yazdıkları raporda, gençlik kotalarına uyulduğunu ama pasif görevlere getirildiklerini, özellikle hammaliye işleri yaptıklarını, ama partiyi temsil etme, sözcülük yapma konularında geride bırakıldıklarını söyledi. Yönetimi eleştirdi ve haklarını sonuna kadar savunacaklarını beyan etti.

Yeşiller ve Sol adına konuşan temsilci, bir önceki gün HDK konferansı sırasında kendilerine (yanlış anlamadıysam bir divan üyesi veya milletvekili-yani önemli bir şahsiyet- tarafından) parmak sallanarak tehditler aldıkları ve hakarete uğradıkları için bu durumu protesto ettiler.

LGBT temsilcisi arkadaş da bu son ablukayı savmak için kendilerinin önemli olduğunu ama parti yönetimi tarafından önemsenmediklerini, önümüzdeki günlerde İstanbul, Adana, Ankara, Tunceli gibi yerlerde kendi meclislerini oluşturmak yönünde ciddi adımlar atacaklarını söyledi.

Ertuğrul Kürkçü, HDP’nin demokratik olmadığını, HDP’yi aslında HDK’nin örgütlediğini ama HDP’nin demokratik bir şekle gelmesi için şimdi de HDK’yi örgütlemesi gerektiğini ifade etti.

Kastamonu delegesi, Kastamonu veya Karabük gibi yerlerde ve Karadenizde parti yöneticilerini hiç görmediklerini, genel merkezin hiç ziyaret etmediğini, seçim müşahit kartı dahi alamadıklarını ve baskıya maruz kaldıkları için hiç olmazsa moral ziyaretlerinin yapılması gerektiğini, örgütlenmenin öğrenciler üzerinden gittiğini ve hiçbir bileşen grubun dahi olmadığını ve bu nedenle yalnız kaldıklarını söyledi.

Kemal Bülbül Alevilerin yüzde altmışının kürt olduğunu ama “Aleviler olarak devletten hiçbir şey -statü dahi- istemediklerini” söyledi.

Ve Konferans yarın sabah 09.00’da toplanmak üzere dağıldı.

Akşam dönüşte metinleri (ve platform afişini kapak olarak) 10 takım daha fotokopi yaptım. Yarın bunları da dağıtırız.

(Aklımda özellikle kalanlar bunlar, diğer konuşmalar birbirinin tekrarı gibi geldi, belki Özen arkadaş benim eksiklerimi düzeltir ve tamamlar. Herhalde başka kimse yoktu.)

haluk agabeyoglu

unread,
Jan 17, 2016, 11:16:25 PM1/17/16
to hdp-demokra...@googlegroups.com
arkadaşlar,
Ali'nin özetini okudum.
burada kısıtlı internet olanağı ile kısaca yazıyorum.

1.
lütfen ve lütfen "konferansta gündeme şu alınıyor, şu ve şu, şu sebeple alınmıyor vb." biçimindeki enformasyonu paylaşıp durmaya devam etmeyin!!! çünkü:
bir: olan biten tutumda divanın vb. bir es geçmesi, sui niyeti vb. yok
iki ve daha önemlisi: konferans ilgilisi arkadaşlar, yukarıda andığım paylaşımın gereksizliği!! konusunda haklı bir uyarıyı bana yaptılar. bunu telefonda demir ile paylaştım, anlattım. salonda Ali'ye şahsen söyledim.
peki kardeşim ali, niye hala bu gereksiz!! paylaşım ???
hata bende. demek ki anlatamamışım. şimdi artık lütfen kimse bu konuda bir cevap vb. yazmadan bu bahsi bitirelim...    

2.
benim önerinize "imza verememem" diye bir şey yok. bundan kaçındığım gibi bir anlam çıkmasın sakın. çabanızı anlamlı bulduğumu söylemiştim. konferansta konuğum, delege değilim. arkadaşlar kural koymuş; en az 15 delege imzası ile önerge verilir diye. doğrudur yanlıştır başka bahis. ama delege olmayan benim önerinize imza koymam, bu konferansın bir katılımcı misafiri olarak uygun bir davranış değildir. onun için koymadım.
bakın aşağıda ve ekte yazdığım iki önerge var. birinciye 15, ikincisine 16 delege imzasını koştur, koştur 2 saat içinde topladım ve bunların içinde benim imzam yok, çünkü dediğim gibi delege konumum yok.
özen ile ali bu iki önergeyi imzaladılar, kendilerine müteşekkirim.
sizin önergelerin ruhu ve fikri ile büyük ölçüde mutabıkım. kimi farklı baktığım yerleri de var. ama delege olsaydım, dikkate alınmasını hareket için faydalı gördüğümden, tereddütsüz imzalardım.   

3.
konferansı, bu hareketin iyiliği için çalışan herkesle konuşmayı gerçekten isterim. bunlar sizlersiniz ve konferans katılımcısı yüzlerce yoldaşımdır. inşallah fırsatımız olur. çünkü çok mühim şeyler var. ümit var, melanet de var. ümidi melanetten sıyırmak lazım.. şimdilik bence özet bu.

iki önerge aşağıda ve ektedir, alel acele yazılmıştır, eksiği, gediği mutlaka vardır, bence fikri doğrudur. umarım ilgili komisyon sizinkilerin, bu ikisinin yüzüne bakar, bugün göreceğiz.      

selamlar,  

 
İlk önerge
Örgütsel yeniden yapılanmamızda iç demokrasinin kurulması için, birey hukukuna doğru bir adım atmak için;
Parti Kurul ve Kurumlarının Seçimi Yöntemi:
 
Durum:
HDP tüzüğü: “Parti’de yetkili kurul ve kurumlar seçimle oluşturulur.” demektedir.
Tüzüğün kabulünden 3 ay sonra 9 Eylül 2014 tarihinde yayınlanan 16 numaralı genelgede:
“Bütün il ve ilçelerde parti politikası ve ilkelerine uygun, sürecin ihtiyaçlarını karşılayacak etkin ve işlevli yönetim kurulları için; adayları uzlaşma yoluyla belirlemek için kongre komisyonu tarafından çalışma yürütülür” düzenlemesi yer almıştır.
Bu tarihten itibaren yönetim organlarının komisyonlar eliyle mülakat - mutabakat yöntemi ile atanması uygulaması başlamıştır. Bu yöntem o günden beri sürmektedir.
Saptamalar - gerekçe:
Bir:
Kongreler öncesinde parti kurul ve kurumlarının oluşturulması için kurulan komisyonların, kongrenin öznesi olan yerel örgütün üyeleri nezdinde yaptığı eğilim yoklamaları, yönetim adaylarının ortaya çıkması için üyelerden fikir alma çalışmaları – temasları, şüphesiz iyi niyetli çalışmalardır. Fakat mülakat – mutabakat yönteminin eseri olan bu çaba – çalışma,   hemen her durumda, üye – seçmen iradesinin gerçek anlamda ortaya çıkmasına imkan tanımayan, uygulamada eksik kalan, yetersiz kalan bir çalışmadır. Bu yetersizliğin en yalın kanıtı, bu yöntem ile - sözde seçilen, gerçekte atanan – yönetim organlarının üye sayısının ikinci – üçüncü toplantıdan sonra yarıya düşmesi, gerçek bir taban / seçmen iradesi ile seçilmemiş yöneticilerin, bu iradenin kendilerine yüklediği sorumluluk duygusundan yoksun bir şekilde keyfi olarak çalışmadan çekilebilmeleridir.                 
İki:
Tüzükte açıkça yer alan kurul ve kurumların seçimle oluşturulması hükmünün genelge ile tadil edilerek mülakat – mutabakat ile atama yöntemine geçilmiş olmasının, kasıtlı bir fenalıklar silsilesinin eseri olmadığını biliyoruz.
Bu tadilatın, ülkenin siyasi hayatında emsalsiz bir deney olarak yaratılan, yaşatılan, başarılarak bugüne getirilen kongre ve partinin, özgün, çoğulcu, çok bileşenli yapısının birbiri ile harmanlanabilmesi için başlangıçtaki zorunlu bir evre olarak, bu anlamda bir zorunluluk eseri olarak ortaya konduğunu görüyoruz, kabul ediyoruz.   
Bugüne dek bu “iç demokrasisiz” örgüt yapılanmasının, aşılması güç kimi zorlukların üzerinden atlamamızı sağladığı da bir gerçektir.
Üç:
Bugün ülkenin vardığı ağır sorunlu siyasi ortamda, kongrenin ve partinin fikir ve vaat olarak toplumda oluşturduğu beklenti, başka bir deyişle fikrimizin ulaştığı toplumsal boyut, eylemimizi öncelemektedir.
Eylemimiz, fikrimizin ve onun doğurduğu toplumsal beklentinin gerisinde kalmıştır.
Nihayet eylemimizi belirleyen temel faktör de örgüt yapılanmamızdır.
Örgüt yapılanmamızın temel niteliği ise yukarıda çizdiğimiz iç demokrasisiz tablo.
Dört:
Konferans – kongre süreci ile önümüze koyduğumuz temel hedef “politik ve örgütsel yeniden yapılanma” nın başarılmasıdır.
Bu anlamda süreç, örgütlenme yapımızın, vardığımız aşamaya, güne uygun yeniden yapılanması için, parti kurul ve kurumlarının oluşturulmasında  ‘her düzeyde seçim’ ilkesinin işlerliğe kavuşturulması için fırsattır.
Konferans hazırlık sürecinde sunulan perspektif metninde yer alan ‘güçlü bir iç demokrasiye sahip olmak’ hedefine böyle yaklaşılabilir, adım atılabilir. 
 
Öneri:
HDP, kurul ve kurumlarının - bunların -  yönetimlerinin belirlenmesinde,  mevcut yöntem olan, kurulan kongre komisyonları eliyle uygulanan ‘mülakat – mutabakat yöntemi’ nin yerine, partinin bir bileşeni mensubu olan veya olmayan üyelerinin, bireysel olarak koyacakları adaylıklarının, tek bir liste üzerinden oylandığı seçim yöntemine geçmeyi karar altına alır. 
HDP, bu geçişin sağlıklı bir şekilde başarılması için, aşağıdaki önerileri dikkate alan, bunları uygun, net son hallerine vardırdığı bir çalışmayı yaparak uygulamanın yönetmeliğini hazırlar.    
1
Parti kurul ve kurum yönetimlerine adaylar kendilerini önerirler veya başka bir üye ya da üyeler tarafından önerilirler. Önerilen kişinin adaylığı, öneriyi kabul etmesi ile geçerli olur.
2
Kongre hazırlığı süresi içinde yapılan halk toplantılarında adaylar eşit ve yeterli ölçüde kendilerini tanıtırlar, görevlendirilmeleri halinde amaçlarını,  önemsedikleri, yapacakları çalışmaları anlatırlar.
3
Yönetim kurulu üyelerinin seçimi için aday isimleri, tek ve aynı liste üzerinde, kotaya tabi olan kadın, erkek, genç kümelerinde, kendi içinde alfabetik sıra ile ayrı gruplar halinde yer alır.
Aynı tek liste üzerinde pozitif ayrımcılığa tabi engelli adaylar ve LGBTİ adaylar ayrıca gösterilir, yer alır. Fahri adaylar da bu listede ayrıca gösterilir, yer alır.
Oy pusulası olan bu tek listede seçmenler, toplam yönetim kurulu sayısı üzerinden, adayları şu kotalara göre işaretler, seçerler:
Kadınlar: toplam kurul üyesi sayısının en az yarısı kadar.
Erkekler: toplam kurul üyesi sayısının en çok yarısı kadar
Gençler: toplam kurul üyesi sayısının en az beşte biri kadar.
Engelliler: toplam aday sayısının en az yarısı kadar.
LGBTİler: toplam aday sayısının en az yarısı kadar.    
4
Her kümenin kendi içindeki sıralamaya göre en çok oy alan kota sayısı kadar aday seçilir.
5
Adaylar eğer parti bileşeni kurumların aidiyetini / temsiliyetini gözeten, bu konumdaki kişiler olarak aday gösteriliyorlar ise bunu belirtmeleri üzerine, yukarıda madde 3 teki gibi düzenlenen listede bunların isimlerinin yanına kurumlarının adı yazılır.
Adının yanında bileşen kurum adı belirtilmiş aday sayısının sınırı yoktur.
Seçmenler oy kullanırken, yukarıda belirtilen bütün kuralları – kotaları gözeterek, her bileşen kurumun adaylarından en az bir tanesini işaretler / seçerler.
6
Bir bileşen kurum üyeliği olan adayın listede, bu kurum aidiyeti – temsiliyeti belirtilerek; yani adının yanında kurum adı yazılı olarak yer alıp almaması, adayın önce kendi tercihine, sonra kurumu ile birlikte kararlaştırmasına bağlıdır. Başka bir deyişle herhangi bir bileşen mensubu olan partililer, tercihlerine bağlı olarak adaylıklarını, bu bileşenin temsilciliği kimliğini taşımadan da koyabilirler.
7
Kurulun eş başkan adayları, aynı - tek liste üzerinde bu seçime ait bölümde, iki küme olarak yer alır. Eş başkanlar, adayların kendi kümeleri içinde en yüksek oyu alan kadın ve erkek olarak seçilir.
Kurulun kamu yönetimi karşısında temsile sahip resmi başkanı, eş başkanlar arasında kararlaştırılır.      
     
İmzalar:       Adı Soyadı – İli - İmzası
    
 
2. önerge
Parti Kurul ve Kurumlarında karar alma yöntemi:   
          
Parti tüzüğünde bütün kurul ve kurumların karar alma sürecinde ‘öncelikle konsensüs aranması, konsensüs oluşmadığı durumlarda karar yeter sayısının toplantıya katılanların 2/3’ü olduğu’ hükmü yer almaktadır.
Uygulamada tüzüğün bu hükmünün hemen hemen hiç uygulanmadığı gözleminden hareketle HDP, her düzeydeki kurul ve kurumlarında bu konuda Tüzüğün titizlikle, istisnasız olarak uygulanmasını karar altına alır.
Bu karar, perspektif metninde belirtilen “kişilere bağlı olmayan, kurumsal işleyişi olan, güçlü bir iç demokrasiye sahip bir partiyi başarmak” hedefinin temel gereklerindendir. 
 
 

            

--
Bu iletiyi Google Grupları'ndaki "HDP Demokrasi Platformu" grubuna abone olduğunuz için aldınız.
Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için hdp-demokrasi-pla...@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Bu gruba yayın göndermek için, hdp-demokra...@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Bu grubu https://groups.google.com/group/hdp-demokrasi-platformu adresinde ziyaret edebilirsiniz.
Bu tartışmayı web'de görüntülemek için https://groups.google.com/d/msgid/hdp-demokrasi-platformu/d53c5e19-d621-40b5-87e6-01b478d952ae%40googlegroups.com?utm_medium=email&utm_source=footer adresini ziyaret edin.
Daha fazla seçenek için https://groups.google.com/d/optout adresini ziyaret edin.


iki onerge.docx

aliekberguler

unread,
Jan 18, 2016, 4:33:29 PM1/18/16
to HDP Demokrasi Platformu
merhaba haluk abi,
yorumlarım yanlış olabilir çünkü objektif değilim ve sonuçta ben öznel gözlemlerimi yazdım. sizin beyanınız esastır ve doğrudur. benim yorumlarım sizin aktarımınızla çelişiyorsa yanlışlık bendedir, bu bakımdan eksikliğilimi affedin yanlış aktarımlarım olmuş olabilir, özür dilerim.
bu yorumu 2.gün izlenimlerini yazdıktan sonra yapıyorum. yukarıdaki özeleştiri devamla yazdıklarım için de geçerlidir.
selamlar

17 Ocak 2016 Pazar 21:32:28 UTC+2 tarihinde aliekberguler yazdı:
Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages