
Öncelikle umarız ki bu güzel günde sizlerin ve sevdiklerinizin sağlığı ve huzuru yerindedir.
Biricik Cumhuriyetimizin 102. yılını, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'mızı en içten dileklerimizle kutlarız. Bu vesileyle de Cumhuriyet'in bizler için anlamına da değinmek isteriz;
Cumhuriyet; Anadolu'nun bağrından kopandır, halktır, millettir. Milyonlarca vatandaşın kurulması için varını yoğunu ortaya koyduğudur. Karanlığa meydan okuyan iradenin adıdır...
Cumhuriyet, hürriyettir. Ne içte ne dışta, kimsenin boyunduruğu altında olmamaktır. Seçme ve seçilme özgürlüğüdür, Medeni Kanun'dur, vicdan özgürlüğüdür...
Cumhuriyet, inkılaptır. Bir milletin kaderini yeniden yazma cesaretidir. Türk Dil Kurumu'dur, Türk Tarih Kurumu'dur, Harf İnkılabı'dır, laikliktir, kadınlara sosyal ve siyasi özgürlüklerin tanınmasıdır. Geleceği; aklın ve bilimin ışığında inşa etmektir. Muasır medeniyetlerin seviyesine ulaşma ülküsüdür...
Cumhuriyet, eğitimdir. Üniversite reformudur, Halkevleri'dir, Muallim Mektepleri'dir. Bugün on binlerce öğrencinin ücretsiz bir şekilde tıp okuyabilmesidir.
Cumhuriyet, kalkınmadır. Kurulan fabrikalardır, ekonomik bağımsızlıktır, Kabotaj Kanunu'dur, anayurdun dört baştan demir ağlarla örülmesidir.
Cumhuriyet, Atatürk'tür. 1881'de Selanik'te doğan bir subayın 1919'dan önce fikren, 1919'dan sonra fiilen kurmaya başladığıdır. Onu hain ilan edenlere inat arkasına koca bir milleti alarak yedi düvele meydan okumasıdır. 1923'ten 1938'e kadar ilmek ilmek işlenendir. Arkasından on milyonlarca kişiyi etkileyendir, ilham kaynağı olandır. Milletin evladı olandır. Atatürk'ün kendi sözleriyle ilelebet payidar kalandır.
Ancak hepsinden önemlisi, cumhuriyet bizleriz. Burada "biz" derken kastımız yalnızca bu birliğin gönüllüleri değildir, bu vatanın bütün evlatlarıdır. Yurtlarına layık hekimler olmaya çalışan tıp öğrencileridir, Gençliğe Hitabe'yi pusula edinmiş gençlerdir ve daha niceleridir. Çünkü cumhuriyet, bu toprakların ruhuna işlemiştir. Hepimizin hayatlarında yer edinmiştir. Yalnızca bir fikir olmaktan çıkıp somut bir hale bürünmüştür. İşte bu bilinçle hareket etmek son derece önemlidir.
Bizler, aynı zamanda cumhuriyet meşalesini taşıyanlarız. Bu meşaleyi aynı kararlılık ve inançla gelecek nesillere teslim edecek olan da bizleriz. Bunu yapmanın en iyi yolu da cumhuriyete yakışır bir yaşam sürmektir. Onun ilkelerini ilke edinmektir. Her zaman akılla hareket edip, aklı kılavuz edinmektir. Her zaman daha ilerisini hedeflemektir. Çok çalışmaktır. Özgürlüklere saygı göstermektir. Vatanını ve milletini özünden çok sevmektir. Bizzat Mustafa Kemal Atatürk'ten alıntı yaparsak:
İki Mustafa Kemal var. Biri ben, fert olan, fani olan Mustafa Kemal. İkinci Mustafa Kemal'den ise ancak "Biz" diye bahsedebilirim. Yani sizler, çalışan köylü, uyanık, münevver, milliyetperver vatandaşlar... İşte o Mustafa Kemal ölmez.
Bir kez daha bu bilinçle haykırarak söylüyoruz ki sadece bizlere refah ve özgürlük sunan değil; aynı zamanda "biz" olan cumhuriyetimizin 102. yılı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun!
Her birimizin cumhuriyete layık bireyler olması dileğiyle...
![]() |
|
Feragatname: Bu e-postanın içeriği gizlidir ve yalnızca e-postada adı geçen alıcılara yöneliktir. Bu mesajın herhangi bir bölümünü, herhangi bir üçüncü şahısla, herhangi bir platformda Türk Tıp Öğrencileri Birliği'nin yazılı izni olmadan paylaşmak kesinlikle yasaktır. Bu mesajı yanlışlıkla aldıysanız lütfen göndereni uyarınız ve e-postayı gelen kutunuzdan kalıcı olarak siliniz. Disclaimer: The content of this email is confidential and intended for the recipient(s) only. It is strictly forbidden to share any part of this message with any third party, in any platform, without a written consent of the Turkish Medical Students’ International Committee. If you received this message by mistake, please notify the sender, followed by its immediate deletion. |