EKMEK KONULU ŞİİR YARIŞMASI VAR VB. DUYURULAR+YAZILAR+ŞİİRLER...

2 views
Skip to first unread message

KERİM ÖZBEKLER

unread,
Feb 14, 2014, 9:58:26 PM2/14/14
to palto...@gmail.com, pınar ercan, Pinar Yilmaz, po...@ahmethamdikepekci.com, r_oz...@hotmail.com, r.mitha...@mynet.com, r.oza...@windowslive.com, rabia...@mynet.com, ragi...@hotmail.com, Ramazan Çağdaş Kıyak, ram...@ramazanbey.com, rcet...@hotmail.com, Recebiye ÇATAKSEZER, Recep Yilmaz, remzi...@hotmail.com, Replika Yayıncılık, ressama...@gmail.com, resul...@hotmail.com, rezang...@hotmail.com, rifatka...@hotmail.com, rusdu pasa, rz_...@abv.bg, s.h.u...@hotmail.com, s.kaya...@hotmail.com, s.m...@turkiyeedebiyati.com, Saatsiz Zamanlar, sabahk...@hotmail.com, SABİHA SERİN, sabi...@hotmail.com, Sadaka Taşı Dernegi, Sadettin Kaplan, Sadık Deniz, sadiy...@hotmail.com, Sadunkoprulu köprülü, sahi...@hotmail.com, sahi...@hotmail.com, sair_ahme...@hotmail.com, sair_...@hotmail.com, sai...@hotmail.com, sairad...@hotmail.com, saircikm...@gmail.com, sairler...@gmail.com, sairni...@hotmail.com, sair...@hotmail.com, sajjad...@yahoo.com, Sakarya Yazarlar Birliği, sak...@mynet.com, Salih Kurt, Salih özbey, salih...@mynet.com, salim...@hotmail.com, salim-...@hotmail.com, samsu...@hotmail.com, Sanat Cephesi, sanatsoka...@gmail.com, sarierd...@hotmail.com, sasl...@hotmail.com, Savaş Ünlü, saz...@turkictranslations.com, scagi...@hotmail.com, Sebahat Mayda Yavuz, secza...@hotmail.com, sedata...@hotmail.com, sehrayi...@gmail.com, selahatt...@yahoo.com, Selami Cekmegil, seng...@hotmail.com, serap oyuklar, serap...@hotmail.com, serdar...@edebiyat.org, serdarce...@hotmail.com, sergu...@hotmail.com, serif...@hotmail.com, serseri...@hotmail.com, servet salih gören, sevgi_...@web.de, sevgi...@hotmail.com, sevilmis...@hotmail.com, Sevim Dinç, sevim...@yahoo.de, seyy...@hotmail.com, Sezen Sevinç, Siir Akademisi, siir.da...@hotmail.com, si...@sirricinar.com, siirpe...@gmail.com, sinada...@gmail.com, Sinestezi E Dergi, sivasyazarl...@groups.live.com, siyahb...@windowslive.com, sku...@hotmail.com, sme...@mynet.com, source56 ., soyda...@windowslive.com, soysal...@hotmail.com, Sözgelimi Dergi, spir...@hotmail.com, ss...@istanbul.edu.tr, Su Kübra Deniz, Suat evsen, suayip_...@hotmail.com, sukruo...@hotmail.com, Suleyman KARACABEY, suleyma...@hotmail.com, sultanse...@hotmail.com, suveyd...@gmail.com, Süleyman Bektaş, Süleyman Özerol, sya...@mynet.com, Şahamettin Kuzucular, Şahamettin Kuzucular, ŞERİF ONAR, tahsine...@hotmail.com, Talat Avci, talat ülker, talic...@hotmail.com, tamer esin, tangr...@hotmail.com, tathus...@hotmail.com, tayde...@mynet.com, TAYFUN CUCİOGLU, tayfu...@yahoo.com, tcuce...@hotmail.com, td...@turan.org, te...@turkedebiyati.com.tr, tefekku...@hotmail.com, tefekku...@gmail.com, Tekgül Arı, Temel Can, Tom Gregory, tomri...@gmail.com, ton...@hotmail.com, tos...@hotmail.com, tr....@hotmail.com, trabzon...@gmail.com, Trakya GAZETESİ, trakyad...@yahoo.gr, tran...@hotmail.com, Tuğba Baysal, Tuğra Sezgi Kaval, tunca...@mynet.com, turan...@hotmail.com, turka...@hotmail.com, turkiye-i...@googlegroups.com, TurkKu...@yahoogroups.com, turkmend...@yahoo.com, turku...@gmail.com, Tuva SİBİRYA, Tülay Tiryaki Dolu, TÜRK DÜNYASI ŞAİRLER ANTOLOJİSİ, Türkiye Sergileri, türkmen sesi, tv...@tv41.com.tr, t...@tyb.org.tr, ubd...@gmail.com, ucunc...@ymail.com, Ufuk közleme, ukep...@hotmail.com, Ulku Yaz, Uluer Aydoğdu, ulugtek...@hotmail.com, ulviye...@hotmail.com, umidax...@yahoo.com, umrance...@hotmail.com, Unal Basusta, una...@gmail.com, unalsohr...@hotmail.com, unieu...@gmail.com, uslupd...@windowslive.com, uysal...@yahoo.de, Ümit Yaşar Işıkhan, Ümit Zeki SOYUDURU, ünsal ban, vakti_...@hotmail.com, Vandal Yürek, Vecdi Altay, vecdimur...@hotmail.com, Vedat Tuğrul, vedatf...@hotmail.com, Vehbiye Yersel, Veysel Çolak, Volkan ULUÇ, y.ars...@gmail.com, Yakup Deliömeroğlu, Yakuti H.Alioğlu, yalcinb...@msn.com, Yalçın KOÇAK, yalniz...@mynet.com, yanik...@hotmail.com, yasartas...@hotmail.com, yasar...@mynet.com, yasir_...@hotmail.com, yaşar duymuş, Yaşar Kaba, yatkinm...@hotmail.com, yayinyo...@kanal34.com, Yazar Ya, yazar_oz...@hotmail.com, yaza...@gmail.com, yazs...@gmail.com, yenib...@hotmail.com, Yesevi Dergisi, yesi...@hotmail.com, yildir...@hotmail.com, ymusta...@mynet.com, yol edebiyat, Yucel Tanay, yucelku...@hotmail.com, yukse...@hotmail.com, yukse...@hotmail.com, yunus mürebbi, yurdanu...@hotmail.com, Yusuf bal, Yusuf Çifci, yusuf Değirmenci, Yusuf Dursun, yusuf gunes, yusufyig...@hotmail.com, yyildir...@gmail.com, z_ba...@hotmail.com, z_mutlu...@hotmail.com, z_zeh...@hotmail.com, z.uys...@hotmail.com, zafer kaya, zat...@gmail.com, zbe...@yahoo.com, zbuyu...@hotmail.com, Zehra Birsen, Zehra pınarses, zehraat...@hotmail.com, zekeriya...@hotmail.com, ZEKİ AKDOĞAN, zeki...@yahoo.com, zekika...@gmail.com, zeki...@hotmail.com, Zeliha Sultan, zerrinb...@hotmail.com, zkent...@yahoo.com, zseve...@yahoo.com.tr, zubeyde...@hotmail.com, zumrutuan...@hotmail.com, ZÜLFİKAR YAPAR KALELİ
EKMEK KONULU 17.ŞİİR YARIŞMASI BAŞLADI VB. DUYURULAR...

KERİM ÖZBEKLER
GAZETECİ-YAZAR-ŞAİR

16 ŞUBAT 2014 PAZAR GÜNÜ, SAAT.10.30'DA;HUNAT HATUN MEDRESESİ, TENNURİ CADDESİ-KAYSERİ ADRESİNDE, TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAYSERİ ŞUBESİ VE KAYSERİ BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ'NİN  İŞ BİRLİĞİ İLE 3.KEZ OKUR YAZAR OKULU AÇILACAKTIR. BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ'NİN KATKILARI İLE YÜRÜTÜLECEK OLAN PROĞRAM, MAYIS SONUNA KADAR DEVAM EDECEKTİR. PAZAR GÜNÜ AÇILIŞI YAPILACAK OLAN PROĞRAM'IN DEVAMI CUMARTESİ GÜNLERİ, SAAT.10.00'DA GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR.
GENÇLERİN-ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÖPRENCİLERİ İLE ÖĞRETMENLERİN ÜCRETSİZ OLARAK SÜRDÜRÜLECEK BU PROĞRAMA İŞTİRAK ETMELERİ İSTENMEKTEDİR, DERSLERE İŞTİRAK EDECEK KİŞİLERE. DERS VERECEK ÖĞRETMENLERİN+EĞİTİCİLERİN+YAZARLARIN KİTAPLARI ÜCRETSİZ OLARAK VERİLECEKTİR-DAĞITILACAKTIR, AÇILIŞ PROĞRAMI İSE AŞAĞIDA Kİ ŞEKİLDE UYGULANACAKTIR;
1. TYB Kayseri Şube Başkanı Ahmet İlhan'ın konuşması,
2. Büyükşehir Belediyesi Kültür ve sosyal İşler Daire Başkanı Oktay Durukan'ın konuşması,
3. Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Atabey Kılıç'ın ilk yönlendirme dersini vermesi,
4. Kursiyerlere sonraki hafta ders verecek olan yazarın kitabının verilmesi.
İLGİLENENLERE, ÖNEMLE DUYURULUR.

1-2 MART 2014 TARİHLERİNDE;ISPARTA BELEDİYESİ KÜLTÜR SİNEMASI-ISPARTA ADRESİNDE, ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI EDEBİYAT VE SANAT BULUŞMASI ETKİNLİĞİ YAPILACAKTIR. ÇUKUROVA EDEBİYATÇILAR DERNEĞİ (ÇED)-KAYSERİ ŞAİR YAZAR VE EDEBİYATÇILAR DERNEĞİ (KAYSEDER)-BATI TRAKYA TÜRKLERİ ARAŞTIRMA DERNEĞİ (BATTAM)-BURSA AŞIKLAR ŞAİRLER DERNEĞİ (AYŞAD)-ANKARA BİRLEŞEN YÜREKLER DERNEĞİ-SİVAS YAZARLAR VE ŞAİRLER DERNEĞİ (SİYŞAD)-TÜRKMENELİ VAKFI-YOZGAT ŞAİRLER YAZARLAR DERNEĞİ (YOŞAYBİR-DER)-ISPARTA ZEKİCE KÜLTÜR SANAT EVİ-ANTALYA AVRASYA KÜLTÜR SANAT VE EDEBİYAT DERNEĞİ (ASKED) SAHİL KİTAP YAYINLARI VE ANTALYA SANAT DERGİSİ YÖNETİCİLERİ-ÜYELERİ BU ETKİNLİKTE YER ALACAKLARDIR. ETKİNLİK ISPARTA BELEDİYESİ KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ TEL.0-246-2116143 ISPARTA TARAFINDAN ORGANİZE EDİLMİŞTİR, İLGİLENENLERE ÖNEMLE DUYURULUR.

9 MART 2014 PAZAR GÜNÜ, SAAT.14.00-17.00 ARASINDA;KAYSERİ İL ÖZEL İDARESİ TİYATRO SALONU-GÜLTEPE MAHALLESİ, MUSTAFA KEMAL PAŞA BULVARI, ÖZÜM SOKAK, NO.18 MELİKGAZİ-KAYSERİ TEL.0-352-2355618 ADRESİNDE, GÜRHAN OLCAYTÜRKAN ŞİİR DİNLETİSİ YAPILACAKTIR. BU ETKİNLİĞİ İSTEYEN HERKES ÜCRETSİZ OLARAK İZLEYEBİLİR, ÖNCEDEN İRTİBAT KURMAK İSTEYENLER AŞAĞIDA Kİ TELEFON NUMARASINI KULLANABİLİRLER:METİN ÖZÇİMEN-TEL.0-505-8170599, İLGİLENENLERE ÖNEMLE DUYURULUR.

***************************************************************************************

EKMEK ÖDÜLLÜ 17.ŞİİR YARIŞMASI'NDA 11 ŞAİRE ÖDÜL VERİLECEK...(SON KATILIM TARİHİ.13 NİSAN 2014.PAZAR)

KERİM ÖZBEKLER
GAZETECİ-YAZAR-ŞAİR

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın destekleyip, tescillediği ve Osmaniye Ozanlar Şairler Yazarlar Derneği Yöneticileri tarafından organize edilen 17.geleneksel ekmek ödüllü şiir yarışması başladı. Yarışmaya katılmak için yapılan açıklama, aşağıda ki şekildedir; 

YARIŞMAYA KATILMA KOŞULLARI;
1. Şiirin konusu serbesttir. Yarışmaya en fazla 3 şiir gönderebilirsiniz.
2. Yarışmaya kendi yazmış olduğunuz şiir veya şiirlerinizle katılabilirsiniz.(Kendinize ait olmayan bir şiirle katılmanızın belirlenmesi durumunda) dereceye girseniz bile, olayın anlaşılması durumunda koşullara uyulmaması nedeniyle ödülünüz iptal edilir.
3- Yarışmamız;Şiir okuma değil, şiir yazabilme olarak anlaşılmalıdır. 
4 -Şiirlerinizin altına gerçek isminizi değil;Kullanacağınız Rumuz ile  birlikte yaşınızı da belirtmelisiniz. Ayrı bir kağıtta ise;Şiir veya şiirlerinizin  ismi-isimleri, RUMUZ'unuz, gerçek adınız  ve soyadınız, açık adresiniz, telefon numaranız, varsa elektronik posta adresinizi belirtmeniz gerekmektedir. Her katılımcı birden fazla şiirle katılıyorsa katıldığı tüm şiirlerinde de aynı rumuzu kullanması gerekmektedir.
5. Yarışmaya göndereceğiniz şiirlerde herhangi bir siyasi parti lideri veya siyasi içerikli bir düşünceyi destekleyici görüşler olmamalıdır. (Böylesi şiirler ön eleme sonunda yarışma dışı bırakılır) 
6-Şiirlerinizi elden getirebileceğiniz gibi, posta ile de gönderebilirsiniz. (Posta ile göndermelerde gecikmeler veya elimize ulaşmamış olmasından organizasyonumuz sorumlu değildir. Ancak; posta gönderileri sonunda rumuzunuzu belirterek telefonla arayarak gönderinizin bize ulaşıp ulaşmadığını sorup öğrenebilirsiniz)
7.Yarışmamıza göndereceğiniz şiirlerin 13 Nisan 2014 Pazar günü, saat.19.00'a kadar elimize ulaşmış olması gerekmektedir. 
8.Yarışma sonuçlarımız;25 Nisan 2014 Cuma günü, saat: 17.3o'da Osmaniye İl Merkezindeki;Kıbrıs Şehidi Albay Halil İbrahim Karaoğlanoğlu Parkı, Şiir Meydanı'nda düzenlenecek törende açıklanacak ve ödüller sahiplerine  verilecektir. 
9-Yarışmamızın ödül törenine  katılmak istemeleri durumunda; Organizasyonumuzla yapılacak olan görüşmeler sonunda, yol-konaklama ve diğer giderlerinin masrafları (kabul edilmemesi)  durumunda giderler katılımcıların kendileri tarafından yapılacaktır. Organizasyonumuzla yapılan görüşmeler sonunda;Giderleri benimsenen yarışmacılarımızın; Osmaniye'ye geliş-dönüşleri, konaklama ve yemek ihtiyaçları tarafımızdan karşılanacak, bu giderler için para harcaması yapmayacaklardır.
10- Yarışmaya il dışından katılıp ta ödül törenine gelemeyenlerden ilk 11 dereceye girenlerin ödülleri programın gerçekleştirilmesinin ardından, 10 gün içerisinde verdikleri adrese kargo ile gönderilecektir.
11-Yarışmaya katılım koşullarına uymayanlar, eksik veya aksaklık bilgileri bulunanlar  sonradan hak sahibi olamayacakları gibi; Osmaniye İl ve ilçelerinden katılanlar (30 gün) içinde ödüllerini gelip almadıkları durumunda hak iddia edemeyeceklerdir. Osmaniye'nin komşu illeri dışındaki diğer illerde oturanlara organizasyonumuz kargo ile ödüllerini göndermekle sorumludur.
12-E-posta adresimize Şiirlerin gönderilmesi, Yarışma koşullarımıza göre kabul edilmez.
13-Yarışmamıza katılabilmek için herhangi bir ‘katılım ücreti’ istenmemektedir.

YARIŞMAYA BAŞVURU ADRESİ; 

Mustafa BARDAK
OSMANİYE OZANLAR ŞAİRLER YAZARLAR DERNEĞİ (OŞYAD)
Ekmek Ödüllü 17.Şiir Yarışması
Alibeyli Mahallesi, Musa Şahin Bulvarı, Şehit Bekir Evirgen Sokak, No.3 kat.2 
80010 OSMANİYE
TEL.0-535-7113607 VEYA 0-545-5013316 VEYA 0-543-5908080 
E POSTALAR;

***************************************************************************************

Değerli Arkadaşlar,

Başkan yardımcısı olduğum LOBISAV örgütlenmemizi, yurt dışındaki Türk derneklerini de kapsayacak şekilde Turkish Diaspora Council (Türk Diasporası Konseyi) adı altında Washington ve Ankara bazlı bir şemsiye organizasyonuna yönelttik.  ABD ve Avrupa'dan dernekler de bu tarafsız, milli dava şemşiye organizasyonun altında toplanmaya başladılar.  Siz de tanıdığınız organizasyonların aramıza katılmasına aracı olursanız, memnun oluruz.Lobisav.org’daki imza kampanyasına katılan dostlarımızın isimlerini, yeni web sitemiz www.turkishdiasporacouncil.org   a taşıdık. Diğer çalışmalarımızı da yeni adresimizden inceleyebilirsiniz. İlk etapta, Ermeni baskı gruplarına karşı hazırladığımız sivil nota imza kampanyamıza katılımı artırmaya çalışıyoruz.  Internet kullanmayan aile bireylerinizin isimlerini de kendi e-posta adresinizden tek tek yazarak gönderebilirsiniz.ABD’de daha bu ay yeni bir ihanet örgütü kurulmuştur.  New York merkezli “Anatolian Dispora Derneği” sözde ‘soykırımın’ tanınması(!), tazminatın verilmesi(!) ve bu konunun (ABD ve Türkiye dahil tüm dünyada) eğitim müfredatlarına girmesi için kurulduğunu ve 2015’e hazırlandığını açıkladı!  Anadolu ve Türk isimlerini kullanmasına rağmen, bu kuruluşun Ermeni Diasporasının himayesinde olduğu açıktır.  Onurlu tarihimizin karalanmasına asla izin vermeyeceğimiz gibi, savaş döneminde Ermenilerin ülkemizi parçalamak için Ruslarla bir olduğunu, yüzbinlerce vatandaşımızı da katlettiğini gözardı ettirmeyiz. Amaçları soykırımı Türkiye’ye kabul ettirmek, özür diletmek ve tazminat koparmakmış!...
2015 Nisan'ına çok az bir süre kalmış olmasına rağmen, geçmişte kaybettiğimiz propaganda savaşını önümüzdeki bir yıl içinde kazanabilecağimiz bir lobicilik savaşı ile bertaraf etmek, hep birlikte çalışırsak mutlaka mümkündür.  Sizlerin önerilerinizi duymak hem beni hem de Genel Başkanımız Ercüment Kılıç'ı (aynı zamanda Washington'daki ATAA'nın geçmiş başkanıdır) mutlu edecektir.
Mesajımızı çevrenizde yayar, tanıdığınız derneklerin birliğimize katılmasına yardımcı olursanız daha çabuk büyürüz.
FATMA SARIKAYA
Tarih: January 27, 2014 at 12:03:31 PM GMT+2
Kime: "Fatma Sarikaya" <sarik...@yahoo.com>
Konu: Ermenilere İLK SİVİL NOTA
Ermeni meselesinde haklılığımıza inanıyorsanız.
Bu milli davaya yardım adına siz de katılır mısınız?
E-mail listelerinizle lütfen paylaşır mısınız?
 
Teşekkür ederiz.
 
Dünyanın önemli tarihçilerinden Amerikalı Prof. Justin McCarthy: "Siz Türkler kibar ve hassas insarsınız. Haklı olduğunuz halde saldırılar karşısında hala sessiz durabiliyorsunuz."

LÜTFEN TIKLAYINIZ VE KATILINIZ
 
17 bin kişiyi aştık. Şu ana kadar 500'e yakın Türk akademisyeni ve profesör desteklediler.
2015 ve sözde soykırımının 100. yıldönümü Ermenilerin büyük girişimlerde olacakları yıldır.
Sivilller olarak 98 yıllık sessizliğimize son vermek, ölü toprağını üzerimizden atmak zorundayız.
Bu mesajı lütfen listelerinize dağıtır mısınız?
Mesajımızın duyulmasına yardımcı olur musunuz?
 
***************************************************************************************

Eller Bize Neler Etti Sor Öğren 

Çağıran el, sallandı gel,gel diye 
Silahlı el, yollandı öl,öl diye 
Bir el başka eli vurdurur niye 
-.......Eller bize neler etti, sor öğren 
-.......Dikkatli ol gerçekleri gör öğren 

Çalışkan el, nasırlımı nasırlı 
Dümende el, kusurlumu kusurlu 
Hesaplar bir başka elde küsürlü 
-.......Eller bize neler etti sor öğren 
-.......Dikkatli ol gerçekleri gör öğren 

Başka bir el, asla vaz geçmez bizden 
Bir el, çok şey ister, ve alır sizden 
Bir el, girer çıkmaz hiç cebimizden 
-.......Eller bize neler etti sor öğren 
-.......Dikkatli ol gerçekleri gör öğren 

Bir el, vurur başımıza durmadan 
Bir el, girer içimize sormadan 
Bir el, çıkar karşımıza yılmadan 
-.......Eller bize neler etti sor öğren 
-.......Dikkatli ol gerçekleri gör öğren 

Bir el, oyar gözümüzü mil ile 
Bir el, keser sözümüzü dil ile 
Satın alır para ile mal ile 
-.......Eller bize neler etti sor öğren 
-.......Dikkatli ol gerçekleri gör öğren 

Bir el, illettir takılır peşlere 
Bir el, oyalar bizleri boş yere 
Bir el, vurulan silledir başlara 
-.......Eller bize neler etti sor öğren 
-.......Dikkatli ol gerçekleri gör öğren 

Bir el, gördüğünü kapar bırakmaz 
Bir el, diğerine tapar bırakmaz 
Bir el, bizi maşa yapar bırakmaz 
-.......Eller bize neler etti sor öğren 
-.......Dikkatli ol gerçekleri gör öğren 

Yusuf Değirmenci

***************************************************************************************

Fransa’nın asker ihtiyacını karşılamak boynumuzun borcudur!?

Bülent ESİNOĞLU

Fransa, Orta Afrika Cumhuriyetinde, Amerika ve Avrupa adına bir işgal sürdürüyor.

Ancak, işgalin gerek asker, gerekse mali bakımdan Fransa’ya ağır yükler getirdiği kesin.

62 milyon nüfusa sahip Fransa’nın askeri olmadığından değil.

Gerek iç kamuoyu, gerekse, masrafların ve bedellerin yaygınlaştırılıp, maliyeti düşürme isteğinden ötürü bizden asker istiyorlar.

Aslında gerçek asker talebi Amerika’dan geliyor. Görüntü AB istiyor.

Amerika, Orta Afrika işgalinde, Fransa’ya en çok destek veren ülkedir.

Lakin o da, masrafları bölüştürmek, saldırı ve sömürüye meşruiyet kazandırma peşinde…

Hani şu meşhur uluslar arasılık var ya…

Suça daha çok müşteri devlet dedikleri devletleri katıp, konuya meşru bir görüntü vermek.

Türkiye’ye asker isteyen resmi mektup, AB’den geliyor.

Ancak talebin menşei Fransa’dır.

Fransa Başkanı Holand’ın gecen hafta içinde, neden Türkiye’de olduğu da ortaya çıktı.

180’den fazla Fransız şirket, Türkiye’de faaliyet gösterir. Türkiye’den elde ettikleri karları, hiçbir sınırlama olmadan Fransa’ya götürürler.

Ermeni Soykırımı Yalanından hiç vazgeçmezler.

Şimdi de Afrika için Mehmetçiğin kanını istiyorlar.

İster istemez, Osmanlının son günleri aklımıza geliyor.

Anadolu’muzu Güneybatıdan işgal etmişlerdi. Maraş’ta, Antep’te Ermenileri üzerimize salmışlardı.

Türkiye, bu emperyalist ülkelerin dediklerini yapa, yapa Osmanlının son günlerinde olduğu gibi, gene parçalanmanın eşiğine geldi.

Akıllarına gelen her şeyi istediler, istiyorlar.

Ermeniler için toprak, Afrika için asker otoları için vergi muafiyeti…

Dile benden ne dilersen…

İktidarımız ne kadar Müslüman maşallah…

Bu günlerde, Ermenistan sınırlarında mayın temizleme işleri yapılıyor.

Kapılar elden geçiriliyor.

Tüm kapılar yakında açılacak.

Azerbaycan’ın %20’ini işgal ettiler diye, Candaşlarımız için kapatmıştık.

Şimdi ne değişti de, kapılar açılacak.

Amerika,  yeniden desteğini, Erdoğan iktidarına versin diye…

AB bize ne verdi de, biz onların çıkarı için asker vereceğiz?

Bu siyasi iktidara zerre kadar güvenim yok.

Afganistan’da hala iki bine yakın askerimiz var. Korkuyorum.  Amerikan askeri çekilince, oraya da, ilave asker isteyecekler.

Bunlar kendi halkına eylemlerde silah sıkar. Ama emperyalistler asker isteyince, evet derler.

Sonra halka dönüp, “bizim sorumluluklarımız var” derler. Evet, bunlar esas itibari ile sömürgeci devletlere karşı sorumludurlar.

Halka hizmet ettiklerini söylerler.

Kime hizmet ettikleri gönderdikleri askerden belli değil mi? Batının sürekli AKP iktidarını desteklemesi bundandır.

Arada bir attıkları sahte salvolara inanmayın.(14 Şubat 2014.Cuma)

***************************************************************************************

CHP İZMİR'DE ADAY KRİZİ...

Prof.Dr.Tülay ÖZÜERMAN

Operasyon geçirerek, Y-CHP diye anılan parti hala Atatürkçü, laik çizgide ısrarlı olanların umudu. Çünkü devletin biçimini belirleyen Cumhuriyet’in tüm nitelikleri dönüştürülüyor, devletin hukuki niteliği yasa marifeti ile yok ediliyor, devlet içinde yeni bir devlet kuruluyor. Rejimde köklü bir dönüşüm yaşanıyor, her gün farklı tartışma başlığı ile oyalanırken, devletin temel taşlarından hangilerinin söküldüğünü, gedikleri gördükçe fark ediyoruz. Hızlı ilerleyen bu dönüşüm sürecine en güçlü sesle “dur” demesi gereken partidir CHP. Ancak kendisi de bu dönüşüm ağının içine çekilmiş olduğu her bir seçimde değişen aday profili ile belirginleşmektedir.
Hayli geç açıklanan belediye başkan adayları konusunun büyük deprem yaratmasını sadece yerlerinden edilenlerin hırsı ile açıklamak yanlıştır. Her aday belirlemede görülebilen tepkilerin bu kadar büyük yankı yapmasının sebebi, sadece partililer ve parti ile yakın ilişkisi olanların değil, partiye uzun süredir zorla ikna ederek oy verdirtilen kesimlerin “bu kadar da olmaz” diyerek isyan etmiş olmasıdır. Parti, kısım, parça demektir. Ortak düşünce, kanı ve tutumların paylaşıldığı, bunların davranışlara dönüştüğü zemindir. Burada sadece partiye kayıtlı olanlar yoktur, sempatizanlar, taraftarlar da vardır, hatta bunlar kayıtlı üyelerden fazladırlar… CHP sempatizanı uzun bir süredir, sıkıştırıldığı yeri sorguluyor ve kerhen oy vermekten rahatsızlık duyuyordu. Her seçimde “AKP gelmesin” çağrısı ile sandığa gitmekten bıkkın bir kitle var. Parti bu yorgun, bıkkın kitleyi hesaplamadan hala aynı söylemle biz istediğimiz herkesi seçtiririz mantığı ile hareket edince, depremin şiddeti fazla oldu. Bu kez sadece partiye kayıtlı olanlar değil, oy kullanarak destek verenler tepki verdiler.
Siyaset bilimi literatüründen bir cümle: “Aday gösterme yetkisi kimdeyse, partinin sahibi odur”. Buradan hareketle, CHP’de partinin ideolojisi ile yakın uzak ilişkisi olmayan adayları belirleyenler, kitleye rağmen bunu yaparak sahipliklerini ilan ederken, partinin adında kalan “halk”ın ne istediğine kulak tıkamış ve sahibi sen değilsin, biziz demiş oluyorlar.
İstanbul ve İzmir’de Büyükşehir adaylarının aday belirlemenin kendi inisiyatifinde olması konusundaki ısrarları, sadece parti tabanında değil, seçmen tabanında da tepki yarattı. Listelerde, eşinden, babasından, dedesinden dolayı yer bulanlara da tepkiler var, ancak asıl tepki; başarılı belediye başkanlarının tasfiyesine oldu. Bazıları partiden istifa ederken, bunu bu süreçte sadece hırs ile açıklamak doğru değil. Neden mi? İlk kez ben de CHP adayına oy vermeyeceğim için, oyumu verebileceğim bir alternatif arayışıma yanıt bulmam gerek. Benim ilçem Konak’ta kadın aday gösterildi. Yıllardır kadınlar çoğalsın diye mücadele eden bizler buna sevinemedik. En büyük tepki biz kadınlardan geldi. Çünkü, İzmir’in kalbi denilen ilçeden gösterilen aday; Türk bayrağını teferruat görüyor ve Atatürk rozetleri konusunda tepkili. İzmir’in her yerinde kalpaklı Atatürk resimleri olan bayraklar asılı. Bu bayrakları asanlar, rozete bile tahammülü olmayana mı oy verecekler? Elbette vermeyeceğiz. Hangi Atatürkçü partili bu adayla yan yana çalışır, nasıl dolaşacak halkın arasında? Göreceğiz… Kadınlar gelsin dediğimiz için bize “alın size kadın aday” diye dayatılıyor. Önce Karşıyaka’dan aday gösteriliyor, ardından kendisi, Konak ilçede çok iyi tanınan, partinin gençlik kollarından itibaren çalışmış Konak adayı ile yer değiştirmek istiyor. Köklü bir partide yaşanması acı olan bu olayları izlerken, mimarlarını da atlamamak gerekiyor.
Mavi fularlar takıp, 10 Aralık hareketi ile “Baykal gitsin” (biz gelelim) propagandası yapan ve “değişim” diyen ekip, Baykal’ı parti içinde demokrasiyi işletmemekle suçluyordu. Baykal gitti, bazıları vekil oldular. Partiye demokrasi geldi mi? Partide en azından teamüller ve ciddiyet vardı. Bir de ilkeler… Partinin kırmızı çizgileri… İstanbul’un adayı Sarıgül de, her gittiği yere sarı renkleri götürüyor. Parti “değişim” diyen adaylarla, renklerle dönüştürülüyor..
Her bir seçimde adaylarla partinin kuruluş ilkelerinde ısrarlı olanlar tasfiye ediliyor. Değişimi gençler ve kadınlar geliyor diye pazarlamak isteyenler komik duruma düşüyorlar. Büyükşehir adayı neden gençleştirilmiyor da, O’nun ismini çizdiği kendisinden genç ve başarılı başkanlar gönderiliyor? Neden aday adayı olup, günler geceler boyu çalışan ve projeler üretenler değil de, sadece bu ekip istediği için, “her yere aday olabilir” ve hiç projesi olmayan kişiler aday yapılıyor?
Burada tepkilerin sebeplerini sadece özetleyebiliriz. Ayrıntılar çok daha iç acıtıcı. İstanbul’da Nasuh Mahruki’ye yapılan Aziz Nesin’in mizahlarını aratmadı. Ciddiyet gitti. Ekipçilik, inatçılık, çok başlılık geldi. “Ben olmazsam olmaz, istifa ederim, benim istediğim isimler olacak” dayatmasını yapanlar sonuçlarına katlanacak, ancak gelin görün ki, bundan parti yara alacak. Bu seçimler ders niteliğinde olmazsa, CHP’deki dönüşüm hızlanacak. İzmir’de başarılı belediye başkanlarını tasfiye eden ekibe biat etmeyenler siyaset yapamaz hale gelecekler. İzmir’deki tepkilerin sebebi budur, uzaktakilere duyurulur. Partinin temel felsefesinden uzak adayları belirleyenlerin ülkedeki yolsuzluk, işsizlik, yoksulluk söylemleri ile bizleri baskılamaya çalışmaları daha itici oluyor. “Bunların farkındaysan, niçin partiye zarar veriyorsun, neden inatla halkın reddettiği isimleri dayatıyorsun?” diye düşünerek daha fazla tepki duyar hale geliyoruz.
Engin Ünsal; Caligula’yı yazmış: “Atını senatör seçtiren imparator” başlığı ile. Günümüz siyasetini özetlerken de; “Doğunun siyaset anlayışı tapılacak muktedirler yaratmakta çok ustadır. Tabanı delik ayakkabı ile gelenlerin kanunlaşmasını alkışlar, Tanrıyı gökyüzünden yer yüzüne indirmeye bayılır. Kendi yaşamını karartanı kahraman yapar. Yarattığı kahraman ne kadar zalim olsa ona tapmak için zerre kadar tereddüt etmez” genellemesinde bulunmuş. İzmir farklıdır… Batı’dır… Dayatmalara gelemez. İzmir ülkenin çıkışı için bir umuttur. İzmir; CHP’nin dönüştürülmek istendiğinin farkındadır ve dönüşümcülere karşı mücadele vermenin yolunu aramaktadır.
Şimdi, hem AKP’ye, hem de CHP’nin dönüştürülmesine geçit vermeyecek bir birliktelik arayışı içine girildi. “İzmir Azizdir Aziz kalacak” diyenlerin indirgemeci ve kişi odaklı siyasetine karşı bir birliktelik aranıyor. İstanbul ve İzmir Büyükşehir adayları, aday belirleme yarışına girerek partiye zarar vermekteler. Parti üst yönetimi, “İstifa ederim” tehdidini yapanların restine restle karşılık verse, CHP bu kadar kaosu yaşamazdı. Çünkü İzmir’de liste dışı bırakılan başkanlar, İzmir Büyükşehir adayı olsa partide bu kadar deprem yaşanmazdı. Hatta istenmemelerini Büyükşehir için rakip olmalarına bağlayanlar çoğunlukta. İzmir bunları fısıltı ile değil, artık çok yüksek sesle konuşuyor.
İnsafı olanları düşündürtmek için yazıyorum: İzmir’de yaşananlara tepki, ekibe yöneltilerek yönetiliyor, Baykal dönemi olsaydı, tüm tepkiler Deniz Baykal üzerinde toplanırdı. “Baykal gitsin” diyenlerin demokrasisi, Baykal döneminin de gerisinde kaldığı gibi, partinin ilkeleri, teamülleri, ciddiyeti büyük hasar gördü.
Sayın ekip, siyaseti adeta bir oyuna dönüştürüp, bizden, sizden diyerek yapmayı sürdüreceğiniz son sınırdasınız. İzmir sadece AKP’den değil, bir de sizden kurtulmak zorunda. Genel Merkez bu yazıyı ciddiye alıp, aday değiştirmeye gitmezse ilk kez benden de oy yok. Hem Atatürkçüyüm diyeceğim, hem de Atatürk’e karşı olanlara ve bu kişileri aday yapanlara oy vereceğim ve bunu AKP gelmesin diye yapacağım!… Dolaylı yoldan CHP’nin AKP’lileşmesi ve BDP’lileşmesine; AKP’nin başlattığı açılımı adaylarla CHP’nin tamamlamasına mı katkı koyacağım? Nerede kaldı benim parti seçme özgürlüğüm?!… İmparatorun (!) atını seçmek yerine, imparator (Caligula) gitsin!… diyenlerdenim. AKP’nin biat kültürüne hayır derken, CHP’de bir ekibin biat etmeyenleri tasfiyesine seyirci mi kalacağız?
Küçük fotoğrafı bırakıp, büyük fotoğrafa bakacak olursak, Türkiye’yi yeniden dizayn edenler, bunu her bir seçimde CHP’nin adaylarını değiştirerek yapmaktalar. Küçük partilerde bölünmüş çoğulcu görüntülü yapıdan beslenen, birbirine benzeyen iki partili sisteme doğru evrilen Türkiye’de ulusalcı ve bütünlükçü siyaset tasfiye edilmek isteniyor. Tepkileri bir de buradan, ülkenin “açılım politikasından” okusanız diyorum.
Türkiye tam gaz seçime değil, her bir seçimde dönüşüme doğru hızla yol alıyor. İktidar bunu elindeki güçleri kullanarak ve paralel yapı paravanında yapıyorken, ana muhalefet her bir seçimde listelere yerleştirilen kişilerle parti içi tasfiye ile dolaylı yoldan yapıyor. Bakmayınız çarşaf gibi listeye. Türkiye birbirine benzer iki partili sisteme doğru ilerletiliyor. Seçimler bir araç olarak kullanılıp, bizleri de bu yapının içine çekerek dönüşüm meşrulaştırılmaya çalışılıyor.
Medyadan İzmir’de Büyükşehir Başkanı’nın hangi belediye başkanlarını istemediğini, kimleri aday yapmak istediğini okuduğumda Sayın Kılıçtaroğlu’na yazmıştım ve kesip saklayınız, bu adaylar olursa oylar düşer demiştim. Tepkiler uyarımı haklı çıkardı. Lütfen bu yazımı sizler de Sayın Kılıçtaroğlu’na iletiniz. İzmir’in Atatürkçü olduğunu ve Atatürkçü kalma ısrarı yüzünden tepkili olduğunu anlatmamıza yardımcı olunuz.(14 Şubat 2014.Cuma)
NOT.http://www.ilk-kursun.com/haber/170054 İSİMLİ WEB SİTESİNDEN ALINMIŞTIR.

Reply all
Reply to author
Forward
0 new messages