Gorunuse
gore, Kurt-PKK-Turk problemi cozum sureci iki onemli sorunda takilip
kalmis: 1. anadilde egitim; 2. Anayasa'dan Kemalist, irk referansli
maddelerin cikarilmasi, ve tam demokratik hale getirilmesi
Zira, son 12 senede, Kurtlerin hakli olarak elimizden alindi dedikleri hak ve ozgurlukleri geri verildi. Bircok sorun boylece cozulmus oldu.
Anadilde
egitim meselesinde herkes ezbere konusuyor. Konu, herkesin esit egitim
firsatinin olmasinin saglanmasi olsaydi, tartisilan konular sunlar
olurdu: Ilk okula giren ogrencilerin icinde Turkce'si yetersizlerin
orani nedir? Elde iki lisani da konusabilecek ogretmen sayisi yeterli
mi? Yeterli olmasi kac sene alir? Bu sure icinde milyonlarca ogrenci
yeterli egitim almadan hayata atilacak sorusunun cevabi nedir? Bu ve
benzer sorunlar tartissilmiyor; cunku, konu, her iki tarafta da gizli
bir bolunmeye hazirlik adimi olarak goruluyor.
Anayasa'nin
demokrasiklestirilmesi Turkiye'de yasayan herkes icin onemlidir. Bu
nedenle, insan hak ve ozgurluklerini, demokratik prosesi, ve hukuk
devleti yapisini garanti eden yeni bir anayasanin yapilmasi,
anti-demokratik Kemalist goruslerden arindirilmasi Turkiye'nin gelecegi
icin ve cagdas seviyelere yukselmesi icin elzemdir. Kurt meselesi gibi
problemleri tarihe gomecek bir sarttir.
Turkiye,
bu demokratiklesme surecinin gerceklesmesini istemeyen provokasyonlara
gelmemelidir. Bu konuda en buyuk gorev hukumete dusuyor; cunku,
provokasyonlar hukumete karsi oluyor; karsilikli catismaya donusmemesi
hukumetin elindedir. Hem 'bunlar provokasyondur" diyip, hem de
provokatorlerin istedigi genisletilmis catisma surecini baslatmamalidir. Hukumet demokratiklesme surecine durustce odaklanmalidir. Korkulariyla degil, umitle hareketlerini tesbit etmelidir.