Çağrı: Tüm Dünya Türkleri, Dernek, Kuruluş ve mensuplarına.Sefa M. Yürükel (Lahey-Kasım 2014)Ermeni Konusunda 2015 Anavatan Savunması için Görüş ve Eylem Takvimi Önerisi:Bilindiği gibi 1. Dünya Savaşı sırasında gelişen ve 1915 yılında kendi vatanına ve milletine karşı düşman saflarında veya dumanla işbirliği yaprak her türlü ihanet içerisinde olan Batı ve Çarlık Rusyası destekli Ermeni Hıncak ve Taşnak örgütlenmesi ve eylemlerine karşı, bir tür zorunlu savaş önlemi olarak, isyancı ermeniler ve destekçileride dahil: İç, Doğu, Güney ve bazı Batı ve Karadeniz Anadolu illerindende dahil olmak üzere zorunlu geçici ikamet amacıyla, Musuldan ve Lübnana kadar olan Osmanlı toprakları içerisinde kurulan yerleşkelere, gerekli zarururi önlemlerde elden geldiğince alınarak tehcır edilmişlerdir. Bu durum içteki düşman ve düşman işbirlikçisi faliyetlere karşı önlem olduğu gibi, aynı zamanda vatanına karşı yaygın ihanet içersinde olan ermeni etnik gurubuna mensup ahalininde zarar görmesini engellemiş ve hayatını kurtarmıştır. Aynı zamanda bu durum Anadoluda İmparatorluğun çeşitli bölgelerinden zounlu olarak gelen savaş ve soykırımdan kaçan Türk ve diğer müslüman halklar içinde güvenilir bir bölge yaratma olanağını sağlamıştır. Zaten M.K. Atatürkte bu güvenilir bölgeye sığınmış, Amasya, Erzurum ve Sivasta kongreler yapmış, Kuvayı Milliye teşkilatları bu bölgelerde eğitilmiş, Ankarada Meclisi kurarak Kurtuluş Savaşını bu güvenilir bölgede başlatmış ve zafere ulaştırmıştır. Haklı ve uluslararası hukukada uygun olan bu Tehcır kararı Türk Milletinin kurtuluşunu sağladığı gibi içte barışıda sağlamıştır.Tehcır kararı ile Ermeni etnik grubuna mensup olan ahalininde Emperyalist destekli icraatlarına bir son verilmiş ve onlarında Irak, Suriye ve Lübnan ekseninde zorunlu ve geçici ikamet e tabi tutarak meydana gelebilecek intikam ve diğer istenmiyen saldırılardanda kurtarılması sağlamıştır. Alınan tehcır kararı ve uygulaması, dünya savaş tarihinin en insanı uygulamasıdır. İhanet içersinde olan kim olursa olsun savaş kuralları içersinde ölümle cezalandırılırken, Türkler kendi savaş geleneklerini uyguluyarak bir milleti ölüme mahkum etmemiş onları savaş koşulları değişene kadar ceza olarak geçici bir zorunlu ikamete mahkum etmiştir. Daha sonrada koşullar değişince geri dönüş kararı çıkararak tekrar ermeni kökenli grubun mensuplarına ayrıldıkları yerlere geri dönme ve taşınmaz mallarını geri alma hakkı tanınmıştır. Bu anlamda alınan tehcır kararı zorunlu yer değiştirmedir. Soykırım asla değildir. Zaten Nurmberg Mahkemesinede gelen ve Türkleri Soykırım yapmakla suçlayan bu Ermeni önerisi kabul görmemiş, Maltadaki bu konuda yapılan yargılamardada 150 Osmanlı lideri suçsuz bulunmuş ve En son Doğu Perinçekle ilgili Ermeni Soykırımı Emperyalist bir Yalandır konusunu işleyen ve bu konuda Fransa ve İsviçrenin karşı tavrını eleştirerek mahkum edilmeye çalışılan davadada Avrupa İnsan Hakları Mahkemeside aldığı Kararındada aynı vurguyu yapmıştır. Yani hiç bir hukuk kararda bu soykırım diyememiştir. Alınan Parlemento veya buna benzer kararlarda esas olarak ulusararası hukuka ve konuyla ilgili Birleşmiş Milletler 1948 Sözleşmesine aykırıdır. Bu konuda var olan belgeler ve bilgiler Türk Milletinin lehinedir. Bu konuda bir tereddüt yoktur. Bu konuda alınan Hukuksuz kararlarEmperyalist amaçlıdır. Bu kararlara karşı bu yüzden hukuk ekseninde mücadele edildiği gibi siyasi olarakta mücadele edilmelidir. Çünkü kararlar siyasidir. Uluslararası hukuku ve Türkiyeyi alınan siyasi kararlar bağlamaz.1915 Olayları konusunda kısaca bu çerçeveyi çizdikten sonra Batı destekli Ermeni örgütlerinin ve Ermenistanın hukuk tanımayan iddaları ve faliyetleri 1915den sonrada kesilmemiş ve aldıkları emperyalist destekle katmerli bir şekilde, çıkardıkları kitaplar, diğer çeşitli yayınlar, terörist faliyetlerle devam etmiştir. Tehcır kararını alan Türk devlet büyükleri ve yıllar sonrada Türk diplomatları ermeni Taşnak ve Hıncaklarının uzantısı olan ASALA vs. gibi terörist örgütlerin saldırılarında şehit edilmişlerdir. Bunun dışında, Sovyetler birliğinin dağılması sırasında Ermenistan Azerbaycan Cumhuriyetinin Karabağ bölgesini işgal etmiş ve orada bulunan Azerbaycan Türklerine karşı Soykırım, İnsanlık Suçu, Savaş suçu işlemiştir.Emperyalistlerce desteklenen ermeni örgütlenmeleri, kendi tabirleri ile Tanıtma, Tazminat ve Toprak talepleride dahil olmak üzere bir dizi taleplerinden vazgeçmeyerek hem Azerbaycan, hem Gürcistan ve Türkiyedende toprak istemektedirler. Bunun mümkün olmadığını onları destekleyen güçlerde bilmektedir. Fakat geçmişten bugüne gelen Emperyalist Doğu projeleri gereği ve BOP eksenindeki yeni emperyalist emellerinden dolayıda Kürt konusu gibi bu konuyuda kaşımaktadırlar. 1915 Ermeni tehcırını soykiim yapılmış gibi göstermek için tehcırın 100. yılı bahanesi ile Emperyalist devletlerle ve işbirlikçilerle birlikte büyük eylemlere hazırlanmaktadırlar.Biz Türkler olarakta haklı tehcır kararını sadece savunmak için değil aynı zamanda 1. Dünya savaşı ve daha sonraki sıralardaki Ermeni örgütlerinin Emperyalistlerin planlarına uygun olarak Anadolu da, Karabağ daki işledikleri soykırım ve insanlık suçlarını ortaya çıkarmak ve bu suçları dünyaya duyurmak kamuoylarını etkilemek yönlendirmek ve ermenilerin yaptığı terörist faliyetlerde kaybettiğimiz lider ve diplomatlarımıza sahip çıkmak için bilgiye ve belgeye dayanan eylemsel taarruz stratejisi ve politikası izlemeliyiz.2015 yılını Anavatanı savunmak için Tehciri savunma ve emperyalizm destekli ermen örgütlerinin 1915 de Anadoluda ve Kafkasyada, 1992 Karabağdaki türk ve müslüman halklara karşı soykırım yaptığını anlatmak ve ununla beraber Ermeni terör örgütleri tarafından şehit edilen Türk lider ve diplomatlarını anmak ve onlara sahip çıktığımızı göstermek ve dünya kamuoyunu bu amaçlarla etkilemek, yönlendirmek ve etkinlikleri bir takvime bağlamak için benim bu konudaki önerilerim kısaca şunlardır:1. 2015 Türkler için, 1914-15 ve 1992 yılında Emeryalist destekli Ermenilerin Anadolu ve Karabağda yaptıkları Türk ve Müslüman soykırımlarını anlatmak için taarruz stratejisi geliştirmek olmalıdır.2. Taarruz stratejisi ve eylemliliği, Rus, Osmanlı, Fransız, Alman ve diğer bilgi ve belgelere dayalı olarak Vatan savunması ekseninde yapılmalıdır.3. 28. Ocakta Strazburgda İnsan Hakları Mahkemesinde Fransa, İsviçre, Ermenistan ve Ermeni örgütlerinin müdahil olarak yer alacağı ve bizim için lehimze ve büyük kazanç sayılan Doğu Perinçekin Ermeni Soykırımı Emperyalist bir yalandır konusunda daha önce aldığı önemli kararın temyizi ile beraber yapılacak olan duruşmada bizim merkezi olarak koordine edilip Mahkeme önüne bütün dünyadan uçak ve otobüslerle Mahkeme önünde olmamız gerekiyor. Davamızın arkasında olduğumuzu perçinliyerek bu anlamda Doğu Perinçek in savunmasında (esasında bir karşı taarruzdu) bizim lehimize olan tutumunu desteklememiz ve sahip çıktığımızın gösterilmesi gerekiyor. Ve acilen Sn. Doğu Perinçek in davada savunma yapabilmesi içinde yurtdışı çıkış yasağının hemen kaldırılması için T.C. Hükümetine çağrı yapılması ve bu konuda mücadele edilmesi gerekiyor.4. 28. Ocakta Strazburga gelemiyenler ise (Özellikle İskandinavya, Rusya, Türkiye , Azerbaycan ve Türki Cumhuriyetler , ABD, Kanada ve Avusturalyada vd. yerlerdekiler) bulundukları ülkelerdeki: Fransa, Ermenistan ve İsviçre Büyükelçilikleri ve diplomatik misyonlarının önünde protesto gösterisi düzenlemeli ve kapılarına siyah çelenk bırakmalıdır.5. Konuya ilişkin olarak 1914-1915 ve 19118-1920 yılları arasında yapılan Anadoludaki Türk ve diğer müslüman ahaliye yapılan soykırımlar ve 1992 yılında Karabağda ( v.d. bölgelerde özellikle Türkmeneli, Ege adaları, Kıbrıs, Yunanistan ve Balkanlar vb. gibi bölgelerde dahil olmak üzere )Türklere yapılan soykırımlarla ilgili ortak anmak için bir gün belirlenmeli ve bu günü tarihte ve günümüzde)Türklere yapılan Soykırımlara ilişkin olarak TÜRKLERE SOYKIRIM günü ilan edilmelidir. Benim önerim Talat Paşanın Berlinde Şehit edildiği 15. Mart günü buna uygundur.6. Ermeni örgütleri ve Emperyalistlerin siyasi ve fiili destekleriyle yapılan bu yaptıkarı soykırımlarla ilgili sorumluların tespit edilmesi ve tazminat anlamında ve hukuken cezalandırılması için dosyalar hazırlanmalı ve gerekli mercilere bu konuda baş vurulmalıdır. Çünkü bir çok mağdur ve yakını bu konuda bilgisiz ve devletin ilgisizliğinden dolayı bu konuya eğilmemiştir. Bu yüzdende bu yakıcı konu sanki kapanmıştır. Biz bu konunun kapanmadığın belgeler ile ortaya koyarak gerekli hukuk mücadelesini yapmalı ve dünya kamu oyunuda, yayınlar, konferans, toplantı, gösteriler ve sergilerle etkiliyerek yanımıza çekmeliyiz.7. Ermeni terör örgütleri tarafından şehit edilen Azerbaycan ve Türkiye diplomat ve devlet adamları vuruldukları yerlerde ve günde toplu katılımlarla anılmalı ve şehit edildikleri yerlere birer prinçten, tunçtan yada mermerden anıt yada şilt dikilmelidir. Mezarları ve vuruldukları yerler ziyaret edilmelidir. Ibadethanelerde şehitlerin gıyaplarında mevlit okunmalıdır.8. Şehit edilen diplomatlarla ilgili dava dosyalarının açılması sağlanmalı ve müdahil olunmalıdır.9. Taarruz stratejisi gereği, 25-26 Şubatta Karabağ Türk soykırımı ile ilgili Ermenistan Büyükelçilikleri ve diğer misyonları önünde protesto gösterileri düzenlemeli ve siyah çelenk bırakılmalıdır. Azerbaycan Büyükelçliklerine ve diplomatik misyonluklarında kitlesel taziye ziyaretleri yapılmalıdır.10. Eylem yılı dolayısı ile vuruldukları gün dışındada 1. Mart 2015 tarihinde tüm şehit edilen Türk Devlet Büyüklerinin ve diplomatlarının vurulduğu yerlere çelenkler ve karanfiller bırakmalı ve bu konuda kitlesellik sağlanmalıdır.11. 15 Martta Talat Paşanın ve Dr. Bahattin Şakir ve Azmi Beylerin Berlinde Vuruldukları Yerden başlayan ve Avrupa çapında Berlin Merkezinde kitlesel bir Miting yapılmalı. Berlin Türk Şehitliğindeki mezarları kitlesel olarak ziyaret edilmeli. Tehcır savunulmalı ve Anavatanın haklı davasına sahip çıktığımız yaygın Medya aracıyla dünyaya ilan edilmelidir.12. 24 ve 25 Nisan günleri, Ermeni örgütlerinin eylem yapacağı Türk Büyükelçilikleri ve diplomatik misyonları önünde kitlesel değişimli nöbet tutulmalı ve Dünyaya biz buradayız ve Anavatanı savunuyoruz denilmelidir.13. Tüm eylemliliklerde kitleselliğe önem verilmeli aynı zamanda medyada (sosyal, yerel ve uluslararası medyada) kendi fikir ve eylemimizin yer bulması için çalışacak ve görev alacak bulundukları ülkeye göre iyi dil bilen 2015 yılı için bir ekip kurulmalıdır.14. Taarruz strajesi ve politikamızla ilgili olarak çeşitli dillerde sosyal medya ağları açmalı ve etkili olarak kullanılmalıdır.15. Eylemlilikler Türk Devletlerindeki, Rusya, Avrupa, Asya, Amerika , Afrika ve Avusturalyadaki Türkler tarafından ortak olarak koordine edilmelidir.16. Diğer milletlerden sivil toplum örgütleri, bölgelerdeki belediye meclisleri ve milli meclisler ziyaret edilemeli ve bizim fikrimiz hem yazılı hemde sözlü olarak ilgililere beyan edilmelidir.17. Medya ile ilişki kurup eylemlerimizin etkinliğinin arırılması sağlanmalı ve özellikle türk olmayan medyada yer alınması sağlanmalıdır.18. Yabancı medyada mümkün olduğunca konuya hakim kişilerin mülakat vermesi için çalışılmalıdır.19. Eylemlerde bulunduğumuz ülkelerde hukuk, siyaset, medya, toplantı, miting, örgütlenme ve eylem grupları oluşturulmalıdır.20. 1915 olayları ve 1992 Karabağ soykırımları, Ermeni tehciri ile igili Türklere ve ayrıcada diğer milletlere yönelik hızlandırılmış belge ve bilgiler ışığında eğitimden geçen gruplar teşekkül edilmelidir. Yani 20 şer kişilik gruplara eğitim verilmeli ve bilgiye dayanan kalıcı bir potansiyel yaratılmalıdır. Bu konuda kitlemiz bu eğitimden geçenler sayesinde hızla bilinçledirimelidir.21. Bu çalışmalarda milli olmak tek şart olmalıdır. Mitinglerde ve etkinliklerde Türk, Azerbaycan vb. benzer bayrakların dışında bayrak olmamalı ve sloganlarda ve pankartlarda önceden belirlenerek bu konularda ağız birliği yapılmalıdır. Tabiki afişlerde düzenliyenlerin ve destekçi kuruluşların adları yer almalıdır. Ama sadece afiş ve bildirilerde bu yer almalıdır. Mitinglere değil. Ayrıca konu milli olduğu içi her hangi bir siyasi yada sosyal grup bu konuda diğerinin önünde tutulmamalı buna kesinlikle müsade edilmemelidir. Konuşmacılar dikkatle seçilmeli ve herkese hitap eden olmalıdır. Buralarda güvenebileceğimiz sınanmış Türk olmayan konuşmacılara özellikle yer verilmelidir.22. Kitleselliğe önem verilmeli kendisini milli sayan hiç bir kuruluş ve şahıs dışlanmamalıdır. Bu konuda bizim dışımızdaki milletlerden dostlarında katılım sağlanmalıdır.23. Yapılacak faliyetlerle ilgili olarak, kişilerden ve kurumlardan, ticaret mensuplarından bağış toplanmalıdır. Bu konuda bir banka hesabı açılmalıdır.24. En son önerim ise, Avrupada bu konuda 2015 yılı için hem bulunduğumuz bölgelerle hemde diğer ülkelerde ortak anlık hareketleride sağlamak ve iyi etki yaratabilmek için merkezi bir sekreterya oluşturulmaldir. Bunun Almanyada olması Türkler için hem merkezi olası dolayısı ile hemde yoğun türk nüfusu olması nedeniyle büyük bir avantaj sağlıyacaktır.25. Tüm bu önerileri Rusya, ABD ve Kanada, Avusturalya daki ve diğer Türk devletlerindeki Türklerde kendi bulundukları bölgelerde gerçekleştirmeleri çok acil bir konu olarak ele alınarak örgütlenmelidir.26. 2015 için Aylara yayılan bir plan üzerinde çalışılmalıdır.Görüş ve fikirlerinizi assağıdaki eposta adresime yazabilir ve telefonla iletişim kurabilirsiniz.Türk Milletinin Değerli fertleri ve örgütlenmeleri bu konuda acil kararlar alıp eylem hazırlıklarına başlamalı ve Türkler Ocak 2015 den itibaren karşı taarruz hareketini başlatmalıdır.Bu önerimi mümkün olduğu kadar Türk Dünyası iletişim ağlarında yaygınlaşmasını önemle rica ederim.Saygılar, Selamlar, Iyi Çalismalar, Başarılar…...Sefa M. YürükelLahey Türklere Soykırımları Araştırmalar Vakfı BaşkanıSoykırım ve Terrorizm AraştırmacısıSosyal Antropolog ve Etnograftel. 0031 634371012ŞEHİT DİPLOMATLARTarih/Şehir / GörevAdı-Soyadı27.01.1973Santa Barbara / BaşkonsolosMehmet BAYDARKonsolosBahadır DEMİR22.10.1975Viyana / Wien / BüyükelçiDanış TUNALIĞIL24.10.1975Paris / Büyükelçiİsmail EREZŞoför / DriverTalip YENER16.02.1976Beyrut / BaşkatipOktar CİRİT09.06.1977Vatican City / BüyükelçiTaha ÇARIM02.06.1978Madrid / Büyükelçi / ElçiNecla KUNERALPEm.Büyükelçi / Retired AmbaşsadorBeşir BALCIOĞLU12.10.1979Lahey / Büyükelçi Oğlu / Ambaşsador's SonAhmet BENLER22.12.1979Paris / Turizm Müşaviri / Tourism CoünsellorYılmaz ÇOLPAN31.07.1980Atina / Athens İdari AtaşeGalip ÖZMENAthens / İdari Ataşe KızıNeslihan ÖZMEN17.12.1980Sydney / BaşkonsolosSarık ARIYAKGüvenlik AtaşesiEngin SEVER04.03.1981Paris / Çalışma AtaşesiReşat MORALİDin GörevlisiTecelli ARI09.06.1981Cenevre/ Sözleşmeli Sek.M. Savaş YERGUZ24.09.1981Paris/ Güvenlik AtaşesiCemal ÖZEN28.01.1982Los Angeles / BaşkonsolosKemal ARIKAN08.04.1982Ottava / Ottawa / Ticaret Müşaviri / Coünsellor for Commercial AffairsKanı GÜNGÖR04.05.1982Boston / Fahri Başkonsolos / Honorary Consul GeneralOrhan GÜNDÜZ07.06.1982Lizbon / Lisbon / İdari Ataşe/ Administratıve OfficerErkut AKBAY27.08.1982Ottawa / Askeri Ataşe Albay / Military Attache ColonelAtilla ALTIKAT09.09.1982Burgaz / İdari Ataşe / Administratıve AttacheBora SÜELKAN08.01.1983Lisbon / İdari Ataşe Eşi / Nadide AKBAY,Administratıve Officer's Wife eşi merhum Erkut AKBAY'ın yaşamını yitirdiği 07.06.1982 tarihli saldırıda yaralanmış ve 08.01.1983 tarihinde yaşamını yitirmiştir.Nadide AKBAY09.03.1983Belgrad / Büyükelçi / AmbaşsadorGalip BALKAR14.07.1983Brükseİ / Brussels / İdari Ataşe / Administratıve AttacheDursun AKSOY27.07.1983Lisbon / Müsteşar Elçi / Wife of the CoünsellorCahide MİHÇİOĞLU28.04.1984Tahran / Sözles.Sek. Elçi / Wife of Secre.Işık YÖNDER20.06.1984Viyana / Çalışma AtaşesiErdoğan ÖZEN19.11.1984Viyana / Uluslararası MemurEvner ERGÜN07.10.1991Atina / Basın AtaşesiÇetin GÖRGÜ11.12.1993Bağdat / İdari AtaşeÇağlar YÜCEL04.07.1994Atina / MüsteşarHaluk SİPAHİOĞLU--“Türk’e okusak anlamazArap’a okusak anlamazAcem’e okusak anlamazÖyleyse bu dil ne dilidir?”Şemsettin Sami 1850-1904
E-Posta ile gönderdiğim tüm demokratik protesto, bilgi, haber, yorum ve sosyal/siyasal içerikli paylaşımlar TC Anayasasının;
MADDE 25: "Düşünce ve Kanaat Hürriyeti";
MADDE 26: "Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti"
kapsamında tarafımdan yapılmıştır.
Demokratik düşünce ve kanaatlerimin engellenmesi ve/veya şiddet/baskı altına alınması, bu nedenle
"hakkımda olası her türlü anti-demokratik yasal girişimi",
TC Anayasası, AİHM ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kapsamında, her türlü yasal haklarım saklı kalmak üzere, peşinen reddederim.
ata ve bayrak.jpeg 31 |